Geriye daha düzgün şehirler bırakmak

Şirketler artık ticari malların mağazalara ve tüketicilere dağıtımını optimumlaştırarak trafiği, çevre kirliliğini ve gürültüyü nasıl azaltacaklarını keşfediyor.

1.07.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Geriye daha düzgün şehirler bırakmak
Kentsel konsolidasyon merkezleri bu alandaki en iyi çözümlerden biri. Çin'in doğu kıyı şeridinde 6 milyon nüfuslu Ningbo şehrinin merkezindeki Tianyi Meydanı'nda bir süpermarket. Her akşam önünde günlük tüketim mallarını teslim etmek için bekleyen bir kamyonlar zinciri oluyor: Ekmek, oyuncak, çanak çömlek, şekerleme. Depo girişlerinin tamamının önü daima tıka basa dolu. Bu durumda kamyon sürücülerine kalan tek seçenek, çevrede bir yerde beklemek, çünkü bu süpermarketin kendine ait otoparkı yok. Gündüzleri ise Ningbo şehir merkezinde trafik saatte ortalama 20 kilometrenin altında seyrettiğinden durum daha kötü. Ayrıca birkaç istisna dışında küçük kamyonların şehir merkezine girmesi yasak. Bu gibi kısıtlamalara tepki olarak pek çok şirket yönünü daha küçük dağıtım minibüslerine veya standart otomobillere çevirmiş durumda. Sonuçta gün içinde şehrin dört yanında yollardaki araç sayısı artıyor ve trafik iyice kötüye gidiyor.

Tüm bunlara bir de Ningbo'nun sürekli büyüyen bir şehir olduğu gerçeği eklendiğinde, şehir planlamacılarının neden uzun vadeli bir çözüm arayışı içinde olduğu kolaylıkla anlaşılabilir. Örneğin lojistik operatörü DHL, şehir içinde ticari malların taşınmasını iyileştirecek inovatif seçeneklerle ortaya çıkmak için Siemens ile güçbirliğine gitti. Siemens'in Mobilite ve Lojistik Bölümü'nde şehir lojistiğinden sorumlu Dr. Norbert Bartneck, "Bu öneriler ileride pilot bir projenin temellerini oluşturacak. Çin'de Ningbo gibi çok sayıda şehir var. Lojistik söz konusu olduğunda hepsinin öğreneceği daha çok şey var. Aynı zamanda hepsi, bu gibi sorunlara çare bulacak önlemleri hayata geçirme kapasitesine sahip" diyor.

Bu yeni kavramın kilit bileşenleri, perakendecilere teslim edilecek bütün ticari malların önce biraraya toplandığı ve ardından semt ve hatta sokak bazında topluca sevkedildikleri depolar olan kentsel konsolidasyon merkezleri (UCC'ler). Bu sayede kamyonların kapasitesinden daha iyi faydalanıldığı için yeni karayolları veya demiryolları yapmaya gerek kalmadan trafik hacmini düşürmek mümkün. Örneğin Londra'nın Heathrow Havalimanı'nda bunun gibi bir merkez şimdiden faaliyete geçmiş durumda. Heathrow'daki UCC ile etkinlik gözle görülür derecede arttı ve kamyon kullanımı da yılda ortalama 250 bin kilometre azaltıldı. Diğer metropol alanlar da bu modaya ayak uyduruyor. Örneğin Mexico City'nin çok sayıda UCC inşa etme yönünde planları var.~
Banliyölerde konumlandırılacak bu merkezler, şehrin pek çok köşe mağazasına hizmet vererek trafiğin azalmasına katkıda bulunacak ve perakende mallarının tedariğini hızlandıracak. Siemens ve DHL, Ningbo gibi hareketli bir şehir için dış mahallelerde kurulacak bir veya daha çok sayıdaki UCC'ye dayanan bir önlemler paketi öneriyor. Bugün her ne kadar çok sayıda şirket, ticari malların taşınmasının takibi ve kontrolünde zaten BT uygulamalarını kullanıyor olsa da bu sistemler prensipte birbiriyle uyumlu değil.

Ticari mal akışının tamamının kontrolünü sağlayan bir BT platformuyla birlikte kurulan bir UCC, başlangıç çözümünü oluşturacak. UCC'nin kendisi büyük ölçüde otomatik çalışacak: Paletlerle taşınan ticari mallar forkliftlere yüklenerek merkezi bir depolama alanına götürülecek. Perakendecilerden siparişler geldikçe bu ticari mallar ambarlardan çıkarılacak, taşıyıcı bantlara yüklenilecek, üzerlerine teslimat adresleri yapıştırılacak ve şehrin aynı bölgesine gidecek diğer teslimatlarla aynı yerde kümelenecek.

Ancak maalesef bu ticari malların hepsi birlikte depolanıp nakledilemiyor. Örneğin eczacılık ürünlerinin mobilyalarınkinden çok daha farklı şartnameleri var. Ningbo'da beyaz bir sayfa açılmasına yardımcı olan Siemens müdürlerinden Dr. Zhang Lei, "Taze balık, et ve sebze gibi çabuk bozulabilen gıda maddelerine kıyasla dayanıklı tüketici mallarını depolamak hem daha kolay hem daha ucuz" diyor. Burada gerekli çözümde ya büyük ve çok amaçlı bir UCC'den ya da her biri belirli mal sınıflarına özel hazırlanmış çok sayıda depodan faydalanılacak. Zhang Lei, "Başlangıçta Ningbo şehir merkezindeki toptancı gıda marketlerine teslim edilmek üzere küçük üreticilerden ve diğer tedarikçilerden bütün ticari malları toplamak bile yeterli olacak" diyor.

Gerçek zamanlı trafik koşullarını hesaba katan ve ona göre güzergahları belirleyen yön bulma sistemlerinin kullanımıyla da taşımacılıktaki etkinlik artırılabilir. Bunun yanı sıra elektrikli veya hibrid araçların kullanımının çok daha çevre dostu bir yaklaşım olacağı düşünülüyor. Siemens ve DHL, trafik yoğunluğunu hafifletmenin bir aracı olarak, ticari malların taşınmasında şu anda halen inşaatı süren şehir metrosundan faydalanılması gerektiğini de öne sürüyor. Ancak burada bu malların metro istasyonlarından gidecekleri yerlere kolaylıkla taşınabilecekleri varsayılıyor. Bu sistemin tamamı Şehir Lojistik Platformu tarafından koordine edilecek. Siemens tarafından geliştirilmiş bu BT platformu tedarikçiler, nakliyat şirketleri ve perakendeciler arasındaki bilgi akışını kontrol etmek için RFID etiketleme ve yön bulma sistemlerinden faydalanıyor.

Konsolide teslimatlar. Bu gibi bir sistemin ahenkli bir şekilde çalışabilmesi için önce pek çok sistem bileşeninin optimumlaştırılması gerekiyor. Örneğin bir UCC'nin şehir merkezindeki trafiğin sorunsuz akışına sekte vurmayacak şekilde şehir merkeziyle bağlantılı nakil hatlarına sahip bir yerde konumlandırılması şart. Bu arada yasal, düzenleyici ve gümrük çerçeve çalışmasının da bu türden bir lojistik faaliyetini destekliyor olmasını sağlamak önemli. Bartneck, "Bu yüzden her çözümün bir şehrin kendine has zorunluluklarına göre hazırlanması gerekir" diyor.~
Geliştirilmeye açık bir başka alan da satın almaların tek tek özel şahıslara teslimatı. Mobilya gibi hacimli mallar genellikle müşterilerin mağazalardan alıp evlerine götüremeyecekleri kadar büyük. Ayrıca insanlar evlerinin mobilyalarını yenilerken sıklıkla şehir dışındaki indirim mağazalarından alışveriş yapıyor. DHL ve Siemens Dingbo, çok sayıda mobilya kamyonunu aynı adrese göndermek yerine, teslimatın tek bir araçla yapılmasını sağlayacak şekilde bu malların bir araya getirilebileceğini öne sürüyor. Teslimatları son müşterilere ulaştırmanın bir başka yolu da özel paketleme istasyonlarının kurulmasıyla mümkün. Bu öneri ile müşterilerin günün veya gecenin herhangi bir vakti paketlerini almaları veya postaya vermeleri mümkün olabilecek.

Bu gibi sistemler geleceğe bir göz atma şansı sunuyor. Örneğin gelecekte, her köşe başına veya site girişine yerleştirilecek buzdolaplı istasyonlarla insanlar çabuk bozulabilen gıdalara kolaylıkla erişebilecek. Elbette bu noktalara mallar elektrikli kamyonlarla dağıtılacak.

HubertusBreuer

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz