Ödülün anlamı büyük

"Çabalarımızın objektif ve prestijli bir bakıştan ödüllendirilmesi kayda değer bir motivasyon sağlıyor."

1.03.2011 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Ödülün anlamı büyük


Demirayak Şirketler Grubu, 1920'lerde küçük bir bakkal dükkanı olarak faaliyetine başladı. Bugün ise sektörünün pek çok ödülünü almaya hak kazanmış Türkiye'nin 6 ilinde şubesi olan 400 çalışanlı önemli bir şirket konumunda. Dempaş Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Demirayak, grup olarak bugünkü büyük dağıtım ve üretim ağına ulaşmalanndaki en önemli etkenin, başarı ve büyüme odaklı çalışmaları olduğunu söylüyor. "Bu hedefi gerçekleştirirken, kurumsal kültürümüzün temelini oluşturan ilkelerimizden ödün vermedik" diye konuşuyor. Bir ödülün şirkete kattığın değerin oldukça fazla olduğuna değiniyor ve ekliyor: "Bizim de aldığımız ödüllerin her biri çok anlamlı ve önemli. Bu ödüllerin arasında 2008 yılında, Anadolu Markaları yarışmasında ABC markamızla tarım alanında aldığımız birincilik ödülünü çok önemsiyoruz. Demirayak Şirketler Grubu olarak, Anadolu'dan da değerli ve büyük markaların çıktığı ve örnek oluşturarak ülkemizin marka değerine katkı sağladığını göstermek adına çok önemli bir misyonu yerine getiren 'Anadolu Markaları 2008 Yarışması'nda dereceye girmek bizi çok mutlu etti." Şükrü Demirayak'la, grubun 90 yılda geldiği yeri ve mevcut başarılarının hangi ödüllerle taçlandırıldığını konuştuk:

Şirketin aldığı ilk ve en önemli ödül neydi? O dönem için önemini anlatmak mümkün mü?
2007 Yılında, Dünya Gazetesi tarafından "2007 Yılın İşletmecisi" ödülünü aldık. Bu ödül, büyüme ve hedeflere yaklaşmadaki kararlılığımızı artırırken, kurucumuz Bekir Demirayak'ın bizlere kazandırdığı dürüstlük ve çok çalışma üzerine kurulu olan şirket kültürümüzün de bir kez daha altını çizdi. Aristo'nun bir sözü vardır:
"Biz sürekli tekrarlarımızdan ibaretiz. Bunun için mükemmellik bir davranıştan değil, alışkanlıktan gelir" der. İşimizde mükemmellik arayışı bizim için olmazsa olmaz bir şiar iken, çabalarımızın, objektif ve prestijli bir bakıştan ödüllendirilmesi elbette kayda değer bir motivasyon sağlıyor. Ardından önemli insan kaynakları sitelerinden olan kariyer.net tarafından verilen "İnsana Saygı Ödülü" geldi. Bu da işe alma, yerleştirme ve iş süreçlerinde insan odaklı çalışmamızın ve çalışan memnuniyetine, en az müşteri memnuniyeti kadar önem vermemizin ödülüdür. Mutsuz çalışan, şirketi ileriye taşıyamaz. Buna inanırız. O yüzden biz tüm personelimizi büyük bir ailenin parçası olarak görürüz. Buna uygun davranırız. İşe alma sürecinde adil ve objektif davranır ve sonrasında eğitimlerle, motivasyon yöntemleriyle, çalışanımızın sürecin aktif bir parçası olmasına olanak tanırız. Bu ödül de insan kaynakları politikamızda doğru bir hatta olduğumuzu göstermesinden ve yeni ufuklar açmasından dolayı anlamlı bir ödüldü.~

Aldığınız ödüller arasında farklı bir yeri olan var mı?

Elbette alınan ödüllerin her biri çok anlamlı ve önemli. Bu ödüllerin arasında 2008 yılında, Anadolu Markaları yarışmasında ABC markamızla tarım alanında aldığımız birincilik ödülünü çok önemsiyoruz. DemirayakŞirketler Grubu olarak, Anadolu'dan da değerli ve büyük markaların çıktığı ve örnek oluşturarak ülkemizin marka değerine katkı sağladığını göstermek adına çok önemli bir misyonu yerine getiren "Anadolu Markaları 2008 Yarışması"nda dereceye girmek bizi çok mutlu etti. Çünkü; ABC markasını 'her tanesi seçmece' sloganıyla üretmeye başladığımız ilk günden bu yana bildiğimiz bir şey vardı: Üretim ekonominin vazgeçilmezidir. Ama ürettiklerimizi satabilmeliyiz ve bunun tek yolu bizi rakiplerimizden farklı kılacak, değer yaratacak bir marka yaratmaktan geçiyor. Fark yaratarak, kalıcı bir prestijle bir markayı yaratmak, yaşatmak ve ona değer katmak üzere çıktığımız bu yolda özellikle markaya vurgu yapan bu ödülü almanın, sonraki yol haritamıza büyükkatkısı oldu.Bugün bakliyat ve şeker dendiğinde pazarda önemli bir paya sahip olan ABC markası, 1989 yılında ailemizin pirinç ve bakliyat eleme, ayıklama ve paketleme işine girmeye karar vermesiyle birlikte doğmuştu. 1998 yılından itibaren başlanan küp şeker üretimiyle de marka değeri ve bilinirliği önemli ölçüde arttı. Bugün ABC markası altında üretilen ürünlerinin tamamı kaliteli üretimden satışa, müşteri odaklı pazarlamadan Ar-Ge' ye ve markalaşmaya doğru giden bir sürecin doğru ve profesyonel bir ekiple yürütülmesinden sonra tüketiciyle buluşmuş, o günden bu yana da Türkiye'nin dört bir yanında tercih edilen markalar arasında yerini almıştır. O nedenle "Anadolu'nun En İyi Markası" ödülüyle taçlanan bu başarıyı önemsiyoruz.

Siz kurumsal sosyal sorumluluk konusunda da çalışmalar yürütüyorsunuz. En son hangi projelere imza attığınız?
Ödülü aldığımız 2008 yılında çok önemli bir adım attık. "Dünya için iyi olanın işimiz için de iyi olacağından" hareketle, üzerinde yaşadığımız dünyanın korunması ve gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakılmasını son derece önemsiyoruz. Bu nedenle, dünyanın en önemli ve en geniş çaplı gönüllü kurumsal sivil vatandaşlık inisiyatifi olarak değerlendirilen ve kurumları 4 ana başlık altında,10 temel evrensel ilkeye uymaya çağıran Küresel İlkeler Sözleşmesi'ni Anadolu'da sektöründe ilk imzalayan kuruluş olduk. Bu çerçevede, üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirerek, sorunun değil çözümün bir parçası olarak Anadolu'dan dünyaya açılan bir vizyon benimsedik. 2008 yılında imzaladığımız Küresel İlkeler Sözleşmesi'nde iki yılımızı doldurduk.

Şirketiniz için ödül almak ne anlama geliyor? Ödülün şirkete ne kattığım düşünüyorsunuz?

Bir ödülün şirkete kattığı değer birden fazla. Ancak en önemlisi, o şirketi var eden amaç ve hedeflerin doğru temellere oturduğunu tescil etmesidir. Şirketin hedef büyütmesi ve daha da ileriye gitmesi azmini güçlendirmesi, bir diğer katkıdır. Ayrıca giderek zorlaşan küresel rekabet ortamında, rakiplerinden bir adım önde olmak kosunuda, marka bilinirliğinin ve tanınırlığın artmasında, tüketicinin güvenini kazanmada ödüllü şirketlerin avantajlı bir statü kazandığı ortadadır. Ayrıca çalışanlar üzerinde de kurum aidiyetini artıran önemli bir motivasyon aracı olduğunu düşünüyorum.

Müşteriler için ödüllü şirket ya da ödüllü ürünün bir fark yarattığına inanıyor musunuz?
Kesinlikle evet. Giderek daha bilinçli bir tüketici profili yaygınlaşıyor. İnsanlar aldıkları ürünün nerede üretildiğini, nasıl hammaddeler kullanıldığını, marka bilinirliğini araştırıyor. Markanın sosyal sorumluluk projelerinde yer alıp almadığı, çevreye duyarlılığı gibi sorulara cevap arıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz