İlk kâr heyecanı

2003’te devreye giren sistemde bu yıl ilk kez kâr heyecanı yaşanıyor.

1.09.2009 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
İlk kâr heyecanı
Türkiye’de bireysel emeklilik sistemi (BES) 2003 yılında faaliyete geçti. Birikimli hayat sigortalarından BES’e aktarımın mümkün olduğu ilk 3 yılda şirketler, sistemin tanıtımı için büyük mesai harcadı. Ardından bir süreliğine unutulan hayat ürünleri yeniden ön plana çıktı. BES şirketleri hayat portföylerini genişletti. Hayatta yakalanan performans, kârlılıklara pozitif yansıdı. Geçtiğimiz yıl sonuna kadar tüm BES şirketleri kârı hayat ürünleriyle yakaladı. Aslında BES şirketleri kuruluş aşamasında yaptıkları fizibilite çalışmalarında, ilk 6-7 yıl kâr öngörmüyordu. Hayat tarafını bir kenara bırakırsak 2008 sonuna kadar hiçbir şirket, emeklilik poliçesi satarak kâr elde edemedi. Bu yıl ise tablo değişiyor. Sistemin 6’ncı yılı sonunda sektör ilk kez kâr yazmayı bekliyor. Yıl sonunda kâr öngören 4 şirket var. Bazıları kriz nedeniyle hedefi gelecek yıla erteledi. Diğer yandan emeklilikte henüz kâra uzak şirketler de bulunuyor.
EŞİK 1 MİLYAR TL
BES şirketleri için ulaşılan fon büyüklüğü ve bu fon büyüklüğünün korunması, kârlılık için en önemli etken. AvivaSA CEO’su Meral Egemen, 1 milyar TL’nin altında bir fon büyüklüğü ile kâr etmenin pek mümkün olmadığını söylüyor. Ciddi miktarda kâr etmek içinse 4 ya da 5 milyar TL’ye ulaşmak gerektiğine dikkat çekiyor.
Elbette fon büyüklüğü tek başına kârlılığın göstergesi değil. Şirketlerin kanal maliyetlerine ve gider yapılarına bağlı olarak kâr eşiği değişiklik gösterebiliyor. Ancak sektördeki tablo, işaret edilen eşiği doğrular nitelikte. Anadolu Hayat Emeklilik Fon Yönetimi Müdürü Mine Kumcuoğlu, şöyle diyor:
“Bireysel emeklilik branşında, ana gelir kalemi olan fon işletim gelirleri, fonların net varlık değerleri üzerinden günlük olarak kesiliyor ve bu gelir kalemi fonların büyüme oranı ile doğru orantılı olarak artıyor. Fon büyüklüğü optimal büyüklüğe ulaşmış ve başlangıç maliyetlerinin etkisi giderek azalmış olan şirketlerin teknik kâr elde etmesi bekleniyor. 2009 yılı ilk çeyrek sonuçlarına göre ilk 4 sırada yer alan emeklilik şirketlerinin teknik kârlılığa ulaşması da bunu kanıtlıyor.”
4 ŞİRKET HEDEFİ YAKALIYOR
Mine Kumcuoğlu’nun işaret ettiği gibi sektörde bu yıl kâr bekleyen 4 şirket var. Bu şirketler AvivaSA, Anadolu Hayat Emeklilik, Garanti Emeklilik ve Yapı Kredi Emeklilik olarak sıralanıyor. Hepsi de fon büyüklüğünde 1 milyar TL eşiğini aşmış durumda. Emeklilik Gözetim Merkezi’nin 14.08.2009 tarihli verilerine göre AvivaSA, 1 milyar 781 milyon TL düzeyinde fon büyüklüğüne sahip. Anadolu Hayat ve Emeklilik’in fon büyüklüğü 1 milyar 755 milyon, Garanti’ninki 1 milyar 173 milyon ve Yapı Kredi Emeklilik’inki de 1 milyar 219 milyon TL düzeyinde.
Yapı Kredi Emeklilik Genel Müdür Yardımcısı Dr. Bülent Eriş, yıl sonunda 20 milyon TL’nin üzerinde kâr beklediklerini söylüyor. Eriş, “Bireysel emeklilik branşında bu yıl başa baş noktaya gelmeyi hedefliyoruz. 2010 yılından itibaren de hem emeklilik hem hayat tarafında kâr eden bir şirket olacağız” diye konuşuyor.
AvivaSA CEO’su Meral Egemen, bu yıl ilk kez emeklilikte kâr edecekleri için heyecanlı olduğunu söylüyor ve ekliyor:
“Ak Emeklilik ile Aviva Hayat ve Emeklilik’in birleşmesiyle kurulan AvivaSA, birleşmeyi takip eden yıl olan 2009’da kâra geçmeyi hedeflemişti. Bu yıl bu hedefi gerçekleştireceğiz. 2009 sonunda ne kadar kâr elde edeceğimiz ise yılın geri kalanında ne kadar yatırım yapmak isteyeceğimize bağlı olarak değişecek.”
KONSOLİDASYON OLABİLİR
12 şirketin faaliyet gösterdiği bireysel emeklilik sektöründe, fon büyüklüğü dikkate alındığında henüz kâra uzak şirketler de var.~
 Bunlardan bazıları, öngördükleri kâra geçme süresini aşmasına rağmen hala bilançolarında zarar ile yola devam ediyor.
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Erhan Adalı, sürekli zarar ile faaliyet göstermeye devam etmenin, sürdürülebilir bir iş planı olmadığına dikkat çekiyor ve ekliyor: “Bu yıl ve 2010’dan sonra mali tablolar hala pozitife dönmemişse sermayedarların şapkalarını önlerine koyup bir kez daha düşünerek farklı çözüm yolları araması gerekebilir.”
Gelecek dönem sektörde zarar ederek varlık göstermeye devam edecek şirketler için konsolidasyon da öngörülüyor. Adalı, bu açıdan 2010 yılının bireysel emeklilik sektörü için hareketli bir yıl olacağı görüşünde.
GELECEK DÖNEM
Gelecek dönemde hayat sigortacılığında, birikimli hayat ürünlerinden ziyade BES’i tamamlayıcı ürünler olan risk ürünlerinin önem kazanması bekleniyor. Dolayısıyla hem BES hem hayat branşında risk ürünleri sayesinde birbirine paralel ilerleyen bir kârlılık öngörülüyor. Mine Kumcuoğlu, şu değerlendirmeyi yapıyor:
“Önümüzdeki 5 yılda, şirketlerin ana faaliyet alanının bireysel emeklilik branşına kaymasını, kârlılığın bu branşa dayanmasını bekliyoruz. Yabancı şirketlerin bireysel emeklilik şirketlerine olan ilgisi de sektördeki büyüme ve kârlılık potansiyelinden kaynaklanıyor.”
Meral Egemen ise sektörün büyümesine paralel olarak müşteri tutundurmada başarılı şirketlerin kâr performanslarını artıracakları görüşünde. Bireysel emeklilik şirketlerinin sayısının yakın gelecekte 15’e çıkacağına dikkat çeken Egemen, “Artan rekabetle birlikte kârlılık, şirketlerin ürün ve hizmetlerinde yaratacakları farklılıklar, satış kanalları ve maliyetlerin etkin yönetimi ile doğru oranda gelişim gösterecek” diyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz