Yeni büyüme formülleri

Çok uluslu bankalardan katılım bankalarına kadar sektörün her alandaki oyuncusunun büyüme getirecek yeni stratejilerini araştırdık

1.09.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yeni büyüme formülleri
Bankacılık sektörü yılın ilk yarısında yüzde 4,6 gibi sınırlı bir büyüme gerçekleştirdi. Bunda global krizin etkisi büyük... Tahminler, artan rekabetle kârlılık düzeyinin de yılın ilk 6 ayından daha sınırlı olacağı yönünde. Bu durum sektördeki her oyuncunun yeni dönem büyüme planına yansıyor. Kimi dış ticarete odaklanacağını açıklıyor kimi KOBİ’lerden daha fazla pay almak için çabalıyor. Yeni ürünlere yatırım yaparak büyümeyi planlayanlar da var. İşte yeni dönem Türk bankacılık sektörünün büyüme formülleri ve hayata geçireceği stratejiler... Bankacılık sektöründe oyunun kuralı değişiyor. Kıt kaynak ve sermayeyi verimli kullanmak, artık eskisine göre daha önemli... Global krizle köşeye sıkışan gelişmiş ekonomiler, bunun en önemli nedeni... Müşterilerin beklentilerine göre teknoloji ve altyapı yatırımı yapma zorunluluğu da sektörü sıkıştıran konular arasında. Bu ortamda Türk bankacılık sektörü, yılın ilk yarısında yüzde 4,6 gibi sınırlı bir büyüme gerçekleştirdi. Bu büyümede yüzde 8 artış yakalayan kredilerin payı büyük. Sektörde yılın devamında büyümenin hız keseceği öngörülüyor. Artan rekabetle kârlılık düzeyinin de yılın ilk 6 ayından daha sınırlı olacağı tahmin ediliyor. Yeni değişen dünya düzeninde her banka kendine göre farklı bir büyüme formülü ortaya koyuyor... Capital, çok uluslu bankalardan katılım bankalarına kadar sektörün her alandaki oyuncusunun büyüme getirecek yeni stratejilerini araştırdı. Bankacılık sektörünün yeni dönem büyüme formüllerini ortaya koydu.

"DIŞ TİCARETE ODAKLANIYORUZ"

2008 krizinin etkisiyle dünyada sermaye ve ticaretin ekseni Batı’dan Doğu’ya kayıyor. Citibank Türkiye de büyüme hedeflerini bu yeni gerçek üzerine kuruyor. “Gelişmekte olan piyasalar arasında dış ticaretin dünyadaki toplam dış ticarete oranı 2000’de yüzde 6 iken, 2011 yılında yüzde 15’e yükseldi” diyen Citibank Türkiye Genel Müdürü Serra Akçaoğlu, 2050 yılında 287 trilyon dolara çıkacak dünya ticaret hacminin içinde gelişmekte olan ülkelerin yüzde 38 pay almasını bekliyor. Akçaoğlu, büyüme stratejilerinin temelinde Türk müşterileriyle diğer gelişmekte olan ülkeler arasında ticaret köprüleri oluşturmak olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Biz stratejimizi belirlerken her zaman, en güçlü yanımız global erişim ve uzmanlığımızla müşterilerimize değer yaratmayı düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde Çin, Hindistan, Brezilya, bazı Asya ülkeleri, Rusya ve Türkiye’nin ticaret akışının merkezindeki ülkeler olacağını düşünüyoruz. Biz de Citi’nin dünyanın farklı ülkelerinde bulunan dış ticaret masalarına odaklanıyoruz. Türkiye’nin ticaret koridoru içinde yer alan ülkelerde Citi bankalarının, Türk ihracatçıları ve yatırımcıları için dış ticaret masası açmasını hedefliyoruz. Türk yatırımcılara, gittikleri ülkede mevzuattan finansmana her türlü sorunlarıyla ilgili çözüm sunmayı amaçlıyoruz.”~

"HACİMSEL BÜYÜMEK ZOR"
Bu yılın ilk altı ayında 42,2 milyon TL net kâr eden Anadolu Grubu iştiraklerinden Alternatifbank (ABank), aktif büyüklüğünü de 7,5 milyar TL’ye yükseltti. “Altyapı yatırımlarımız ve organizasyonel düzenlemelerimizin ardından, kârlılığımızı ve verimliliğimizi artırarak yeni bir döneme giriyoruz” diyen ABank Genel Müdürü Hamit
Aydoğan, büyüme stratejilerini şöyle aktarıyor: “Küresel ekonominin giderek daha zayıf görünüm sergilemesiyle hem sermaye piyasalarında hem bilanço yönetiminde beklentiler ön plana çıkmaya başladı. Ayrıca düşük faiz oranları ve daha istikrarlı bir ekonomiye geçişle gerileyen kâr marjları da verimliliğin önemini artırıyor. Sektörde artan rekabetin etkisiyle risk alma eğilimi giderek yükseliyor. ABank olarak biz de piyasadaki bu gelişmelere paralel tercihler içindeyiz. Bankacılık sektöründe sorunlu kredilerde yılın ilk yarısında yüzde 2,6 ile dip seviyelerde bulunuyoruz. Yeni dönemde mevcut kredi kalitemizi koruyacağız ve yükselteğiz. Yeni dönemde büyümenin selektif olacağını ve verimliliği yüksek segmentlerde özelleşmenin artacağını düşünüyorum. Verimliliği ve kârlılığı göz ardı ederek, sadece hacimsel büyüme hedefleriyle çalışmanın artık imkanı yok... Risk kriterine, kâr ve verimlilik kadar önem verilecek. Bu dönemde, bankamızın uzmanlığının yüksek olduğu KOBİ ve ticari bankacılıkta başarımızı sürdüreceğiz. Perakende bankacılıkta sektöre daha çok nüfus edeceğiz.”

"KÖRFEZ YATIRIMLARINA KANAL OLACAĞIZ"

Eurobank Tekfen için geçtiğimiz nisan ayında sektör dinamiklerinin ötesinde yeni bir dönem başladı. Kuveytli Burgan Bank, Eurobank Tekfen’i satın aldı. Eurobank Tekfen Genel Müdürü Mehmet Sönmez, öncelikli planlarını “Körfez ve Ortadoğu ile işbirliği yapan ilk üç bankadan biri olmak istiyoruz. Körfez’den gelecek doğrudan yabancı yatırımlara ve satın almalara aracılık yapmayı planlıyoruz” diyerek açıklıyor. Sönmez, Burgan Bank ile çizdikleri yeni yol haritasını şöyle özetliyor: “Ortadoğu ve Kuzey Afrika’dan beş ülke ile yakaladığımız ticaret hacmi ilk altı ayda yüzde 17 artarak 9,5 milyar dolara yükseldi. Yıl sonunda bu rakamın 20 milyar dolara ulaşmasını hedefliyoruz. Bu ülkelerle dış ticaret yapan firmaların ilk üç bankasından biri olma arzusundayız. Ticari bankacılıkta pazar payımız yüzde 1 seviyesine ulaştı. Önümüzdeki beş yıl içinde, bu oranı yüzde 2’ye çıkarmak istiyoruz. Binde 5 seviyelerinde olan işletme bankacılığındaki pazar payımızı da beş yıl içinde yüzde 1’e çıkarmayı planlıyoruz. Bunun için de şu anda 60 olan şube sayımızı beş yılda 120-150 civarına yükselteceğiz.”
Bu yılın ilk altı ayında kredilerde yüzde 19 büyüdüklerine dikkat çeken Sönmez, 3,2 milyar lira seviyesine ulaştıklarına dikkat çekiyor. Sönmez, şu an sermaye yeterlilik oranlarının yüzde 16’nın üzerinde olduğunu söylüyor. Beş yıl içinde sermaye artırımı gerçekleştireceklerine vurgu yapıyor.

"SUKUK'LA BÜYÜYECEĞİZ"

Türkiye’de sayıları 4’ü bulan katılım bankaları da yakaladıkları hızlı büyüme trendini sürdürebilmek için yeni stratejiler geliştiriyor. Türkiye Finans Genel Müdürü Derya Gürerk, son dönemde faizsiz bankacılıktaki gelişime odaklı büyüme sergilediklerini belirtiyor.~
Yeni dönemde kendilerine büyüme getirecek stratejilerini ise şöyle anlatıyor: “Geçtiğimiz dönemde organizasyon yapımızdan iş süreçlerimize, performans sistemimizden hedeflerimize kadar önemli bir gelişim sürecinden geçtik. Dış görünüşümüzü değiştirdik. Tüm bu yeniliklerle piyasadan ayrışarak farkındalığımızı daha da artırmak istiyoruz. Bu yıl bankacılık sektörü ne kadar büyüyorsa biz sektörden yüzde 20 fazla büyümeyi planlarımıza aldık. Önümüzdeki dönemde bireysel, ticari ve KOBİ bankacılığında büyüyeceğiz. Eylül- ekim ayında piyasaya yeni bir ürün çıkaracağız. Son dönemde gündemde olan altın konusunda, hurda altını toplayıp külçeye dönüştürmenin hazırlıklarını da yapıyoruz. Ayrıca sukuk, yeni bir finansman yöntemi olarak gelecek vadediyor. Körfez ülkelerinin alternatif yatırım arayışlarına cevap verebilecek sukuk ihraçlarının büyük potansiyel taşıdığını düşünüyoruz. Türkiye Finans olarak sukuk ihracı için hazırlıklarımız devam ediyor. Şu anda sukuk ihracına konu olan varlık portföyünün oluşturulması aşamasındayız. İlk aşamada 300 milyon doların üzerinde bir ihraç hedefliyoruz.

"YENİ ÜRÜNLERE GÜVENİYORUZ"
Bir diğer katılım bankası Kuveyt Türk’ün de sürekli büyüme göstererek 2018’de ilk 10 banka arasında olma hedefi var. Bunun için de banka, faizsiz bireysel emeklilik sistemi gibi pek çok yeni ürününe güveniyor. Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, “2018’de bankacılık sektörü içinde ilk 10 banka içinde yer almak istiyoruz. Altın bankacılığında geliştirdiğimiz 15 farklı ürün bizi çok önemli bir konuma getirdi. Altın bankacığı alanında farklı ve inovatif ürün geliştirmeye devam edeceğiz. Altın veren ATM gibi teknolojik anlamda öncü olacak hizmet ve uygulamaları hayata geçiriyoruz” diye konuşuyor. Uyan, fark yaratacak adımlarını şöyle dile getiriyor: “Vakıfbank ile ortak olarak Türkiye’nin ilk faizsiz bireysel emeklilik sistemini oluşturduk. Önümüzdeki birkaç yıl içinde 40 bine yakın müşterimizi bireysel emeklilik sistemine dahil edeceğiz. Burada 150- 200 milyon TL fon büyüklüğüne ulaşmayı amaçlıyoruz. KOBİ müşterilerimizle bilgi, birikim ve tecrübelerimizi paylaştığımız, onlara finansal danışmanlık yaptığımız toplantılarımız artarak devam edecek. Aynı şekilde yeni dönemde, özel bankacılık ve mobil bankacılık daha fazla yatırım yapacağımız alanlar olacak.”

SÜLEYMAN KALKAN / VAKIFBANK GENEL MÜDÜRÜ
"KREDİLERDE AĞIRLIĞI BİREYSELE VE KOBİ'LERE VERECEĞİZ"
STRATEJİDE KESKİN DEĞİŞİKLİK YOK

Vakıfbank son 1 yıldır yüksek bir büyüme ivmesi yakalamış durumda. Bu nedenle büyüme stratejimizde keskin değişiklik yapmayı planlamıyoruz. 2011’de oluşturduğumuz 5 yıllık stratejik plan çerçevesinde çalışıyoruz. Kredilendirme portföyümüzde ciddi değişikliklere gidiyoruz. Kurumsal ve ticari kredilerin ağırlığını düşürüyor, bireysel ve KOBİ segmentlerine yoğunlaşıyoruz. Bu, hem kredinin ve riskin tabana yayılmasını hem kârlılığımızın artmasını sağladı. Perakende bankacılıkta hız kazanabilmek için 2015’e kadar 1,000 şubeye ulaşacağız.~
SATIŞA AĞIRLIK VERECEĞİZ
Kredi kartları günümüz bankacılığının en kârlı ve en yoğun bölümü... Dolayısıyla bu alanda hem kart sayımızı hem ciromuzu artırmaya yönelik hamleler yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde Vakıfbank’ın başarısına kredi kartlarımızdan ciddi katkı bekliyoruz. Sektörde müşteriler, bireysel kredi ve mevduat faizlerinde yaşanan küçük çaptaki dalgalanmalara daha duyarlı hale geldi. Bu nedenle şubelerimizde satışa yönelik çalışan sayısını artırıyoruz. Ayrıca kaynak toplama konusunda yurtiçi mevduatta vadenin kısa olması nedeniyle özellikle yurtdışından ucuz kaynak elde etmeye çalışıyoruz. Önümüzdeki dönemde de bu yöntemi kullanacağız.

MARTIN SPURLING / HSBC TÜRKİYE CEOTURKİYE'Yİ DÜNYAYA YAKINLAŞTIRACAĞIZ'
DIŞ TİCARETTE ETKİN OLACAĞIZ

HSBC olarak dünyada yaygın bir küresel şube ağına sahibiz. Türkiye'nin dünya ticaretinde giderek artan önemini ve büyüklüğünü de göz önünde bulundurarak, dış ticaret alanındaki konumumuzu “Türkiye'deki lider uluslararası banka” olma stratejimiz çerçevesinde daha da geliştireceğiz. Türkiye’yi dünyaya, dünyayı Türkiye’ye yakınlaştıracağız. İhtisaslaşmaya odaklanarak ilişki yönetimi alanındaki deneyimimizden, işlerimizi büyütmek için daha da etkin bir şekilde yararlanacağız.
ASYA VE ORTADOĞU’YA ARACILIK
Uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye ilgisi artarak devam ediyor. Özellikle Asya ve Ortadoğu pazarlarındaki güçlü konumumuzu daha da etkin şekilde kullanarak, uluslararası yatırımcıların Türkiye'ye yapacağı yatırımlara aracılık edeceğiz. Geniş uluslararası ağımız sayesinde Türk şirketlerine uluslararası piyasalarda farklı enstrümanlarla finansman sağlamaya devam edeceğiz.
DİREKT KANALLARA YATIRIM
Şubelerimizin üretkenliğine odaklanarak, şubeleşmeye hız vereceğiz. Şubelerimizin yarattığı katma değeri attıracağız. Müşteri segmentasyonuna ve araştırmalarına ağırlık vererek yeni ürün ve hizmet çözümleri üreteceğiz. İnternet, mobil bankacılık ve ATM gibi direkt kanal yatırımlarımızı artıracağız. HSBC'nin dünyada uyguladığı ürün ve hizmetleri Türkiye’ye getirmede daha hızlı ve etkin olacağız.

HAKAN BİNBAŞGİL / AKBAN GENEL MÜDÜRÜ
KOBİ VE GİRİŞİMCİLERİN GÜCÜNE İNANIYORUZ"
ODAK KALICI LİDERLİK

Sektörde “kalıcı liderliğe” odaklandık. 5 temel trend öngörüyoruz. 2015’e kadar bankacılığı kullanan nüfusta 5 milyonluk artış bekliyoruz. Türk bankacılık sektörü hızlı büyümesine rağmen büyüklükler itibarıyla potansiyelinin gerisinde. Ülkemizde 19  milyon kişi bankacılık hizmetlerinden yararlanmıyor.~
2023’te dünyanın ilk 10 ekonomisinden biri olmamız durumunda, sektörün aktifleri 6 trilyon TL olacak. Bu büyümeye paralel yatırımlara devam ediyoruz. Bu yıl 70 şube açacağız.
KOBİ’LER BÜYÜMENİN TEMELİ
Bugün KOBİ ve girişimcilerin toplam kredilerden aldığı pay yüzde 24. Biz KOBİ’lerimize inanıyoruz. Avantajlı ürün, hizmet ve çözümlerimizle KOBİ’lerimize desteğimizi sürdürüyoruz. 2012’nin ilk altı ayında KOBİ’lere yönelik kredilerimizi yüzde 12 artırdık. KOBİ ve kurumsal kredi desteğini 53 milyar TL’ye yükselttik. Endeavor tarafından belirlenen 29 parlak fikre 40 milyon TL kredi kullandırdık. Son çalkantıda “Yüksek Tasarruf-Yüksek Yatırım”a dayalı büyüme modeli uygulayan Asya ülkelerinin başarılı olduğunu görüyoruz.
TASARRUF ÖNEM KAZANACAK
Türkiye’de ise son 20 yılda yurtiçi tasarrufların milli gelire oranı yüzde 24’ten yüzde 12’ye geriledi. Tasarruf konusuna çok önem veriyoruz. Ana para korumalı fonlar, altın mevduatı, mevduat birikim hesabı gibi ürünlerimizle yatırımcıları tasarrufa teşvik ediyoruz. Değişen tüketici profili ve beklentiler de bankacılığı şekillendiriyor. Sosyal, lokal ve mobil olmak yani ‘SoLoMo’ kültürü yeni neslin en belirgin özelliği. Biz de “SoLoMo” kültürüne öncülük ediyoruz. Cep Kredi, web kredi, sms kredi gibi uygulamaları sunuyor ve yeni teknolojilere yatırım yapıyoruz. Bu yıl da 120 milyon dolar yatırım planladık.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz