1 milyon ton karbondioksit salınımını engelleyeceğiz

AKENERJİ, 2010 yılında toplam 476 milyar dolar yatırım yaptığı 5 hidroelektrik santralini devreye aldı.

1.10.2011 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
1 milyon ton karbondioksit salınımını engelleyeceğiz

AKENERJI enerji üretiminde Türkiye'nin öncü şirketleri arasında yer alıyor. Sürdürülebilirliğin önemini de en erken fark eden şirketlerin başında geliyor. Şirket kuruluşundan bu yana toplum ve çevreye karşı taşıdığı sorumlulukla temiz ve sürdürülebilir bir enerji geleceğini destekliyor. Akenerji Genel Müdürü Ahmet Ümit Danışman, doğalgaza dayalı üretimin yanında kaynak çeşitliliği sağlamak ve yakıt tedarik riskini yönetmek amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapan ilk özel sektör üretim şirketlerinden biri olduklarını belirtiyor. Akenerji'nin bu alandaki yatırımlarına 2005 yılında EPDK tarafından açılan ilk hidroelektrik kaynaklı üretim tesisi ihalelerine katılarak başladığını söyleyen Danışman, "ilk yenilenebilir enerji üretim tesisimiz Ayyıldız Rüzgar Santrali'ni 2009 yılında devreye aldık. Üretimde kaynak çeşitliliğine ulaşmak için bu alandaki yatırımlarımıza hız kesmeden devam ettik. 2010 yılında toplam 5 hidroelektrik santralini devreye aldık. Böylece toplam 659 megavatlık kurulu gücü içindeki yenilenebilir payını yüzde 46'ya yükselterek yakıt portföyü çeşitlendirme hedefine doğru büyük bir adım attık" diyor. Danışman, tüm yenilenebilirenerji yatırımları devreye girdiğinde Akenerji'nin yaklaşık 1 milyon ton karbondioksit (CO2) salınımını engellemiş olacağını belirtiyor. Akenerji Genel Müdürü Ahmet Ümit Danışman'ın sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

Sürdürülebilirliği sektörünüz ve ekonomi için önemli kılan etkenler neler?
- Sürdürülebilirlik kavramı öncelikle şirketlere toplumsal ve çevresel sorumluluklar yükledi. Günümüzde iş yapış şekilleri de buna bağlı olarak değişiyor. Şirketlerin finansal performansları kadar sosyal ve çevresel performansları da tüketicilerin veya iş ortaklarının satın alma kararları ile tüm paydaşların şirket hakkındaki algılarını etkiliyor. Dünyamızı ve insanlığı tehdit eden iklim değişikliği gibi birtakım çevresel faktörler, iş dünyasını bu konularda daha duyarlı olmaya itiyor. Enerji, ekonominin yaşamsal bir girdisi. Bu nedenle sürdürülebilirlik en stratejik konular arasında yer alıyor. Halen dünya enerji sistemi yüzde 90 oranında fosil yakıtlara bağlı. Kaynaklar giderek kıtlaşıyor. Küresel iklim değişikliği gibi etkenler de göz önünde bulundurulduğunda sürdürülebilirliğin enerji sektörü açısından önemi daha iyi anlaşılıyor.

Sürdürülebilirlik stratejisi şirketinizde ne zaman başlatıldı? Ana stratejinin özünde ne var?
- Akenerji enerji üretiminde Türkiye'nin öncü şirketleri arasında yer alıyor. Sürdürülebilirliğin önemini erken fark etmiş bir şirketiz. Kuruluşumuzdan bu yana toplum ve çevreye karşı taşıdığımız sorumlulukla temiz ve sürdürülebilir bir enerji geleceğini destekledik. Doğalgaza dayalı üretimin yanında kaynak çeşitliliği sağlamak ve yakıt tedarik riskini yönetmek amacıyla yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapan ilk özel sektör üretim şirketleri arasında yer aldık. Akenerji bu alandaki yatırımlarına 2005 yılında EPDK tarafından açılan ilk hidroelektrik kaynaklı üretim tesisi ihalelerine katılarak başladı. İlk yenilenebilir enerji üretim tesisimiz Ayyıldız Rüzgar Santrali'ni 2009 yılında devreye aldık. Üretimde kaynak çeşitliliğine ulaşmak için bu alandaki yatırımlarımıza hız kesmeden devam ettik. 2010 yılında toplam 5 hidroelektrik santralini devreye aldık. Böylece toplam kurulu gücü içindeki yenilenebilir payını yüzde 46'ya yükselterek yakıt portföyü çeşitlendirme hedefine doğru büyük bir adım attık.~

Sürdürülebilirlik stratejinizi paylaşır mısınız? Neler hedefliyorsunuz, bugüne kadar neler yapıldı, ne sonuçlar alındı?
- Küresel ısınma ve buna bağlı iklim değişiklikleri dünyamızı ve insanoğlunun geleceğini giderek daha fazla tehdit ediyor. Tüm dünyada yenilenebilir enerji kaynaklarına hızlı bir yönelim söz konusu. Biz de Akenerji olarak, topluma karşı sorumluluğumuzun bilinciyle çevre kirliliğini önleme ve doğal kaynakları koruma konusunda oldukça hassas davranıyoruz. Toplam 659 megavatlık kurulu güce sahibiz. Yenilenebilir enerji kaynağına dayalı üretim kapasitemiz 301 megavata yükseldi. Bu kurulu güce ek olarak, inşaatı devam eden toplam 87 megavat kapasiteli 3 hidroelektrik santralini 2012 yılında devreye almayı planlıyoruz. Şu an proje aşamasında olan 198 megavatlık Kemah Barajı ve Hidroelektrik Santrali'ni ise 2015 yılında devreye alacağımızı öngörüyoruz. Kemah HES, Akenerji portföyündeki en büyük hidroelektrik santrali olma özeliğine de sahip. Tüm yenilenebilir enerji yatırımları devreye girdiğinde Akenerji, yaklaşık 1 milyon ton karbondioksit (CO2) salınımını engellemiş olacak.

Sürdürülebilirlik alanında ileriye dönük hedefleriniz neler?

- Çocuklarımıza ve gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakabilmek için faaliyetlerimizde topluma ve çevreye karşı duyduğumuz sorumluluk bilinciyle hareket ediyoruz.

Bu alanda yaptığınız çalışmalar şirketin iş sonuçlarına nasıl katkıda bulunuyor?
- Akenerji 2010 yılında, toplam 476 milyar dolar yatırım yaptığı 5 hidroelektrik santralini devreye aldı. Bu kapsamda doğalgaz fiyatlarındaki dalgalanmaların yarattığı etki de en aza indirgendi. Kurulu güç açısından Akenerji'nin mevcut portföyünün yüzde 46'sı yenilenebilir kaynaklardan oluşuyor. Dengeli portföyü sayesinde Akenerji, müşterilerine daha uygun fiyatlarla enerji sağlayabiliyor.

Sürdürülebilirlik konusuna şirkette genel müdür mü liderlik ediyor, yoksa bunun için özel bir komite/lider var mı?
- Şirketimizde sürdürülebilirlikle ilgili projeler genel müdürün liderliğinde, stratejik planlama departmanı ve şirket içinde oluşturulan kalite ve çevre grubu tarafından yürütülüyor.

42,2 milyon ağaçlık temiz hava katkısı

KARBON SERTİFİKASYONU Emisyon ticaretinde Türkiye liderliğini hedefleyen Akenerji, tüm yenilenebilir enerji yatırımları için karbon sertifikalandırma ve satış sürecini yürütüyor. Bu projeler için Gönüllü Karbon Piyasası'nda (Voluntary Emission Reduction VER) sertifika başvurularını yapan Akenerji, 2010 yılında karbon sertifikalandırma çalışmalarında büyük asama kaydetti. İlk olarak Ayyıldız Rüzgar Santrali Gold Standart'a göre tescil edilirken, bugüne kadar Uluabat, Burç, Akocak, Feke I ve Feke II santrallerinin sertifikasyon süreci tamamlandı.
SALINIM ENGELLEMEDE SEKTÖR LİDERİ Karbon salınımını engelleme konusunda sektöre liderlik eden Akenerji, Uluabat Hidroelektrik Santrali ile Türkiye'nin bugün itibariyle Gönüllü Karbon Standardına (VCS) göre tescil edilmiş barajlı en büyük hidroelektrik santraline sahip olma özelliğini taşıyor. Ayrıca 7 megavat kurulu güce sahip Bulam Hidroelektrik Santrali'nin tescil çalışmalarında son asamaya gelindi. Yatırımı devam eden Himmetli ve Gökkaya hidroelektrik santrallerinde de sertifikalandırma çalışmaları devam ediyor.~
YILDA 1 MİLYON TON SALINIM ENGELLENECEK Karbon sertifikalandırma çalışmaları kapsamında, tüm yenilenebilir enerji santrallerimiz devreye girdiğinde, her yıl yaklaşık 1 milyon ton karbondioksit salınımını engelleme taahhüdümüzü yerine getirmiş olacağız. Bir başka deyişle doğaya 82 bin 600 hektar alanda yaklaşık 42,2 milyon ağacın sağladığı temiz havaya eşdeğer bir katkıda bulunmuş olacağız.

Ak Enerji neler yapıyor?

Yenilenebilir enerji yatırımlarımızın yanı sıra sürdürülebilirlik kapsamında birçok projeye katılıyoruz. Belli başlıları şunlar:

ULUSAL KARBON SİCİLİNE İLK KAYIT
Akenerji, geçtiğimiz yıl Bandırma'da kurulu 15 megavat kurulu güce sahip Ayyıldız Rüzgar Elektrik Santrali ile Çevre ve Orman Bakanlığı'nın Türkiye'de gönüllü karbon piyasalarına yönelik projeleri kayıt altına almak için başlattığı ulusal karbon sicili uygulamasına kayıt olan ilk kurum oldu. Bu alanda da sektöre öncülük etti. Bu kapsamda Akenerji olarak karbon salınımının önlenmesinde önemli adımlar attığımıza inanıyoruz.
KARBON EMİSYON TİCARETİ Akenerji karbon saliminin azaltılmasına katkı sağlayan projelerin karbon kredisiyle desteklenmesi anlamına gelen emisyon ticaretinde de sektörün öncü kuruluşları arasında yer alıyor. Bu kapsamda Ayyıldız Rüzgar Santrali'nde ürettiğimiz elektrik enerjisine karşılık gelen ve tescil edilen emisyon azaltım sertifikalarının piyasada satışını da aktif olarak gerçekleştiriyoruz.
KARBON SAYDAMLIK PROJESİ Karbon Saydamlık Projesi (Carbon Disclosure Project-CDP), 2000 yılında tüm dünya genelinde şirketlerin, yatırımcıların ve hükümetlerin iklim değişikliği tehdidine karsı önlem almalarını sağlayacak bilgileri toplamak ve paylaşmak amacıyla başlatıldı. Türkiye'de ise ilk olarak 2010 yılında başlatılan ve bu yıl ikinci yılına giren Karbon Saydamlık Projesi kapsamında, İMKB7100 endeksine dahil olan şirketler karbon salınımlarını ve iklim değişikliği ile ilgili politikalarını açıklamaya davet edildi.
KAMUOYUNA AÇIKLANMALI Biz tüm sera gazı salınımlarını ve iklim değişikliği ile ilgili politikalarımızı açıkladık. Bu proje şirketlerin ve hükümetlerin iklim değişikliği ve karbon salınımı stratejilerinin kamuoyuna açıklanmasını sağlayarak, emisyonlarını azaltma hedefleri ışığında performans iyileştirmesi yapma imkanı vermesi açısından yakından takip ettiğimiz ve katılım gösterdiğimiz bir proje.
İMKB SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ENDEKSİ Akenerji olarak endeks kriterlerinin belirlenmesi aşamasında yapılan çalışmalara aktif olarak katıldık. Henüz kriterler açıklanmadı ancak endeks ile ilgili kriterler açıklandıktan sonra İMKB şirketlerine katılım için davet yapılacağını öngörüyoruz. Akenerji olarak ilgili çalışmaları ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve her türlü desteği vermeye hazırız.
YEŞİL ENERJİ SATIŞI Diğer enerji şirketleriyle yaptığımız enerji tedarik sözleşmeleri sayesinde yönettiğimiz enerji portföyünü sürekli büyütmekteyiz. Rüzgar ve hidroelektrik santrallerinde üretilen "Yeşil Enerji" satışını, bu kapsamda çevreci enerji politikasını benimsemiş şirketlerle ortaklasa yürüten Akenerji, yatırımlarının çevreye olan katkısını artırdı.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz