Bisikletimle keşfetmeyi seviyorum

Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young’la, bisiklet hobisini ve iş dışı yaşamının detaylarını konuştuk.

24.09.2014 16:16:470
Paylaş Tweet Paylaş
Bisikletimle keşfetmeyi seviyorum
Bosch Türkiye Temsilcisi  Steven Young, aslında çocukluğundan beri bisiklete biniyor. Ancak son 3 yıldır adeta tutkunu olmuş. İş ve özel yaşam dengesine çok önem veren Young, ayda en az bir kez arkadaşlarıyla 100 kilometreye varan bir mesafeyi bisikletle dolaşıyor. Young, “Arabayla gezerken göremediğiniz yerleri bisikletle çok güzel keşfediyoruz.

Güzergahlarımız doğayla iç içe. Bisiklet müthiş bir spor. İş dünyasının profesyonellerine ve çalışan arkadaşlara tavsiye ederim. Günde 1,5-2 saat kapalı bir mekanda spor yapmaktansa bu şekilde zamanınızı değerlendirirseniz çok faydasını görürsünüz” diyor.

teven Young, Bosch’un Türkiye’deki en üst düzey yöneticisi. 1995 yılında bekar olarak ve sadece 3 yıllığına Türkiye’ye gelmişti. Şimdi Ayşe Hanımla evli ve Eren (7) ile Kerim (16) adlı iki erkek çocuk babası. Türkiye’de bu yıl 18’inci yılını geçiriyor. Aslında Young’ın Türkiye ile olan gönül bağı bundan çok öncesine dayanıyor. Young’ın annesi Türk, babası ise Avustralyalı. Bu nedenle Türkçeyi ve Türk kültürünü annesinden dolayı iyi biliyor.

Beykoz Acarkent’te 3 katlı bahçeli bir evde yaşayan Young, iş ve özel yaşam dengesine çok önem veriyor. İş dışındaki her anını kaliteli geçirmeye çalışıyor. Boş bulduğu her an bahçeyle ilgileniyor, bisiklete biniyor, golf oynuyor, siteden sanayici arkadaş grubuyla yürüyor, çocuklarıyla basketbol ve futbol oynuyor.

Baharda, sonbaharda hatta kar yağarken bile barbekünün başına geçiyor. Young, tüm bu aktivitelerinden keyif alıyor ama son 3 yıldır kullandığı elektrikli bisikletini bir başka seviyor. Ayda en az bir kez 4-5 arkadaşıyla birlikte Büyükada, Polonezköy ya da Bostancı-Pendik hattında bisikletiyle dolaşıyor. Young, “Bisikleti çok severim. Çocukluktan gelen bir alışkanlık. Elektrikli bisiklete biniyorum.

Motosiklet gibi değil yine sürekli pedal çeviriyorsunuz. Elektrik kısmı yokuşa geldiğinizde ya da zorlandığınız zaman size destek veriyor. Pedal çevirmenizi kolaylaştırıyor. Avrupa’da bisiklet kültürü var. İnsanlar hafta sonu gelince ailece bisiklet sürmeye gidiyor. Günde 80-100 kilometre gayet olağan. İstanbul’un da her yeri yokuş. Yokuşlarda bisiklet sürmek de çok keyifli. Herkese bisiklete binmeyi tavsiye ediyorum” diyor. Capital, Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young’la, bisiklet hobisini ve iş dışı yaşamının detaylarını konuştu:~

Bir gününüz nasıl geçiyor?
Hafta içi sürekli seyir halindeyim. Dolayısıyla bir mekanım yok. Ne kadar ofislerim de olsa şu cihaz yanımda olduğu sürece benim için her yer ofis. Hafta sonları ailemle kaliteli zaman geçirmeye çalışıyorum. Fakat iş gereği davetler, resepsiyonlar, seyahatler de oluyor. Oğullarım Eren ve Kerim’le zaman geçirmeyi çok severim.

Birlikte basketbol ve futbol oynarız. Ailece yemeğe gideriz. Bunun dışında kendime ayırdığım zamanda golf oynamayı severim. Golf, Avusturalya’da öğrendiğim bir spor. İş hayatımın dışındaki arkadaşlarımla da zaman geçiririm. Cumartesi-pazar derken zaman akıp gidiyor.

Beykoz Acarkent’te yaşıyorum. Bu sitede spor imkanlarımız var. Siteden bir grubumuz var. Hafta sonları hep beraber yürüyüş yapıyoruz. Yürüyüşün sonunda sosyal imkanlarımız oluyor. Bir bakıyorsunuz tekrar pazartesi sabahı olmuş.

Bisiklete binmeyi de çok sevdiğinizi biliyoruz. Ne zamanlar bisiklete biniyorsunuz?
Bisikleti çok severim. O da çocukluktan gelen bir alışkanlık. Elektrikli bisiklete biniyorum. Bosch’un yaptığı bir motor takılı bisiklete. Motosiklet gibi değil tabii yine sürekli pedal çeviriyorsunuz. Elektrik kısmı yokuşa geldiğinizde ya da zorlandığınız zaman size destek veriyor. Pedal çevirmenizi kolaylaştırıyor. Sanki yokuşta değil de düzlükte pedal çeviriyor gibi oluyorsunuz. Yokuşta da çok rahat ilerleyebiliyorsunuz. Siz bir pedal çevirirken bisiklet de sizi dört kat destekliyor.~

Ne kadar süredir elektrikli bisiklet kullanıyorsunuz?
Üç yıldır piyasada. Avrupa’da çok yaygınlaştı. Bu bisikletlerden geçen yıl Avrupa’da 1 milyondan fazla satıldı. Sadece 300 bin tane Almanya’da satıldı. Türkiye’de yok denecek kadar az. Avrupa’da bisiklet kültürü var. İnsanlar hafta sonu gelince ailece bisiklet sürmeye gidiyorlar. Günde 80-100 kilometre gayet olağan. İstanbul’un da her yeri yokuş. Yokuşlarda bisiklet sürmek de çok keyifli. Bebek yokuşunda sürmeyi ben de denedim.

Kimlerle birlikte bisiklete biniyorsunuz ve nasıl bir rotada ilerliyorsunuz?
Arkadaşlarla bisiklete biniyorum. Üç rotamız var. İlki Büyükada. Orada yokuşları ve etrafı gezerek çok güzel bir gün geçirebiliyoruz. Faytonları da yokuşta hızlı bir şekilde geçebiliyoruz. İkincisi Beykoz’un arkasında Karadeniz’de bir güzergahımız var. Beykoz’dan Riva’ya kadar gidip geliyoruz. Üçüncüsü de Bağdat Caddesi’nde Bos-tancı’dan başlayıp Pendik’e kadar gidiyoruz sonra da geri dönüyoruz. Bu rotaların hepsi çok keyifli.

Bisiklete ne kadar vakit ayırıyorsunuz? Hafta sonları mı biniyorsunuz?
Ayda bir kez üç güzergahın bir tanesinde arkadaşlarla birlikte bisiklete biniyoruz. Hem sosyalleşiyoruz hem spor yapma imkanı yakalıyoruz.

Ekibinizde kaç kişi var?
En az 2, en çok 5 kişi oluyoruz.

Türkiye’de yollar bisiklet için müsait mi?
Her yer değil ama seçtiğimiz güzergahlar müsait. Rahat rahat binebiliyoruz. Sürat bile yapabiliyoruz.~

Peki bisiklet yaz sporu mu?
Yaz sporu ancak kışın da her gün kar ya da yağmur yağmıyor. Her mevsim çok rahat yapabileceğiniz bir spor.

Güzergahlar kaç kilometre?
Bir güzergah 30 kilometreden başlıyor 100 kilometreye kadar uzayabiliyor.

Arkadaşlarınız da elektrikli bisikleti mi kullanıyor?
Arkadaşlarla gezdiğimiz elektrikli 4 bisikletimiz var. Aramıza katılmak isteyen normal bisikletli arkadaşlar da var. Onlar da bize özeniyorlar. Galiba birer elektrikli bisiklet onlar da alacak. İsterseniz bisikletin elektriği ka-patılabiliyor. Elektrikli bisiklet kullanmayı şiddetle tavsiye ediyorum çok da pahalı değil.

Bisiklet kullanınca kendinizi daha sağlıklı hissediyor musunuz?
Bütün kasları çalıştırıyor ve en çok kalori harcatan spor. Bir de açık havada kafanız rahatlıyor. Hafta içi sürekli ofiste, uçakta, otelde, toplantıda yani sürekli iç mekanlardayız. Kendinizi dışarıya attığınız zaman nefes alıyorsunuz. Yeni haftaya daha iyi başlıyorsunuz.

Kaç yıldır Türkiye’desiniz?
Türkiye’ye 1995’te bekar olarak ve sadece 3 yıllığına gelmiştim. On sekiz yılımı bitirdim.~

Mükemmel bir Türkçeniz var. Nasıl bu kadar iyi konuşuyorsunuz?
Annem Türk, babam Avustralyalı. Otuz yaşıma kadar Avusturalya’da yaşadım. Buraya geldiğimde Türkçem bunun yarısı kadardı. Annem evde bize Avustralya’da Türk kültürünü öğretti. Doğuştan bilgim vardı. Sonra 1,5 yıl Almanya’da yaşadım. Oradaki şirket bana Türkiye’de genel müdürlük teklif etti. Macera arıyordum. Avustralya dünyanın en güzel ülkelerinden biri.

Sidney’de yaşıyordum ancak heyecan yoktu. Kariyer yapmak isteyen bir genç için imkanlar kısıtlıydı. İçim kıpır kıpırdı ama ülke yüzde 2’lerle büyüyordu. Her şey çok düzenli ve muntazamdı. Kırk yıllığına çıkıp 65’te geri dönerim diye bir hayat planlamam vardı. O nedenle isteyerek kariyerim için Avustralya’dan çıktım.

Peki hem anneniz hem eşiniz Türk. Bundan sonraki hayatınızda Avustralya’ya dönmeyi düşünüyor musunuz?
Avustralya’ya sık sık gidiyoruz. Geçen yıl çocuklarla birlikte orada tatil yaptık. Avustralya’dan kopmadık. Türkiye’de bir Avustralya komitesi var. Onlarla da iletişimdeyim. Büyükelçi olsun başkonsolos olsun kendileriyle çok yakın iletişim içindeyiz. Benim bu kadar süre Türkiye’de bulunmam, Türkiye hakkında onları bilgilendirmem onlar için bir değer tabii ki. Avusturalya’ya dönecek miyim? Avustralya’dan kopmam. Cevabı öyle vereyim.

Bisiklet dışında başka spor yapıyor musunuz?
Beykoz Acarkent’te ağırlıklı sanayici arkadaşlarımızdan oluşan bir yürüyüş grubum var. Bisiklet sürerek veya yürüyüş yaparak işin gerginliğini atıyoruz. Hem fiziksel hem zihinsel olarak hafta sonunda rahatlamaya çalışıyoruz. Arkadaşlık kurmak da işin bonusu oluyor.~

Golf de yaptığınızı biliyoruz. Golfe ne kadar zaman ayırıyorsunuz?
Golf zor. Hafta sonları da vaktim az. Golf en az üç saat normalde bir gününüzü alıyor. Golfü Silivri’de 9 delikli oynuyorum. Bisiklet kadar pratik değil. Genellikle bisikletimi ve arkadaşlarımı golfe tercih ediyorum.

Eşiniz ya da çocuklarınızla bisiklete biniyor musunuz?
Evet, oğlum Eren’in de bisikleti var ama daha küçük. Onlarla site içinde geziyorum. Eşim Ayşe katlamalı bayan bisikletine biniyor. Henüz iki kere Bağdat Cad-desi’nde bindi. Bir kere birlikte de bindik. Bisiklet aileyle de arkadaşlarla da tek başınıza da gayet güzel bir şekilde yapılabilir bir spor. Sıkıntısız ve ucuz. Herkese öneriyorum.

Yaz tatili planladınız mı? Tatilde ne yapacaksınız?
Yaz tatilini oğlum planladı. Bodrumda geçireceğiz. Aktur’da çok ciddi sosyal alt yapısı olan bir siteden ev tuttuk.

Genelde Bodrum’a mı gidersiniz?
Evet. Yaz tatilimi Türkiye’de yapmayı tercih ederim. Türkiye bence bir cennet ve Ege sahilleri favorim. Datça da nefis bir yer ve koyları müthiş. Bodrum çıkışlı birkaç tekne turu yaparız. Geçen yaz da Avustralya’ya gittik. Bu yıl sömestr tatilinde Brezilya’ya gittik. Çok hareketli bir yerdi. Biraz İstanbul’u andırıyordu.

"Bisikletle yeni yerler keşfediyorum"
DENGE İÇİN BİSİKLET

İş hayatımızla özel hayatımızı dengelememiz gerekiyor. Dolayısıyla işin dışında bir uğraşımızın mutlaka olması gerekiyor. Zinde kalabilelim, zenginleşelim ve görüş açımız değişsin diye. Bisiklet size egzersiz yaptırıyor. O bisikleti sürerken birçok kasımız çalışıyor. Vücudumuzun sağlıklı olmasını sağlıyor. Sağlıklı vücut demek sağlıklı kafa demek.~

TAVSİYE EDERİM
Arabayla gezerken göremediğiniz yerleri bisikletle çok güzel keşfediyorsunuz. Bahsettiğim güzergahlar doğayla iç içe. Bisiklet çok müthiş bir spor. Bisikleti iş dünyasının profesyonellerine ve çalışan arkadaşlara tavsiye ederim. 1,5-2 saat kapalı bir mekanda spor yapmaktansa bu şekilde hafta sonunuzu değerlendirirseniz çok faydasını görürsünüz. Ben çok faydasını görüyorum.

KÖY KAHVALTISI
Yeni keşifler oluyor tabii. Daha çok salaş yerleri tercih ediyorum. Yeşillikler içinde köy kahvaltısı yapıyoruz. Çok sevdiğimiz bir yer var. Ali Bahadır Köyü'nde Beykoz'un hemen arkasındaki mekanda harika köy kahvaltısı var. Orası çok keyifli bir yer ve bütün bisikletçilerin mekanıdır. Orada kendi grubumuzun dışında yeni insanlarla da tanışıyoruz.

"Aileme ve evime vakit ayırırım"
BARBEKU KEYFİ

Güzel havalarda sıkça barbekü yapıyoruz. Yaz aylarında hep evde olmuyoruz. Kınalıada'da Ayşe'nin annesinin bir yazlığı var. Oraya da gidiyoruz. Dolayısıyla barbekü baharda başlıyor bir de sonbaharda yani adada olmadığımız dönemlerde oluyor. Kar yağdığı zaman ise çok keyifli oluyor.

SİTEDEN ÇOK MEMNUNUM
Beykoz Acarkent, İstanbul'un içinde bir inci. Burayı yaşamayı isteyerek ve bilinçli bir şekilde seçtik. Buraya taşınalı 4 yıl oldu. Yıllarca Bahçeşehir'de yaşadıktan sonra buraya taşındık. Şehre çok yakın ve doğanın ortasındayız. Her türlü imkana sahibiz.~

BAHÇEYİ ÇOK SEVİYORUM
Evimin bahçesiyle ilgilenmeyi çok seviyorum. Dinleniyorum ve enerjiyi toprağa veriyorum. Kiraz, erik, armut, ıhlamur, manolya, yasemin, elma, kayısı ve zeytin ağaçlarımız var. Gül, ortanca, sardunya gibi çiçeklerimiz de var. Bahçeye havuz yaptırabilirdim ama ben evin bahçesinde havuza karşıyım. Özellikle bahçe olarak kalmasını tercih ettim.

ÇOCUKLARLA EŞİT GÖZ HİZASI
Çocukların ikisi de gelişme çağında. Dolayısıyla her ikisine de ayrı ayrı zaman ayırmaya çalışıyorum. Onları hayata hazırlamaya çalışıyorum. Çocuklarımla ayrı ayrı sohbet ederim. Onlarla aynı göz seviyesinde olmaya çok özen gösteriyorum. Kerim Beşiktaş'ın altyapısında lisanslı basketbolcuydu. Ara verdi. Birlikte basketbol da oynarız. Eren ise biraz müziğe meraklı piyanoya başladı.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz