Bulut pazarı çok hızlı büyüyecek

Bulut bilişim bir kaynak sağlama modeli olarak son yıllarda öne çıkıyor.

1.09.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Bulut pazarı çok hızlı büyüyecek
Şirketler Bulut bilişim modelini farklı şekillerde kullanıp kendilerine maliyet ve esneklik avantajı sağlayabiliyor. Büyük şirketlerin yanında KOBİ’ler için de ciddi bir fırsatın söz konusu olduğunu söyleyen HP Satış Öncesi Destek ve Bulut Bilişim’den Sorumlu Müdür Mert Sarıkaya, bulut bilişimin KOBİ’lere maliyet kontrolü, hız ve kullanım kolaylığı açısından cazip geleceğini belirtiyor. Sarıkaya, bulut bilişimin günlük yaşamda da bazı değişiklikler getireceğine dikkat çekiyor.

Bulut yeni bir havram mı yoksa halihazırda yıllardır bu teknolojiyi kullanıyor muyuz?

- Bulut bilişim BT alanında çok da yeni bir kavram değil, fikir olarak geçmişi BT’nin hayatımıza girdiği yıllara dayanıyor. İlk çarpıcı fikir 1960’larda Amerikalı bilgisayar bilimcilerden John McCarthy’den geldi. McCarthy o tarihte bilgi işlem çözümlerinin bir gün su veya elektrik gibi genel BT hizmetleri olarak sunulacak şekilde organize edilebileceğinden bahsediyordu. Douglas Parkhill, 1966’da yazdığı “Bilgisayar Hizmetlerinin Zorluğu-The Challenge of the Computer Utility” kitabında bulut bilişimi anlatmakta kullandığımız temel bulut kavramlarını açıkladı. Esnek kaynak kullanımı, bilişimin internet üzerinden hizmet olarak sunulması, sanallaştırma ile sunulacak BT arzının teorik üst sınırının olmaması ParkhilPin kullandığı kavramlar arasında yer alıyordu. Bilgi teknolojilerinde bu fikirlerin hayata geçmesi doğal olarak yıllar aldı. Ana bilgisayarlardan başlayan ve 1990’larda internetin hayatımıza girmesine kadar geçen dönemde birçok teknolojik değişim yaşadık ve her atılan adım bu vizyonun gerçek olmasına katkıda bulundu. Geçtiğimiz yıllarda gündemde olan uygulama servis sağlayıcı, utility computing, grid computing gibi kavramlar bulut öncesi farklı bakış açılarını getirdi. Kurumların sanallaştırmayı benimsemesi ve uygulaması, standartlaşma, BT otomasyonu gibi temel trendler de bir sonraki adım olan bulut bilişim için güzel bir temel oluşturdu.

Bulut bilişimin şirketlere maliyeti nedir?
- Bulut bilişim modellerine baktığımızda en temel ayrım, kurumların BT hizmetlerini nasıl sağladıklarına dayanıyor. Bunlardan birincisi, kendi kaynakları ile oluşturdukları bulut altyapısını kullanarak iç müşterilerine hizmet sağladıkları özel bulut modeli. Kurumların belli BT hizmetlerini dışarıda bulunan bir bulut servis sağlayıcısından aldıkları diğer model ise genel bulut olarak adlandırılıyor. Bunların yanında her iki modelin de bir arada olduğu katma bulut yapıları da günümüzde karşımıza çıkmaya başladı. İç müşterilerinize hizmet sağlayacağınız özel bulut altyapısını hayata geçirme maliyeti oldukça değişken. ~
Mevcut altyapınızı özel bulut ortamına dönüştürebileceğiniz gibi tamamen özel buluta adanmış yeni bir altyapı kurmak, her iki durumda da sunacağınız hizmetlere ve hizmetlerin çeşitliliğine bağlı olarak altyapının mimarisi, maliyetleri etkilemekte. BT hizmetlerini bir genel bulut hizmet sağlayıcısından aldığınız durumda ise maliyetler tamamen almak istediğiniz hizmete göre değişmekte. Örneğin, bir bulut sağlayıcısından yazılım hizmeti (SaaS-Software as a Service) almak isterseniz, hizmeti kaç kullanıcı için aldığınız, hizmet sağlayıcının kataloğunda tanımlanmış ve standart hangi yazılım modüllerini kullandığınız, nasıl bir servis seviyesi istediğiniz gibi parametreler fiyatlandırmayı belirleyecek.

Bulut bilişimin dünyadaki büyüme hızı ve geleceği nedir?

- Bulut bilişimin önümüzdeki yıllardaki toplam pazar büyüklüğü için BT sektöründeki analistlerin farklı öngörüleri var. Ancak, rakamlar ne olursa olsun hemfikir oldukları tek bir konu var ki o da bulut pazarının çok hızlı büyüdüğü ve önümüzdeki dönemde BT bütçelerinden artan miktarda pay alacağı. Bulut bilişim pazarının önümüzdeki 8-10 yılda yıllık ortalama yüzde 20-30 civarında büyüyeceği ve 2020 yılında 200-250 milyar dolarlık bir pazar haline geleceği ��ngörülüyor.

Bulut bilişim günlük yaşamımızda neleri değiştirecek?
- Bulut bilişim önümüzdeki dönemde bireylerin ve kurumların bilgi işlem hizmetlerini yerden ve zamandan bağımsız kolayca ve hızla alabilmesini sağlayacak. Bu kolaylık ve hızı bireyler olarak yaşamaya başladık. Örneğin, kişisel bilgisayarlarımızda olan verilerin yedeğini bulut hizmet sağlayıcıların ortamlarında saklayarak bulut bilişimi günlük hayatımıza aldık. Kurumlara baktığımızda hem iç müşterilerine hem de biz tüketicilere sunacakları yeni hizmetlerin çok daha çabuk hayata geçtiğini göreceğiz.

Bu yöntemle şirketler hangi tip bilişim hizmetlerini alabiliyorlar?
- Bulut bilişim temelinde her şeyin hizmet olarak verilebileceği bir fikre dayanıyor. Bu açıdan bakınca günümüzde firmalar bulut sağlayıcılar üzerinde bir sanal sunucuyu hizmet olarak altyapı (IaaS), bir uygulama geliştirme ortamını hizmet olarak platform (PaaS), bir kurumsal uygulamayı hizmet olarak yazılım (SaaS) olarak alabilirler. Daha geniş bir perspektifle veri hizmetleri, iş süreçlerinin yönetimi gibi alanlarda da bulut sağlayıcıların hizmet verdiklerini görüyoruz.

Bulut bilişimi kullanan şirketlerin performansları nasıl etkileniyor? Ciroya, kâra somut etkisi var mı?
- Bulut bilişim kurumlara temelde daha fazla esneklik, çeviklik ve maliyet optimizasyonu sağlıyor. Doğal olarak maliyetlerin azalması firmaların karlılığında rol oynuyor. Yatırımların Capex’ten Opex’e kayması nakit akışı açısından avantajlı olabiliyor. Ancak, esas büyük getiri esneklik ve çeviklik ile geliyor. Her alanda rekabetin yoğun olduğu günümüzde firmaların pazara gidişlerinin, diğer bir deyişle ürün ve hizmet geliştirme süreçlerinin hızlanması, iç süreçlerdeki performansın artması, kullandıkları BT kaynaklarının değişen iş ihtiyaçlarına göre ölçeklenebilmesi ciddi rekabet avantajını beraberinde getiriyor.~

En çok talep hangi sektörlerden, hangi tip şirketlerden geliyor?
- Firmaların genel bulutu kullanması çok değişiklik gösteriyor. Bazı firmalar güvenlik çekincelerinden dolayı kritik olmayan alanlarla bulut bilişime adım atarken, bazıları ise müşteri ilişkileri yönetimi gibi kendileri için çok önem taşıyan uygulamaları bulut sağlayıcılar üzerinden kullanıyor. Ancak, zaman içinde büyük kurumların artan sayıda, regülasyonların elverdiği sürece daha fazla uygulamasını genel buluta taşımasını ve yeni uygulamaları bulut Mert Sarı kaya sağlayıcılar üzerinden hizmet olarak almasını bekliyoruz. Genel bulut pazarına baktığımızda KOBİ’ler için ciddi bir fırsat söz konusu. Bulut bilişim KOBİ’lere maliyet kontrolü, hız ve kullanım kolaylığı açısından cazip gelecek. Bir KOBİ’nin kendi BT altyapısını kurması, yönetmesi, işleri büyüdüğünde genişletmesi oldukça zahmetli ve maliyetli. Bunun alternatifi olarak BT hizmetlerini bir bulut sağlayıcıdan sağlaması, işleri büyüyünce buna paralel olarak aldığı kaynakların artması, kullandığı kadarını ödemesi ciddi bir esneklik sağlayacak. Ayrıca, harcamaların Capex’ten Opex’e kayması da başka bir avantaj. Sektörel olarak baktığımızda ise telekom sektörü hem bulut hizmet sağlayıcı olarak hem de özel bulut kullanımı ile günümüzde bir adım önde ilerliyor. Türkiye’de özel bulut kullanan müşterilerimize baktığımızda finans sektöründen kamu sektörüne uzanan geniş bir alanda örnekleri olduğunu görüyoruz.

Bulut teknolojisinin HP’deki yeri nedir?
- Bulut bilişim alanında donanımdan yazılıma, danışmanlıktan hizmetlere uzanan geniş bir alanda kapsamlı ve uçtan uca çözümlerle müşterilerimizin yanındayız. Sunduğumuz çözümlere baktığımızda üç temel alanda yoğunlaşıyoruz. Bunlardan birincisi özel, genel veya karma bulut hizmeti vermek isteyen firmalara bulut altyapıları kurmak ve mevcut altyapılarını buluta uygun altyapılara dönüştürmelerini sağlamak. Bunların yanında, bulut altyapısına sahip firmaların daha etkin yönetilmesi ve daha güvenli olması için HP’nin bulut bilişimdeki bilgi birikimi ve çözümlerini sunuyoruz. İkinci kategoride kurumlara danışmanlık hizmetleri sunuyoruz. Bu bağlamda bulut bilişimin iş geliştirme ve BT alanında ne gibi yararlar sağlayacağını belirleyerek firmalara bulut stratejilerinin oluşturulması ve yol haritası çıkarılmasında rehberlik ediyoruz. Ayrıca kendi ortamlarında bulut altyapısını hayata geçiren kurumlarda kesintisiz çalışmayı sağlamak için destek ve eğitim hizmetleri sunuyoruz. Son olarak da kurumların, HP ve iş ortaklarının altyapıları üzerinden bulut hizmetleri almasına imkan tanıyoruz.

Güvenlik önlemleriniz neler?
- HP laboratuarlarında bir bölüm sadece bulut güvenliği konusuna odaklanmış durumda ve bugüne kadar alışılagelmiş güvenlik tekniklerinin ötesinde farklı yöntemlerle bulut ortamlarının korunması için araştırmalar yapıyor. Örneğin, dinamik koruma (dynamic defence) projesi ile saldırıda bulunacak kötü niyetli kişilerin sistemi önceden takip ederek açıkları anlaması zorlaştırılıyor. HP Bulut Güvenliği Danışmanlık Hizmetleri kurum içindeki insan, teknoloji ve süreçleri içeren güvenlik konularına odaklanarak riskleri minimize etmeye odaklanıyor. HP Bulut Güvenliği Referans Mimarisi, bulut ortamına yapısal ve bütünsel olarak bakarak her bir katman ve bileşende eksiksiz güvenlik tasarımı yapmanızı sağlıyor.~
Kendi ortamınıza özel uçtan uca entegre güvenlik çözümünün tasarımını bitirdikten sonra, tasarımı kendi ortamınızda gerçekleştirme aşamasına geçmeden önce test etmenizi ve çözümün ihtiyaçlarınızı karşıladığından emin olmanızı sağlayan HP Bulut Güvenliği Uzmanlık Merkezi ise sunduğumuz diğer bir olanak. Bütün bunların yanında TippingPoint, Arcsight, Fortify gibi endüstri lideri ürünleri içeren güvenlik çözümleri portföyümüzle bulut ortamlarındaki bileşenlerin uçtan uca güvenliğini sağlıyoruz.

BULUT’U DIŞ KAYNAK KULLANIMINDAN AYIRAN ÖZELLİKLER NELER?
Üç nokta ayırt edici rol oynuyor. Her iki yöntemde de kontrata dayalı hizmet sağlanırken farklardan biri kontrat süresinde karşımıza çıkıyor. Dış kaynak kullanımında en az birkaç yıllık anlaşmalar yapılırken, bulut hizmetlerinde bu süre gün-hafta mertebesine iniyor. İkincisi, dış kaynak kullanımında sabit bir maliyet her zaman ödenirken, bulut hizmetlerinde tamamen kullandıkça öde prensibi uygulanıyor. Üçüncü temel fark ise alınan hizmetin ölçeklenmesi ve uyarlanması alanında. Örneğin, bulut hizmetlerinde artan ihtiyaçlara karşı kapasite artışı anında olurken, dış kaynak kullanımında değişimin nispeten yavaş olduğunu görüyoruz.



Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz