"Türkiye asla içine kapanmayacak"

Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde konuşan Başbakan Yardımcısı Şimşek, "Türkiye asla geri gitmeyecek, içe kapanmayacak" dedi.

27.03.2017 12:42:170
Paylaş Tweet Paylaş
"Türkiye asla içine kapanmayacak"
Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde konuşan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ilk çeyrekte ılımlı büyümenin devam ettiğini söyledi.

Şimşek Türkiye ekonomisinin çok boyutlu ve ciddi şoklara karşı direnç göstermiş bir ekonomi olduğunu belirterek "Türkiye'nin hikayesini güçlü kılacak reformların başında yönetimde istikrarı sağlayacak Anayasa reformu var" dedi.

Şimşek anayasa değişikliğinden sonra kamunun yeniden yapılandırılmasının gündemde olduğunu belirterek "Devrim niteliğinde bürokrasiyi nasıl azaltırız şeklinde çalışmamız var...Bütün kamunun verdiği hizmetleri, süreçleri e-devlete taşıyacağız." diye konuştu.

Türkiye'nin hukuk devletinden uzaklaştığı tezinin doğru olmadığını savunan Şimşek "Türkiye demokraside resesyona girdi algısı var. Doğru değil. Türkiye çok ciddi travmalar yaşadı..Türkiye'nin demokrasiyi, hukuk devletini güçlendirme hedefi vardır. Türkiye asla geri gitmeyecek, içe kapanmayacak, ne dışarıdan ne de batıdan kopacak." yorumunu yaptı.

Zirve’nin açılışında konuşan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, “Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde olmak benim için büyük bir mutluluk kaynağı. Uludağ’da, Türkiye’nin zirvesinde, Türkiye’nin Davos’unda birlikte olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Bu zirvenin organizasyonuna emeği geçen değerli arkadaşları, özellikle Capital ve Ekonomist dergi grubunu ve sponsorları tebrik ediyorum” dedi.

Türkiye’nin sermaye yeterlilik oranının küresel normların iki katı civarında olduğunu, eksik tarafın ise tasarruflar olduğunu paylaşan Başbakan Yardımcısı, “Hakikaten Türkiye’de tasarruflar düşük. Bu tasarruflarla bizim Çin ve Hindistan gibi büyümemiz biraz zor. Gerçekçi olalım. O nedenle tasarrufları artırmamız lazım. Aslında bugünkü faiz tartışmalarının temelinde de o var. Türkiye’de tasarruflar yeterli olsaydı, sermaye piyasaları derin olsaydı, bu maliye politikasındaki performansla, bu reform gündemiyle Türkiye’nin risk primi ve Türkiye’deki faiz oranları çok çok daha düşük olabilirdi” dedi.

‘İmar rantlarının kamuya geçmesi çok önemli’

Ar-Ge reformunu yaptıklarını, patent reformunu ise tamamlayıp Meclis’e gönderdiklerini belirten Başbakan Yardımcısı, “Özellikle şeffaflık, yolsuzlukla mücadele önemli bir alandır. Türkiye’nin algı bozulmasının arka planında bu vardır. Aslında yolsuzlukla mücadelede Türkiye mesafe kat etmiştir” ifadelerini kullandı.

Yerel yönetimlerde kural bazlı imar planlarının büyük öneme sahip olduğundan da bahseden Şimşek, “İmar rantlarının kamuya geçmesi çok önemlidir. O nedenle biz bu konularda da önemli reformlar için çalışıyoruz ve en kısa sürede adımları atacağız” şeklinde konuştu.

Kamu yönetiminde reform gerektiğine de değinen Şimşek, memurların ve kamu işçilerinin varlık sebebinin millete hizmet olduğunu belirtti. Başbakan Yardımcısı konuyla ilgili sözlerini şöyle sürdürdü:

“Performansı ölçme, iş garantisi ver, özel sektöre göre daha yüksek ücret ver. Bundan verim almak mümkün değil. Bizim iş aleminin önünü açmamız, vatandaşa daha kaliteli hizmet sağlamamız lazım. İşte bunun için vatandaşın desteğine ihtiyacımız var. Kamu personel reformuna ihtiyacımız var. Çok konuştuk ilerleme sağlayamadık. Ama bu dönemde 657’yi kökten değiştirmemiz lazım.”

Bu yıl küresel ekonominin biraz daha toparlanmaya başladığını anlatan Mehmet Şimşek, geçen hafta Almanya’nın Baden Baden şehrinde olduğunu ve G20 Zirvesi’ne göre daha olumlu bir perspektif olduğunu söyledi. 2016 yılının zor bir yıl olduğunu ifade eden Başbakan Yardımcısı Şimşek, 2017’ye daha iyimser başlamak istediklerini ifade etti.
Türkiye ekonomisinin çok boyutlu ve çok ciddi şoklara karşı direnç göstermiş bir ekonomi olduğunu belirten Mehmet Şimşek, Türkiye ekonomisinin temellerinin sağlam olduğunu söyledi.

Son yıllarda tüm dünyada etkisini gösteren küresel krizin herkesi etkilediğine işaret eden Şimşek, “Avrupa’daki borç krizi bizi de önemli ölçüde etkiledi. Çünkü Avrupa Birliği bizim önemli bir ticaret ortağımız. Arap Baharı büyük umutlarla başlamıştı. Neredeyse buzul çağına girdik o bölgede ve tabii ki büyük bir kaos, ciddi jeopolitik gerginlikler var. Ve o gerginlikler Türkiye’ye ciddi bir şekilde aşağı çekti. Bu jeopolitik gerginliklerle yanı başımızda devlet niteliğini kaybeden ülkeler de teröre zemin hazırladı. Türkiye’yi ciddi bir şekilde olumsuz etkiledi” dedi.

“7 milyon kişi iş buldu”

15 Temmuz darbe girişimi ve Türkiye’de artan terör olaylarına rağmen ülkemizde 7 milyon kişinin iş sahibi olduğunu ifade eden Mehmet Şimşek, Türkiye’de işsizlik oranın yüzde 10’un biraz üstünde olduğunu kaydetti. Türkiye ekonomisinin 2000’li yılların başından bu yana ortalama yüzde 6 büyüdüğüne dikkat çeken Şimşek “Geçen sene tabii ki darbe girişimi ve terörün etkisiyle ekonomi ciddi bir şekilde yavaşladı. Ama öyle görünüyor ki ılımlı büyüme sınırlı da olsa devam etti. Yılın ilk çeyreğinde de bütün belirsizliklere de rağmen büyüme bir miktar da olsa devam ediyor gibi. Dolayısıyla ciddi bir direnç var. Belirsizlikler azalır azalmaz, Türkiye yeni bir reform hamlesiyle, tekrar yüksek büyüme patikasına girebilir. Girmemesi için hiçbir sebep yok. Dolayısıyla 2017 ve sonrası için umut var” ifadelerini kullandı.

Dışarıdan bakıldığı zaman Türkiye algısının oldukça kötü gözüktüğünü söyleyen Mehmet Şimşek, gerçekte ise bu durumun o kadar karamsar olmadığını dile getirdi. Şimşek, Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde yaptığı konuşmada gündemlerinde reformların olduğuna vurgu yaparak kısa ve uzun vadede ekonominin büyüyeceğini açıkladı. 16 Nisan’dan sonra yapılacak anayasa değişikliğinin en önemli sonuçlarından bir tanesinin yönetimde ısrar olacağını savunan Şimşek, “Daha Cumhuriyetimiz 100. yılını doldurmadı. Amerika 240 yıldan fazla başkanlık sistemiyle yönetiliyor. 45. Başkanı daha yeni göreve başladı. Bizdeki parlamenter sistem istikrarı sağlayamamış. Anayasa değişikliğinin en önemli sonucu yönetimde istikrarı sağlaması olacak. Millet sandığa gidecek beş yıllığına meclisi seçecek beş yıllığına meclisin başını yani Cumhurbaşkanı’nı seçecek. Cumhurbaşkanı ertesi gün bakanlar kuruluyla, üst düzey bürokrasiyle kendi programını uygulama fırsatı bulacak” diye konuştu.

‘Kurumların kalitesi, demografik yapı ve verimlilik refahın üç belirleyicisidir’

Türkiye’nin gelecek yıllardan daha iyi büyüme performansı sergilemesi, ekonomik göstergelerde istenen seviyenin yakalanması ve yatırım ortamının iyileşmesi için çizdikleri yol haritasındaki reform adımlarından bahseden Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, sunum eşliğinde anlattıklarını şu sözlerle özetledi:

“Uzun vadede elbette hepimiz tabii ki öleceğiz. Ama uzun vade önemlidir. Uzun vadede kurumların kalitesi, demografik yapı ve verimlilik... Bunlar refahın üç belirleyicisidir. Kişi başı milli gelirin, yüksek büyümenin belirleyicisidir. Hatırlarsanız ben bütün hikâyeyi de bunun üzerine kurmuştum. Kurumların kalitesini artıralım, Avrupa Birliği sürecini, reformları devam ettirelim. Verimliliği artıralım, daha çok yatırım yapalım. Rekabetin önündeki engelleri azaltalım.”

İlk defa bu yıl küresel ekonominin toparlanmaya başladığını belirten Şimşek, 2016’nın ekonomi için zor sene olduğunu da sözlerine ekledi. 2017’ye iyi bir şekilde başlamak istediklerini kaydeden Mehmet Şimşek şöyle konuştu:

“Türkiye ekonomisinin hali, küresel kriz herkesi etkiledi. Avrupa Birliği borç krizi bizi de etkiledi. Arap Baharı oldu, ciddi gerginlik ve jeopolitik kaygılar var. Bunlar hepsi Türkiye ekonomisini olumsuz etkiledi. Rusya krizi, darbe krizi, terör olayları... Tüm bunlara karşın ılımlı büyüme sınırlı da olsa devam ediyor. Dolayısıyla ciddi bir direnç var. Türkiye yeni bir ekonomi paketiyle iyileşebilir.”

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz