"İLK YARIDA HİSSE SENEDİ ÖNE ÇIKACAK"

Son dönemde Rusya’da yaşanan gelişmeler, piyasalarda volatil hareketlere neden olsa da sonrasında denge buldu. Bu volatilitenin 2015 hesaplarında ciddi bir dekişikliğe neden olmadığını söyleyen BGC Partners Genel Müdürü ALİ RIZA İNCEKARA, 2015 için petrol fiyatlarına ve güçlü dolara vurgu yapıyor. İlk yarı için hisse ağırlıklı portföy öneriyor. Petrolde 85 dolar/varil ortalama fiyatın endeks için 956.000 seviyelerine işaret ettiğini kaydeden İncekara, “Güçlü dolar ise özellikle yılın ikinci yarısında FED’in olası faiz kararıyla piyasalarda negatif etkiye neden olabilir” diyor.

16.02.2015 12:00:270
Paylaş Tweet Paylaş
"İLK YARIDA HİSSE SENEDİ ÖNE ÇIKACAK"
Piyasa için 6 kritik not
1 Piyasalar için iki temel belirleyici var: Birincisi petrol fiyatları, ikincisi güçlü dolar. Bunlar Türkiye özelinde piyasaları zıt yönde etkileyen faktörler. Düşen petrolün pozitif, güçlü doların negatif etkisi var.
2 Portföylerde hisse senedinin olması gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle yılın ilk yarısında hisse ağrlığı daha önde olmalı. 
3 Rusya’da yaşanan krizin önemli bir ticari partner olması nedeniyle etkileri olacak. Ancak yaşanan bu volatil süreç, 2015 senaryomuz içinde çok büyük bir değişikliğe yol açmadı. 
4 Petroldeki düşüş, bizi olumlu etkiliyor, ancak bu etkiyi çok da fazla abartmamak lazım. Biz ortalama petrol varil fiyatını 100 dolar olarak öngörürken, yeni ortalama hedef fiyaımız 85 dolar. 
5 Faiz seçiminde ÖST’ler mevduat faizinin yüzde 2-3 üzerinde olması nedeniyle iyi bir alternatif. Ancak, şu ana kadar hiç yaşamadığımız kredi riski, 2015 yılında gündeme gelebilir. 
6 Eğer petrolde ortalamada 70 dolar/varile gelirsek yılın ikinci yarısı için soru işaretleri biraz daha ortadan kalkar. FED’in faiz artırım sürecinin etkisi daha az hissedilir. 

Yılın son ayına hızlı giren piyasalar, aralık ayında sert satışlar yedi. Petrol fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle piyasalarda bahar havası eserken Rusya’da rublenin değerinde yaşanan sert düşüş, piyasalarda ‘hesaplar değişiyor mu’ sorusunu beraberinde getirdi. Özelikle Rusya piyasasında satış yapamayan yatırımcıların, Türkiye pazarında satış yaptıkları gözlendi. Sonuçta 86.000 seviyesini deneyen borsa, gelen satışlarla 79.000 seviyesine kadar geriledikten sonra toparlandı. 2,20-2,25 arasında seyreden dolar/TL bir anda 2,41 tarihi zirvesini gördükten sonra 2,30-2,35 aralığında denge buldu. Gösterge faiz yüzde 7,5 seviyesinin alt ından yüzde 8,75 seviyelerine çıktı ve sonrasında yüzde 8-8,5 aralığında denge buldu. BGC Partners Genel Müdürü Ali Rıza İncekara, Rusya’nın önemli bir ticari partner olması nedeniyle etkilerinin olacağını söylüyor. Ancak “Yaşanan volatil süreç, 2015 senaryomuz içinde çok büyük bir değişikliğe yol açmadı” diyor. Bunun yanında petrol fiyatlarına vurgu yapan İncekara, 1-2 ay önceye göre petrol fiyatında beklentilerin üzerinde düşüş olduğunu ve bunu fiyatlara biraz daha kattıklarını kaydediyor. İncekara’nın 2015 piyasa tahminleri ve yatırımcılara tavsiyeleri şöyle:
~
* Petrolün düşmesinin piyasalara etkisini değerlendirir misiniz?
* Petroldeki düşüş, bizi olumlu etkiliyor. Ancak bu etkiyi, çok da fazla abartmamak lazım. Biz ortalama petrol varil fiyatını, 100 dolar olarak öngörürken, yeni ortalama hedef fiyatımız 85 dolar. Ortalama tahminimizi piyasada görülen düşüşler kadar çok düşürmedik. Yılın ikinci yarısında petrolde yukarı beklentimiz var. Petrol ve petrol yan ürünlerinde fiyatlar ın düşeceğini net olarak görüyoruz. Doğalgaz tarafı, biraz daha zor bir konu. Rusya yüzde 6 indireceğini söylüyor, diğer ülkeler çok fazla indirim taraftarı değil. Hükümet de indirim konusunda pek niyetli olmadığını ifade etti. O yüzden doğalgaz konusunda bir indirim beklentimiz yok. Sonuçta petrolde ortalamada 15 dolarlık bir düşüş beklentimiz var. Petrol fiyatlarının etkisini üç ana başlıkta değerlendirebiliriz: Bunlar cari açık, enflasyon ve büyüme.
* Petrol fiyatlarında yaşanan düşüşün olumlu beklentileri piyasada fiyatlara ne ölçüde girdi? Piyasaların daha gideceği yer var mı? 
* Bono fiyatlarında ve hisse senedi fiyatlarında olumlu beklentiler bir ölçüde yansımış durumda. Ancak yatırımcıların tam kestiremediği bir konu var. Petrolde ortalama fiyat ne olacak? Ortalama fiyat 70 dolar/varil seviyelerine gelirse piyasalar biraz daha iyi olur.
* 2015 yılı için endekse yönelik beklentiniz nedir? 
* En iyi şartlarda bile 85 dolar petrol fiyatını da dikkate alarak en fazla 95.000-96.000 seviyelerini zorlayabilir. 100.000’li seviyeler, bu şartlarda zor. Sürekli kâr artışı olduğu sürece, değerlemeler yukarı yönlü gider ama 2015’te petrol fiyatlarının da düştüğü ortamda, iyimser beklentileri abartmamak lazım. Analistler, kâr tahminlerini artırsa bile, seviyeler yüzde 10-15 kâr artışına işaret ediyor. Faizlerin hızlı düştüğü dönemlerde bazı analistler, faiz oranlarını aşağı çekip hedef değerlemeleri yukarı çıkarıyor. Biz, faizin hızlı düştüğü dönemlerde faizin seyrine değil, daha kısa vadeli gösterge olan fiyat/kazanç oranlarına bakıyoruz. Türkiye’nin 12 F/K’nın üzerinde işlem görmesi için çok fazla neden görmüyoruz. Bu anda 11 seviyelerine yakın olan F/K da yüzde 10 civar ında yükselişe işaret ediyor. 
~
* Hisse seçimiyle ilgili ne tavsiye ediyorsunuz? 
* Bankaların ilk iki çeyrekte daha kuvvetli olacağını düşünüyoruz. Çünkü, marjların biraz daha artacağını, Merkez’in olası faiz indiriminin olumlu yansıyacağını göz önüne alıyoruz.İç tüketimde olumlu beklentilerimize paralel olarak, buradan nemalanacak sektörler izlenebilir. Yine petrol fiyatlarındaki düşüşle birlikte havacılık şirketlerinde olumlu beklentilerimizi koruyoruz.
* Merkez Bankası’nın (MB) faiz politikası nasıl şekillenir? 
* MB, 2014 Ocak’ta agresif bir şekilde faizi yüzde 10 seviyesine çıkarmış, sonrasında yıl içinde 175 baz puanlık bir indirime gitmiş ve faizi yüzde 8,25 seviyesine çekmişti. Bizim beklentimiz, MB’nin enflasyondaki düşüş eğilimiyle birlikte gösterge faizde 50-75 baz puan daha indirim yapabileceği yönünde. Ancak, yılın ikinci yarısında FED’den faiz artışı beklentisiyle birlikte MB’nin de faizleri artıracağını öngörüyoruz. Dolayısıyla yılın ilk yarısı biraz daha olumlu, yılın ikinci yarısı biraz daha soru işaretleriyle geçebilir.
* TL’de hangi ürünler tercih edilebilir? 
* TL’de her zaman fırsat var. Ancak 2015’te dolarda güçlü beklentileri de unutmamak lazım. Hükümet kanadı da TL’yi çok değerli görmek istemiyor, enflasyonla orantılı olarak kurun rekabetçi olması arzu ediliyor. Dolayısıyla, enflasyon yüzde 6,5 sevisine inecek, diye beklesek de yüzde 7 seviyelerinde TL faizini kalıcı olarak düşünmemek gerekir. FED’in faiz artırımı da gelince, TL faizlerinin düşük seviyede kalması zor olur. Faiz seçiminde ÖST’ler mevduat faizinin yüzde 2-3 üzerinde olması nedeniyle iyi bir alternatif. Ancak şu ana kadar hiç yaşamadığımız kredi riski, 2015 yılında gündeme gelebilir. Yatırımcıların kredi riskini doğru değerlendirmesi lazım. Yüzde 4,5 büyümenin olduğu yerde risk de düşüktür, ancak göz ardı edilmemesi de lazım. Yine de kişinin risk iştahına göre ÖST portföylerde kesin olmalı.
* Dolar kuru için ne söylersiniz? Güçlü dolar ın etkisi nasıl olur? 
* Özellikle yurtdışında dolar endeksinin değer kazanma süreci, dolar borcu olan, ihracatta Euro kazancı önde olan Türkiye’yi negatif etkiliyor. Finansal istikrar, özellikle doların çok güçlü olduğu dönemlerde, gelişmekte olan ülkeler açısından bozuluyor. Petrol düşük gitse de güçlü doların olumsuz yansımaları görülüyor. Dolar endeksi, 2008’deki gibi güçlü çıkar ve FED de faizleri artırırsa, petrolün olumlu etkileri ikinci plana düşebilir. Sonuçta bizim beklentimiz güçlü doların etkisinin nispeten daha sınırlı olacağı yönünde. 
* Döviz tarafında beklentiniz nedir?
* 2015’te 2,35-2,40 aralığını görüyoruz. Ancak döviz yatırım araçlarını portföylerde çok fazla tavsiye etmiyoruz. Yılın ilk yarısında hisse ağırlığı olmalı, ancak sonrasında döviz bazlı ürünlerin payı artırılabilir.
~
“GÜÇLÜ DOLAR BİZE YARAMAZ”
JEOPOLİTİK RİSKLER Petrol fiyatları 50 doların altına gelirse jeopolitik riskler de artar. Cari açBığııza pozitif etkisi olsa da finansal istikrar açısından sıkıntı yaratır. Rusya’da takipteki krediler artar, en büyük ticari partnerlerimizden Irak olumsuz etkilenir. Başka sürprizler olur mu, bunları takip etmek gerekir.
GENEL SEÇİMLER 2015 yılında yapılacak genel seçimlerin var olan dengeleri çok fazla değiştirmesini beklemiyoruz. Ekonomide ani bir belirsizlik olmadığı taktirde, mevcut yapı korunacaktır. Bu nedenle piyasalar üzerinde çok fazla etkisi olmaz. Burada seçim sonrasında reformların hayata geçirilmesi ve ekonomi yönetiminin nasıl şekilleneceği önemli olacak.
AB VE JAPONYA AB ve Japonya gibi büyük ekonomiler, parasal genişleme yönünde adımlar atmaya devam ediyor. Parasal genişlemeler, dolar endeksini ciddi şekilde yukarı çekecekse Türkiye gibi gelişen ülkeler için olumlu olmaz. Güçlü dolar, Avrupa’nın ve Japonya’nın işine yarıyor. ABD’nin de çok zararına olmuyor. Çünkü ABD’nin cari açığı sürdürülebilir seviyelerde. Güçlü dolar ise bizim gibi gelişen piyasalar için iyi değil.
KREDİ NOTU Kredi notuyla ilgili şu anda aşağı yönlü bir risk görmüyoruz. Hatta olursa yukarı yönlü görünümde değişiklikler yaşanabilir. 

PETROLDEKİ DÜŞÜŞÜN ETKİLERİ 
BGC PARTNERS 2015 için petrolde 100 dolar/varil olan beklentisini 15 dolar aşağı çekerek 85 dolar olarak belirledi. Piyasada 70 dolar ortalama beklentisi olan kurumlar da bulunuyor. Ancak burada kendilerinin son 1-2 ayda yaşanan fiyat hareketlerini dikkate aldıklarında daha muhafazakar olmayı tercih ettiklerini söyleyen Ali Rıza İncekara, petrolde 15 dolarlık düşüşün makro göstergelere etkisini şöyle değerlendirdi: 
CARİ AÇIK Her 10 dolarda 3 milyar dolar cari açıkta düşüş olacağı hesabıyla 15 dolarlık beklentimizde 4,5 milyar dolar cari açıkta düzelme görürüz. Ama tabi büyümenin de cari açığa getireceği olumsuz bir etki var, onu da göz önüne almak gerekir. 
ENFLASYON Enflasyon tarafında petroldeki her 10 dolarlık düşüşün etkisi, yüzde 0,3 düşüş şeklinde. Bu da petrolün 85 dolar civarında olacağını varsayarsak enflasyonda yüzde 0,45 düşüş anlamına geliyor. 
BÜYÜME Büyüme tarafında petroldeki düşü Türkiye’yi biraz daha olumlu etkileyecektir. Biz uzun süredir piyasanın biraz daha üzerinde yüzde 4,5 büyüme tahmininde bulunuyoruz. Bu büyümede özellikle iç talep kaynaklı faktörler rol oynayacak.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz