Yabancıda yeni dalga

Gelişmiş pazarlarda büyüme ve kârlılığı yakalama imkanı kısıtlı olan şirketler, Türkiye'yi çıkış noktası olarak görüyor.

1.04.2011 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yabancıda yeni dalga



Bugün dünyanın her yanındaki şirketler uluslararası pazarlara bakıyor. Birçoğu da nüfus olarak büyük, kişi başına düşen geliri yükselmekte olan pazarlara girmek için oldukça istekli ve hazır. Türkiye de bu noktada hedefte. Çünkü Türkiye hem endüstriyel hem tüketici ürünleri açısından çok büyük bir potansiyele sahip. Birçok şirket bu fırsattan yararlanmaya çalışıyor." Bu değerlendirme dünyanın önemli yatırım fonlarından Templeton Asset Management'ın yöneticisi, dünyanın en önemli yatırım gurularından Mark Mobius'a ait. Mobius'un da ifade ettiği gibi son dönemde yabancı yatırım çekme konusunda Türkiye'nin yıldızı giderek parlıyor. 2010 yılında ülkeye doğrudan yabancı sermaye girişi 8 milyar 899 milyon dolarken BCG Partners tarafından hazırlanan doğrudan yabancı sermaye raporunda bu rakamın 2011'de 12,5 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Rapora göre yabancı sermaye girişlerinin yüzde 80'inin sıfırdan yatırımlar ile birleşme ve satın alma işlemlerinden gelmesi bekleniyor. Geçtiğimiz yıllarda yabancı sermaye girişleri içinde sıfırdan yabancı yatırımların payının yüzde 20'yi geçmemesine rağmen bu rakamın 2011'de yüzde 40'lara ulaşması da önemli beklentiler arasında. Birleşme ve satın almalardaki hareketlilik de yabancı girişindeki canlılığı ortaya koyuyor. Pragma Kurumsal Finansman Yönetici Direktörü Kerim Kotan, "2011'de özelleştirme sürecinin de sağlıklı yürümesi kaydıyla daha önce kırılmış olan rekorların kırılarak bu yıl birleşme ve satın almada hacmin 30 milyar doları aşmasını öngörüyoruz" diyor.

TALEPTE ARTIŞ VAR
Türkiye'ye olan ilginin arkasında gelişmiş ülkelerin yaşadığı sıkıntılar da var. Avrupa ekonomik sorunlarla mücadele ederken Ortadoğu ve Afrika'da yaşanan politik çalkantılar Türkiye'yi yatırımlarda ön plana çıkarıyor. Uzmanlar Türkiye'nin politik ve ekonomik istikrarı yakalamasının güvenli liman algısını yükselttiğini belirtiyor. Deloitte Türkiye Kurumsal Finansman Ortağı Başak Vardar, "İç pazar potansiyeli, sektörlerdeki büyüme, işgücü ve çevre pazarlar gibi bazı özellikler Türkiye'yi ön plana çıkarıyor" diyor.
Türkiye'ye yabancı yatırımcı ilgisi kurumsal finansman yöneticilerinin iş temposunu da artırmış durumda. Kerim Kotan, "Bizi her gün 'Türkiye'de ne alabiliriz, kime ortak olabiliriz' diye arıyorlar. Yatırımcıların neredeyse birbirlerini ezerek kapıştığı, şirketlerin çok iyi fiyatlara satıldığı ve ortak bulduğu bir döneme geri döndük diyebiliriz" diye konuşuyor.
 Ernst&Young Kurumsal Finansman Bölümü Başkanı Müşfik Cantekinler de, "Gerek kendi piyasalarındaki sorunlar gerek finansman zorluğu nedeniyle yatırımı erteleyenlerin tekrar yatırım kararlarını canlandırdıklarını gözlüyoruz. Yurtdışı ofislerimizden yönlendirilen müşteri sayısında önemli bir artış var" diyor.

KİMLER GELİYOR?
Bugüne kadar Türkiye'ye yatırım, ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerinden geldi. Bugün de Avrupa'nın ilgisi sürmekle birlikte farklı bir gelişme de gözleniyor. Tüm uzmanlar özellikle Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkelerinden Türkiye'ye yatırım konusunda önemli bir iştah olduğunu belirtiyor. Müşfik Cantekinler, "Körfez ülkeleri, Çin ve Kore gibi Uzakdoğu ülkelerinden gelen yatırımcıların daha aktif olduklarını gözlemliyoruz" diyor.
Kerim Kotan da Türkiye'ye yönelik yatırımların yüzde 50'sinin hala Avrupa'dan geldiğinin altını çizdikten sonra, "Avrupa'nın sağlam şirketleri büyümek için Türkiye'yi tercih ediyor. Ancak sadece Avrupa değil, Çin, Hindistan, Hong Kong ve Güney Kore gibi ülkelerden de Türkiye'ye yatırım artıyor. Özellikle Çinliler Avrupa'ya yaklaşmak için Türkiye'deki yatırımlarını önümüzdeki dönem artıracak" diye devam ediyor.~
Ölçek olarak bakıldığında, uzmanlar her bölgeden gelen yatırımcıların büyük ve orta boy şirketlere ilgi gösterdiğini söylüyor. Ata Yatırım Genel Müdürü Bülent Altınel, "Getirisi yüksek olan her büyüklükteki şirkete talep var" derken, Cantekinler ise büyük şirketlerden ziyade orta boydaki şirketlere ortaklık konusunda gittikçe artan bir ilgi olduğunu ifade ediyor.

İLGİNİN ROTASI
Çok sayıda şirket Türkiye pazarına girmeye hazırlanırken ilgi perakende, enerji, ilaç ve gıda sektörlerine yoğunlaşmış durumda. Perakendede ağırlıklı olarak alışveriş merkezleri üzerinden önümüzdeki bir yıl içinde çok sayıda marka ülkeye giriş yapacak.Örneğin İstanbul'da yeni açılacak bir AVM ile birlikte hazır giyimin üç büyük markası Abercrombie& Fitch, Hollister ve Victoria's Secret ilk kez Türkiye pazarına giriyor. Meksikalı eğlence zinciri KidZania, Trump Towers'la zincirinin ilk halkasını açıyor. Yine hazır giyimde Hollandalı Scotch&Soda, İspanyol Springfield ve Cortefiel, Portekizli Sport Zone ve Zippy de yeni açılacak alışveriş merkezleriyle Türkiye'ye girmeye hazırlanıyor.
Perakendenin mobilya ayağında da önemli bir hareket var. Alman mobilya perakendecisi Roller Markt'ın yanı sıra İtalyan mobilya markası Lafano ile Avusturyalı Lutz da Türk tüketicisiyle buluşmak için gün sayıyor.
Geçtiğimiz yıllarda yabancı oyuncuların en çok rağbet ettiği gıda ve elektronik perakendeciliğine ilgi de yeniden canlandı. Gıdada Hollandalı Spar, Amerikalı Target Store ve Fransız Auchan, elektronikte Hollandalı Euronics ve Fransız Fnac'ın yatırım için düğmeye bastığı konuşuluyor.

ENERJİDEKİ HAREKET
Enerji ve sanayi alanında yabancı yatırımcılar Türkiye'yi yakın markaja almış durumda. Dünyanın dört bir yanından enerjinin büyük oyuncuları bir süredir inceledikleri pazarda harekete geçmeye karar verdi.
Avusturyalı Enso Hydro ile Kazakistanlı KuzMunaiGaz'ın yakın zamanda yatırım için çalışmalara başlayacağı konuşuluyor.Amerikalı Valero Energy, Hintli Oil Corp. ve Meksikalı Pemex ise pazardaki fırsatları inceliyor. Enerji tesisleri üreticisi İtalyan Area Impianti de sektörün önde gelen yöneticilerine göre Türkiye'ye yatırım kararını hayata geçirmek üzere.İş makineleri konusunda da Türkiye hiç olmadığı kadar hareketli bir dönem yaşıyor.
Bu yıl içinde ülkeye çok sayıda şirketin girmesi bekleniyor. Çinli Fany, Liugogn ve Zoomline bu şirketlerden birkaçı. İMDER Genel Sekreteri Faruk Aksoy, "Fransa, İtalya, Çin ve Kore'den birçok şirket pazara girmek istiyor. Bu ülkelerden sürekli görüşme talepleri var" diyor. Aksoy'a göre bu ilginin nedeni, Türkiye'nin şu anda makine pazarında ve üretiminde dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi olması. Aksoy, "Türkiye'nin 2023 yılına kadar ulaştırma sektörüne yapacağı yatırım, 368 milyar dolar olarak planlandı. Sadece 100'e yakın baraj projesi var. Enerji projeleri artıyor. Tüm bunlar büyümeyi sürüklüyor" diye konuşuyor.

ORTAK ARAYANLAR
Çok sayıda şirket de pazara gelmek için ortak arayışında. Krizle birlikte yayılma operasyonunu askıya alan Amerikalı katlı mağazacılık zinciri Saks Fifth Avenue'nun Türkiye'ye girişi an meselesi olarak görülüyor. Zincirin tek sorunu bir ortak bulmak. Önceleri Beymen'le görüşüp işbirliği konusunda neler yapabileceklerini değerlendiren Saks Fifth Avenue, son olarak Demsa ile flört halindeydi. Bugünlerde şirketin yine ortak arayışı sürüyor. Fransız medya şirketi Vivendi de cazip bulduğu Türkiye'de tek başına değil bir ortakla hareket etmek isteyen şirketlerden... Şirket var olan bir şirketi satın alarak ya da uygun bir ortakla pazarda yerini almak istiyor. Enerji sektöründe de iki büyük şirket bir süredir Türkiye pazarında riski paylaşacakları yatırımcı arayışında. Bunlar arasında Lübnan merkezli finans grubu Fransabank Group, Japonya'nın kimya, enerji ve gıda alanındaki en büyük şirketlerinden Marubeni ve Rus enerji şirketi RusHydro ilk sıralarda geliyor.~
Fransabank'ın patronu Adnan Kassar, "Gözümüz Türkiye bankacılık pazarının üzerinde. Pazarın açık olduğunu, fırsatlar bulunduğunu düşünüyorum" diyor. Kassar, Türkiye pazarına finans sektöründeki çeşitli alanlarda ortaklıklarla şirket satın alarak girmeyi planlıyor.

Kimler Türkiye'ye gelmeye hazırlanıyor görmek için görsele tıklayın


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz