Zirve'nin 2017 rotası

“En Beğenilen Şirketler” aynı zamanda pek çok beğeni kriterinde de ilk 20 içinde yer alıyor...

9.02.2017 14:13:190
Paylaş Tweet Paylaş
Zirve'nin 2017 rotası
Özlem Aydın Ayvacı
[email protected]

RADARDA YENİ İŞ MODELLERİ VAR

Arçelik A.Ş. 2017’de beğeni ligindeki sırasını bir basamak yukarı taşıdı ve Türkiye’nin en beğenilen 2’nci şirketi oldu. Arçelik A.Ş. Genel Müdürü Hakan Bulgurlu, 2017’de en fazla odaklanacakları ve kendilerini geliştirecekleri kriterleri şöyle anlatıyor: “Bugün 25 yıllık Ar-Ge deneyimiyle, 4 ülkede, 11 Ar-Ge merkezi ve 1.000’den fazla Ar-Ge çalışanına sahibiz. 2017’de Ar-Ge ofislerimizle uluslararası iş birliklerimizi güçlendirirken üniversite, enstitü ve start up şirketlerin oluşturduğu teknoloji ekosistemine daha yakın olacağız. Yeni iş modellerini radarımıza aldık. Perakende, bankacılık ve sağlık sektöründe yeni iş ortaklıkları üzerinde çalışıyoruz. Dijitalleşen ödeme sistemleri dünyasında inovatif modeller geliştiriyoruz. Yakın gelecekte sağlık ve giyilebilir sensörler alanında yeni projeleri hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Amerika’dan Asya Pasifik’e uzanan geniş coğrafyada bizi global hedeflerimize taşıyacak stratejik planımızı hazırladık. Organik büyümemizi hızlandırıyoruz. Yeni pazarlarda ise BM’nin 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne katkı sağlamak üzere çalışmalar yürütüyoruz. Dünyanın en verimli ve enerji tasarruflu ürünlerini geliştirmek üzere sorumluluğumuz olduğuna inanıyoruz.”

EN İYİ DENEYİM, EN YÜKSEK DEĞER VAADİ
Garanti Bankası, En Beğenilenler Ligi’nde bu yıl 3 basamak sıçradı ve 4’üncü oldu. Garanti Bankası Genel Müdürü Fuat Erbil, bankanın iş modeli, müşterilerine sunduğu ürün ve hizmetlerdeki yenilikçi yaklaşımı ve paydaşlarına yarattığı değer ve kaliteli insan kaynağıyla farklılaştığını söylüyor. Erbil, 2017’de odaklanacakları temel kriterleri şöyle açıklıyor: “Önümüzdeki dönemde hizmet modelimizi yenilemeye ve dönüştürmeye devam edeceğiz. Müşterilerimizi tüm faaliyetlerimizin odağına koyarak onlara en iyi deneyimi yaşatmayı, tüm yatırımcı ve paydaşlarımıza en yüksek değeri yaratmayı ve yatırım yapmayı sürdüreceğiz. Hem finansal başarılarımızla hem teknoloji ve yenilikçilikte öncülüğümüzle hem de çevre, sürdürülebilirlik, eğitim, girişimcilik, kültürsanat gibi pek çok alanda topluma sağladığımız destekle Türkiye’de örnek bir örgütlenmeye sahibiz. Amacımız, iş modelimizi teknolojiye ve değişen çağa hızlı bir şekilde adapte ederek değişen müşteri taleplerine karşılık verebilmek.”

DEĞERLER, STRATEJİ VE İNSAN
Eczacıbaşı Topluluğu, 2016’nın en beğenilen 10’uncu şirketi oldu. Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Erdal Karamercan, 2017’de odaklanacakları beğeni kriterlerini şöyle açıklıyor: “İlki değerler… Bu değerler geçmişten gelir ve kurumunuzu geleceğe taşır. Kararlarınızın, aldığınız aksiyonların ve paydaşlarınızla ilişkilerinizin merkezinde hep bu değerler vardır. İkincisi stratejiler… İşinizi, ekibinizi, kendinizi ve ekosisteminizdeki unsurları bu stratejilerle geliştirirsiniz. Kendimizi hep bir maraton koşucusu olarak değerlendirdik. Sadece kısa vadede elde edilebilecek faydalara odaklanmadık. Topluluğumuzun tüm paydaşlarına sunduğu faydaları bir değer olarak görüp bu değeri büyütmeye çalıştık. 2017 yılı için de böyle olacak. Üçüncüsü, insan… Ana odağımız da en güçlü ve en başarılı yanımız da insan. Topluluğumuza yeni katılan arkadaşlarımız arasında kadınların sayısının artırılmasından, liderlik kademelerine daha fazla kadının yükselmesine kadar her seviyede hedefler belirliyor, her yıl bu hedefleri aşmaya çalışıyoruz. 2017 yılı için çıtayı daha da yükseltmeyi hedefliyoruz.”~KOŞULSUZ MÜŞTERİ MUTLULUĞU
Boyner Grup CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner, geçmişte uyguladıkları gelecekte de sürdürecekleri tüm stratejilerin tek bir noktaya, tek bir ana stratejiye odaklandığını söylüyor. “O da koşulsuz müşteri mutluluğu” diyor. Boyner bu odaklarını şöyle açıklıyor: “Yıllar içinde bize yatırım yapma cesareti veren, sınırsız düşündüren ve bizi büyüten şey her bir müşterimizle kurduğumuz ilişki oldu. Birçok yenilikçi ürün, servis ve iş modelini de yine koşulsuz müşteri mutluluğunu sağlamak hedefiyle gerçekleştirdik. Farklı kanallardan yeni müşterilerle buluşmak kadar yıllardır birlikte olduğumuz müşterinin mutluluğunu daha da artırmak tüm grup olarak var olma, nefes alma nedenimiz. Hem dijital hem geleneksel kanallarımızda müşterimiz için eşsiz bir deneyim yaratmak 2017’de en büyük stratejik önceliğimiz olacak. Bu müşteri ve yenilikçilik odaklı yaklaşımımızın mimarları tabii ki çalışanlarımız. Boyner Grup çalışanlarını desteklemeye, onların yenilikçi fikirlerine yatırım yapmaya ve içlerinden yeni liderler yetiştirmeye 2017’de de devam edeceğiz. Boyner Grup’ta toplumsal gelişimi ve sosyal projelerimizi işimizin ayrılmaz parçası olarak görüp, yenilikçi bakış açımızı bu işlere de yansıtmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bireysel bağışçılı��ı ve sosyal girişimciliği destekleyen Buluşum’a da, tedarik zincirimizdeki kadın girişimcileri destekleyen “İyi İşler”e de çok önem veriyoruz.”

DAHA İYİ MÜŞTERİ DENEYİMİ
“En Beğenilen Şirketler” araştırmasında Migros, 13 yıldır organize perakende sektörünün en beğenilen şirketi seçiliyor. Şirket ayrıca 2016’da en beğenilen 20 şirket arasında da yer aldı. Migros Genel Müdürü Özgür Tort, 2017’de önceliklerini şöyle ifade ediyor: “Müşterilerimizin daha iyi bir alışveriş deneyimine sahip olmaları için teknolojinin tüm olanaklarından faydalanıyor ve çalışmalarımızı güncelliyoruz. Her müşteriye tek müşteri bakış açımız ve fark yaratan kampanyalarımızla hem akla hem kalbe hizmet etmeye odaklıyız. 2017 yılında da odak noktamız; müşterilerimize daha da yakınlaşarak onların istek ve beklentilerine hızla cevap vermek, tazedeki üstünlüğümüz, teknoloji avantajımız ve üstün hizmet anlayışımızla daha iyi bir müşteri deneyimi yaşatmak olacak. Bu yılın sonuna kadar 200 yeni mağaza açma hedefimizi aşacağız. 2017 yılında da daha çok noktadan, daha çok tüketiciye ulaşarak benzer bir büyüme gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.”

“HEDEFİMİZ AR-GE ÜSSÜ YAPMAK”
BSH Türkiye, En Beğenilenler Ligi’nde ilk 20’nin değişmeyen şirketlerinden biri. BSH Türkiye CEO’su Norbert Klein, 2017’de yenilikçilik stratejisi, uluslararası pazarlar ve buna bağlı pazarlama stratejisine odaklandıklarını söylüyor ve şöyle devam ediyor: “BSH Grubu 2014 yılı itibarıyla Afrika, Orta Doğu, Orta Asya, Ukrayna, Rusya ve Beyaz Rusya’yı kapsayan, 2 milyar kişinin yaşadığı 89 ülkenin yönetimini BSH Türkiye’nin sorumluluğuna verdi. Yönetimimizdeki tüm ülkelere yönelik pazarlama stratejileri ve marka konumlandırma çalışmaları 2017 yılında da bizim için kritik önem taşımaya devam edecek. BSH için inovasyon, teknolojiyi yaratma sürecinin vazgeçilmez bir parçası. 2015 yılında grubumuz Ar-Ge yatırımlarını bir önceki yıla göre yüzde 20,6 oranında artırarak toplam 450 milyon Euro yatırım yaptı. Bu yatırım tutarı, şirket gelirinin yüzde 4’üne karşılık geliyor. Türkiye’yi bir Ar-Ge üssü olarak konumlamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”~“KATMA DEĞER YARATMAYA DEVAM”
Unilever Türkiye, En Beğenilen Şirketler Araştırması’nda uzun bir bekleyişten sonra ilk defa ilk 3 arasında kendine yer buldu. Unilever Türkiye, Orta Asya ve İran Yönetim Kurulu Başkanı Harm Goossens, 2017 yılında yenilikçilik, çalışan memnuniyeti ve toplumsal sorumluluk konularının odak noktalarında olmaya devam edeceğini söylüyor. Goossens şöyle devam ediyor: “Yenilikçilik ve sürdürülebilir büyüme için Türkiye’de yatırım yapmaya devam ediyoruz. 2017’de devreye alınacak olan yeni fabrikamız üretim kapasitemizi önemli ölçüde artıracak. Yeni fabrikamızın yarattığı bir başka katma değer de çevreye saygılı ‘yeşil fabrika’ olması. Yeni yatırımımız, ‘Çöplüğe Sıfır Katı Atık’ statüsünde ve LEED sertifikasına sahip Türkiye’deki ilk ve tek ev ve kişisel bakım ürünleri fabrikası olacak. Türkiye, Unilever Global için başlıca yetenek merkezlerinden biri. Türkiye, Unilever’e yönetici pozisyonu için yetenek ihracatı gerçekleştiren ilk 5 ülke arasında yer alıyor. Çalışan bağlılığını sağlamak Unilever için çok önemli bir konu ve sürdürülebilir başarı için bunu bir öncelik olarak görüyoruz.”

COLMAN DEEGAN / VODAFONE TÜRKİYE CEO’SU
“HEDEF EN İYİ MÜŞTERİ DENEYİMİ”
GÜÇLÜ YANIMIZ

Vodafone’un farklı kıtalarda sunduğu global deneyimden ve mobil telekomünikasyon sektörüne getirdiği inovatif yaklaşımlardan yararlanıyoruz. Gücümüzü, global deneyimimiz ile yerel pazar iç görümüzün yarattığı sinerjiden alıyoruz.
YATIRIMA DEVAM
Uzun vadeli büyüme vizyonumuz doğrultusunda, Türkiye’ye önemli yatırımlar yapmayı sürdürüyoruz. Bugüne kadar yaptığımız yatırımlar, satın alma bedeli dahil, 19 milyar TL’ye yaklaştı. Gelecek planımız tek bir hedefe dayanıyor: Abonelerimize en iyi müşteri deneyimini sağlamak. 4 bileşenli bir stratejik yaklaşımımız var: Müşteri odaklılık, inovasyon, çifte sorumluluk (ticari ve sosyal sorumluluk) ve çalışanlarımız.
MÜŞTERİ VE İNOVASYON
Vodafone olarak ticari faaliyetlerimizin tamamında müşteri odağımızı koruyoruz. Müşterimizi memnun ederken, bir yandan da tüketicilerimizin zihinlerinde ve kalplerinde sevilen bir marka yaratmayı hedefliyoruz. Kasım 2014’te yenilikçi girişimcilik ekosistemi Vodafone Fikir Çarkı’nı oluşturduk. Türkiye’den global markalar yaratmak amacıyla, genç girişimcilerimizi desteklemeye devam edeceğiz. 
SORUMLULUKLARIMIZ
Ticari faaliyetlerimiz kadar sosyal sorumluluklarımızı da öncelikli görüyoruz. Bu anlayışla, faaliyete geçtiğimiz ilk yıllarda Türkiye Vodafone Vakfı’nı kurduk. Vakfımız, 2007’den bu yana yaklaşık 4 milyon kişinin hayatına dokundu, 29 milyon TL sosyal yatırım yaptık.

TANKUT TURNAOĞLU / P&G TÜRKİYE VE KAFKASYA YÖNETİM KURULU BAŞKANI
“ÇALIŞANA, TOPLUMA VE YENİLİKÇİLİĞE ODAKLANMAYA DEVAM”
YENİLİKÇİLİK

2017’de çalışan stratejisi, yenilikçilik ve toplumsal sorumluluğa odaklanmaya devam etmeyi planlıyoruz. P&G, dünyada Ar-Ge’ye 2 milyar doların üzerinde yatırım yapıyor. Türkiye’de de bu amaçla yola çıktık ve farklı kategorilere ismini veren markalarımızla birlikte ilklere imza attık. Türkiye’deki hanelerin yüzde 95’ine ulaşıyoruz.
TOPLUMSAL SORUMLULUK
Çevreye dair ayak izimizi projelerle küçültürken; sosyal ayak izimizi aynı oranda büyütüyoruz. Türkiye’de yürüttüğümüz sosyal sorumluluk programları için 2015-2016 mali yılında 18 milyon Türk Lirası yatırım yaparak yaklaşık 3 milyon kişinin hayatına dokunduk.
ÇALIŞAN STRATEJİSİ
Çalışanlarımız en değerli varlığımız. İşe başlayan tüm çalışanlarımızı yarının yöneticisi ve lideri olarak değerlendirip buna göre yatırım yapıyoruz. İçeriden terfi sistemi ile çalışanlarımızın liderlik pozisyonlarına doğru gelişmelerini sağlıyoruz. Çeşitli coğrafyalarda kariyer olanakları sunuyoruz. 100’e yakın Türk çalışanı, yurt dışında çeşitli kademelerde görev alıyor.~GALYA FRAYMAN MOLİNAS / COCA-COLA TÜRKİYE, KAFKASYA VE ORTA ASYA BÖLÜMÜ BAŞKANI
“EKOSİSTEME DEĞER KATACAĞIZ”
YENİLİKÇİ PAZARLAMA

2017 yılında da yenilikçi bir pazarlama bakış açısıyla markalarımıza yatırım yaparak ekosistemimize, sosyal sorumluluk projelerimizle topluma ve İK politikalarımızla çalışanlarımıza değer katmaya devam edeceğiz. Tüketicilerimize damak zevkleri ve yaşam biçimlerine uygun seçim yapma olanağı sağlamak için birçok yenilik gerçekleştiriyoruz. Coca-Cola’nın seçenek sunma taahhüdüne ve Coca Cola markasının gücüne vurgu yapıyoruz.
SÜRDÜRÜLEBİLİR YAKLAŞIM
Su kaynaklarının korunması ve kadınların ekonomik ve sosyal anlamda güçlenmesini 2017 yılı için de önceliklerimiz olarak belirledik. Geleceğin Tarımı ve Gece Sulaması gibi sosyal sorumluluk projeleriyle çok önemli bir başarı elde ettik. Kız Kardeşim projesi ile 1.000’e yakın kadına ulaştık. 2017’de bu iki alandaki çalışmalarımızı büyüterek devam ettireceğiz. İK politikalarımızda katılımcı yönetim anlayışını benimseyen yaratıcı ve dinamik bir iş ortamının önemine inanıyoruz. Ekosisteme değer katacağız.

LEVENT ÇAKIROĞLU / KOÇ HOLDİNG CEO’SU
“DİJİTAL DÖNÜŞÜME ODAKLANDIK”
BÜYÜME STRATEJİSİ

Topluluğumuzu küresel büyüme vizyonuyla yönetiyoruz. Vizyonumuzu sürdürülebilir, kârlı büyüme stratejisi ile destekliyoruz. Bu stratejinin en önemli taşıyıcılarını da; inovasyon gücü, teknoloji sahipliği, marka yönetimi ve tasarım yetkinliği olarak ifade ediyoruz. Bütün bunları gerçekleştirecek en önemli unsur insan kaynağı. Bu nedenle en çok odaklandığımız konulardan biri de doğru insan kaynağına sahip olmak ve onların değişen ihtiyaçlara göre geliştirilmesi.
TEKNOLOJİ SAHİPLİĞİ
Sürdürülebilir, rekabetçi iş modeli açısından teknoloji sahipliğini çok önemsiyorum. Ar-Ge yatırımlarımızı kesintisiz hatta artırarak sürdürüyoruz. Mobil iletişim, nesnelerin interneti, yapay zeka, veri analitiği, robotik gibi alanlarda hızla gelişen teknolojiler, bir yandan önemli fırsatlar getirirken diğer yandan bu değişimi yönetemeyen şirketler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu nedenle topluluk genelinde dijital dönüşüme odaklandık.
ÇEŞİTLİLİK
Özellikle son yıllarda toplumsal cinsiyet eşitliğini merkeze alan projelerimiz doğrultusunda kadın çalışan sayısındaki artış ve farklı coğrafyalarda büyüyen uluslararası operasyonlarımız sayesinde çalışanlarımızın her geçen gün daha çeşitli bir yapıya kavuşması bizleri mutlu ediyor ve güçlendiriyor.
TOPLUMSAL GELİŞİM
Daima ekonomik ve toplumsal gelişimi bir bütün olarak görüyoruz. Sürdürülebilirliği merkezine alan toplumsal projelerle, ülkemizin daha hızlı kalkınmasına destek olmayı ve fayda sağlamayı amaçlıyoruz. Koç Topluluğu güçlü bir kurumsal yapıya sahip, tüm iş süreçlerinde şeffaflık ve iyi yönetim ilkeleriyle yol alan bir kuruluş. Kurum kültürümüz ve evrensel değerlere olan bağlılığımız topluluğumuzun bugünkü itibar seviyesine ulaşmasının temel belirleyicileri arasında yer alıyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz