Daha da artar mı?

Sigorta, yabancı oyuncuların en etkin olduğu finans alanı.

21.09.2014 15:37:570
Paylaş Tweet Paylaş
Daha da artar mı?
Banka dışı finansta yabancı sermayeli şirketler önemli bir rol oynuyor. Özellikle sigortada yabancılar daha çok öne çıkıyor. Elementer sigorta da 25 yabancı sermayeli oyuncu, kategorinin yüzde 76’sına hakim.

Bu oran hayat sigortasında yüzde 36 ve BES’te yüzde 35. Sektör yetkilileri önümüzdeki dönemde sigortada yabancı payının artacağını düşünüyor. Faktoringde 77 oyuncudan 12’si yabancı ama yüzde 56 oranında bir paya sahipler. Leasingde ise 10 yabancı sermayeli şirket, pazarın yüzde 25’ini elinde tutuyor. Bu iki alanda yabancıların payında gelecek 5 yılda önemli bir değişiklik beklenmiyor.

SİGORTANIN UÇTE İKİSİ YABANCIDA
Sigorta, yabancı oyuncuların en etkin olduğu finans alanı. Elementer sigorta, yabancı oyuncular için son 10 yılda çok cazip bir kategori olarak öne çıkıyor. “Elementer sigorta prim üretiminin GSMH’ye oranı yüzde 1’lerde. Bu, gelişmiş ülkelere kıyasla çok düşük” diyen Peppers&Rogers Finans Sektöründen Sorumlu Yönetici Ortağı Tunç Akyurt, son olarak devlerden Alman Allianz’ın Yapı Kredi Sigorta’yı satın almasını bu cazibenin örneği olarak vurguluyor.

Zaten Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Ramazan Ülger’in verdiği bilgiler de bunu doğruluyor: “2013 yılı verilerine göre 37 elementer sigorta şirketinin 25’inin yabancı sermaye ortaklığı yüzde 50’nin üzerinde ve bu şirketler toplam primin yüzde 76’sını üretiyor.”

Yabancı oyuncuların sektörün bugünkü hacmine gelmesindeki rolü yadsınamaz. Hem getirdikleri yeni ürünler hem eriştikleri hedef kitleyle sektörün büyümesinde önemli rol alıyorlar.

Yapı Kredi Sigorta’yı alarak sektörde lider konumuna gelen Alman Allianz Türkiye’nin CEO’su Solmaz Altın, yabancıların Türkiye’de genel stratejilerini şöyle özetliyor: “Bugüne kadar yabancı sigorta gruplarının, öncelikle büyümesi beklenen sigorta prim hacminden bir an önce daha fazla pay almaya yönelik ve gelişmiş ekonomilerde uygulamaları mümkün olmayan stratejiler izlediklerini gördük.

Bu stratejilerin sürdürülebilir olmadığı açıktı. Ancak aynı şirketlerin kısa sürede yarışı terk etmek zorunda kalacaklarını görerek daha faydalı strateji değişikliğine gittiklerine de tanık olduk."~

PAYI DAHA DA ARTACAK
Yabancı oyuncuların en önemli avantajı, diğer ülkelerdeki yüksek sigorta penetrasyonunun getirdiği deneyimle hem bireysel hem ticari seg-mentlerde müşteri ihtiyaçlarını daha iyi bilmeleri ve bu yönde yeni ürün ve hizmetleri ülkemize getirme kapasiteleri olarak görülüyor.

Ayrıca şirket yöneticilerine göre, dağıtım kanalları tarafında da özellikle bankalarla yapılan sinerji açısından bankasüransı ve dijital kanalları daha iyi biliyorlar. Ergo Türkiye CEO’su Theo Kok-kalas, uluslararası şirketlerin yerel şirketlere göre derin teknik uzmanlık ve güçlü sermaye yapısıyla avantajlı olduğuna dikkat çekiyor. Ancak Kok-kalas, “Uluslararası şirketler bulundukları bölgenin pazar dinamiklerini, sosyo ekonomik yapısını göz önünde bulundurarak ürün ve hizmetlerini sunmalı” diyor.

Tabii dezavantajları da yok değil... Tunç Ak-yurt, Türkiye pazarını çok iyi tanımayan yabancı üst yöneticilerin yaratacağı zaman kaybının burada sorun yaratabileceğini vurguluyor ama “Birçok yabancı oyuncu deneyimli yerli üst düzey yöneticilerle çalışıyor” diye de ekliyor.

Sigorta alanında yabancı oyuncuların ağırlığının daha da artacağı noktasında tüm yöneticiler ve danışmanlar hemfikir. Solmaz Altın, “Orta ve uzun vadede Türkiye, gelişen bir sigorta pazarı olarak önemini daha da artıracak. Bazı birleşme ve satın almalarla pazarın konsantrasyonu artarken mevcut şirketler veya henüz Türkiye’de faaliyet göstermeyen gruplar, organik veya şirket satın almalarına dayalı yatırımlarını Türkiye’ye yönlendirmeye devam edecek” görüşünde.

Theo Kok-kalas da aynı fikirde: “Uluslararası şirketlerin sektördeki hakimiyetinin artmaya devam edeceğini düşünüyorum. Gelişmiş piyasalarda büyümek, gelişmekte olan piyasalara göre her zaman daha zor. Bu nedenle sektöre yeni yabancı şirketlerin giriş yapacağına inanıyorum.”

BES'TE ÇIKIŞ OLUR MU?
Bu yıl, yeni gelen düzenlemelerin etkisiyle zorlu bir dönemden geçen hayat sigortacılığında da prim üreten 24 şirketin 15’i, yabancı sermayeli. TSB’nin 2013 yılı verilerine göre üretilen primlerin yüzde 36’sı, bu oyuncular tarafından gerçekleştiriliyor. Hatta 2014 ilk çeyrek verilerine göre yabancı sermayeli şirketler, paylarını 4 puan artışla yüzde 40’a çıkıyor.
TSB Başkanı Ramazan Ülger, bireysel emeklilik branşındaki 18 şirketin 10’unun yabancı sermaye ortaklığında olduğunu açıklıyor.~
2013 yıl sonu verilerine göre sistemdeki katılımcı sayısının yüzde 32’si ve toplam fon tutarının yüzde 35’i bu 10 şirket tarafından yapılıyor. İki önemli oyuncunun yöneticileri, sektöre önemli artılar kattıklarına inanıyor.

“Güçlü sermaye yapısı, uzun vadeli bakış açısı ve global ağ özellikle yeni düzenlemelerle kârlılığın uzun vade ve hacme yayıldığı sektörel yapıda şirketlere rekabetçi avantaj sunuyor” diyen BNP Paribas Cardif CEO’su Cemal Kişmir, pazardaki kritik unsurun, yerli ya da yabancı olsun, etkin ve doğru dağıtım ağına erişim olduğuna dikkat çekiyor.

AvivaSA Emeklilik ve Hayat CEO’su Meral Eredenk Kurdaş, “Yabancı şirketlerin en önemli dezavantajı, Türkiye’ye özgü koşullara yabancı olmaları, pazarı az tanımaları olabilir. Bu nedenle Türkiye’de faaliyet göstermenin en doğru yolunun yerli ortakla hareket etmek olduğunu görüyoruz” diyor.

Bireysel emekliliğe getirilen azami kesinti oranlarının düşürülmesiyle sektörde kârlılık sorunu yaşanıyor. Bu nedenle yabancı oyuncuların gelecek adımları merak ediliyor. Bu noktada Grant Thornton Türkiye Başkanı Aykut Halit, emeklilik tarafında önemli bir değişim beklemiyor. “BES’te çok güçlü yerliler var, bu yerlilerin pazar hakimiyetlerini devam ettireceklerini düşünüyorum” diyor.

Tunç Akyurt’a göre de yabancılar açısından büyüme potansiyeli mevcut düşük kârlılığa göre daha ağır basıyor. Akyurt, “Fon büyüklüğünün 5 yılda radikal boyutta büyümesi ve katılımcı sayısının 2-3 katına çıkması beklentisiyle yabancıların bu pazardan kolay kolay çıkacağını sanmıyorum” diyor.

FAKTORİNGDE SAYI AZ AMA...
Faktoring alanında farklı bir tablo söz konusu. Sektörde 77 şirket bulunuyor ve bunların sadece 12’si, iştiraki oldukları bankaların yabancı ortaklı olmaları nedeniyle yabancı sermayeye sahip. Ancak sayısal olarak küçük olsalar da bu şirketler pazarın yüzde 56’sını ellerinde tutuyor,

Yalnız önemli bir nokta, bu şirketlerin pazardaki ağırlığı yıllar içinde küçülüyor. Finansal Kurumlar Birliği Başkanı Osman Zeki Özger, “Yabancı hissedara sahip şirketlerin 2009’da payı yüzde 72 iken gerek sektörün büyümesi gerek yerli sermayeli şirketlerin girişiyle 2013 sonunda yüzde 56’ya geriledi. Beklentimiz orta vadede sektörün oligopol yapıdan çıkıp rekabetçi bir hale dönüşmesi yönünde” diye konuşuyor.

Bu alanda yabancı oyuncuların özellikle sahip oldukları ağla ihracat faktoringinde önemli bir güçleri var. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar da “Sektörde yabancı oyuncular kendi ülkelerindeki piyasa bilgileri, finansal tecrübe ve iş yapış şekillerini Türkiye’ye adapte ederek farklı ürün ve hizmetlere kapı açıyor.~

Örneğin biz Çok Ülkeli Ticaret Finansmanı adlı bir hizmet sunuyoruz. Bu hizmet sayesinde faktoring ilişkisi merkezi olarak tek bir yerden yönetiliyor ve buna rağmen her ülke kendi piyasa ve ticaret koşullarına uygun hizmetler alıyor” diyor. Sektördeki yabancı sermayeli şirketler, rakiplerine göre daha yüksek ve kolay fonlama kaynaklarına da erişebiliyor.

Faktoringin yüksek riskli algılanması nedeniyle Grant Thornton Türkiye Başkanı Aykut Halit’in de değindiği gibi yabancı faktoring şirketleri Türkiye piyasasına girmekte temkinli davranabiliyor. Tunç Akyurt da “Yabancı payının artacağını tahmin etmiyorum, yerel oyuncuların ağırlığı sürer” diyor. Garanti Factoring Genel Müdürü Hulki Kara ise daha olumlu bir bakış açısıyla “Yeni yasayla uyum süresi verilen birçok zorunlu şartın tamamlanmasıyla yabancı ilgisinin daha da çok artacağını düşünüyorum” diyor.

LEASİNGDE YARIN HESAPLARI
Leasing sektöründe ise faktoringin tersi bir tablo görülüyor. Sektörde Finansal Kurumlar Birliği’ne bağlı 33 şirket mevcut ve bu şirketlerin yine banka iştirakleri olmaları nedeniyle 10’u yabancı sermayeye sahip. Başkan Osman Zeki Özger’in verdiği bilgiye göre bu şirketlerin 2013 yılı leasing işlem hacminde payı yüzde 25. Ancak 5 yıl önce 2009’da payları yüzde 10’du, sürekli bir büyüme içindeler.

Bu yabancı sermayelilerin sektöre önemli katkıları var. Yabancı sermayeli öncü şirketlerden ING Leasing’in genel müdürü Nikola Sarrafgil, özellikle 2012 sonunda izin verilen operasyonel leasingin yaygınlaşmasında uluslararası tecrübe ve bilgi birikimine sahip global oyuncuların önemli rol oynayacağını düşünüyor.

“Yabancı ortaklı şirketlerden bazıları, hissedarları yabancı bankaların tahsis ettiği uygun koşullu krediler nedeniyle pazardaki rekabeti geliştiriyor” diyen Özger de sektöre yabancı ilgisini artırmak için yabancıların Türkiye’de taşınmaz edinmelerine dair düzenlemenin değişmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Leasing, KOBİ odaklı büyüyen bir sektör ve burada yerel şirketlerin KOBİ’lere ulaşmada daha yüksek avantajı bulunuyor. Sarrafgil de “Yerel sermayeli şirketlerin bazı ürün gruplarında örneğin gayrimenkul leasing işlemlerinde rekabet avantajı var. Özellikle sat-geri kirala işlemlerinin artmasıyla yerli oyuncular bu imkanı iyi kullanıyor” diyor.

Bu alanda, Tunç Akyurt’un da değindiği gibi yabancıların payında önemli bir artış beklenmiyor. Ancak Akyurt, “Devlet bankalarından 1-2’sinin özelleştirilmesi gerçekleşirse buna paralel olarak yabancı payı artabilir” diyor. Sarrafgil, 5 yılda 15 milyar dolara çıkacak işlem hacminde yabancı-yerel dengesinde önemli bir değişim olmayacağını tahmin ediyor.

CEMAL ERERDİ / AXA HOLDİNG CEO’SU
YABANCI ŞİRKETLERİN FARKLARI NELER?
DAHA İSTİKRARLILAR

Sektörde yabancı şirketlerin daha istikrarlı, sürdürülebilir stratejiler uyguladığını, son dönemde sigorta endüstrisinde öne çıkan risk yönetimi, aktüeryal yaklaşım, iç denetim ve iç kontrol sistemlerini genel stratejilerinin bir parçası olarak kullandıklarını söyleyebiliriz. Müşteri odaklı olmak anlamında yenilikler yapmaya başladıklarını, diğer yandan dijital sigortacılık yaklaşımlarında farklılık olduğunu görüyorum.~

UYUM HAYATİ
Global şirketlerin bir parçası olan şirketlerin, dünyadaki network’lerinin iyi örneklerinden haberdar olup bunları hızla uygulayabilmelerini avantaj olarak görüyorum. Ancak genel kabul gören kurallarla lokal kurallar arasında fark varsa bu kuralların uygulanmasında lokal şirketlere göre bazı dezavantajlar yaşayabiliyorlar. Ayrıca global anlaşmaların ve uygulamaların tarafı olarak, lokal yabancı şirketlerin uyması gereken ancak Türk sermayeli şirketlerin uymayabileceği kurallar da dezavantajlar yaratıyor.

OSMAN ZEKİ ÖZGER/ FİNANSAL KURUMLAR BİRLİĞİ BŞK
“YERLİLER KOBİ'LERDE AVANTAJLI"
GÜÇLÜ DEĞİŞİM VAR

Faktoring sektöründe ürünler ve çalışma biçimi gözle görülür biçimde değişiyor. Her açıdan gelişmiş ülke uygulamalarına adapte olmaya başladık. Yurtiçinde gayri kabili rücu faktoring, işlem bazlı değil tüm alacak portföyünün temliki, kredi sigortası firmalarıyla işbirliği gibi konular, çok kısa bir süre öncesine kadar ne faktoring şirketlerinin ne de müşterilerin aklından geçmiyordu. Rekabetin, fiyat dışında bir konuda, ürün ve hizmet çeşitliliğinde gelişmesi çok sağlıklı ve sektörü çok olumlu etkiliyor.

İŞBİRLİĞİ YAPIYORUZ
Sektörde yabancı ortaklıların uluslararası deneyim ve uluslararası iştirakleriyle işbirliğiyle hem ürün hem hizmet kalitesi anlamında avantajlı olduklarını düşünüyoruz. Biz bu sayede standart ürünlerden farklı butik ürünler geliştirdik ve ürün yelpazemizi büyüttük. Ancak yerel firmaların büyük bir kısmının uzun zamandır özellikle KOBİ segmentinde çalışmaları ve piyasada geçmiş performans bilgilerinin fazla olması onların güçlü yanları.

Bu da KOBİ segmentinde daha aktif olabilmelerini sağlıyor.
Cemal Kişmir, bireysel emeklilik pazarındaki en kritik unsurun, yerli ya da yabancı olsun etkin ve doğru dağıtım ağına erişim olduğuna dikkat çekiyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz