"İhracatın lideri hep biz olacağız"

Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün’ün sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle...

21.10.2016 12:10:180
Paylaş Tweet Paylaş
"İhracatın lideri hep biz olacağız"
Ford Otosan, Türkiye’nin en büyük otomotiv şirketi. 2016’nın ilk 6 ayında yıllardır süren ticari araç liderliğini devam ettiriyor. Şirket iç pazardaki gücünü dışarıda da sürdürüyor. Cirosunun yüzde 64’ünü ihracattan elde eden Ford Otosan, Türkiye’nin toplam ticari araç ihracatının da yüzde 65’ini gerçekleştiriyor. Ford Otosan açısından geride kalan 2015, gerçek bir rekorlar yılı oldu. Şirket ilk defa ihracatta Tüpraş’ı geçerek Türkiye’nin ihracat şampiyonluğu koltuğuna oturdu. Ayrıca otomotiv sektöründe 5 kez üst üste ihracat şampiyonluğuna ulaştı. CAPITAL 8 / 2016 219 2015 yılında yüzde 40 büyüyerek 16,7 milyar TL ciroya ulaşan Ford Otosan, Capital500’de 6 basamak sıçrayarak 6’ncı sıraya yerleşti. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, büyümenin hem iç pazarda sektörün toplam 1 milyonu geçen araç satışından hem ihracatta satış adedi ve araç başına birim fiyatlarının yükselmesinden kaynaklandığını söylüyor. 2016’da da işlerin beklediklerinden iyi gittiğini söyleyen Yenigün, pazarda büyüme ya da küçülme olmayacağını öngörüyor. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün’ün sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
* 2015’te yüzde 40 büyüdünüz ve 16,7 milyar TL ciroya ulaştınız. Büyüme nereden geldi?
 İhracatta rekor kırdık. Cironun artmasının bir diğer nedeni ise satışlarımız hem adet olarak arttı hem Avrupa’ya sattığımız araçların çeşitliliği daha üst segmente kaydı. O yüzden araç başına satış fiyatımız yükseldi.
* Bu büyüme segment olarak ticari segment ve kamyondan mı geldi?
 Üretimimizin tamamı ticari. Toplam otomotiv pazarı geçen yıl 1 milyon 5 bin adede ulaştı. Pazar büyürken biz de büyüdük. Bu tarihi bir rekordur. Türkiye’de hiçbir zaman otomotiv sektörü satışları 1 milyon adede ulaşmamıştı. Ford Otosan ise hem üretimde hem ihracatta 2015’i rekorlar kırarak kapattı. Ancak cironun bu kadar yükselmesinin ana nedeni ihracattaki satış adedimizin artması ve sattığımız araçların birim fiyatlarının yükselmesi oldu. Bir önceki yıla göre araç başına birim fiyatı yüzde 5 arttı.
* Toplam satış adetleriniz ne kadar oldu?
 2015’te 3 milyar 900 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Otomotiv sektöründe 5 kez üst üste ihracat şampiyonu olduk. 2015’te de Türkiye’nin ihracat şampiyonuyuz. 2015 yurtiçi toptan satış adetlerimiz olumlu pazar koşulları ve yeni ürünlerimizin kuvvetli satış temposuyla yüzde 40 arttı ve 127 bin 98 adet oldu. İhracat adetlerimiz pazar büyümesi ve yeni araçlarımıza olan talebin artmasıyla 2014’ün aynı dönemine göre yüzde 32 artarak 253 bin 644 adet oldu. Toplam satışlarımız 380 bin 742 adede ulaştı.
* Büyümenin önemli bir nedeni olarak da Avrupa’ya sattığınız araçlarda bir üst segmente geçişinizden bahsettiniz. Bunun hikayesi nedir?
 2015’te Avrupa’da işler çok iyi gitti, bu yıl da iyi gidiyor. Bir de Ford, Avrupa’da ticari araçta pazar payıyla 3 yıl önce 7’nci sıradaydı. Geçtiğimiz yıl birinci oldu. Buradaki en büyük katkı Ford Otosan’a ait. Çünkü Ford’un ticari araçlarını biz üretiyoruz. Geçtiğimiz 2 yıl içinde “Custom” adlı yepyeni bir araç piyasaya sürdük ve çok başarılı oldu. Bir de Avrupa’daki ticari araçlar van’dır yani kapalı kasa, kapısını açar, içine yük yüklersiniz. Custom ise içinde daha çok yolcu taşınan, otomobil konforu veren bir ticari araç. En büyük başarıyı o sağladı. Çünkü Custom’ın fiyatı dümdüz bir sac gövdeden daha pahalı. İçinde deri koltuğu, deri direksiyonu, klimaları var. Dolayısıyla fiyatı daha yüksek.
* Avrupa’da Ford’un ticari araçlarının yüzde kaçını siz üretiyorsunuz?
 Yüzde 81’ini biz üretiyoruz. Bizim ürettiklerimizin dışında sadece İspanya’da bir model üretiliyor.
*2015’te ihracatta birinciliği Tüpraş’tan aldınız. Bunda kuşkusuz Tüpraş’ın ihracatındaki düşüş de etkiliydi ama siz bu birinciliği nasıl değerlendiriyorsunuz?
 2015 yılında Türkiye ticari araç ihracatının yüzde 65’ini gerçekleştirdik. 2014’te 73 olan ihracat pazarı sayımızı, 2015’te 82’ye çıkardık. Son 4 yıldır otomotiv sektöründe elde ettiğimiz ihracat liderliğini 2015’te Türkiye birinciliğine taşımanın gururunu yaşıyoruz. Ancak burada Tüpraş’a haksızlık etmemek lazım. Geçen yıl çok büyük bir yatırım yaptı ve daha değerli ürün üretip yurtiçine daha çok satma şansı oldu. Petrol fiyatlarının azalması da etkiliydi.
* Peki ihracatta liderliği sürdürmeyi düşünüyor musunuz? Önümüzdeki yıllarda ihracat lideri hep Ford Otosan mı olacak?
 Çok iddialı olur ama evet.~* İhracatta en büyük pazarınız Avrupa. Burada nasıl bir dağılım var? 
 2015 yılında yüzde 35 oranıyla İngiltere, yüzde 18 oranıyla Almanya ve yüzde 13 oranıyla da Batı Avrupa ülkeleri en büyük oranla ihracat gerçekleştirdiğimiz ülkeler. Bu oranları yüzde 8 ile İspanya, yüzde 7 ile Fransa, yüzde 7 ile Doğu Avrupa, yüzde 4 ile İtalya ve yüzde 3 ile Belçika takip ediyor. Geri kalan yüzde 5’i ise diğer ülkeler oluşturuyor.
* 2016 yılı nasıl gidiyor?
 Bu yıl da çok büyük bir aksilik olmazsa geçtiğimiz yıl kırdığımız ihracat rekorunu bir daha kırar yine birinci oluruz. Dışarıdaki satışlar gayet iyi, içerideki satışlar beklediğimizden de iyi. Türkiye’nin içinde bulunduğu dinamik bizi etkiliyor. Daralma olacağını öngörüyorduk ancak daha sonra açıldı. Kamyonda ciddi bir daralma var ama o piyasanın dinamiğiyle değil daha çok regülasyonlarla ilgili. 2016 iyi gidiyor. Yılın ilk başında daha itidalliydik. Bu yılın geçen yıla göre daha yavaş geçeceğine inanıyorduk ancak mart ayından sonra işler kuvvetlendi. Mayıs ayı en yüksek aylardan biri oldu. Haziran da kuvvetli geçti. Temmuz ve ağustos aylarının zaten yavaş geçeceğini öngörüyorduk. Hem tatil hem Ramazan ve tabii temmuzda beklenmedik olaylar da oldu. Dolayısıyla bir miktar daha düşük gidiyor ama bunu normal karşılıyoruz. Eylül sonrasında iç piyasanın toparlanacağını öngörüyoruz.
* Bu yıl sonuna ilişkin hedefleriniz neler?
 Yurtiçi perakende satışlarımızın 123 bin, ihracatımızın 263 bin, toptan satışlarımızın ise 385 bin adede ulaşacağını tahmin ediyoruz. Bu kapsamda üretim adetlerimizi 339 bin adet olarak planlıyoruz. İlk çeyrekte ihracat adetlerimiz pazar büyümesi ve yeni araçlarımıza olan güçlü talebin sürmesiyle geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 arttı. Ford Transit, 1-ton ve 2-ton araçlar toplam segmentinde Avrupa’nın en çok satılan modeli oldu. Bu güçlü performansın etkisiyle ihracat gelirlerimiz yılın ilk çeyreğinde yüzde 33 yükselerek 3 milyar 94 milyon TL’ye ulaştı. Ford markası da ocak-haziran döneminde Avrupa ticari araç pazarı liderliğini sürdürdü.
* Cironuzun ne kadarı ihracattan geliyor?
 2015 yılında yüzde 64’ü, 2016 yılı ilk çeyrekte yüzde 74’ü ihracattan geldi.
* 15 Temmuz’daki darbe girişiminin etkileri olur mu?
 Darbe girişiminin üzerinden bir hafta geçti. Henüz kısa bir süre. Ama bugün bakıyorum dolar, Euro yine eski yerine doğru hareket etmeye başladı. Son 2 günün çılgınlığından sonra dolar 3,03’e düştü. Bu düşüş bence devam eder. Ağustos ortası gibi de geçmiş dönemdeki yerine oturur. Yeniden başka bir sıkıntı olacağını da düşünmüyoruz. Dolayısıyla bu yılki beklentimizde herhangi bir olumsuzluk yok. Tam tersine bu kadar probleme rağmen gayet güzel. Ağustos ayında işler iyice toparlanır ve sektör olarak yılı yine geçmiş yıl seviyesinde yani 1 milyon adette kapatırız.
* Peki bu bir büyümeye işaret ediyor mu?
 Hayır, ekonomik büyümeye işaret etmiyor. Çünkü geçmiş dönemde sektör olarak satışlarımız 850- 900 binlerde kalırdı. Büyüme geçen yıl oldu. Satışlar 1 milyona çıktı. Eğer bu yıl 1 milyona çıkarsak artık ondan sonra 2018’e kadar 1 milyon 100 binleri, 1 milyon 150 binleri telaffuz ederiz.
* Sizin açınızdan 2016’nın en önemli gelişmeleri nelerdi?
 2016’da çok fazla önemli olay vardı. Bir tanesi yıllardır üzerinde çalıştığımız, yeni dizel motorumuzu 30 Mart’ta tanıttık. 13 litre büyüklüğünde, 480 beygir güç veren Ecotorq, ağır hizmet tipi yani kamyonlara ve otobüslere koyulan bir motor. Türkiye’de kendimizin geliştirip ürettiği ilk ve tek motor. Nisan ayının sonunda yeni kamyonumuzu devreye aldık. 2016 yılı yeni regülasyona uygun ve Euro 6 emisyonlu yeni bir kamyon. Bu çok önemli bir proje çünkü kamyon dediğimiz aracın elektronik içeriği artık otomobiller seviyesinde. Şerit takip sistemi var, önündeki radarı ve aracı takip ediyor. Otomatik frenleme yapan oldukça gelişmiş bir model. Otonom değil ama neredeyse otonoma hazır. Aynı zamanda AR-GE merkezimizi geçen yıl açtık. Burada artık yavaş yavaş projeleri hayata geçirmeye başladık. Bu bahsettiğim projeler bu binada yapıldı.
* Bu projelere ne kadar yatırım yapıldı?
 Geçtiğimiz 4 yılda 1,6 milyar dolarlık yatırımımız var. Bunun içinde iki Transit bir Courier bir de kamyon motoru yatırımımız mevcut. Türkiye’de otomotivde bir kerede yapılan en yüksek yatırımı yapmış olduk. AR-GE merkezimiz ise 68 milyon TL’ye mal oldu. 2015 yılında AR-GE harcamasının cirodan aldığı pay yüzde 2,3. 2015 yılı AR-GE harcamamız 383 milyon TL. Son 5 yılda 320 milyon doların üzerinde mühendislik ihraç ettik.~* Peki bu yeni ürünler size nasıl katkı sağladı? 
 Bu iki Transit’ten bir tanesi özellikle çok başarılı oldu ve Ford’a Avrupa’da liderliği getirdi. Onlar çok sattığı için biz de çok ihraç ettik.Dolayısıyla biz de ihracatta rekor kırdık. Aynı şekilde Courier artık yavaş yavaş tanınmaya başlıyor. Avrupa’da talebin artmasını bekliyoruz. Bir de büyük Transit’imiz var. Onun da bir önceki nesil motorunu bir sonraki nesle çıkardık. Buna panter motor diyoruz, yeni devreye aldık. Önümüzdeki dönemde şimdi yeni motorun meyvelerini toplayacağız.
* Şu anda Ford Otosan AR-GE Merkezi mühendisleri ne üzerine çalışıyor?
 Ford’un ağır ticari araçlar ve ilgili dizel motor ve motor sistemleri için küresel mühendislik merkeziyiz. Ford Otosan, Global Ford’un hafif ticari araçların tasarım ve mühendislik destek merkezi. Burada üç değişik konu üzerinde çalışıyoruz. Öncelikle Ford’un bizde üretilsin veya üretilmesin Amerika’dan Avustralya’ya kadar her yerdeki dizel motorlarını geliştiriyoruz. Bir diğer grup Ford’un başka fabrikalarda üretilen araçlarını geliştiriyor. Örneğin Connect şu anda İspanya’da Valencia fabrikasında üretiliyor. O aracı buradaki arkadaşlarımız geliştirdi. Aracı orada devreye aldılar ve anahtar teslim iş yaptılar. Bir diğer grup arkadaşımızsa kendi ürünlerimizle alakalı Courier gibi ticari araç ve kamyonlarla ilgili çalışıyor. Burada AR-GE’sini yapıp ürettiğimiz araçlarla ilgileniyorlar. Her yıl 300 milyon Euro civarında bir yatırım yaparız. Bunların bir kısmı mevcut ürünleri geliştirmek için bir kısmı da yeni yatırımlar içindir. Bizim büyüklüğümüzde bir şirketin sürekliliğini sağlayabilmesi için her yıl 100-300 milyon Euro yatırım yapması gerekir. Biz de o sağlıklı aralıktayız.
* Dijital üretime geçtiğiniz bir bölüm var mı?
 Kocaeli fabrikasına gitseniz çok tatlı bir robot göreceksiniz: Collaborative robot. Bu şu demek: Normalde robotları izole alanlarda çalıştırmak zorundasınız, çünkü yaptıkları hareketlerle sizi görmeyecekleri için tehlikelidirler. Bu robot hattaki işçilerle birlikte çalışıyor. Tanınabilmesi için de üstüne bir iPad koyduk ve bir yüz çizdik. Çünkü insanlar bunu makine olarak görüp geri çekiliyorlar, yanına yanaşmıyorlardı. Halbuki bu öyle bir robot ki hissederek çalışıyor.
* Geleceğe yönelik hedefleriniz neler? Avrupa dışında büyümek istediğiniz hangi pazarlar var?
 Türkiye olarak krizlerden sürekli etkilene etkilene artık etkilenmemenin reçetesini öğrendik. Ne kadar çok pazara ürün satarsanız, o bölgelerde olacak ekonomik sıkıntılardan o kadar az etkileniyorsunuz. Çünkü diğer tarafta da iş yapıyorsunuz. Amacımız daha çok farklı ülkeye ve farklı pazara satış yapabilmek. Bunun için de ürün geliştirmeniz lazım. Yani Avrupa’ya sattığınız bir ürünü Avustralya’ya, Çin’e satamazsınız. Ürünleri dönüştürmelisiniz. AR-GE merkezimiz her bir müşterinin istediğini yapmak için çalışıyor. Kamyon işimizde bundan 2 yıl önceye kadar Ortadoğu’da araba satamıyorduk. Çünkü, Suudi Arabistan’ın yolları çöl tozu içinde. Dolayısıyla onun özelliklerine uygun araç yapmamız lazımdı. Norveç’teki dağlık alanda motorun performans göstermesi için de ona göre motor geliştirmemiz gerekir. Şimdi bunlar burada yapılıyor.
* Şu an girmek için çalıştığınız gözde pazarlar var mı?
 Kuzey Afrika pazarı çok cazip. Oraya girdik. Ortadoğuya açıldık. Rusya, Cezayir gibi bazı yerlerde de yerli üretici olmanız gerekiyor. Örneğin Rusya’da üretim yapıyoruz.
* Otonom araçlarınız ne zaman yollarda olacak? Avrupa’da 2020 planlanıyordu.
n İnönü’deki test yolunu yapmamızın sebebi de bu. Bu konuda tam gaz çalışmalara devam ediyoruz ama tarih vermem yanlış olur.~2021'DE DİJİTAL FABRİKALARDA
ENDÜSTRİ 4.0’A EN HAZIR ŞİRKETİZ
Türkiye’de Ford Otosan halihazırda endüstri 4.0’a en hazır şirket. 2000 yılından itibaren fabrikalardaki üretim sistemini otomasyona taşımıştık. 2021 yılından itibaren net bir şekilde dijital üretimi fabrikalara taşıyacağız. ROBOTLARIN İLETİŞİMİ Bir fabrikamızdaki robot sadece etrafındaki robotlarla değil diğer bir fabrikadaki robotla da konuşacak. Çünkü Kocaeli Fabrikası’nın aracının motorunu İnönü Fabrikası üretiyor. Arada 300 kilometre yol var ve şu anda bunu insan zinciriyle hallediyoruz. O zaman buna ihtiyaç kalmayacak. Doğrudan iletişim sayesinde sistem birbirine entegre olacak.
KAYIP ZAMAN ENGELLENECEK Birçok faydasının yanında en önemlisi kayıp zamanları engelleyeceğiz. Gereksiz süreçleri atacağız ve yalın olacağız. Dolayısıyla bir müşteri bir aracı sipariş ettikten sonra aracına göre 1 ay hatta özel siparişlerde 2 ay bekliyorken gereksiz süreçler ortadan kalktığı için bu süreyi bir araç üretimi zamanı olan 40 saate kadar indireceğiz.

“HER ŞEY DİJİTALE TAŞINACAK”
ALTYAPI TAMAMEN DEĞİŞİYOR
Şirketin altyapısını tamamen dijital platforma çevirme çalışmalarımız var. Masaya bağlı çalışma ortamı olmayacak. Burada bir tasarım stüdyomuz var, çalışanlarımız işlerine istedikleri zaman devam edebilecek. Ofisle ilgili her şeyi cep telefonu seviyesine indiriyoruz.
MALİYETTEN TASARRUF Benim Detroit’te ya da Çin’de olmam şirketin işlerini etkilemeyecek. Her şey en az maliyet yaratacak dijital platforma taşınacak. Bir tasarımcının yapacağı işin de cep telefonu ya da iPad seviyesine indirilmesinden bahsediyorum. DOĞRUDAN SİPARİŞ 2020 sonrası 2023 gibi şöyle bir senaryo için çalışıyoruz: Müşteri bayiye gitmeyecek, elindeki cep telefonundan ya da iPad’den ne istediğini söyleyecek. Bu siparişler direkt olarak fabrikaya üreteceği parçanın üretildiği imalatçıya da yan sipariş olarak gidecek. Bütün bunlar birbiriyle konuşacak. Endüstri 4.0’ın altyapısı bu olacak.

“İÇ PAZARDA YARIŞ ÇOK ZOR”
ÇEKİŞMELİ PAZAR
İç pazarda inanılmaz bir rekabet yaşanıyor. Türkiye’de 57 otomotiv şirketi var. Son derece zor ve çekişmeli bir pazar. Türkiye’nin kendi iç dinamikleri, vergileri var. Ona uygun olarak araç üretmemiz gerekiyor. Bir de Türk tüketicisinin seçimleri çabuk değişiyor. Pazarda 2 yıl önce lüks segment arabalar konuşulurken şimdi 2-2,5 litre motorlu lüks segmentin ufak motoruna bakıyoruz. Daha önce dizel araba satamazken şimdi benzinli araç satamıyorsunuz. Bence bu süreci çok iyi yönetiyoruz. Bunu ticari araçlardaki liderliğimizle açık şekilde gösteriyoruz.
TİCARİDE LİDERLİK 2016’nın ilk 6 ayında ticari araç liderliğimizi devam ettiriyoruz. Hafif ticaride lideriz. Ağır ticaride 2’nci sıradayız. Toplam otomotivde 3’üncü sıradayız. Yılın tamamı için kamyon dahil endüstri beklentimiz oldukça güçlü bir seviye olan 980 bin adet. Mevcut ortamda güçlü baz yılına rağmen 2016 yılının ilk çeyreğinde satış gelirlerimizi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 17 artırdık.
LİDERLİĞİN FORMÜLÜ Liderlik iki şekilde çok önemli. İhracatta lideriz, otomotiv sektöründe kârlılık ve ciroda lideriz, ticari araçta lideriz. Her yerde lider olayım derseniz konsantrasyonunuzu kaybedersiniz. Bunun akıllı bir formülü var. Odak işimiz ticari araç geliştirilmesi ve üretilmesi. Oradaki liderliğimizi bırakamayız. AR-GE’de de lideriz. Şu anda Türkiye’deki tek merkezdeki en büyük AR-GE merkezinde bulunuyorsunuz. Liderliği böyle ölçmek lazım yani liderliği araç satış adedine bağlarsanız o liderliğin sürekliliği olmaz.

“EN DEĞERLİ ŞİRKET OLACAĞIZ”
YENİ SİSTEM
İnovatif yaklaşımları şirket kültürü olarak yerleştirme çalışmamız var. Önümüzdeki hafta fabrikamızda çok ciddi bir lansman yapacağız. 10 bin 500 kişilik büyük bir şirketiz. Bunların 2 bin 600-2 bin 700’ü ofislerde çalışan geri kalanı ise hatlarda çalışan arkadaşlarımız. Her birinin fikrini alıp değerlendirebileceğimiz bir sistem kurduk. Bu yıl içinde onu hayata geçireceğiz. YENİ VİZYON Vizyon söylemimizi geçtiğimiz yıl değiştirdik. Biz Türkiye’nin en çok tercih edilen ve en değerli şirketi olacağız. Bu hayata geçirebilmek anlamında çok zor bir cümle. Çünkü değer çok farklı bir kavram. Çalışanlar, müşteriler, imalatçılar, bayiler, ana hissedarlarımız tarafından en tercih edilen ve en değerli şirket olmak istiyoruz.
LİDERLİK SÜRECEK Biz 2 ana ortağı olan bir şirketiz. Bunu hayata geçirecek 2 önemli etmen var. Bunlardan bir tanesi inovatif bakış açısı ikincisi bu sistemin çalışabilmesi için gerekli dijital altyapı. Bizi sonunda akıllı fabrikalara götürecek çalışmaları yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl yakalamış olduğumuz ihracat liderliğini de sürekli hale getirebileceğiz.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz