İzmir’in geleceği şekillendi

İzmir’in EXPO 2015 adaylığı için dünyanın dört bir yanından heyetlerin şehre gelip gitmeye başlaması “EXPO nedir” sorularının artmasına neden oldu.

28.03.2014 12:53:420
Paylaş Tweet Paylaş
İzmir’in geleceği şekillendi
Ege'nin incisi İzmir, iki kez dünyanın en büyük fuarı EXPO adayı oldu. Bu yarışlara hazırlanırken kent, yeniden yapılandı ve potansiyeli ortaya çıktı. "Herkes için sağlık" temasıyla EXPO'ya aday olan İzmir'in hedefinde, artık dünyanın en önemli sağlık başkentlerinden birisi olmak var.

Yaklaşık 8 yıl önce ‘EXPO 2015’sözleri, İzmir’de telaffuz edilmeye başladığı zaman büyük bir çoğunluk ne olduğunu bilmediği bu konuya ilgisiz kalıyordu. Ama medyanın konuyu sürekli gündemde tutması, İzmir’in EXPO 2015 adaylığı için dünyanın dört bir yanından heyetlerin şehre gelip gitmeye başlaması “EXPO nedir” sorularının artmasına neden oldu.

Altı ay süren dünyanın en büyük fuarının 4 yılda bir düzenlendiği, ziyaretçi sayısı ve süre açısından olimpiyatlardan bile büyük olduğu, kazanılması durumunda İzmir’i dünya markası yapacak bir proje olduğu öğrenilince ilgi ve destek arttı.

EXPO’yu 2015 yılında İzmir’de düzenleyebilmek için adaylık dosyası hazırlanırken kentin potansiyelini ortaya çıkarmak için sahip olduğu değerler tek tek elden geçirildi.  Görüldü ki Doğu’nun en batısı, Batı’nın en doğusunda olan İzmir, ülkeler ve kültürlerarası köprü konumunda olan bir kent.

Sadece 3 saatlik uçuş mesafesiyle 48 ülkeye erişilebilen bir coğrafyada bulunan İzmir, tema olarak seçtiği ‘sağlık’ alanında da büyük bir potansiyele sahipti. Öyle ki dünyanın ilk hastanesi, İzmir Bergama’daki Asklepion’da kurulmuş.

Büyük İskender’in yaralı askerlerini tedavi için gönderdiği Balçova’daki Agamemnon kaplıcalarıyla sağlık sektöründe binlerce yıl öncesine kadar uzanan tarihi bir geçmişi bile vardı. Bu verilerden yola çıkarak İzmir’in EXPO’yu kazansa da kazanmasa da dünyanın önde gelen sağlık başkentlerinden biri olabileceği belirlendi. Kentteki 9 üniversite ve uluslararası başarılara imza atan tıp fakülteleriyle zaten önemli bir alt yapı vardı. ~

Yapılan incelemelerde dünyada 100 milyar dolarlık pazar büyüklüğü olan sağlık turizminden İzmir’in yılda 8 milyar dolara yakın bir gelir elde etmesinin mümkün olduğu anlaşıldı. EXPO’nun kazanılması durumunda İzmir’in bu alandaki bilinirliği artacağından hedeflere çok daha kısa sürede ulaşılacaktı.

KENTİN GELECEĞİ ŞEKİLLENDİ
Bu arada EXPO için yaklaşık 40 milyon ziyaretçiyi çekmeyi hedefleyen İzmir’de, bu kadar çok kişinin ulaşımı için yapılması gereken yollar, metrolar, tramvay hatları, iskeleler, konaklaması ve beslenmesi için oteller, restoranlar, sağlık üssü olması düşünülen İnciraltı Bölgesi için hazırlanan planlar derken kentin geleceği şekillenmeye başladı. Sonunda 2023 yılının İzmir’i ortaya çıktı.

İzmir, EXP0 2015 yarışını çok az oy farkıyla kaybetti. Ama kentin ana hedefleri, artık büyük ölçüde belli olmuştu. Eğer kazansaydı birçok projenin öne çekilerek erken yapılmasının İzmir’i en az 15 yıl ileriye sıçratacağı düşünülüyordu. Pratikte ise hedefler ortaya konunca siyasi rekabetin de etkisiyle projeler de yavaş yavaş hayata geçmeye başladı. İzmir-İstanbul otoyol projesinin inşaatı başladı. İzmir- Ankara yüksek hızlı tren ihalesi yapıldı.

Kenti içinde gerek Büyükşehir Belediyesi gerekse Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı büyük alt yapı yatırımlarına başladılar. Körfez içinde ve dış körfezdeki ilçeler arasında ulaşımda deniz yolundan yararlanmak için yılbaşından itibaren hizmete alınmaya başlayacak hızlı deniz otobüsleri, yeni metro istasyonları, hızlı tramvay hatları, kent merkezinin altından geçerek şehir içi trafiği büyük ölçüde rahatlatacak tünel projeleri bunlardan bazıları.

İzmir ikinci kez adaylığını koyduğu Expo 2020 yarışına sahip olduğu bu yeni değerlerle katıldı. Artık kazansa da kazanmasa da yaklaşık 30 yıldır içinde bulunduğu kısır döngüden çıkmış ufkunu genişletmişti.~

DÜNYA SAĞLIK BAŞKENTİ OLACAK
İzmir’in tema olarak seçtiği sağlık ve daha iyi yaşanabilir dünyayla ilgili temel sorunlar ise gezegenin her yerinde varlığını sürdürüyor. Ayrıca obezite gibi pek çok yeni sorun da insanlığın başına yeni dertler şeklinde geliyor.

Gelişmiş pazarlar, kronik hastalıkların ve yükselen sağlık hizmeti maliyetlerinin yarattığı yükten dolayı, ciddi finansal baskı altında. Gelişmekte olan ülkeler ise önlenebilir hastalıkları yok etme ve temel insan haklarını sağlamaya yönelik acil ihtiyacın üzerine odaklanmış durumda.

EXPO 2020 ile uluslararası kurumların, STK’ların, hükümetlerin, ilaç firmalarının, tıbbi cihaz firmalarının, sigorta şirketlerinin, tedarikçilerin ve ilgili diğer kuruluşların fikir alışverişinde bulunmak ve eylem planı oluşturmak için işbirliği yapmak amacıyla bir araya geleceği bir forum oluşturmayı amaçladı.

 Kent bu vizyona sahip olduktan sonra ilk yarışmaya katıldığı 2008 yılından bu yana Houston gibi sağlıkta dünyanın önemli başkentlerinden biri olma hedefine daha fazla sarılıyor.   Her iki yarışma için dünyanın dört bir yanında yapılan lobi çalışmaları sırasında “Herkes için sağlık.” temasıyla başta Uluslararası Sağlık Örgütü (WHO) olmak üzere dünyadaki birçok resmi ve özel kuruluşun dikkatini çeken İzmir böylece gelecek için önemli bir altyapı oluşturmuş oldu.

Türkiye’ye gelen çok sayıda konusunun uzmanı ziyaretçi İzmir’in şifalı termal su kaynakları, her türlü sportif aktiviteye imkan tanıyan elverişli yılın 300 günü güneşli konumu ve uygun iklimi, sağlık teknolojilerine erişim kolaylığı, nitelikli sağlık personeli gibi imkanlarını yakından tanıma fırsatını buldu.

Her iki Expo adaylığı süreci olan yaklaşık 10 yıllık dönem kent için önemli birikimler yarattı. Bu deneyimlerden yararlanılarak çalışmaların kesintisiz sürmesi durumunda İzmir sağlık turizminde için dünyanın önemli cazibe merkezlerinden biri olabilir.~

EXPO NEDİR?
Yaklaşık 160 yıl önce 1851’de, kısaca ‘Dünya Fuarı” olarak tanımlanan ilk EXPO, Londra Kristal Palas’ta düzenlendi. Fuarın organizasyonundaki birinci amaç, o yıllarda yaşanmakta olan sanayi devriminin ürünlerine pazar yaratmaktı.

İnsanlık büyük bir değişim yaşıyor makineleşmeyle birlikte üretim hızla artıyordu. Ama bu yeni gelişmeler ve ürünlerden dünyanın dört bir yanında insanların haberi yoktu. O nedenle ilk dünya fuarı sanayi devriminin beşiği Londra’da düzenlendi.

Kristal Palas’ı ziyaret edenler tekstilden buharlı makinelere hayatlarında hiç görmedikleri birçok ürünle ilk kez dünya fuarı EXPO’da tanıştı. Zaten ileriki yıllarda da yeni geliştirilen her yeni ürünün, ilk icatların ilk sergilendikleri yerler EXPO’lar oldu.

İnsanlık mikrofonla ilk kez 1878 Paris EXPO’sunda, telefonla 1876 Paris, faks makinesiyle 1904 Saint Louis, televizyonla ise ilk kez 1939 New York EXPO’sunda tanıştı. Expo’lar zamanla anıtsal simgeleriyle de ün kazandı. Örneğin bugün Paris denince ilk akla gelen Eyfel Kulesi 1889 Paris EXPO’su için yapılmıştı.

Her 5 yılda bir yapılan ve tam 6 ay süren World EXPO’lar süre ve katılımcı açısından olimpiyatlardan daha büyük organizasyonlar. Son olarak ‘Daha iyi yaşanabilir kentler’ temasıyla Şanghay’da düzenlenen EXPO 2010’u tam 73 milyon kişi ziyaret etti. Bu ziyaretçilerin yüzde 32’si Expo için geldikleri Şanghay civarındaki diğer kentleri de ziyaret etti.~

Eğer tarih boyunca EXPO’ların yapıldığı yerlere bakılacak olursa bu dev organizasyonun kentlerin kaderini değiştirdiği görülür. Örneğin 1888 yılında düzenlenen kültür ve sanat temalı EXPO’dan sonra Barselona alanında her yıl milyonlarca turisti çeken bir dünya markası haline geldi. Aynı şekilde San Fransisco, Brüksel, Sevilla, Lizbon EXPO’ları kente kattıkları değerlerin yanı sıra birer dünya markası haline gelmelerini sağladı.

KÜRESEL BİRİKİM PAYLAŞILIYOR
EXPO özü itibarıyla alışılageldik fuarlardan farklı olarak küresel bilgi birikiminin paylaşıldığı, yeni projeler ve ürünlerle geleceğin dünyasının sergilendiği organizasyonlar. EXPO’nun düzenlendiği 6 ay boyunca küresel ısınmadan çevreye, yaşanabilir kentlerden sağlığa kadar pek çok konu konferans ve panellerde dünyanın dört bir yanından gelen bilim adamları tarafından ele alınıyor.

Ayrıca ilgili kurumlar ve özel sektör kuruluşlarının temayla ilgili geliştirdikleri son projeler ve ürünler sergileniyor. Bunların dışında ülke gösterileri ve eğlenceler başta olmak üzere çeşitli etkinliklerle 6 ay boyunca EXPO hem ülkenin hem dünyanın çekim merkezi haline geliyor. Hedef son gelişmeleri en geniş kitlelere en etkin bir şekilde duyurmak olduğu için ziyaretçi sayısının fazlalığı büyük önem taşıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz