Mobilitenin geleceği

Yüzyılın tehdidinin üstesinden gelmenin nasıl mümkün olduğunu gösteren şehirleri ve teknolojileri keşfedin...

11.04.2016 12:48:240
Paylaş Tweet Paylaş
Mobilitenin geleceği
Arabalar bir zamanlar ilerleme ve bağımsızlığın kesin sembolleri sayılırdı. Ama günümüzde, bir asır sonra, zamanında özgürlük addedilen şey, dünyanın mega şehirlerinde hava kirliliğini körükleyen trafik sıkışıklığıyla kalıcı bir çıkmaza girmiş durumda. 21. yüzyılda mobilite, inovasyon gerektiriyor. Yüzyılın tehdidinin üstesinden gelmenin nasıl mümkün olduğunu gösteren şehirleri ve teknolojileri keşfedin.

UÇAN ARABALAR
Trafik sıkıştığında havalanıp uçmak ister misiniz? Artık, kapanabilir kanatlara sahip, son derece hafif bir uçak ve bir spor arabanın melezi olan AeroMobil ile bunu yapabilirsiniz. Uçan araba havada saatte 200 kilometre ve yerde 160 kilometre hıza ulaşabiliyor. Uçuş menzili 700 kilometre civarında. Slovak firması AeroMobil bu inovatif uçan aracı pazara 2017’de sunmayı planlıyor. Massachusetts Institute of Technology’nin (MIT) (üniversitelerin buluşlarını ticarileştirmek amacıyla kurulan) spin-off şirketi Terrafugia ve AB araştırma projesi myCopter gibi diğer oluşumlar da uçan arabalar üzerinde çalışıyor.

BİR TÜP İÇİNDE TURBO SEYAHAT
Girişimci Elon Musk açıkça imkansız görüneni mümkün kılmasıyla biliniyor. Uzay-havacılık şirketi SpaceX ve Tesla Motors’un kurucusu, süper hızlı tren Hyperloop fikrini benimsemiş durumda. Bir tüp içinde hareket edecek bir kapsülün, hava sürtünmesini adeta yok ederek, saatte 1.200 kilometrelere varan bir hızla, uçağa rakip olması bekleniyor. California-Quay Vadisi’nde bir test pisti inşa ediliyor. Musk’a ilave olarak, ABD’li network ekipmanı üreticisi Cisco, uçak üreticisi Boeing ve Harvard Üniversitesi dahil, iki start-up ve 150’den fazla geliştirici halen bu vizyonu tüpte-tren gerçekliğine dönüştürmek için çalışıyor.~SERBEST AKIŞ
Bu çift tabakalı trafik çemberi her şeyin düzgünce hareket etmesini sağlıyor: Şanghay’da bulunan bir kavşak üzerinde yükselen yaya köprüsü kentsel trafiği yayarak, yayaların ve sürücülerin karşılaşmasını ve alan sorununu önlüyor. Zeminde yer alan beş şeritli yollarla araçlar, kurallı düzenlenmiş kavşakta kırmızı ışıkta durma zorunluluğu olmaksızın seyredebiliyor. Üst katta, trafiğin üzerinde yayalar, beklemeksizin ve emniyet içinde geçebiliyorlar.

“ELLER BOŞTA”NIN GELECEĞİ
Gelecek konsept modeli Chevrolet-FNR ile, Amerikan otomotiv grubu General Motors, otomobilin geleceğine dair kendi yorumunu ortaya koydu. e-araba bir iris taramasıyla çalışıyor. Dört elektrikli motora sahip olan araç tamamıyla, sensörler ve radar sistemi vasıtasıyla, bir bilgisayar tarafından kullanılabiliyor. Direksiyon kontrolünü almak için elinizi sallamanız yetiyor –araba el-kol ile kullanım donanımına geçiyor. Konsept araba aynı zamanda, kristal lazer farları ve park lambalarıyla, yusufçuk kanadı kapıları ve kubbe çatısıyla güçlü bir görsel cazibeye sahip. BASF, büyüleyici “Gece Yarısı Parıltısı” kaplamasıyla fütürist tasarımı tamamlıyor. 

ENERJİ GÜNEŞTEN

Kısa mesafeler için konforlu ve sürdürülebilir bir mobilite çözümü: Son derece hafif ama yine de sağlam, güneş enerjisiyle çalışan bir scooter olan e-floater, evinizden çabucak şehir merkezine ya da en yakın toplu taşıma durağına gitmenizi sağlayacak. e-floater, BASF’nin ürettiği, yüzde 80 kompozit ve plastik malzemelerden oluşuyor ve 12 kilogramdan daha hafif.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz