Başarının sürdürülebilir olması önemli

Sinpaş Grubu Başkanı Avni Çelik’in sürdürülebilirlik ve liderlik temalı değerlendirmeleri...

1.07.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Başarının sürdürülebilir olması önemli
Sinpaş, 38 yıldır inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor. Sinpaş Grubu Başkanı Avni Çelik, liderlik ve sürdürülebilirlik konusunda Sinpaşhn örnek olduğunu söylüyor. Şirketinin sektörün öncüsü olduğunu söyleyen Çelik, “Temsil ettiğim kurum, 38 yıfdır başarısını sürdürüyor; başını aşağı eğmeden pozitif bir ivmeyle yukarı çıkıyor” diye konuşuyor. Kayıtlı sermayeleri dışında iki kaynakları daha olduğunu söyleyen Çelik, bunlardan ilkinin insan kaynağı olduğuna dikkat çekiyor ve ekliyor: “Akıllı, bilinçli, katma değeri yüksek, başarılı ve bizim buraya çıkmamı sağlayan arkadaşlarımızdır. İkincisi ise itibar sermayemizdir.” Sinpaş, 38 yıldır inşaat sektöründe faaliyet gösteriyor. Kurucusu Avni Çelik ise 42 yıldır iş hayatının içinde yer alıyor. “Liderlik ve sürdürülebilir başarı söz konusu olduğunda tevazu göstermeden Sinpaş’tan söz etmem gerekir” diyen Sinpaş Grubu Başkanı Avni Çelik, Türkiye’nin çevre ülkelerdeki problemlere, Avrupa’daki resesyona rağmen 2002’den beri büyüdüğüne dikkat çekiyor. Çelik, “2002’de borç krizi ile boğuşan, geleceğinin nerelere gideceğini bilmeyen bir ülkenin nasıl olup da buralara geldiğine baktığınızda göreceksiniz ki bütün bu sürecin altında bir lider var. Ülkeyi iyi idare eden bir lidere sahibiz” diyor. İşte bu süreci anlamak için “Sürdürülebilir Başarı İçin Liderlik Konferansı” düzenlediklerini anlatıyor. 2009 yılında “Sürdürülebilir Başarı ve Liderlik” konferansına, ABD 42. Başkanı, William J. Clinton Derneği Kurucusu Bill Clinton ve Almanya 7. Başbakanı Gerhard Schröder’in katıldığını söyleyen Çelik, “Konferansı 2012’de tekrarlamak istediğimizde kimi misafir edeceğimize bakarken Real Madrid’in efsanevi teknik direktörü bizim için çok iyi bir örnek olarak gözüktü” diye konuşuyor. Sinpaş Grubu Başkanı Avni Çelik’in sürdürülebilirlik ve liderlik temalı değerlendirmeleri şöyle:

“BÜYÜYEN BİR ÜLKEYİZ”

Güzel bir şehri paylaşmaktayız. Erguvanlar bitti, artık şehir lalelere büründü. Mourinho ile ayaküstü sohbetimizde İstanbul’u nasıl bulduğunu sordum. Çok büyük övgülerle şehrimizi anlattı. Son zamanlarda çevremizde bir yangın var. Güneyimizde savaş hali, batımızda Yunanistan ve İspanya’nın ekonomik sorunları, Avrupa genelinde bir
resesyon durumu ile Avrupa’nın lideri konumundaki Almanya’nın sahip olduğu sorunlar, içinde bulunduğumuz dönemi aslında çok iyi özetliyor. İşte tam da bu noktada babamın bir sözü kulaklarımda çınlıyor: “Gürültü ve patırtının içinde sükunetle dolaşın.” Türkiye, bugün sahip “İyi yönetim, iyi liderin altında olur. Biz de sosyal sorumluluk çalışmalarımızda liderliği ön plana çıkaran projeleri takip ettik.” olduğu istikrar ve lideriyle çevresindeki gürültü ve patırtının içinde sükunetle dolaşıyor. 2002’de borç krizi ile boğuşan, geleceğinin nerelere gideceğini bilmeyen bir ülkenin nasıl olup da buralara geldiğine baktığınızda göreceksiniz ki bütün bu sürecin altında bir lider var. Ülkeyi iyi idare eden bir lidere sahibiz.~

“BAŞARI SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMALI”

2002 yılında borç krizi olan bir ülkeden, bugün bölgesel liderliğe yükselen ülkemiz bugün 2023 hedefine koşuyor. Bunu sebeplerine baktığınızda, önce bu ülkenin iyi idare edildiğini görüyoruz. Kendisini iyi yöneten bir liderin eşliğinde 2023’lere kadar bu muhteşem ivmeyi devam ettireceğiz. Bunları anlayabilmek için bir liderlik konferansı yapmak istedik. 2009 yılında “Sürdürülebilir Başarı ve Liderlik” konferansının ilkini, ABD 42. Başkanı, William J. Clinton Derneği Kurucusu Bill Clinton ve Almanya 7. Başbakanı Gerhard Schröder’in katılımlarıyla gerçekleştirdik. 2009’daki bu konferansımız çok ses getirdi. Başarı seçili hedefe yükselme ise kıymetli olanı sürdürülebilendir. Bill Clinton’a panel sırasında şöyle dedim: “Türkiye’de çok sevilen bir kişisiniz. Türkiye’de siyaset yapmak isteseniz ve koşullar izin verse eminim ki Türkiye’de de seçilirsiniz.” Seneler sonra başka bir ülke gezisinde bana Sayın T ayyip Erdoğan’a karşı olan saygılarını belirttiler ve Sayın Erdoğan’ın kendi ülkelerinde aday olduğu takdirde kesinlikle seçileceğini söylediler. Bu değişimi ülkem adına övünerek dinledim. 2012’de konferansımızı tekrarlamak istediğimizde kimi misafir edeceğimize bakarken Real Madrid’in efsanevi teknik direktörü bizim için çok iyi bir örnekti. Gittiği takımları sürükleyerek onları en tepeye taşıyan bu teknik adamın tecrübelerinden yararlanacağız. Sürdürülebilir başarının sırlarını bizimle paylaştı.

“FELSEFEMİZ DEĞER KATMAK”

Liderlik ve sürdürülebilir başarı söz konusu olduğunda tevazu göstermeden Sinpaş’tan söz etmem gerekir. Sinpaş 38 yıldır sektörünün lideridir. En çok, en fazla yapan değil, bu ülkenin değerlerine sahip çıkan ve gittiği yere değer katan bir kurum. Bizim felsefemiz ülkemize değer katmaktır. Mühendis Avni Çelik olarak 42 yıldır Sinpaş ile birlikteyim. Sinpaş’ın arkasında sadece Avni Çelik yok, büyük bir ekip var. Biz çalışma arkadaşlarımızın da kişisel gelişimine önem verdik ve yatırım yaptık. Temsil ettiğim kurum, 38 yıldır başarısını sürdürüyor; başını aşağı eğmeden pozitif bir ivmeyle yukarı çıkıyor. Sinpaş bulunduğu sektörün lideridir. Nasip olursa 2017
yılının ocak ayında bu lider kurumdaki görev ve yetkilerimi mesai arkadaşlarıma devrederek aktif çalışma hayatından çekileceğim. Sonrasında ömrüm varsa ülkem ve insanımızın refahı için çalışacağım.

“İKİ KAYNAĞIMIZ VAR”
Bilançoda kayıtlı olan sermayemiz dışında iki kaynağımız daha var: İlki, insan kaynağımız. Akıllı, iyi eğitilmiş, değer yaratabilen başarılı ve benim buraya çıkmamı sağlayan arkadaşlarımdır. İkincisi ise itibar sermayemizdir. Hata yapmamak için daima teyakkuz halindeyiz. Ne yaparsak yapalım bayrağımıza ve milletimize yararlı olmak birinci hedefimizdir. Bu dönem içinde Sinpaş hiçbir sansasyonun içinde yer almamıştır. Lider kimliği bunu gerektirmektedir. Bir süre önce bir hanımefendi bir görüşme için ofisime geldi; yanında küçük çocuğu da vardı. Resmi görüşmeyi yumuşatmak için çocuğa “Büyüyünce ne olmak istiyorsun” diye sorduğumda, “Ben başbakan olacağım” dedi. Annesi, “Evet, biz çocuğumuzu bu dikkatle yetiştiriyoruz” dedi. Amerika’da binlerce aile başkan olabilecek çocuklar yetiştiriyor. Çocuklar ileride lider kompozisyonunu tahrip etmemek üzere yetiştiriliyor. İşte Sinpaş 38 sene önce sektöründe lider olmak için yola çıktı Cenab-ı Hakkın izni ile bugünlere ulaştı.~

İLKLERİN ŞİRKETİ
Birçok ilk bizimle geldi. Yapılarda su, bizimle özdeşleşti. Büyük sitelerin bahçesi oldu su. Bizden sonra herkes su konseptini kullanır oldu. Taklit edilmeye alıştık. Lider olarak bugün sadece İstanbul’da değil Bursa’da, Gaziantep’te, Ankara’da ve Marmaris’te çalışıyoruz. Cezayir’de projemiz var. Cezayir’e sadece deneyimlerimizi veriyoruz. Sadece projemizin değeri 160 milyon doların üzerinde. Bu değerlerimizi kalıcı kılmak, büyük projeler yapmak sadece Sinpaş’ın gayretiyle olmuyor. Kamunun ve yerel yönetimlerin bu projeleri sahiplenmesi önemli bir şart. Adana’da başkan bize Sinpaş’ı Adana’da istediğini belirtti ve projemizin işleme alınması için üzerine düşen sorumluluğu anında gerçekleştireceğini belirtti. Ben bundan bir sorumluluk çıkarıyorum, böylece adımlarımızı daha dikkatli atacağız. TOBB genel kurulunda, Sayın Başbakan bisiklet örneğini verdi. “Eğer pedalı hiç durmadan çevirirseniz sizi bir yere götürür, ama çevirmeyi bıraktığınızda kısa bir süre sonra düşersiniz” dedi. Anlamı, durmak yok, yola devam demek. Bu sözü önemsiyorum. Biz de durmayacağız ülkemize değer yaratmak için, liderliğimizin sorumluluğu ile daha çok daha verimli çalışacağız.

"SEKTÖRDE ÖNCÜLÜK YAPTIK

Sinpaş, sadece ticari başarıyla kalmadı, sektörde birçok konuda öncülük yaptı. Su, ilk defa Sinpaş ile konut sektörünün bir ikonu olmuştur. Aqua City ile başlayan oluşum, Bosphorus City ile devam etmektedir. Su temalı yapılarımız hep örnek olmuştur. Ayrıca sosyal sorumluluk projelerinde de hep ülkesine veren bir kurumdur Sinpaş. Bulunduğu bölgelere değer katan projelere imza atmıştır. Bizim bunları yaparken en önemli sermayemiz, iyi yetişmiş insan kaynağımız ve itibar sermayemizdir. Umarım ülkemizin itibari dünyada yükselir, biz de itibar sermayemizi artırarak ilerleriz.

"SORUNLARA RAĞMEN BÜYÜDÜK”

1974’ten bu yana önümüze birçok sorun çıktı. Daha yeni kurulduğumuz yıl başımız gözümüz demeden, bir sabah ordularımız Kıbrıs’taydı. Onu telafi ettik, Amerikan ambargosu bitti, sorunlar aşıldı derken ve 1980 12 Eylül’ünde bir cuma sabahı ordular yine caddelerdeydi, bankalar kapalıydı ve ülke yine felçliydi. 1983’te bir banker krizi çıktı. Yine bankalar ekonomi felç, faizler yukarıdaydı. Yetmedi 1990’da Saddam Kuveyt’e saldırdı.
O  zaman bir bankada 75 milyon paramız var. “Ver” dedik, “Veremem” dediler. 2001’de 21 bankanın battığı ve hazinenin 51 milyar dolarını kaybettiği bir krizi yaşadık. Bu krizlerin hepsi üzerimizden geçti, ama Allah’a şükürler olsun bu krizlerde işimizi küçültmeden, hiçbir arkadaşımızı çıkarmadan yolumuza devam ettik.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz