Yaşlı tesisten yatırım mesajı

Capital, onlarca sektörde tesislerin ortalama yaşlarını ve teknolojiye ayrılan bütçeleri araştırdı.

19.09.2014 09:34:020
Paylaş Tweet Paylaş
Yaşlı tesisten yatırım mesajı
Günümüz koşullarında yaşlı tesislerin teknolojilerinin her yıl düzenli olarak yeni yatırımlarla güncellenmesi kaçınılmaz. Türkiye’deki yaşlı tesislerin devasa teknoloji yatırımı bütçeleri onlar için adeta gençlik aşısı etkisi yaratıyor. Telekom, bankacılık gibi öncü sektörlerde başlayan dijitalleşme, otellerden matbaalara, hastanelerden çimento üretim hatlarına doğru yayılıyor.

Teknolojiye yatırım yapmayan ve onun gücünü yanına alamayanların artık var olamayacağı bir iş dünyasındayız. Peki Türkiye’deki tesisler teknolojinin gücünden ne kadar yararlanıyor? Ortalama tesis yaşları kaç? 2013’te şirketler teknolojiye ne kadar yatırım yaptı? Capital, onlarca sektörde tesislerin ortalama yaşlarını ve teknolojiye ayrılan bütçeleri araştırdı.

2013 yılında kapasite artısı ve verimlilik artışına yönelik 198 milyon TL tutarında teknoloji yatırımı yaptık. Petkim’in yaptığı toplam yatırım tutarının yüzde 90’ından fazlası teknolojiye yönelik yatırımlar. Petrokimya sektöründe maliyetlerin düşürülmesi, verimliliğin artırılması ve dünya ölçeğinde üretim yapılarak rekabet gücünün artırılması için sürekli teknolojik yatırımların yapılması zorunlu”.. .Bu değerlendirme Petkim Petrokimya Holding’in genel müdürü Saadettin Korkut’a ait.

Bu gerçek sadece petrokimya sektörünün gerçeği de değil. Günümüzde hemen hemen her sektörde üretim tesislerini her anlamda yenilemek, rekabet güçlerini korumak için yapılan yenileme yatırımlarının bütçesi ciddi büyüklüklere ulaşmış durumda. Yenileme yatırımlarından teknolojinin aldığı pay ise sektörden sektöre değişmekle birlikte yüzde 25’lerden yüzde 90’lara kadar uzanabiliyor.

YENİLEME YATIRIMINDA TEKNOLOJİ DAMGASI
Teknolojiye en fazla yatırım yapan sektörler arasında GSM, karbon elyaf, ağaç ve orman ürünleri öne çıkıyor. Bu sektörlerdeki tesislerin ömrü en fazla 7 yıl. Öte yandan çimento, gübre, petrokimya, çelik, plastik ve kozmetik gibi sektörlerdeki tesislerin yaşı 25 ile 50 arasında değişiyor. Buna rağmen Türkiye’deki pek çok şirket teknoloji yatırımlarına karşı son derece duyarlı. 50 yaşındaki şirketler bile yenileme yatırımları sayesinde teknolojide dünyadaki rakiplerinden geri kalmıyor.~

Toros Tarım, bu şirketlerden biri. Gübre sektöründeki tesislerin 40-50 yaş ortalamasında olduğunu söyleyen Toros Tarım Yönetim Kurulu Başkanı Esin Mete, yatırım bütçelerinin yüzde 55’ini teknoloji yatırımlarına yönlendirdiklerini söylüyor. Mete, “Gübre sektöründeki tesislerde, 1990’larda ve 2000’lerde gerçekleşen özelleştirmeler sonrasında teknolojik yatırımlar hız kazandı. Bugün yapılan yatırımlar ise kalite ve verimi artırmak için ekipman ve kontrol sistemlerinin günün teknolojik şartlarına uyarlanması şeklinde gerçekleşiyor” diyor.

Teknolojideki baş döndürücü değişim doğrudan diğer sektörlere de yansıyor. Telekom, bankacılık gibi öncü sektörlerde başlayan dijitalleşme, otellerden matbaalara, hastanelerden çimento üretim hatlarına doğru yayılıyor. Accenture Türkiye Teknoloji Grubu Lideri ve Yönetici Ortağı Emre Hay-retçi, “Yeterli kaynağa sahip ve dijital dönüşüm geçirmeye açık büyük şirketlerin kendi pazarlarında lider olduğunu görmeye başlıyoruz” diyor.

Teknolojiye yatırım yapmayan ve teknolojinin gücünü yanına alamayanların artık var olamayacağı bir iş dünyasındayız. Daha iyi, daha dijital tesis ve daha verimli üretim, şirketlerin ayakta kalabilmesi için olmazsa olmazlardan. Peki Türkiye’deki tesisler teknolojinin gücünden ne kadar yararlanıyor? Türkiye’deki tesisler ortalama kaç yaşında? 2013’te şirketler teknolojiye ne kadar yatırım yaptı? Capital, çok sayıda sektörde tesislerin ortalama yaşlarını ve teknolojiye ayrılan bütçeleri araştırdı.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM BAŞLADI
Son dönemde sektörlerine liderlik eden pek çok şirket, hızla pek çok iş sürecini dijitalleştiriyor. Accenture Türkiye Teknoloji Grubu Lideri ve Yönetici Ortağı Emre Hayretçi, bunun nedenini şöyle açıklıyor:

“Dijital teknolojilerin pazara giriş, işbirliği, müşteri etkileşimi ve operasyonların yönetimi için itici güç olduğunun farkına vardılar. Dijital, bu şirketlerin yöne-
timlerinin DNA’sına işlemeye başladı.”~

Şirketleri dijital dönüşüme yönelten pek çok gerekçe var. Örneğin, 2020 yılında internet uyumlu cihaz sayısının 212 milyar, internete bağlı cihazın ise 30 milyar olacağı tahmin ediliyor. İnsanların dokundukları, işlerini yaparken etkilenmiş oldukları araçlar içinde dijital cihazların giderek arttığı gözlemleniyor. Hayretçi de bu durumun tüm iş stratejilerini değiştireceğini söylüyor.

Avea, dijitalleşmesini tamamlamış öncü şirketlerden biri. Avea Teknolojiden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Coşkun Şahin, telekomünikasyon sektörünün yüksek teknolojiye daha bağımlı bir sektör olduğunu söylüyor. Şahin, “Sektörümüze 6 ayda bir önemli yenilikler giriyor.

Birkaç yılda bir kullanıcıların hayatını etkileyecek önemli değişiklikler olgunlaşıyor. Yaklaşık 5 yıllık periyotlarla yepyeni ve altyapıyı da değiştirecek servis kategorileri doğuyor. GSM teknolojileri konusunda tümden yenilenme periyodu 10 yıl ama bu süre gittikçe kısalıyor” diyor.

HİZMET SEKTÖRÜ ÇOK HIZLI
Bugün iş dünyasının toptan dijitalleşme çağına girdiği ve en büyük teknoloji yatırımlarının dijitalleşmeye yapıldığı konuşuluyor. Peppers&Rogers Finans Sektörü Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Yönetici Ortağı Tunç Akyurt, dijitalleşmenin özellikle finans, bilişim, turizm, özel hastanecilik, enerji ve telekom gibi hizmet sektörlerinde başladığını söylüyor.

Bu sektörlerin teknolojiye en hızlı adapte olan sektörler olduğuna dikkat çeken Akyurt, “Teknoloji yatırımlarında da bu sektörlerin öncü olduğunu görüyoruz” diyor. Hilton Otelcilik, bu şirketlerden biri... Türkiye’deki 50’nci otelinin yatırımına başlayan grup, konuklarına temel rezervasyon ve tesis yönetimi sistemlerinden yüksek hızlı internete, veri güvenliğinden oda için eğlence imkanlarına kadar gereken tüm teknolojik desteği sağlıyor.~

Teknoloji konusunda öncü bir diğer sektör de özel hastaneler. Medical Park Hastaneler Grubu Biyo-medikal Direktör Yardımcısı Yüksel Yazıcı, sektörde 15 olan hastane ömrünün kendileri için 10 yıl olduğunu söylüyor. Yazıcı, 2013’te 70 milyon TL teknoloji yatırımı yaptıklarına dikkat çekiyor ve ekliyor: “Hastanelerimizde bulunan teşhis, tedavi, yaşam destek ve yardımcı sistemlerin teknolojisi kesintisiz olarak izleniyor ve gereken yeni yatırımlar beklenmeden yapılıyor. Sektör olarak da birçok ülke ortalamasının çok üstünde bir teknolojik cihaz parkına sahibiz.”

EN YAŞLILAR AĞIR SANAYİDE
Türkiye’de ağır sanayi sektörlerinde faaliyet gösteren 100 yıllık birkaç tesis en yaşlı üretim tesisleri olarak dikkat çekiyor. Özellikle gübre, çimento, petrokimya, plastik gibi ağır sanayi gerektiren sektörlerde yaş ortalamaları artıyor. Bu sektörlerde tesislerin ortalama yaşı 25-40 arasında değişiyor. Ancak pek çok sektör temsilcisi sık sık yenilenme yatırımları yaptıklarını ve bu nedenle tesisler yaşlı olsa da oldukça dinç kaldıklarına dikkat çekiyor.

Capital’in araştırmasına göre Türkiye’nin en yaşlı tesisleri gübre sektöründe faaliyet gösteriyor. 40-50 yaş ortalamasındaki tesislere sahip olan gübre sektörünü çimento izliyor. 35-40 yaş ortalamasıyla çalışan çimento fabrikaları teknolojik açıdan oldukça güncel durumda.

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB) Başkanı Mehmet Göçmen, sektörünün en olumlu yönlerinden birinin yeni teknolojilerin ülke şartlarına adaptasyonunda gösterilen hız ve başarı olduğunu söylüyor. Göçmen, son yıllarda teknolojinin gelişimi yönünde önemli bir mühendislik birikimi yaratıldığına dikkat çekerken şöyle devam ediyor: “Çimento fabrikalarında üretim otomasyonu çalışmalarıverdiği etkilerin denetimi, kontrolü ve iyileştirilmesine yönelik yatırımları büyük ölçüde tamamlandı.

Teknolojinin gelişimi ve özellikle ürün geliştirme alanında sanayi-üniversite ilişkilerinin geliştirilmesine ihtiyaç var. Son yıllarda önemli gelişme gösteren nano teknoloji, üzerinde öncelikle durulması gereken gelişme alanı.”~

Türkiye’de deniz ürünleri sektöründe ise tesisler ortalama 25-30 yaşında. Deniz Ürünleri Sanayicileri Derneği (DESAD) Başkanı Niyazi Önen, sektörün AB denetimlerinden geçtiğini belirtirken, teknolojik açıdan güçlü olduklarına ayrıca dikkat çekiyor.

GENÇ TESİSLER DÜNYA LİGİNDE
Türkiye’nin en genç tesisleri ise GSM, karbon elyaf ve ağaç ve orman ürünleri sektörlerinde faaliyet gösteriyor. Bu sektörlerdeki tesislerin ömrü en fazla 7 yıl. Ağaç ve orman ürünleri sektörünün 2 güçlü oyuncusunun rakamları da bunu ortaya koyuyor.

Kastamonu Entegre Genel Müdürü Haluk Yıldız, ağaç ve orman ürünleri sektöründe faaliyet gösteren, levha üreten tesislerin son 12 yılda yenilendiğini ve eski tesislerin çoğunun kapandığını söylüyor. Yıldız, açıklamalarına şöyle devam ediyor:

“Sektörde tesislerin ortalama yaşını 6-7 yıl olarak kabul edebiliriz. Teknolojik yatırımlar 1,5 yılda yapılabiliyor. Sektör, son 20 yılda kontinü üretim tesislerine geçti. Teknolojik olarak her iki yılda bir kısmi modernizasyonlar oluyor.”

Ağaç ve orman ürünleri sektöründe ana teknoloji son 20 yılda çok değişmese de tesislerin büyüklüğü ve sistem açısından çok ilerlemeler sağlanmış durumda. Katma değerli üretim için de her 3-4 yılda yeni teknoloji geliştiriliyor. Yıldız, Türkiye’nin büyüklük ve tesis yaşı bakımından dünyadaki konumunu ise şu sözleriyle ortaya koyuyor: “Türkiye kendi sektöründe büyüklük olarak dünyada ilk 4 ülkeden biri. Tesislerin yeniliği açısındansa dünyada ilk ikideyiz.”

Türkiye’de karbon elyaf sektöründe faaliyet gösteren ilk ve tek şirket olan Do-wAksa, dünyada liderliğe oynuyor. 2009 sonunda kurulan DowAksa bugüne kadar teknolojiye 250 milyon dolar yatırım yaptı. Dow Aksa Genel Müdürü Mithat Okay, karbon elyaf teknolojisinin paylaşılmayan ve sektöre girmek isteyenlerin kendilerinin geliştirmesi gereken bir teknoloji olduğunu söylüyor.

“Dünyada bunu hayata geçirebilmiş az sayıda şirket var. DowAksa 30 yıl boyunca hiçbir oyuncunun girmediği bu sektöre hiçbir dış yardım almadan, tamamen Türk mühendislerle kendi karbon elyaf teknolojisini geliştirerek girmeyi başardı. Karbon elyaf teknolojisinin gizli tutulan bir teknoloji olması nedeniyle bu alandaki diğer şirketlerin teknolojileri ile bire bir karşılaştırma yapmak mümkün değil” diye konuşan Okay, dünyada ve sektörde yeni bir oyuncu olmaları nedeniyle tesislerini son teknolojiyle donattıklarını belirtiyor.~

YATIRIM ŞAMPİYONLARI
Capital’in araştırmasına göre 2013 yılında Türkiye’de teknolojiye en fazla yatırım yapan şirket Turkcell oldu. Turkcell, teknoloji yatırımlarına 1 milyar 820 milyon TL kaynak ayırdı. Turkcell’i 900 milyon TL’lik teknoloji yatırımıyla yine bir telekom şirketi olan Avea izledi. Türk Telekom, Vodafone gibi yüksek oranda teknoloji yatırımlarıyla bilinen diğer sektör şirketleri bilgi paylaşmadıkları için maalesef araştırmamıza dahil olamadı.

Türkiye’de teknolojiye en fazla yatırım yapan şirket olarak 2012 rakamıyla 3’üncü sırada yer alan Bosch Grubu oldukça dikkat çekiyor. Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young, “İlk fabrikamızı kurduğumuz 1972 yılından bu yana 2 milyar Euro tutarında yatırım gerçekleştirdik. Tesislerimize 2011 yılında 203, 2012’de ise 227 milyon Euro yatırım yaptık” diyor.

2012 yılında 700 milyonu aşkın teknoloji yatırımı yapan Bosch Grubu, yatırımlarını faaliyet gösterdiği otomotiv, ısıtma, dayanıklı tüketim, enerji ve bina teknolojileri sektörlerindeki 8 fabrikasında gerçekleştiriyor. Young, tüm fabrikalarının düzenli olarak yenilendiğini söylerken, “Tesislerimizin yanı sıra makine ve kullanılan teknolojiler de sürekli olarak yenileniyor.

Her yıl cirosunun yüzde 9’unu AR-GE faaliyetlerine ayıran, günde 20 patent başvurusu yapan bir şirket olarak bulunduğumuz sektörlerdeki teknolojik gelişmelere biz yön veriyoruz. Dünyada üretilen her 5 dizel araçtan 1 tanesinin enjektörü Bursa’da üretiliyor. Türkiye’deki AR-GE merkezlerimizle dünya çapında diğer geliştirme merkezlerinede öncülük ediyoruz. Türkiye’de bulunan 3 AR-GE merkezimizde 339 çalışanımızla 2013 yıllında 23 patent aldık. Ayrıca Türkiye’deki fabrikalarımızın diğer ülkelere teknolojik olarak öncülük ettiğini söyleyebiliriz” sözleriyle teknolojideki güçlerinin altını çiziyor.

YENİLENME İHTİYACI VAR MI?
Mobilya, kozmetik, bal gibi sektörlerde ise teknolojik açıdan liderler oyuncular iyi durumda olsa da sektörün genelinde yenilenmeye ihtiyaç var. Örneğin mobilya sektöründe ortalama tesis yaşı 1520.

Ancak küçük ve merdiven altı üretim yapan oyuncu sayısı çok fazla. Çilek Mobilya Yönetim Kurulu Üyesi Talha Çilek, sektördeki yüksek yatırım ihtiyacını şöyle özetliyor: “CNC kontrollü tam otomatik üretim hatları belli başlı büyükler şirketler dışında ülkemiz şartlarında neredeyse yok denecek kadar az.~

Orta ve küçük işletmeler üniversal ve yarı otomatik NC makineler kullandığı için mobilya sektörü teknolojik olarak orta seviyede. Türkiye mobilya sektörü dünyadaki büyük rakip ülkelerin 5-10 yıl gerisinde. Çilek olarak biz ise tasarım ve kalite olarak Avrupa ile fiyat olarak da Çin ile rekabet edebilecek yetkinlikteyiz.”

Bal sektöründe de tesislerin teknolojik anlamda yenilenmeye ihtiyaçları var. Anavarza Bal Genel Müdürü Can Sezen, sektördeki tesislerin yaşının 10-20 yıl arasında olduğunu söylüyor. Sezen, kendileri gibi sektörde sürekli teknoloji yatırımı yapan çok sayıda şirketin olmadığını söylüyor.

Neva Kozmetik Yönetim Kurulu Başkanı Armağan Okay, kozmetik sektöründeki tesislerin teknolojik açıdan dünyanın oldukça gerisinde kaldığını söylüyor. Okay, sektördeki tesislerin 25-30 yaşında olduğunu söylüyor ve devam ediyor: “Tesislerin ancak yüzde 1’i yenileniyor. Sektörde insan gücünü ve demode sistemleri kullanan şirketler var.”

İLKER KURUÖZ / TURKCELL GENEL MÜDÜR YARDIMCISI
"TEKNOLOJİYE EN ÇOK YATIRIM YAPAN ŞİRKETİR"
MOBIL TEKNOLOJİ ONCUSU

Bugün mobil teknolojiler denildiğinde Türkiye'de ilk akla gelen kuruluşlardan biri, Turkcell'in AR-GE ve inovasyon merkezi Turkcell Teknoloji. Biz Turkcell Teknoloji'yi, bundan 5 yıl önce, 2007 yılında, 44 mühendisimizle kurduk.

2013'e gelindiğinde 450'ye yakın yüksek nitelikli mühendisle Turkcell markalı akıllı telefonlar, mobil uygulamalar, mobil internet servisleri, faturalama, ücretlendirme ve tahsilat sistemleri gibi çok sayıda ürün ve servis geliştirdik. Bunlara ilaveten müşteri ilişkileri ve kanal yönetimi, mobil pazarlama, iş zekası çözümleri, SIM servisleri, mobil finansal servisler, roaming çözümleri, makineler arası iletişim (M2M) platform ve çözümleri, katma değerli telekom servis ve ürünleri de geliştirdik.

2014’TE 2,1 MİLYAR TL YATIRIM
Şirket bünyesinde geliştirilen bu ürün ve servislerin başarısı, uluslararası platformlarda kazanılan ödüllerle pekiştiriliyor. Türkiye'nin lider teknoloji ve iletişim şirketi olarak bu alanda en çok yatırım yapan şirketlerden biriyiz. Yaptığımız altyapı ve AR-GE yatırımları sayesinde bugün Türkiye dünyanın en iyi mobil iletişim altyapılarından birine sahip. 2013 yılı boyunca toplam 1,82 milyar TL yatırım yaptık. 2014 içinse 2,1 milyar TL yatırım yapma hedefimiz var.~

SADETTİN KORKUT / PETKİM PETROKİMYA HOLDİNG GENEL MÜDÜRÜ
GLOBAL REKABET İÇİN TEKNOLOJİ ŞART
TESİSLERİMİZ 30 YAŞINDA

Tesislerimiz yaklaşık 30 yaşında, Petrokimya, dünyada sermaye ve bilgi yoğun sektörlerin başında geliyor. Fabrikalarımızın hepsi, başlangıç kapasitelerinin üzerinde bir kapasite ile üretim yapıyor. Fabrikalarımızda yatırımlarımız aralıksız sürüyor. Petrokimya sektöründe temel yatırımların ömürleri genelde 25 yılın üzerinde.

TEKNOLOJİNİN AĞIRLIĞI
Tabii ki sektörde olan hızlı gelişmeler yatırımların ömürlerini beklenmedik şekilde kısaltabilir. 2013'te kapasite artışı ve verimlilik artışı için 198 milyon TL teknoloji yatırımı yaptık. Toplam yatırım tutarımızın yüzde 90'ından fazlasının teknolojiye yönelik yatırımlar olduğunu da söyleyebilirim.
ADAPTASYON YAVAŞ
Petrokimya sektöründe yeni teknolojilere olan adaptasyon süresi, yatırım maliyetlerinin yüksek olması, bu yatırımların geri kazanım sürelerinin uzun olması gibi nedenlerde kısmen yavaş. Piyasa taleplerine göre aynı teknolojiyi kullanarak üretilebilen farklı ürünler kısa süre içinde elde edilebiliyor.

ORHAN ÖZER / TOYOTA TÜRKİYE CEO’SU
TOYOTA'DA BÜTÇENİN YARISI TEKNOLOJİYE
SÜREKLİ YENİLENME

Toyota Türkiye'nin üretim operasyonu 1994 yılında başladı, Bu yıl üretimde 20'nci yılımız, Ana üretim birimlerimiz olan pres, kaynak, boya ve montaj fabrikalarımızda teknolojik altyapı anlamında en üst seviyede makine ve ekipman kullanılıyor, Sürekli olarak yeni teknoloji ürünleri ile hattımızı yenilemeye gayret ediyoruz,

ÜRETİMDE SON TEKNOLOJİ
Otomotiv, sürekli yenilenmesi gereken, sürekli yatırım gerektiren bir sektör. Toyota Türkiye olarak biz de tesislerimizde üretim alanında son teknolojiyi kullanıyoruz. Mevcut makine parkımızı en iyi seviyede teknolojik olarak yenilemekteyiz. Bu kalite için olduğu kadar verimlilik, model çeşitlemeleri ve üretim mühendisliği faaliyetleri çerçevesinde yeni yatırımlar sürekli olarak yapılmakta. Çevre alanında da son teknolojiyi tesislerimizde kullanmaktayız.

TEK MODELE 150 MİLYON EURO
Bütçede teknolojik yatırımlara ayrılan pay, yıllık performans ve dış şartlara bağlı olarak değişebilir. Geçen yıl teknolojik yatırımların bütçemizdeki payı yüzde 50 olarak gerçekleşti. 2013 yılında seri üretimine başladığımız 11 'inci nesil yeni Corolla Sedan için model yatırımı olarak 150 milyon Euro bütçemizden kullandık.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz