İşte yöneticilerin mutlu etme taktikleri!

Hangi şirkette çalışanlar için ne yapılıyor?

2.10.2014 12:00:110
Paylaş Tweet Paylaş
İşte yöneticilerin mutlu etme taktikleri!
Starbucks’ın kurucularından Howard Behar, “Hizmetçi lider olmamız lazım, Çalışanların isteklerini gözden geçirmeli, onları bütün olarak şirketin ortak hedefinde buluşturmalı bir lider” diyor. Aslında Behar’ın dikkat çektiği bu gerçeğin pek çok lider de farkında.

İşte bu nedenle pek çoğu, çalışanlarını anlamak, onları dinlemek, sıkıntılarına çözüm bulmak en önemlisi de onları ortak bir hedef etrafında buluşturmak için çok çeşitli yöntemler deniyor.

Bazıları sabah kahvaltılarını ya da öğle yemeklerini bir fırsat olarak değerlendirirken, bir bölümü onlarla birlikte sinemaya, tiyatroya, konsere gitmeyi tercih ediyor. Aralarında çalışanına özel notlar yazan da bulunuyor.

Çalışanlarıyla koşuya çıkanlar, masa tenisi oynayanlar ise sporun birleştirici ve bağ kurucu özelliğini devreye sokuyor. Aileleri de işe katanlar, hafta sonu etkinlikleri planlayanlar da var. Bütün bu çabaların arkasında ise mutlu bir çalışana sahip olmak gerçeği yatıyor. Çünkü araştırmalar gösteriyor ki mutlu çalışanlar, daha üretken, daha sadık ve daha başarılı. İşte iş dünyasının liderlerinin çalışanı mutlu etme taktikleri...

YEMEKLER BİR FIRSAT
Pek çok lider, çalışanı dinlemek, fikirlerini almak ve kendisine değer verildiğini göstermek için yemek ve kahvaltıları bir fırsat olarak görüyor. Siemens Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Hüseyin Gelis, bu liderlerden biri.

Çalışan motivasyonu için ilk kuralın şirketin ortağı olduklarını hissettirecek bir açık iletişim olduğunu düşünen Geliş, “Bir CEO’nun ulaşılabilir olması gerekir. Bu amaçla çalışanlarla iletişim kurabilmek için çeşitli yollar kullanıyorum” diyor.~
Ayda 2 kez müdür pozisyonunda olmayan çalışanlarla öğle yemeği yiyen Geliş, bu yemeklerde onların sorularını, önerilerini ya da iletmek istedikleri diğer konuları dinliyor. “Her pazartesi sabahı tüm direktörlerle şirket ve çalışanlarla ilgili önemli konuları paylaşıp tartıştığımız pazartesi kahvaltıları yapıyoruz” diyen Gelis, erişilebilir olabilmek adına en çok sosyal medya kanallarını kullanıyor.

“Ancak, birbirimizi dinlediğimizde çalışanları da memnun edecek inisiyatifleri belirleyebileceğimize inanıyorum” diye konuşuyor. Deloitte Türkiye CEO’su Hüseyin Gürer, işyerinde mutluluğunu sağlamak için “Hayattan Tatlar” adı altında yemek ve workshop gibi farklı temalarla çalışanlarla buluştuğunu söylüyor.

Gürer, “Çalışanlarımızı mutlu etmek için birebir dokunmaların sihrine inanıyorum. Bu sebeple kahvaltı organizasyonları düzenliyorum. Bunların çok verimli ve yakınlaştıran bir etkisi olduğunu düşünüyorum. Çalışanların motivasyonu, birey, ekip ve şirket performansını direkt etkiliyor” diye anlatıyor.

MOTİVASYONA SANAT DESTEĞİ
Bazı yöneticiler ise çalışanla daha yakın ve samimi bir iletişim kurmak için sanatsal etkinlikleri kullanıyor. Otokoç Otomotiv Genel Müdürü Görgün Özdemir, iş dışında da çalışanlarla bir araya gelmek için fırsat yarattığını söylüyor.

Özdemir, kasım ayı sonunda çalışma arkadaşlarıyla birlikte çektikleri fotoğraflardan oluşan ‘Dönüşüm-Hurdanın Yolculuğu Fotoğraf Sergisi’ adlı bir fotoğraf sergisi açtıklarını anlatıyor.

“Mutlu çalışan mutlu müşteri demektir” diyen Özdemir, önümüzdeki dönemde de iç iletişim faaliyetlerine ağırlık vereceğini söylüyor: “Örneğin çalışma arkadaşlarım küçük bir teatral ders ile birlikte çalışırken deneyimledikleri ilginç ama bir o kadar da düşündürücü noktaları sahnede skeçler halinde sergileyecek.”~
Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı da çalışanlarla sosyal paylaşımların motivasyonu artırdığını düşünen yöneticilerden biri... “Zafere Hücum” filmini çalışanlarıyla birlikte sinemada izleyen Kolbaşı, ofiste flamenko gösterisi düzenlediklerini anlatıyor ve şöyle konuşuyor: “Çalışanlarımızla Andre Rieu konserine de gittik. 2014’te oynayacak ‘Notre Dame de Paris’ gösterisi için şimdiden biletlerimizi aldık. Bir de son çok çekişmeli geçen Playstation turnuvası düzenliyoruz.”

SPOR AİDİYETİ ARTIRIYOR
Sporu ve spor etkinliklerini, çalışanları motive etmek için etkili bir şekilde kullanan liderler de var. Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı bu liderlerden biri. Çalışanların boş zamanlarını verimli kılarak onları mutlu etmeyi hedefleyen Çaycı, Süper Lig’de mücadele eden bir masa tenisi takımı kurduğunu söylüyor.

Çaycı, bunun dışında müziği de çalışanlarla iletişim kurmak için bir araç olarak kullanıyor. “Genel müdürlük binamızın arkasındaki boş araziyi muhteşem bir bahçeye dönüştürerek çalışanlarımızın öğle tatillerinde ve özel günlerde hoş bir ortamda dinlenip eğlenmelerini sağlayan bir ortam yarattım” diyen yönetici, şirket bünyesinde bir Türk Müziği korosu kurarak çalışanların dinlenmelerine, kendilerini geliştirmelerine imkan sağladı.

Çaycı, “16 yıl önce kurulan bu koro çok başarılı oldu. Her yıl halkımıza konserler veriyor. Motivasyon çalışmaları şirket aidiyetini artırıyor. Bunun en önemli göstergesi ortalama kıdem yılımızın çok yüksek olması” diye konuşuyor.

Global Menkul Değerler Genel Müdürü Gökhan Özer, kendisini mutlu eden hobisini çalışanlarla paylaşan bir yönetici. Özer, “Koşu sporuyla ilgilendiğim için şirketimizde bu spora ilgi duyan çalışanlarımızla birlikte bir grup oluşturdum. Belgrad Ormanları’nda antrenman yapıp 26 Mayıs’ta Vodafone Istanbul Champions Running’e katıldık” diye konuşuyor.~
KİŞİYE ÖZEL TOPLANTI
Axa Holding’de de yöneticiler, olası iletişim bariyerlerini yok etmek için çalışanlarla baş başa vakit geçirmeye de özen gösteriyor. Axa Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Ererdi bu yaklaşımın öncülüğünü yapıyor.

Her yeni çalışanın şirkete adaptasyonunu hızlandırmak için “CEO ile öğle yemeği” aktivitesi gerçekleştirdiklerini anlatan Ererdi, “Katılımcılar bu yemek süresince hobilerini, özel yaşamlarında ilgilendikleri aktiviteleri bu sosyal ortamda paylaşıyor.

Ayrıca kişilere direkt olarak kutlama mailleri göndererek çalışanların katkılarının en üst seviyede fark edildiğinin mesajını veriyorum” diye konuşuyor. Herkesi ismen tanıdığını anlatan Ererdi, çalışanlarını gördüğü yerde son dönemde yaptığı işten bahsederek kutluyor.

Bu şirket içinde önemli bir motivasyon kaynağı oluşturuyor. Ererdi, 2014 yılında da “CEO ile 15 dakika” adı altında kişiye özel farklı bir format geliştirmeyi planladıklarını anlatıyor ve ekliyor: “Böylece kişisel veya mesleki paylaşımlarda bulunmak isteyen çalışanlarımızla birebir görüşme yapma fırsatı elde edeceğim.”

ÖZEL NOTLAR GÖNDERİYOR
Securitas Güvenlik Hizmetleri Türkiye Ülke Başkanı Murat Kösereisoğlu, kişisel dokunuşları önemsiyor. Bu dokunuşların hem motivasyonu artırdığını hem de aynı hedefe birlikte koşmayı hızlandırdığını düşünüyor.

Murat Kösereisoğlu, çalışanların kendini değerli ve özel hissetmelerini sağlamak için onların özel günlerini unutmuyor ve bizzat kendi el yazısıyla kutlama notları gönderiyor. Yönetici, “Onları önemsediğimi her fırsatta hatırlatıyorum” diye konuşuyor. Kösereisoğlu, çalışanların sıkıntılarını birebir dinlemek için “açık kapı” da politikası uyguluyor ve şöyle konuşuyor:~

“Çalışanlarımızla yarım saatlik görüşmelerde sorunlarını dinliyorum ve çözüm önerileri üzerinde duruyorum. Ayrıca kurum içinde idari kadromuzun akıllarına takılan soruları rahatça sorabilecekleri elektronik bir mesajkutumuz da var. Buraya gelen isimsiz sorular ilgili departmanlar ve benim tarafımdan cevaplanıyor.”

AKTİVİTELERLE PAYLAŞIM
Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Nil Bağdan’ın birinci önceliğini “pazartesi sendromu” olmadan herkesin her sabah mutlu ve keyifli bir şekilde ofise geleceği bir ortam yaratmak oluşturuyor. Bağdan, bu konudaki çabalarını “Hiyerarşik değil, demokratik bir iş ortamı yaratıyorum.

Aynı zamanda sosyal düzeyde paylaşımlarda bulunabileceğimiz çeşitli aktiviteler planlıyorum. Ofis dışı ekip kahvaltıları, ailelerle birlikte hafta sonu programları, sportif aktiviteler gibi” diye anlatıyor. Bağdan’ın yeni dönem projeleri de yine ekip üzerine kurulu. Bağdan bu projeleri şöyle anlatıyor:

“Software AG’nin Türkiye’deki yeniden yapılanması kapsamında kurumsal hedeflerimizi, bu yeni ekiple birlikte her bir ekip üyesinin katma değerini işin içine katarak belirleyeceğim ve birlikte takip edebileceğimiz bir yapı oluşturacağım.”

ALİ HAYDAR BOZKURT / TOYOTA PAZARLAMA VE SATIS CEO’SU
"HER DİLEĞİ TEK TEK OKUDUM"
DEĞER VERMEK LAZIM

Aslında insan oldukça karmaşık; yönetimi hem en kolay hem de en zor varlık. İnsanlara vakit ayırmak, değerli olduklarını hissettirmek ve gerçekten ne düşündüklerine ve hissettiklerine önem vermek, işleri oldukça kolaylaştırıyor.

Daha mutlu bir çalışma ortamı hazırlamak için 2013’ü “Eğlence Yılı” olarak anons ettik. İlk aksiyonumuz ise 2013 başında yeni yıl hediyesi olarak “serbest kıyafet uygulaması” başlatmak oldu.~

“BİR DİLEĞİM VAR”
Şirketin çeşitli yerlerine “Bir Dileğim Var!” kutuları koyduk. Çalışanlarımız şahsıma, daha mutlu ve verimli çalışabilmek için istek ve önerilerini yazdılar. Her bir dileği teker teker okudum ve bu taleplerle ilgili projeler geliştirmeye başladık.

Ayrıca departman toplantılarında çalışanlarımızın her biriyle sohbet edip yaptığımız tatillerden, dinlediğimiz müziklere ve başımızdan geçenlere kadar hayata dair her şeyden konuşuyoruz.

HEP BİRLİKTE SAHNEDE
Hayatta genel olarak kişiyi başarıya ya da başarısızlığa götürenin “iletişim” olduğuna inanıyorum. Bu inançla şirket içi iletişimi geliştirmek için sanatla bağlantılı bir aksiyon planladık. Şirketimizin tiyatro topluluğunun sanat yönetmenliği yaptım.

Provalar sonrası sahnelediğimiz oyunumuz, çalışanlarımıza ve ailelerine sahnelendi. Tiyatro deneyiminin gruplar arası iletişimin gelişmesine büyük katkı sağladığını gözlemledik.

AİLE GÜNÜ ETKİNLİĞİ
Benim için çalışanlarımızın mutlu işe gelmesi çok önemli. Bunun iş sonuçlarına katlanarak yansıyacağını görüyorum. Sosyal etkinlikler komitemiz “Toyotamania”, çalışanlarımızın hangi etkinliklerden keyif aldığını anketlerle ölçümlüyor. 2014’te aile etkinliklerine daha fazla yer vereceğimiz, çalışanlarımızın çocuklarının ebeveynlerinin çalıştığı ofisi yakından görecekleri aile günü etkinlikleri yapmayı planlıyoruz.~
CEOlar motivasyon İçin ne yapıyor?
1- Siemens Genel Müdürü Hüseyin Gelis, ayda 2 kez yönetici olmayan çalışanlarla yemek yiyor.
2- Deloitte Türkiye CEO’su Hüseyin Güler’in stratejisi özel kahvaltılarda buluşmak.
3- Otokoç Genel Müdürü Görgün Özdemir çalışanlarıyla birlikte fotoğraf sergisi açtı.
4- Arzum Genel Müdürü Murat Kolbaşı, sinema, tiyatro ve konserlere gidiyor.
5- Sarkuysan CEO’su Hayrettin Çaycı’nın Süper Lig’de mücadele eden masa tenisi takımı var.
6- AXA CEO’su Cemal Ererdi, adaptasyonu hızlandırmak için yeni çalışanlarla yemek yiyor.
7- Toyota CEO’su Ali Haydar Bozkurt, 2013 yılını eğlence yılı ilan etti.
8- TTNet Genel Müdürü Abdullah Kaya, ayak üstü sohbet fırsatları yaratmak için çalışıyor.

ABDULLAH ORKUN KAYA / TTNET GENEL MÜDÜRÜ
AYAKÜSTÜ SOHBETLER DAHA ANLAMLI
YÜZ YÜZE İLETİŞİM

Büyük bütçelerle muazzam İK programları hayata geçirebilirsiniz. Ancak günlük hayatta çalışanlarınızla temasınız bir üst perdedense o programlar gerçek anlamda çalışan memnuniyeti doğurmaz. Asansörde, koridorlarda karşılaştığınız çalışanlarınızla ayaküstü gerçekleştirdiğiniz sohbetler, toplantılarda vereceğiniz mesajlardan çok daha anlamlı. Ben çalışma arkadaşlarımla “karşılaşmak” için fırsatlar oluşturuyorum.

KISA MESAJ ETKİSİ
Örneğin bir yardımcımla toplantım varsa sürpriz yapıp onun ofisine gidiyorum. Bu vesileyle o katta 2-3 çalışanımızla karşılaşıyorum, ayaküstü sohbet ediyorum, şakalaşıyorum. Çalışanlarımızın düğünlerine katılmaya çalışıyorum, en azından telefonla tebrik ediyorum. Bazen tüm çalışanlarınıza vereceğiniz kısa mesajlar, üzerinde haftalarca çalışılan ödül programlarından daha etkili olabiliyor.~
SAMİMİYET ÖNEMLİ
Ay sonu performans rakamlarını gördüğümde tüm çalışanlarımıza 2-3 cümleyle teşekkür ettim. İK’nın hazırladığı bir metni kullanmak yerine o anki duygularımla mesaj yazdım. Aynı samimiyetle kaleme alınan cevaplardan son derece mutlu oldum. “Makam”dan gelen bir “ağırlık” beklentisi var. Ben bu kalıplara girmedim. Çalışma arkadaşlarım da beni mahcup etmedi. Samimiyetime rekorlarla dolu bir yılla karşılık verdiler.

GEZİNTİYE DEVAM
Çalışanlarımızın motivasyonu yüksek ve mutlu olduklarında, biliyoruz ki iş verimliliği de artıyor. Yurtiçinden ve yurtdışından saygın üniversitelerle bir eğitim programı üzerinde çalışıyoruz. Aramızdaki yıldızları keşfedip bu arkadaşlarımıza uzun vadeli yatırım yapmak istiyoruz. Bunların dışında ben yine bahaneler bulup koridorlarda dolaşmaya, çalışanlarımızla sohbet etmeye, şakalaşmaya devam edeceğim.

"DANTELLİ ÖRTÜYÜ ÖDÜLLENDİRDİM"
CİN FİKİR KUTUSU

İnovatif fikriyle şirkete katkısı olan çalışan takdir edildiğinde motivasyonu mutlaka artıyor. Şirketimiz içindeki “Cin Fikir” kutularının tek anahtarının sadece bende olduğunu tüm çalışanlar biliyor. Bu kutular, fikirleriyle bana mutlaka ulaşabildikleri yerler. İş geliştirme, verimlilik, sosyalleşme veya iş güvenliği konularında fikirleri değerlendirilen çalışanları herkesin olduğu bir ortamda ödüllendiriliyorum.

“BÜZGÜLÜ” İNOVASYON
Bizim iş prosesimizdeki kâğıt tozlarından dolayı barkod cihazlarımız bozuluyor ve yenileniyor. Çalışanlarımızdan biri, bu durumu fark edip kendi kendine bir çözüm bulmuş. Eşine dantelli, büzgülü örtüler ördürmüş; barkodlar üretimde gerekmediğinde üstlerini kapalı tutup gerektiğinde örtüleri açıyordu. Tanesi 1.500 Euro olan bu okuyucular, artık yılda sadece bir kere değişmeye başladı.~

EL ELE ÇALIŞIYORUZ
Bu çalışanımız, bizim ofisten göremeyeceğimiz bir iyileştirmeyle işletmeyi yılda 3 bin Euro kâra geçirdi. Kendisini ve eşini çağırarak ödüllendirdik. Ben de böyle bir çalışana sahip olmaktan dolayı çok gururlanıyorum. Bu tip katkılar, tüm organizasyona yayıldıkça şirketin genelinde bir inovasyon havası esmeye başlıyor. Böyle bir ortam içinde, şirketini geliştirmeye çalışan çalışanlarla el ele çalışmak müthiş keyifli.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz