'Önce dış deneyim' kuralı yayılıyor

Şirketlerin devamlılığı için bir sonraki CEO veya yönetim kurulu başkanının iyi yetişmiş olması çok önemli.

27.10.2016 18:23:410
Paylaş Tweet Paylaş
'Önce dış deneyim' kuralı yayılıyor
Akbank Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Üyesi Suzan Sabancı Dinçer, bugünkü koltuğuna oturuncaya kadar uzun bir hazırlık sürecinden geçti. Lisans öğrenimini İngiltere’deki Richmond College’de finans üzerine yaptıktan sonra ABD’de Boston Üniversitesi’nden MBA derecesi aldı. Dinçer, eğitimini tamamladıktan sonra babası Erol Sabancı’nın önerisiyle BNP Ak Dresdner Bank’ta çalışmaya başladı.
Geçmişte verdiği Capital söyleşisinde “Akbank’ta başlamış olsaydım soyadımın ağırlığı çok hissedilir, pek çok işi öğrenemeyebilirdim” diyen Dinçer, BNP’deki çok yönlü çalışmasının iş akışlarını hazmederek sindirmesinde yararlı olduğunu düşünüyor. İki yıl BNP’de çalıştıktan sonra aile işine, yani Akbank’a geçen Dinçer, hazine bölümünde çeşitli üst düzey görevler aldıktan sonra 1997’de murahhas üyelik görevine getirildi. Ardından Akbank’ın yönetim kurulu başkanı oldu. Akbank onun döneminde en değerli şirketlerden birine dönüştü. Kariyerinin başlarında soyadından dolayı yakından izlendiğini söyleyen Suzan Sabancı Dinçer, babası ile aynı alanda çalışmanın kendisine daha fazla sorumluluk yüklediğini düşünüyor ve ekliyor: “Erol Sabancı gibi bankacılık sektörünün duayeni bir ismin kızı olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu deneyimi çok büyük bir fırsat ve şans olarak 300 CAPITAL 8 / 2016 gördüm. Yetişmemde bana renk ve heyecan verdi, ulaşılması gereken hedeflerimi daima yükseltti.” Suzan Sabancı Dinçer yalnız değil. Ali Koç’tan Pelin Akın’a, Emre Narin’den Zeynep Doğan’a iş dünyasının önde gelen aile şirketlerinin yeni kuşakları kariyerlerine aile işlerinin dışında başladılar. Bugün pek çoğu üst düzey yönetim rollerinde gruplarında önemli işlere imza atıyor.
KARİYERE DIŞARIDA BAŞLIYORLAR
Veliahtların gerekli yetkinliğe kavuşabilmeleri için aile şirketinde görev almadan önce başka bir şirkette çalışma deneyimine sahip olmaları büyük avantaj olarak ifade ediliyor. Egon Zehnder Kurucu Ortağı Murat Yeşildere, aile dışında kariyere başlamanın en önemli faydalarını şöyle ifade ediyor: “Aile dışında kariyere başlamanın bence iki temel faydası var. Öncelikle aile üyesi muamelesi görmeden çalışma tecrübesini kazanabilmek veliahtlar için son derece önemli. Ancak en az bunun kadar önemlisi yeni nesil aile üyesinin, kurumsallaşma seviyesi yüksek bir organizasyonda çalışıp tecrübe kazanma imkanını bulabilmesidir.” Yeşildere, Türkiye’nin en büyük aile şirketlerinden Koç, Sabancı ve Doğan ailelerinde yakın zamana kadar grup dışı şirketlerde çalışmanın şart koşulduğunu hatırlatıyor. Örneğin bugün Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili pozisyonunu dolduran Ali Koç, Londra Harrow School’da Matematik, Ekonomi ve Coğrafya bölümlerinden yüksek dereceyle mezun olduktan sonra Teksas’da Rice Üniversitesi’nde işletme okudu. Ardından Harvard Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde master’ını tamamladı. İş yaşamına American Express Bank New York ofisinde yönetici geliştirme programında başladı. Ardından Koç Grubu’nun Amerika’daki bir şirketi olan Ramerica International’da finans ve organizasyon koordinatörü olarak devam etti. Ali Koç, 2 yıl da Morgan Stanley’de Menkul Değerler Finansal Analiz Yetiştirme Programı’nda analist olarak çalıştıktan sonra Türkiye’ye dönerek aile şirketine katıldı.
DANIŞMANLIK DENEYİMİ
Batı Anadolu Grubu, Türkiye’nin en önemli sanayi grupları arasında yer alıyor. Grubun yönetim kurulu murahhas azası Tufan Ünal’ın oğlu Feyyaz Ünal da babasıyla çalışıyor. Şirkette 4’üncü kuşağı temsil eden Feyyaz Ünal da aile şirketinde çalışmadan önce dışarıda deneyim edindi. Feyyaz Ünal, kariyer öyküsünü şöyle anlatıyor: “İzmir Amerikan Lisesi sonrası Koç Üniversitesi İşletme Bölümü’ne devam ettim ve son sınıfta okuduğum 2004 yılında ‘Aile Şirketlerinde Başarıyı Etkileyen Faktörler’ üzerine bir bitirme tezi yazdım. Konuyla ilgili okul içinde danışman hoca belirlenmesi gerekiyordu ve bana Arge Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Yılmaz Argüden ile konumu paylaşmamı tavsiye ettiler. Yılmaz Bey, kendilerinin de benzer bir araştırma yapmak istediklerini belirterek benim ‘Türkiye’de Başarıyı Etkileyen Faktörler’ üzerine bir araştırma tezi hazırlamamı sağladı. Yaklaşık 8 aylık yorucu bir araştırma sonucunda tezimi tamamladım ve beğenildiğini düşündüğüm bu tez sayesinde üniversiteden mezun olmadan Arge Danışmanlık’ta çalışmaya başladım.” Ünal, yönetim danışmanı olma yolunda ilerlerken tamamlamak istediği askerliği sırasında Batı Anadolu Grubu’na davet edilmiş. Askerden dönünce grupta işe başlamış. Batı Anadolu Grubu’nda 10 yıldır çalışan Ünal, bugün genel müdür yardımcısı ve yönetim kurulu görevli üyesi olarak görev yapıyor. Grupta çok önemli işlere imza atan Ünal, “Arge Danışmanlık’ta edindiğim tecrübenin, ilk patronum Dr. Yılmaz Argüden’in ve Arge Danışmanlık’taki müdürüm Burak Erşahin’in çok faydasını gördüm, hala da görüyorum” diyor.~PROFESYONEL BAKIŞ AÇISI!
Zeynep Doğan, merhum Hasan Doğan’ın kızı… Doğan da aile şirketi Gürmen Group’ta, Ramsey ve Kip İcra Kurulu Üyesi olarak görev yapıyor. Doğan, aile şirketlerinde çalışmadan önce başka şirketlerde önemli deneyimler edindi. Koç Üniversitesi’nde işletme eğitimi alan Doğan, Erasmus öğrenci değişim programıyla bir yıl Milano’da kaldı ve İtalya’da Bocconi Üniversitesi’nde eğitim gördü. Yüksek lisansını ise Galatasaray Üniversitesi’nde pazarlama iletişimi yönetimi üzerine yaptı.
Kariyerine Unilever’de marka müdür yardımcısı olarak başladı. Beş yıl farklı markalarda yöneticilik yaptı. En son Algida Marka Geliştirme Müdürü iken ayrıldı ve Ramsey ve KİP markalarından sorumlu pazarlama direktörü olarak aile şirketi Gürmen Group’ta göreve başladı. Doğan, pazarlama konusunda adeta okul niteliğinde olan Unilever’de 5 yıl çalışmasının kariyer yapmak istediği alanda kendini geliştirmek ve deneyim kazanmak için önemli bir adım olduğunu söylüyor. Doğan, bu deneyimin kendisine katkılarını şöyle anlatıyor: “Global bir şirkette çalışmak; çok uluslu bir çalışma sistemine adapte olmak, profesyonel yapıyı öğrenmek, farklı pazarları ve tüketici beklentilerini gözlemlemek ve karşılamak için önemliydi. Yenilikleri ve gelişmeleri güncel takip etmek, hem yerel hem global bakış açısıyla konulara yaklaşma yetisini edinmek için değerli bir deneyimdi. Burada edindiğim deneyim; bir aile şirketinde çalışırken profesyonel bakış açısıyla olaylara yaklaşmam ve süreçleri yönetmem için büyük fayda sağlıyor.”
“GİRİŞİMCİLİK AVANTAJI ÖNEMLİ”
Hikmet Gümüşer, Kipaş Holding’in veliahtlarından biri. Öksüz ve Gümüşer ailelerinin ortaklığındaki grupta yönetim kurulu üyesi olarak görev alıyor. Gümüşer, Gaziantep Fen Lisesi’nden mezun olduktan sonra Galatasaray Üniversitesi İşletme Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. İlk iş deneyimi olarak üniversitenin 1’inci yılında iki sınıf arkadaşıyla birlikte yurtdışı eğitim danışmanlığı şirketini kurduklarını anlatan Gümüşer, “Fransa’da Fransızca kursu konusunda uzmanlaştık, bu alana ağırlık verdik. Zamanla yeni pazarlarda kendimizi geliştirdik. İşi birlikte kurduğumuz arkadaşlarımdan biri başarılı ve profesyonel şekilde bu işi bugün hala devam ettiriyor” diyor. Okul bittikten sonra doğrudan aile şirketinde işe başlamak yerine bağımsız denetim sektöründe tecrübe kazanmak isteyen Gümüşer, İstanbul’da yabancı bir bağımsız denetim şirketinde denetim uzmanı olarak işe başladı. Gümüşer, bu deneyimin faydasını nasıl gördüğünü şöyle anlatıyor: “Bağımsız denetim şirketinin en önemli kazanımı, müşteriniz olan şirketlerle çalışırken onların idari ve operasyonel yapılarını yerinde gözlemlemeniz. Bu sektörde çalışmam sayesinde muhasebe, finans konusunda kendimi geliştirebilme fırsatı elde edebildim. Ayrıca farklı sektörlerde faaliyet gösteren şirketlerin üretim ve iş yapma tarzları konusunda fikir sahibi olabildim.” Gümüşer, şu an aile şirketinde finans, finansal raporlama ve ithalat-ihracat operasyonlarının yönetiminde yer alıyor.~AİLE İŞİNİ YUKARIYA TAŞIYORLAR 
Lucis Global Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsmet Öztanık, aile işi olan otelcilikle hep iç içe büyüdü ama aile işi dışında deneyime de önem verdi. Garanti Bankası’nda staj yaptı, Koçbank’ta da kısa bir süre çalıştı. Bugün otellerin başında olan Öztanık, aile işi dışında edindiği deneyimlerden öğrendiklerini şöyle ifade ediyor: “Birbirlerini daha yukarıya taşıyan ortaklıklar, şirket evlilikleri hedefe daha kararlı ve az engebeli ulaştırıyor.” Dardanel’in veliahtı Mehmet Önen ise eğitim hayatı boyunca yaz tatillerini Dardanel’in Çanakkale’deki fabrikasında geçirerek sanayiciliği kökten tanıdı. Önen, aile dışındaki iş deneyimlerini şöyle anlatıyor: “Dünyanın en büyük ton balığı ticareti yapan şirketlerinden biri olan Seattle’daki Tri Marine şirketinin merkezinde ticari analist olarak çalıştım. Ton balığı hakkında global anlamda deneyim elde etme fırsatım oldu. Dardanel Grubu olarak eksik gördüğüm bazı konuları değiştirme vizyonu ve deneyimi kazandım.” Kadooğlu Holding Onursal Başkanı Cemal Kadooğlu’nun kızı olan Nergiz Kadooğlu da dışarıda iş deneyimi edinenler arasında. İlk staj deneyimini ABT Invest’te yaşayan Kadooğlu, daha sonra Boyner Holding’in Altınyıldız Fabrikası’nda ikinci stajını yaptı. Kadooğlu deneyimlerini şöyle anlatıyor: “Yurtdışında Noble Oil and Trading Company, OMV Trading Company’de çalışmam bana iş hayatımda çok yardımcı oldu. Olaylara çok yönlü bakmayı öğrendim, vizyon kazandım.” Kadooğlu, şirkette şu an genel müdür yardımcısı görevini üstleniyor. Kredi-risk, otomasyon ve bilgi işlem, ikmal ve lojistik ve bölgesel sevkiyat ofisleri onun sorumluluğunda.”
 ESAS’IN İKİ VELİAHTI
Esas Gayrimenkul CEO’su Kazım Köseoğlu, Sadıka Sabancı’nın oğlu ve Şevket Sabancı’nın en büyük torunu. Öğrencilik yıllarından itibaren hep çalıştığını söyleyen Köseoğlu, “Ailem bu konuda bizi hep destekledi. Örneğin lise üçüncü sınıfın yaz tatilinde City Farm’ın deposunda çalıştım. Başka bir yaz tatilimde ise Metrocity’deki Teknosa’nın satış katında görev yaptım. O zamanlar tatillerimden yeterince faydalanamadığımı düşünmekle beraber, şimdi bu çalışmalarımın bana önemli deneyimler kattığını ve çok şey öğrendiğimi düşünüyorum” diyor. Köseoğlu, Londra’da eğitimini tamamladıktan sonra yaklaşık 3 yıl boyunca İngiltere’nin en büyük gayrimenkul şirketlerinden F&C Reit Asset Management şirketinde yatırım analisti olarak çalıştı. Orada İngiltere emlak piyasasını öğrendi. 2009’da Türkiye’ye döndükten sonra Esas Gayrimenkul’ün altyapısını kurmak için 6 ay boyunca ekibiyle çalıştı. Esas Gayrimenkul, Esas Holding’in yükselen değeri oldu. Köseoğlu, “Farklı şirketlerde çalışarak edindiğim deneyimlerden, Esas Gayrimenkul’ü en iyi şekilde yönetmek ve hedeflerimiz doğrultusunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam etmek için faydalanıyorum” diyor. Fethi Kamışlı ise Esas Holding’in bir diğer veliahtı. Erhan ve Emine Kamışlı’nın oğlu olan Fethi Kamışlı, iş yaşamını Londra’da sürdürüyor. Henüz aile şirketinde çalışmaya başlamayan Kamışlı, kariyerinin ilk tecrübelerini şöyle anlatıyor: “18 yaşımdayken Citibank’ın Londra merkezinde varlık yönetimi bölümünde 2 ay staj yaptım. Londra’ya taşınıp F&C Reit adında 8 milyar sterlinlik gayrimenkul portföyü yöneten bir şirkette çalıştım. Daha sonra yine Londra’da A Capital adında gayrimenkul portföy yönetimi yapan bir şirkette görev aldım. Buradaki tecrübelerimden sonra Londra’da bir gayrimenkul portföyü oluşturup bunun üzerinde çalışmaya başladım.”
Kamışlı, aile şirketi dışındaki çalışmalarının faydasını nasıl gördüğünü ise şöyle anlatıyor: “Citibank’taki ilk stajım kariyerim için yol gösterici oldu, buradaki deneyimimden sonra durağan, masa başı bir iş değil de daha hareketli bir iş yapmam gerektiğini anladım. Böylece gayrimenkul işine yöneldim. Bu deneyimlerimin bana verdiği en büyük avantaj aile şirketimiz Esas Holding’in dışında kendim bir şeyler deneyip başarma isteğim oldu.”
KÜLTÜR VE VİZYON KATKISI
Şirketlerin devamlılığı için bir sonraki CEO veya yönetim kurulu başkanının iyi yetişmiş olması çok önemli. My Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, kurumsal bir yapı oluşturmayı başarmış şirket ve grupların bunu önceden planlayıp veliahtlarını bu göreve daha sistematik hazırladıklarını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Genellikle veliahtların kendi şirketlerinde farklı bölümlerde icra görevi alarak yetiştiklerini görüyoruz, kendi şirketleri dışında çalışmaya yöneltilenlere çok daha az rastlıyoruz.” İşte Anadolu Grubu tam da Yalçın’ın işaret ettiği gruplardan biri. Anadolu Grubu’nun yeni kuşak temsilcileri iş deneyimlerini genellikle aile şirketlerinde edindi. Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan’ın kızı Türkan Özilhan Tacir de bu yeni kuşak temsilciler arasında. Anadolu Sağlık Merkezi Genel Direktörü olan Türkan Özilhan Tacir, 1996 yılında üniversiteden mezun olduktan hemen sonra grupta göreve başladı. 2004 yılında Anadolu Sağlık Merkezi ekibine katıldı. Tacir, “Bu süreçte birçok farklı yöneticilerle çalışıp bakış açımı ve deneyimimi geliştirme şansı yakaladım. MT olarak başladığım kariyerimde adım adım yükselmenin bana çok büyük bir katkısı oldu” diyor. Anadolu Efes Genel Müdürü Altuğ Aksoy ise Alman Lisesi ve Amerika’da Oglethorpe Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nde tamamladığı eğitiminin hemen ardından 1995 yılında mali işler uzman yardımcısı olarak aile şirketindeki kariyerine başladı. Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Tülay Aksoy’un oğlu ve Tuncay Özilhan’ın yeğeni olan Aksoy, “Kariyer hayatımda bir Amerikalı, bir İngiliz, bir Türk, bir Kosta Rikalı ve bir İrlandalı yöneticiye raporladım. Şu anda ise CEO’muz Güney Afrikalı. Farklı kültürlerden, farklı bakış açılarıyla çalışmak çok önemli bir deneyim. Her bir yöneticim bana başka bir vizyon kattı” diye anlatıyor.~“DELOITTE DENEYİMİYLE RESME GENİŞ AÇIDAN BAKIYORUM”
ŞERİF TOSYALI TOSÇELİK İCRA KURULU ÜYESİ
EĞİTİM
ABD’DE İlkokul, ortaokul ve lise eğitimimi İskenderun’un tek özel koleji olan İkem Koleji’nde tamamladım. Üniversite eğitimimi ise ABD’de Washington DC’de bulunan The George Washington Üniversitesi’nin ekonomi bölümünde tamamladım.
12 YAŞINDA AİLE İŞİNDE Biz de aile geleneği olarak çok küçük yaşta iş hayatına başlanır. 12 yaşımda Tosyalı Demir Çelik’te kaynak ve torna ustasının yanında işimizi ve sektörü tanıyarak işe başladım. Tüm eğitim hayatım boyunca hafta sonu ve yaz tatillerini fabrikada geçirdim. Kurumsal yapıda ilk deneyimim ihraç kayıtlı Ortadoğu satış yöneticiliği oldu. Ortadoğu ülkelerinde neredeyse girmediğim demirci dükkanı kalmadı.
DENETİM DENEYİMİ Holding bünyesindeki profesyonel deneyimimden önce Deloitte bünyesinde 1 yılı aşkın süre boyunca denetim bölümünde çalıştım. Global ve kurumsal bir şirkette çalışmanın daha sonraki kariyer hayatıma çok büyük katkıları olduğu kanısındayım. Deloitte deneyimi hem vizyon hem de perspektif olarak tüm resme geniş açıdan bakmamı sağladı. SATRANÇ OYNAR GİBİ Denetim bölümünde görev almış olmam, riskleri ve fırsatları önden görebilme yeteneğimi artırdı. Adeta bir satranç oyunu misali, hamlelerimi çok öncesinden planlayabilme yetisi kazandırdı. İçinde bulunduğum sektör günlük değil, uzun vadeli yatırım ve stratejiler gerektirdiğinden, bu yeteneğin her gün aldığım kararlarda büyük bir etki yarattığına inancım tam.

3 VELİAHTIN DENEYİMİ
YÖN VERİYOR
Halit Narin’in oğlu EMRE NARIN, New York Syracuse Üniversitesi Finans Bölümü’nden mezun oldu. İş yaşamına New York Park Avenue Bank’ta başladı. Daha sonra Londra Cantor Fitzgerald International’da kredi pazarlama bölümünde çalıştı. Halen, Martı Otel İşletmeleri’nde yönetim kurulu başkan yardımcısı ve genel müdür olarak çalışıyor. Narin, şirkete yönetim kurulu başkanı olan kardeşi Oya Narin’le birlikte yön veriyor.
PERAKENDE DENEYİMİ Desa’nın kurucu ortağı Melih Çelet’in oğlu BURAK ÇELET ise Avusturya Lisesi’nin ardından Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldu. ABD’de işletme yüksek lisansı yapan Burak Çelet, Marks&Spencer’da bir yıllık eğitim sürecinden geçti. İngiltere’de deri üzerine eğitim aldı. Şirketin kurumsallaşması üzerinde büyük etkisi olan Burak Çelet, 15 yıldır faaliyet gösterdiği yönetimde 2009 yılından bu yana CEO olarak görev yapıyor.
YENİ SEKTÖRE GİRDİLER Ekonomi ve işletme eğitimi alan SELIM ÖZGÖRKEY, yurtdışında The Coca-Cola Company’nin çeşitli şirketlerinde 4 yıl çalıştıktan sonra Türkiye’ye döndü ve aile şirketlerinde yöneticilik yapmaya başladı. Gıda ve turizm alanlarında faaliyet gösteren Özgörkeyler, Selim Özgörkey’in girişimiyle otomotiv sektörüne girdi.

DEUTSCHE BANK’TA YETİŞTİ
PELİN AKIN AKFEN HOLDİNG YÖNETİM KURULU ÜYESİ
İLK DENEYİM
2006 yılında liseden mezun olduktan sonra İngiltere’nin güneyinde yer alan Surrey Üniversitesi’nde İspanyolca işletme eğitimi almaya başladım. Surrey Üniversitesi’ni seçmemin nedeni İspanyolca ile işletme eğitiminin beraber olmasıydı. 2010 yılında üniversite eğitimimi tamamladım. Profesyonel iş hayatıma üniversite eğitimimin üçüncü yılında, eğitim sürecinin bir parçası olarak Madrid’e gidip, orada Deutsche Bank’ta çalışarak adım attım.
ÇOK ŞEY KATTI Deutsche Bank’ta yaklaşık bir yıl kadar çalıştım. Burada geçirdiğim bir yıllık süreç mesleki açıdan bana çok şey kattı. Deutsche Bank öncesinde de iş deneyimim vardı. Çünkü bizim aile kültürümüzde iş her zaman olmuştur. Örneğin üniversite yıllarımın yaz tatillerinde Akfen’de staj mahiyetinde çalışıyordum.
GELECEĞİN YÖNETİCİSİ Deutsche Bank’taki bir yıllık iş deneyimimin ardından 2010 yılında Türkiye’ye döndüm ve TAV Havalimanları bünyesinde çalışmaya başladım. TAV’da geleceğin yöneticisi olarak yetiştirilmek üzere MT Programı’na katıldım. Burada insan kaynakları, muhasebe, finans, bütçe ve yatırımcı ilişkileri gibi farklı bölümlerde görev yaptım. Orası benim için çok güzel bir oryantasyon ve hazırlık safhası oldu.
SÜREKLİ ÖĞRENİYORUM 2012 yılında Akfen Holding’e geçtim. Son dönemde İDO ile yakından ilgileniyorum. Şirketlerimizin sürdürülebilirliğinin sağlanması ve marka değerlerinin uzun yıllar korunabilmesini kendime görev edindim. Ayrıca hukukçular ve bankacılar gibi çok değerli insanlarla çalışıyorum. Onlardan çok şey öğreniyorum. Yeni bir şeyler öğrenebileceğimi düşündüğüm ortamlara, daha istekli ve heyecan duyarak katılıyorum.

“KARİYERİME BECHTEL GİBİ BİR OKULDA BAŞLADIM”
CEM GARİH BECHTEL MÜHENDİSİ (ALARKO GRUBU 3. KUŞAK ÜYESİ)
DEMİRYOLLARINDA ÇALIŞIYORUM
Amerika’nın New York eyaletindeki Columbia Üniversitesi’nde bulundum ve 2014 yılında inşaat mühendisi olarak mezun oldum. Lise ve üniversite yıllarımda yaz tatillerinde farklı şirketlerde stajlar yaptım. Amerikan Bechtel inşaat şirketi bünyesinde İngiltere’deki demiryolları ve metroların modernizasyonunu kapsayan geniş bir program üzerinde çalışarak başladım.
ÖNEMLİ DENEYİM Londra’da yaşıyorum ve metro ve demiryolları projelerinde farklı rollerde çalışıyorum. Farklı alanlarda çalışmak da bütünü meydana getiren özerk parçaları daha iyi anlamaya olanak veriyor. Bechtel, dünyanın önde gelen mühendislerinin yer aldığı, Avustralya’dan Romanya’ya 160 ülkede 25.000 irili ufaklı projeyi yöneten bir dev.
TÜRKİYE’YE DÖNÜŞ YAKIN Bu iş yapış şekillerini öğrenmek ve tamamen kurumsal prensiplerle yönetilen global bir sektör liderinin işleyişini anlamak değerli bir kazanım oluyor. Bechtel benim için iyi bir okul. Kariyer hedefim aileme, topluma ve insanlığa faydalı ve hayırlı olmak. Bunun için yakın zamanda Türkiye’ye dönmeyi ve yurtdışında öğrendiklerimi uygulamaya almayı hedefliyorum.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz