"Zararı kapatıp ilk 5'e gireceğiz"

Yapı Kredi Sigorta Genel Müdürü Dr. Gİray Velioğlu, bu yıl zararı kapatıp kâra geçmeyi hedeflediklerini söylüyor.

17.07.2015 20:48:270
Paylaş Tweet Paylaş
"Zararı kapatıp ilk 5'e gireceğiz"
Yapı Kredi Sigorta, 2002 yılından bu yana 3 kez el değiştirdi. Pamukbank iştiraki iken Çukurova Grubu’nca yönetiliyordu. Ardından Pamukbank’a el konulmasıyla 2005 yılına kadar yönetimi devlete geçti. 2005 yılında Koç-UniCredit ortaklığına satıldı. Koç Finansal Hizmetler’in Allianz ile ortak sigorta şirketi olduğu için önce Yapı Kredi Sigorta’nın bu şirketle birleşmesi gündeme geldi. Sonra Koç Grubu, Allianz ile yollarını ayırdı. Bu kez Yapı Kredi Sigorta satışa sunuldu. 2008 Temmuz ayında satışa çok yaklaşıldı. “Zurich mi Generalli mi alacak” diye tartışılırken kriz oldu. Yapı Kredi’nin piyasa değeri 1,1 milyar dolardan 180 milyon dolara geriledi. Satış rafa kalktı. Daha önce Yapı Kredi Emeklilik’in genel müdürlüğünü yapan, geçtiğimiz yıl Yapı Kredi Sigorta’nın başına geçen Dr. Giray Velioğlu, masada satışa yönelik yeni bir çalışma olmadığını söylüyor. “Ama bu bizim kaderimiz” demekten de geri durmuyor ve ekliyor: “Bugünedek yaşadığımız güçlükler bünyemizi çok sağlamlaştırdı. Yapı Kredi Sigorta’nın her zaman yatırım açısından cazip bir şirket olduğunu düşünüyorum.” Yapı Kredi Sigorta geçtiğimiz yıl finansal kriz nedeniyle zarar yazan sigorta şirketlerinden biriydi. Velioğlu bu yıl bu zararı kapatmak hedefinde olduklarını söylüyor. 2010’da 750 milyon TL prim üretimi ve 20 milyon TL net kâr hedeflediklerini söyleyen yönetici, “Hedefimiz 3 yıllık bir stratejik plan çerçevesinde ilk 5’e girmek” diye konuşuyor. Yapı Kredi Sigorta Genel Müdürü Dr. Giray Velioğlu ile şirketin mevcut performansını, yeni döneme yönelik planlarını ve hedefleri konuştuk. 
CAPITAL: Sigorta sektörü 2010’a nasıl başladı? Bu yıl ne kadar büyüme bekliyorsunuz? 
- Geçtiğimiz yıl sektör reel anlamda yüzde 1 oranında küçüldü. Bu yıl Yapı Kredi Sigorta özelinde ben çok ümitliyim. Sektör genelinde de yüzde 10 ila 12,5 düzeyinde bir büyüme olacağını tahmin ediyorum. 2009 bizim için olumsuz bir yıldı. Biliyorsunuz geçtiğimiz yıl sonunda zarar açıkladık. Ancak kaybettiğimiz toprakları almaya yönelik birtakım stratejik kararlar verdik. Örneğin acenteleri kucaklamaya yönelik “değişim rüzgarları” adı altında bir atağımız oldu. Burada hasarsız portföyü ödüllendiren bir yapı kurduk. Komisyon yapımızı değiştirdik. Acentelere konut, yangın gibi poliçelerin satışlarını ön plana çıkararak birtakım ek gelir imkanları sağladık. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında lanse ettiğimiz bu projeden fevkalede olumlu, başarılı sonuçlar aldık. Yapı Kredi Sigorta’nın şu anda 750’nin üzerinde acentesi var. Son 3-4 ayda 58 tane yeni acente açtık. Yıl sonuna kadar bu sayıyı daha da artıracağız. 
CAPITAL: Bu yıl planlarınızda başka neler var? Yapı Kredi Sigorta’nın yıl sonu hedefi nasıl? 
- Yılın ilk 3 ayında sağlık branşında yüzde 21 büyüme kaydettik. Elementer branşlarda yüzde 40’ın üzerinde büyüdük. Genel olarak ilk 3 ay büyümemiz yüzde 33 düzeyinde oldu. Çok açık konuşmam gerekirse ciddi anlamda para kaybedeceğimizi öngördüğümüz herhangi bir poliçeyi yapmıyoruz. Özellikle sağlıkta kurumsal poliçelerle ilgili çok kuvvetli bir veri tabanımız var. Yıllar itibarıyla sağlık sigortası branşında sektör lideri konumdayız. Şu anda 100 birimlik poliçe üretimimizin 47’si sağlık branşından geliyor. 2009 yılında 607 milyon Tl’lik prim üretimimiz oldu. Bunun 285 milyon TL’si sağlıktan geldi. Sektörde bu oran yüzde 12. Dolayısıyla biz bu alanda doğru davranmaya mecburuz. Pazar liderliğimizi zarar etme pahasına sürdürmeyi hiç düşünmüyoruz. Sağlık geçtiğimiz yıla kadar fevkalade başarılı ve kârlı bir branştı. Finansal kriz olumsuz etkiledi. 285 milyon TL’lik prim üretimimize karşılık 257 milyon TL hasar ödedik. Beklentilerimizin çok üzerinde bir hasarla karşılaştık. Kurumsal poliçede bulunan çalışanlar 2 endişeyle erteleyebilecekleri harcamaları yaptılar. Birincisi işimi kaybedersem, ikincisi şirket sigorta yaptırmayabilir diye düşündüler. Teknik kârlılık oranımız son 5 yıldır yüzde 13,5 ila 14,5 arasındayken 2009’da 2,9’a geriledi. Ancak bu yıl kayıplarımızı yerine koyacağız. Bunu yaparken büyük işleri kaybetmek pahasına fiyattan taviz vermeyeceğiz. ~
CAPITAL: Diğer branşlara yönelik planlarınız nasıl? 
- Hedefimiz 3 yıllık bir stratejik plan çerçevesinde ilk 5’e girmek yönünde. İlk 4’te bugün 4A dediğimiz Axa, Anadolu, Ak Sigorta ve Allianz yer alıyor. İnşallah 5’inci de biz olacağız. Şu anda toplam prim üretiminde 6’ncı sıradayız. Bizim bugün 3 ana kategoride satış kanalımız bulunuyor. Birinci sırada acente ve brokerler var. Bunlar bir dönem prime yüzde 70’in üzerinde katkı sağlıyordu. Zaman içinde bu oran yüzde 50’nin altına düştü. Son zamanlardaki atağımızla bunu yüzde 57’lere taşıdık. İkincisi banka kanalı bizim için çok önemli. Tüm Yapı Kredi şubeleri acentemiz konumunda. Özellikle bankasürans konusunda birçok ortak girişim ve projelerimiz var. Bunların gelişerek büyümesini ümit ediyoruz. Üçüncüsü de yaklaşık 350 kişilik bir direkt satış örgütümüz var. Özellikle çapraz satış konusunda önümüzdeki dönemde bu kanallar üzerinden daha aktif olmak hedefindeyiz. 
CAPITAL: Peki Türkiye’de sigorta müşterisi olabilecek ne kadar nüfus var? Gerçek potansiyel nedir? 
- Ben genelde çok tutucu bir insanımdır. En kötüye kendini hazırla, daha iyisi olursa ne ala derim. Benim gibi tutucu biri dahi bireysel emeklilik ile ilgili müthiş iyimser bir fikre sahipti. Hadise 27 Ekim 2003’te başladı. Ben o zaman, 10 yıl içinde 10 ile 15 milyar dolarlık bir fon büyüklüğüne ulaşılabileceğini söyledim. Bugün geldiğimiz rakam 10 milyar dolara yaklaştı. Üstelik daha 2013’e kadar da yolu var. Finansal kriz etkisini yitirdikçe konut sektöründe, otomotivde hareketlilik olacak. İnsanların mal varlığında da yine koruma ihtiyacı doğacak bir iyileşme olacak. Dolayısıyla 5 yıl içinde kişi başı prim üretimi 200 doları bulur. Sigortalı sayısında hızlı bir artış olmaz ama çapraz satış olanakları artacak ve sigortalı başına düşen poliçe sayısı artacak. ~
CAPITAL: KOBİ’ler de artık hedef kitle olarak tanımlanıyor. Bu kesim bugün sigortadan ne kadar faydalanıyor? Gelecek potansiyeli nedir? 
- Maalesef Türkiye’de sigorta talep edilen bir ürün değil. Hele hele bizim ülkemizde atnalı, nazar boncuğu, güzellik otu gibi inanışlar, ayrıca politikacıların bir doğal afet sonrasında “gerekeni yapacağız” açıklamaları, zaten zor olan poliçe satışını iyice zorlaştırıyor. KOBİ’ler doğru bir segmenttir ve hakikaten doğru yaklaşılırsa herkesin kazanacağı bir kurgu söz konusu olabilir. Ama burada da gidip kendimizi doğru anlatmanız lazım.

3 ÖNEMLİ HEDEFİMİZ VAR

KÂR HEDEFİ 20 MİLYON TL
Bu yıl 3 tane tanımlı hedefimiz var. Şirkette bu 3 hedefi herkes ezbere biliyor. Birincisi prim üretimi, ikincisi net kâr hedefimiz var. Üçüncüsü de IRIS adını verdiğimiz yeni bir programa geçiyoruz. 2010’da 750 milyon TL prim hedefliyoruz. İlk 3 ayda 28 milyon TL kâr elde ettik. Ancak bunun 26,5 milyon TL’si Yapı Kredi Emeklilik’ten gelen temettü. Bu yıl sonunda bunlardan arınmış 20 milyon TL’lik net kâr hedefindeyiz.
YENİ BİLGİ İŞLEM PROJESİ En önemli eksiklerimizden biri bilgi işlem eksikliğiydi. Nitekim yıllar itibarıyla da bu konuda önemli çalışmalar yapılmış. Ben göreve geldikten sonra ilk 5-6 ay, zamanımın yüzde 75’ini, maalesef anlamadığım bilgi işlem konusuna harcamak zorunda kaldım. Ancak yönetim kurulunun da desteğiyle fevkalade ciddi kararlar aldık ve uygulamaya koyduk. Şimdi harıl harıl testler yapılıyor. Bir aksilik olmazsa en geç eylül gibi yeni sistemi hayata geçireceğiz.
VERİMLİLİK ARTACAK Operasyonel iş yükü fazla olduğu zaman ve takip edemediğiniz zaman maliyetleriniz çok yüksek oluyor. Mutlaka kötü niyetli olmak şart değil, sadece manuel işlemden ötürü hata yapılabiliyor ve maliyet çok yüksek oluyor. Bu nedenle verimliliğe yönelik çok büyük beklentim var. Sistemi bu yıl oturtursak 2011’de bize muazzam bir verimlilik sağlayacağını düşünüyorum. ~

SATIŞTA KRİZE TAKILDIK HENÜZ YENİ PLAN YOK

KADERİMİZ HEP AYNI
Şu anda benim bilgim dahilinde, masanın üzerinde şirketin satışıyla ilgili bir çalışma yok. Ama bu bizim kaderimiz. 31 Mayıs 2002’de Hazine’ye emeklilik ruhsatı almak için müracaat ettik. Eğer bir hayat şirketiyseniz emeklilik branşında faaliyet göstermek için belli bir sermaye, belli bir müşteri kitlesi olması gibi bazı gereklilikler aranıyor. Bizim sermaye problemimiz yoktu. Sağlık portföyünü beklemeden devrettik. Pembe rüyalarla izin için başvurduk. 19 Haziran 2002’de devlet, Pamukbank’a el koydu. Bu arada Yapı Kredi Bankası’nın hisseleri rehinli olduğundan dolayı bankanın yönetim hakları devlette, ekonomik hakları Çukurova Grubu’ndaydı. Paketin içinde iştirak olarak biz de vardık. 2002 Mayıs ayında bir Çukurova Grubu şirketiyken 2005 Eylül’e kadar devlet tarafından yönetilen bir şirket olduk.
YÖNETİM ÇOK DEĞİŞTİ 26 Eylül 2005’te Koç-Unicredit ortaklığına satıldık. Burada da yüzde 50-50 bir ortaklık olduğu için ikili yönetim kombinasyonları oldu. İlki Ghizzoni-Kemal Kaya kombinasyonuydu. Daha sonra Kaya gitti Tayfun Bayazıt geldi. Ghizzoni gitti Decio geldi. Her biri benim için yönetim kuruluna gidip “Benim adım Giray Velioğlu, bizim şirketimiz şu durumda” gibi güncel rapor vermek anlamına geldi. Bu arada Koç Finansal Hizmetler bünyesine girdiğimiz zaman şemsiyenin altında her kuruluşun bir ikizi vardı. Bizim ikimiz Koç Allianz olarak dışarıdaydı. En son ele alınan biz olduk. İlk planda Koç Allianz ile bir akraba evliliği yapmak vardı. Önce bu proje öldü. Sonra sizi bir şekilde baş göz edeceğiz dediler, piyasaya sundular. Bu da krize takıldı.
ALICI 2 ŞİRKET VARDI Aslında Temmuz 2008’de satılmaya çok yaklaşmıştık. Zurich veya Generalli’ye satılacağımız söyleniyordu. O zaman piyasa değerimiz 1,1 milyar dolardı. Kasım 2008’de 180 milyon dolara düştü. Şimdi 650 milyon dolar düzeyinde, fena değil. Sonuç olarak bizim sahibimizin kim olduğu önemsiz. Biz her dönemde çok çalıştık. Özellikle yönetimin devletin elinde olduğu dönemde adeta forma aşkıyla çok hoş şeyler yaptık. Müesseseyi önemseyen karakterlerle, örneğin Yapı Kredi’den Nazan Somer ile şimdi Yapı Kredi Kültür Sanat’ta görev yapan Tülay Hanım ile çok kenetlendik. Bir de bu tür güçlükler bünyeyi daha sağlamlaştırıyor. Sonuç olarak Yapı Kredi Sigorta her zaman yatırım açısından cazip bir şirkettir.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz