"Gelecek yıl kaynak akışını çoğaltacağız"

Bankanın planında, gelecek 5 yılda 2 kat büyüklüğe ulaşmak var.

1.10.2010 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Gelecek yıl kaynak akışını çoğaltacağız"
Global ekonomik kriz, her ne kadar Türkiye’yi teğet geçmiş olsa da piyasaların daralmasına, büyümenin sekteye uğramasına neden oldu. Batı’nın krizi bitmeden Türkiye’de de izlerinin tam anlamıyla silinmesi zor. TSKB Genel Müdürü Halil Eroğlu, dünya ekonomisinin toparlanmasının birkaç yıl daha alacağı görüşünde. Yaşanan krizin, Batı’daki finansal sistemin büyük sıkıntıda olduğunu gösterdiğine işaret eden yönetici, “Hem Avrupa’da hem ABD’de bilançoların küçülmesi, zararların realize edilmesi gerekiyor. Bu da bir süreç ve en az birkaç yıla ihtiyaç var” diyor. Eroğlu bu süreçte gerekli kaynağın Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası gibi uluslar üstü kuruluşlarca sağlanacağına dikkat çekiyor. Bu kuruluşların son 1 yılda yaptığı plasmanda önemli artış olduğuna işaret eden Eroğlu, “Önümüzdeki birkaç yıl daha bu artış sürecek. Kaynağın aktarılacağı adresler ise altyapı yatırımları ile KOBİ’ler olacak” diye konuşuyor. Halil Eroğlu, bu tablonun Türkiye için de geçerli olacağı görüşünde. Yalnız Türkiye özelinde hanehalkı finansmanının da önem kazanacağına dikkat çekiyor ve ekliyor:
“Hane halkımızın toplam borcu, Batı’ya göre çok düşük. Bu nedenle önümüzdeki dönemde kredi kartı, konut kredisi gibi alanlarda hanehalkının borçlanmasının artacağını söylemek mümkün. Bu artan borçlanma hem KOBİ’leri hem büyümeyi yukarı çekecek.” TSKB bu yılı 1 milyar dolar düzeyinde kaynakla kapatmak niyetinde. Halil Eroğlu, uluslar üstü kuruluşlardan sağlanan bu kaynağın gelecek yıl da benzer düzeyde olacağını söylüyor. Hedefin gelecek 5 yılda, her yıl yüzde 10-15 düzeyinde büyüme ile bankayı ikiye katlamak olduğunun altını çiziyor ve ekliyor:“Daha uzun vadeli hedefte ise bölgesel bir kalkınma bankası kurmak var. Bunun için yakın coğrafyaya bakıyoruz. Yatırım ve kalkınma bankacılığı alanındaki birikimimizi bölgeye aktarabiliriz.”
TSKB Genel Müdürü Halil Eroğlu ile finansal piyasalardaki son tabloyu, yeni döneme yönelik beklentileri ve TSKB’nin planlarını konuştuk:

Capital: 
2009, kaynak sağlama konusunda sıkıntılı bir yıldı. Bu yıl tablo nasıl?
2008 Eylül’ündeki Lehman krizinden sonra piyasalar, 2009 yılında ancak krizin yaralarını sarmaya çalıştı. Türk bankacılık sektörü güçlü mali yapısı sayesinde krizi son derece hafif atlattı ve krizde ülke ekonomisinin birtakım sorunları gidermesinde ciddi desteği oldu. Örneğin KOBİ’ler başta olmak üzere firmaların geri ödemelerde yaşadığı zorlukları bankalar hafifletti. Krizi hafif atlatmamızda etkili olan çok kritik 2 unsurdan biri bu oldu. Diğeri de tabii Türkiye Cumhuriyeti’nin mali politikalarının, özellikle mali disiplinin, 2001 krizinden sonraki dönemde başarıyla uygulanmış olması ve GSMH’ye borç oranımızın 40’lı seviyelere düşürülmüş olmasıydı.

Capital: 
Bundan sonraki süreçte neler göreceğiz? Kaynak ve büyüme nereden gelecek?
Bu krizler bize Batı’daki finans sektöründe büyük sıkıntı olduğunu gösterdi. Hem Avrupa’da hem ABD’de bankacılık ve finans sektöründe bilançoların küçülebilmesi için zararların bir kısmının realize edilmesi gerekiyor. Zararlar realize edildikçe de özvarlık takviyesi gerekiyor. Bu da bir süreç, en az birkaç yıla ihtiyaç var. Önümüzdeki birkaç yıl dünya ekonomisinin büyümesinde sıkıntı olacak. Bu sıkıntıyı aşmak için Batı’daki mali kuruluşlar ve bankalar yeterince destek veremeyeceğine göre bu destek ancak Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası gibi uluslar üstü kuruluşlar tarafından verilebilir. Bu kuruluşların 2009 ve 2010 yıllarında, dünya ölçeğinde yaptıkları plasman daha önceki yılların çok üzerine çıktı.Bildiğim kadarıyla sadece Avrupa Yatırım Bankası KOBİ’lere, geçtiğimiz yıl neredeyse 20 milyar dolara yakın bir plasman yaptı. Bu yıl da benzer bir plasman yapacak.

Capital: 
Türkiye özelinde nasıl bir tablo öngörüyorsunuz?
Dünyada bu yıl ve sonrası için öne çıkan 2 konu var. Birincisi, kalkınmaların finansmanı için altyapı yatırımlarına fon sağlamak. İkincisi de KOBİ’lerin finansmanı. Türkiye özelinde bunların yanına Türkiye ekonomisinin önemli bir dinamiği olan hanehalkı finansmanını koymak gerekiyor. Bizim hanehalkımızın toplam borcunun Batı’ya göre çok düşük olması nedeniyle kredi kartı, konut kredisi gibi alanlarda da hanehalkının borçlanmasının artacağını söylemek mümkün. Bu artan borçlanma da hem KOBİ’leri hem büyümeyi yukarı doğru çekecek. Dolayısıyla önümüzdeki dönem ve sonrasında bankacılık sektöründe büyümenin en önemli kısmı hanehalkından gelecek.~

Capital: 
TSKB olarak sizin planlarınız ne yönde? Bu yılı nasıl kapatacaksınız? 2011 için nasıl hedefler koydunuz?
Genel anlamda bankacılık sektörüne paralel bir büyüme elde ediyoruz. Yurtdışından sağlamış olduğumuz kaynakları Türk özel sektörünün yatırım malları finansmanı için kullandırıyoruz. Bu yıl da takriben 1 milyar doları aşacak bir plasman yapacağımızı öngörüyoruz. Şu anda da yaptığımız bütçenin üzerinde gidiyoruz. Büyümemiz hem aktif hem krediler tarafında bankacılık sektörünün hemen biraz üzerinde devam ediyor. Enerji sektörü başta olmak üzere yoğun finansmanımızı devam ettiriyoruz. Özellikle yenilenebilir enerji konusundaki üretim finansmanının yanında dağıtım ağının ve özelleştirmelerin finansmanına katkımız devam ediyor. İmalat sanayine de ayırdığımız kaynaklar artıyor. Yılın sonlarına doğru ivmenin hızlanmakta olduğunu söyleyebilirim.
Mobilya sektörü tarafında da hızlı bir gelişim var. Türkiye’nin önümüzdeki dönemde büyümeye devam edeceğini ve bunun için gerekli, özellikle orta vadeli kaynağın temininin çok önemli olduğunu düşünüyorum. TSKB özelinde geçen senelerde sağladığımız kaynağı sağlamaya devam ediyoruz. Gelecek yılda daha iyi kaynaklarla kaynak akışımızı çoğaltacağız.

Capital: 
Uzun vadeli hedefinizde neler var? Örneğin gelecek 5 yıla yönelik planlarınız nasıl?
Banka olarak kârlılığımız çok iyi gidiyor. Sorunlu kredilerimiz binde 4 gibi çok düşük bir oranda. Önümüzdeki 5 yıl için yılda yüzde 10-15 düzeyinde büyüme hedefi koyduk. Bu da kabaca gelecek 5 yılda bizi yüzde 60-70 oranında bir büyümeye götürebilir. Bunlar aslında tutucu hedefler. Aslında ana hedefimiz 5 yılda bankayı ikiye katlamak yönünde. Diğer yandan TSKB bir yatırım ve kalkınma bankası. Kalkınma bankacılığı yerel bir iş. Ancak kalkınma bankalarının sorunlarının da dünyanın her yerinde benzer olduğunu söylemek mümkün. Bu benzer sorunların da ortak bir platformda bir arada tartışılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu nedenle de mutlaka kalkınma bankalarının bir araya geldiği bir birlik yaratılması gerektiğine inanıyoruz. Bölgesel kalkınma bankaları konusunda ülkelerin biraz daha cesaretle düşünmesi lazım. Burada özel sektör kamu iştiraki bir şekilde yapılanma mümkün olabilir. Biz bu nedenle yakın coğrafyamıza bakıyoruz. Yakın coğrafyada bölgesel bir kalkınma bankası veya ikili üçlü anlaşmalarla kurulabilecek bir banka konusunda çabalarımız devam ediyor. Ancak bunlar kısa vadeli işler değil.Yatırım ve kalkınma bankacılığı alanında çok ciddi bir bilgi birikimimiz var. Bu bilgi birikimini bölgeye aktarabiliriz.Ancak bunun organizasyonu ve tamamlanması ticari bankaların şube açmasından çok daha uzun, zor bir süreç. Önce konseptin kabul edilebilir ve akla yatkın hale gelmesi lazım. Ama çabalarımız yoğun olarak devam ediyor.

Capital: 
Yabancıların ilgisi ne düzeyde? Ortaklık ya da işbirliği teklifleri alıyor musunuz?
Geçmişte çok ciddi bir yabancı ilgisi oldu ama onların ödeyebilecekleri fiyatın çok üzerinde bir piyasa değerine sahibiz. Ayrıca zaten bu piyasa değerini ödemek de yetmiyor, birleşmenin bize bir fayda da getirmesi gerekiyor. Dünya Bankası’nın iftiharla söz ettiği kalkınma bankası modellerinin bir numarasıyız. Onların tavsiyeleri ile bugüne kadar Çin Kalkınma Bankası, Ukrayna Exim Bank, Hırvatistan Kalkınma Bankası dahil bir çok bankaya yaptıklarımızı anlattık, personellerini eğittik, onlara model olduk. Sonuç olarak bize katkı sağlayacak bir ortaklığı düşünürüz tabii ama bizim katkı sağlayabileceğimiz yerler daha fazla.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz