"Çalkantıda yaşamayı öğrendik"

Tüpraş, petrol fiyatlarındaki yaklaşık yüzde 50’lik gerilemeye rağmen döviz fiyatlarının yukarı yönlü hareketi nedeniyle ciroda önemli bir kayıp yaşamadı. 2013 sonunda 41 milyar TL olan ciro, 2014’ün sonunda 39,7 milyar TL’ye geriledi. Tüpraş Genel Müdürü YAVUZ ERKUT, çalkantılı piyasalarda yaşamayı öğrendiklerini belirtiyor. Tüpraş’ın yaşamını sürdürebilmesi için her yıl en az 200 milyon dolar yatırım yaptıklarını söylüyor. Yeni yatırımlar için önce 3 milyar dolarlık dev yatırımı hazmetmeleri gerektiğine dikkat çeken Erkut, “Bir an önce borçlarımızı ödersek yeni yatırımlara girişebiliriz” diye konuşuyor.

10.09.2015 14:59:000
Paylaş Tweet Paylaş
"Çalkantıda yaşamayı öğrendik"
TÜPRAŞ GEÇTIĞIMIZ YILIN SONUNDA 3 MILYAR DOLARLIK bütçesiyle tarihin en büyük sanayi yatırımlarından birini hayata geçirdi. Fuel Oil Dönüşüm Tesisi’nin devreye girmesiyle Tüpraş’ın 4 rafinerisinden biri olan İzmit Rafinerisi Nelson Kompleksitesi Endeksi’nde 7,78’den, 14,5 seviyesine yükseldi. Böylece Tüpraş dünyadaki tüm rafineriler içinde dönüşüm endeksinde 1 numaraya yerleşti. Tüpraş, üretim kapasitesiyle Avrupa’nın 7’nci büyük rafinerisi oldu. Sadece kapasite değil, başka kıstaslarda değerlendirildiğindeyse Asya, Avrupa ve Ortadoğu-Afrika bölgesinde en büyük 2’nci rafineri konumuna ulaştı. 2008’deki büyük krizden sonra çalkantılı piyasalarda yaşamayı öğrendiklerini söyleyen Tüpraş Genel Müdürü Yavuz Erkut, 2014’te düşen petrol fiyatları ve öngörülemeyen dolar kuru hareketleriyle zor bir yıl geçirdiklerini belirtiyor. Tüpraş ve rafineri sektörü için en önemli performans göstergesi olan rafinaj marjlarının ise sürpriz şekilde yukarıda kaldığını kaydediyor ve “O nedenle 2014 zor bir yıl olmakla birlikte kasımdan itibaren 2015’i de içeren dönem genel olarak olumlu gelişti” diye konuşuyor. Türkiye’nin en büyük şirketi Tüpraş’ın genel müdürü Yavuz Erkut’un sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:
* Dünya ekonomisinde çalkantıların fazla olduğu, petrol fiyatlarının ve dolar hareketinin öngörülemediği bir yılı geride bıraktık. 2014’te bu ortam Tüpraş’ı nasıl etkiledi? 
Açıkçası 2008’deki o büyük krizden sonra çalkantılı piyasalarda yaşamayı öğrendik. Belki endüstrinin birçok kolunda kriz yaşandı ama petrol piyasasında çok daha ağırdı. O çerçevede de yönetimsel becerilerimizi geliştiriyoruz. Stok yönetimi, maliyet yönetimi ve varlık yönetimi kendimizi geliştirdiğimiz önemli alanlar oldu. 2014 rafinaj açısından baktığımızda zor bir dönemdi. Ancak 2008’de de benzer şekilde petrol fiyatlarında hızlı çöküşler yaşanmıştı. Dünya konjonktüründeki değişiklikler, Amerika’da kaya petrolünün giderek artan şekilde üretilmesi, daha sonra OPEC’in kasım ayında petrol üretimini düşürmeme kararı alması petrol fiyatlarının beklenenin altında bir seviyeye oturmasına neden oldu. Tüm bunlara rağmen rafineri marjları yukarıda kaldı. Bu da aslında rafinaj sektörü için tüm dünyada bir sürpriz oldu. 
* Neden sürpriz oldu? 
Her ne kadar dünyadaki tüketim artıyorsa da yeni devreye giren rafineriler var. Özellikle Uzakdoğu ve Ortadoğu biraz bizim piyasamızı da baskı altına alıyor. Yeni devreye giren rafineriler nedeniyle de piyasada marjların gevşeyeceği beklentisi hakimdi. Ancak özellikle güçlü benzin piyasası rafineri marjlarını destekledi. O nedenle 2014 zor bir yıl olmakla birlikte kasımdan itibaren 2015’i de içeren dönemde genel olarak olumlu gelişti. 
~
* Peki böyle devam eder mi? 
Uzakdoğu’da Çin’de büyümenin yavaşladığını yani beklenen büyüme hızının yakalanamayacağını göz önüne almak gerekir. Uzakdoğu’daki tüketim böyle devam etmez gibi gözüküyor. Özellikle piyasa fiyatlarına baktığımızda petrol fiyatlarındaki gibi düşüşler görüyoruz. Bunlar yeni bir çalkantı döneminin ön habercileri olabilir. Ama daha önceki dönemden edindiğimiz yönetimsel esneklik kapsamında kendimizi bu döneme de hazır tutuyoruz. Böyle bir dönemde 3 milyar dolarlık yatırımla Fuel Oil Dönüşüm Tesisi yatırımımızı devreye aldık. Tüm dünyada bunlar yaşanırken diğer yandan bu yeni yatırımımızı bitirip devreye almamız ve test çalışmalarını sürdürüyor olmamız da çok önemli. O da Tüpraş’a büyük bir güç katıyor. Bu tür çalkantılarda artık daha sağlam yapıda olacağımız kesin. 
* 2014 cironuzun düşüşünü petrol fiyatlarıyla mı açıklıyorsunuz? 
Aslında ciromuz sadece petrol fiyatına bağlı değil aynı zamanda döviz kuruna da bağlı. Bu nedenle de petrol fiyatları düşse bile aynı dönemde döviz kurları yükseldiği için ciromuz petrol fiyatındaki düşüş kadar düşmedi ve 2013’te 41,08 milyar TL olan ciromuz 2014’te 39,7 milyar TL olarak gerçekleşti. Oysa 2013’te petrol fiyatı 100 dolar civarındaydı. Ardından 50 dolarlara düştü. Bu yıl da ciromuz düşüyor ama üretimimiz yüzde 30 yukarıda, satışımız da yüzde 30 arttı. Buna rağmen fiyatlardan dolayı ciro düşmüş gibi görünüyor ama bizim açımızdan cirodan ziyade rafinaj marjı önemli. Rafinaj marjımızın bu yıl daha iyi olacağını düşünüyoruz. 
* 2013’e kıyasla rafinaj marjınız 2014’te nasıl değişti? 
2014 başında çok kötüydü, 2014 sonuna doğru düzeldi. Dünyadaki rafinerileri Singapur, Akdeniz, Kuzey Denizi ve Amerika olarak 4 grupta incelerseniz rafinaj marjı açısından en şanssız bölge Akdeniz. Çünkü dengelere baktığımızda tahterevalli gibi. Tüketim artışı Uzakdoğu’da, ham petrol üretimi artışı ise Amerika’da. Amerika’daki rafineriler, petrol fiyat avantajından dolayı maksimum kapasitede çalışıyor. Amerika kendi tüketiminin fazlasını ise Kuzey Avrupa ve Akdeniz’e doğru yönlendiriyordu. Dolayısıyla Akdeniz bölgesindeki rafineriler daha fazla rekabet baskısı altında çalışıyorlardı. Ama bu tablo 2014’ün sonunda değişti. Enteresan şekilde benzin piyasasına geri dönmüş bir atmosfer var. 2015 yılının ilk 5-6 ayına baktığımızda Çin’de, Hindistan’da ve Amerika’da benzin talebinin artması, piyasayı tarihin rekor seviyesindeki benzin rasyosuna ulaştırdı. Bu yüzden rafinaj marjı geçmişe göre çok daha iyi bir dönem yaşıyor. Ne kadar sürer bilemiyoruz ama özellikle bu büyük yatırımı yaptığımız dönemde uzun sürmesini ümit ediyoruz.
~
* Performansınızı izlerken en önemli göstergeniz rafinaj marjı mı? 
Evet. Rafinaj marjı ürettiğiniz ürünlerden elde ettiğiniz hasılat eksi ham petrol maliyetinizdir. Şimdi ürünlerin fiyatını siz değiştiremiyorsunuz ama ürettiğiniz ürün gamını değiştirebilirsiniz. Örneğin bugün benzin, motorin, jet yakıtı gibi beyaz ürünlerin değeri siyah ürünlerin 2 katı. Siyah ürünlerin fiyatı ise hiçbir zaman ham petrol fiyatını geçmez. Dolayısıyla üretilen her bir birim siyah ürün daha baştan zarar yazar. Siyah ürünü çok üretirken kâr etmek imkansızdır. Bu nedenle biz kapasitemizi daha kârlı hale getirmek için siyah ürünleri beyaz ürünlere çeviren Fuel Oil Dönüşüm Tesisi’ni hayata geçirdik. 2015’in ilk 3 ayında satışlarımız yüzde 30 arttı. İkinci çeyrekte de ilk 3 aydaki trend devam ediyor. 
* Akdeniz’in en güçlü oyuncusu olarak Yunanistan krizi sizi nasıl etkiliyor? 
Piyasalar zaten olası bir Yunanistan krizini değerlemiş gibi görünüyor. Koalisyon görüşmelerinden sonra sanırım biraz daha pozitif yansımalar göreceğiz. Piyasalar biraz daha sakinleşti. Ama tabii ki Yunanistan krizi daha derinleşirse arkasından gelecek domino etkisinin nerelere gideceği belli olmayabilir. 
* Bu yılı nasıl tamamlayacağınızı düşünüyorsunuz? 
3 milyar dolarlık Fuel Oil Dönüşüm tesisimiz tam planlandığı sürede ve bütçede hayata geçti. Gerçekten büyük bir başarı. Şu anda devlet demiryollarından sonra ikinci büyük vagon filosuna sahibiz. Ürün taşımada demir yolu taşımacılığında ve özel yaptırdığımız gemilerle asfalta yakın ürünleri İzmir’den getirerek kapasitemizi sonuna kadar kullanacağımızı düşünüyoruz. Bunun getirdiği güçle iç piyasadaki satışlarımızı maksimuma çıkaracağız. Fiyatlar böyle kaldığı sürece 2015’i geçen yılın rakamlarına yakın kapatırız. İhracatımız 3,8 milyar dolar olarak gerçekleşmişti. Aşağı yukarı yine aynı seviyede olur. Ama petrol fiyatları yukarı giderse ihracat tutarı da doğal olarak artacaktır. 2016-2017 ise çok daha iyi yıllar olacak diye bekliyoruz. 
* Siz 3 milyar dolarlık yatırımı yaparken bütçelemenizde petrol varil fiyatı ne kadar hesaplanmıştı? Sonra nasıl değişti? Fiyatların düşüşü bütçenizi nasıl etkiledi? 
İşte en kritik sorulardan biri de bu. Bunu herkes aynı şekilde analiz edemeyebilir. Projenin fizibilitesi ham petrol fiyatından ziyade beyaz ürünle siyah ürün arasındaki fiyat farkına bağlı. Biz fiyat farkı olarak 280 dolar civarını almıştık. Bu rakam şu anda da bu seviyelerde. Ama petrol fiyatları 100 dolarlardan 50 dolarlara düştü. Bu yatırımın en büyük farkı ve güzelliği o. Çünkü ham petrole veya doğrudan rafinaj marjına bağlı bir yatırım değil. Beyaz ürün siyah ürün farkına bağlıydı ve hala bunu muhafaza ediyoruz. 
* Gelecek 5-10 yıl içinde Tüpraş’ı nerede göreceğiz? Hayal ettiğiniz nokta neresi? 
2006’da Tüpraş’ı devraldığımızda insan kaynağına özenilen, performansına güvenilen şeklinde bir vizyon koymuştuk. Şu anda en güçlü insan kaynağına sahip şirketiz. Akdeniz’de birçok rafinerinin de Tüpraş’ın performansını takip ettiğini biliyoruz. Kendi yatırım kararlarını bile bize göre veriyorlar. Bu, bizim için gurur veren bir tablo. Varlık yönetimi ve stok yönetimi gibi yönetimsel becerilerimizi de en üst seviyeye taşıyarak mükemmel bir şirket olarak yola devam edeceğiz diye düşünüyorum. Daha uzun vadede ne olur derseniz, orasını biraz da zaman gösterecek. Yine de önümüzdeki 5-10 yıl içinde kapasite artırımı da gündeme gelebilir. 2006’dan bu yana tamamen serbest bir piyasada çalışıyoruz. 80’e yakın akaryakıt dağıtım şirketinin hepsinin ithalat izinleri var. Bölgeler arası fiyat farklılıklarından doğan avantajlardan bölgeye gelen çok miktarda ürün var. Geçtiğimiz yıllarda motorindeki pazar payımız yüzde 30’lara kadar geriledi. Şimdi bu yeni yatırımla, diğer rafinerilerle entegre olarak motorin üretimimizi 2 katına çıkarıyoruz. Üretimimizin tamamını yurtiçine pazarlama hedefindeyiz. 
~
* Yurtiçinde tüketim trendleri ne yönde seyrediyor? 
Türkiye’deki vergilendirmeyle iç piyasadaki tüketim trendleri değişiyor. Pompa fiyatında yüzde 60’a yakın vergi var. Benzinin vergisinin motorine göre litrede yaklaşık 70 kuruş daha yüksek olması, motorin tüketiminin artmasına neden oluyor. 2014’te motorin tüketimi yaklaşık 18 milyon ton, benzin tüketimi 1,8 milyon tondu. Böyle giderse Türkiye tamamen ithalata bağlı motorin tüketimini artırmaya devam edecek. Dünyanın hiçbir yerinde sadece motorin üreten bir rafineri yok. Benzin ve motorin fiyatındaki vergi eşitlenmeli. Bu, uzun vadede Türkiye için çok önemli bir sorun. Bunu tüm ilgililer biliyor ama kimse bir inisiyatif almadı. Dolayısıyla bizim üretip de yarısından fazlasını ihraç ettiğimiz ürünün ülke içine dönmesi ülkenin cari açığını toparlayacak, artı değer yaratacak bir düzenleme olacaktır. 
* Siz ne kadar motorin ve benzin üretiyorsunuz? 
Motorinde bizim üretimimiz 10 milyon tona çıkacak. Türkiye’nin hala 8 milyon ton motorin açığı olacak. Aşağı yukarı 4,5-5 milyon ton benzin üretiyoruz. Bunun 3 milyon tonunu ihraç ediyoruz. 
*Çok fazla risk yöneten bir CEO olarak vergi cezaları sizin motivasyonunuzu nasıl etkiledi? 
İşin kendisi risk. Ufacık bir hatada büyük risklerle karşı karşıyasınız. Benzetmek gibi olmasın ama 1999 depreminin açtığı yara kadar buradaki tablo da kamuoyunu, toplumu etkilemişti. Bizim için her damla bir değer. Biz o damladan maksimum verimi almak zorundayız. Onu maksimum kayıt altına almamız gerekiyor. Denetimler tabii ki olacak, olmalı. Kapımız her zaman açık. Her zaman devletle, bürokrasiyle kol kola olmak zorundayız. Bu kadar büyük bir yapıda aksi düşünülemez. Hatta tam tersine sektörün kayıt altına alınması ve düzenli işlemesi bizim gibi şirketlerin performansını daha da olumlu olarak etkiler. Ancak bazen yapılan yorumlara üzülmemek mümkün değil.

"Yönetimsel yeteneklerimizi geliştirdik"
EMRE AMADELİK ÖNEMLİ

Stok yönetimi, varlık yönetimi, maliyet yönetimi konularında yönetsel becerilerimizi geliştirdik. Varlık yönetimi dediğimizde rafinerilerin ünitelerinin ve ekipmanların emre amadeliği önemli. Bu üretim araçlarının arıza yapmaması gerekiyor. Bu yüzden koruyucu bakımlar yapıyoruz ve onları hep çalışır halde tutuyoruz. Aslında hiç görünmeyen ama arkada en önemli yönetimsel gelişmelerden biri bu.
KAZA SIKLIK ORANI GERİLEDİ
İş güvenliği de bizim için çok önemli. Varlık yönetiminde ekipmanlarınızın emre amadeliği stok yönetiminizi de daha başarılı yönetmenizi sağlıyor. Orada oldukça önemli bir mesafe kat ettik. Özelleştirme öncesi kaza sıklık oranımız 5 iken şimdi 1,2. Bu rakamı da 1 yapmak istiyoruz. Bu rakamlar kaza sayısının toplam milyon çalışma saati süresine bölünmesiyle ortaya çıkıyor.
BAKIM SÜRESİ 5 YILA UZADI
Varlık yönetimine dönersek eskiden 24-30 ayda bir bakım yaptığımız bir pompaya bugün 70 ayda yani 5-6 yılda bir bakım yapıyoruz. Bu çalkantılı dönemde rekabetçi olmanız gerekiyor. Piyasa 100 dolardan 50 dolara düşüyorsa siz hem onu yönetmek zorundasınız hem rekabetçi olarak ürünlerinizi satmak zorundasınız.
VERİMLİ HARCAMA
Maliyet yönetiminde ise yaptığımız harcamayı en verimli şekilde kullanmak önceliğimiz. Örneğin giderimizin oldukça önemli bir kısmı enerji, ama son 4-5 yıldır Enerji Bakanlığı’nın verdiği tüm ödülleri topluyoruz. Örneğin bir fırını değiştirmek size birkaç milyon dolara mal olabiliyor ama harcadığınızı 6 ayda geri alabiliyorsunuz.
~
"Dönüşümde ilk sıraya yerleştik"
“BÖLGEDE İKİNCİYİZ”

Dünyada 600’den fazla rafineri var. Platts’ın yaptığı analize göre enerji sektöründe dünyada ilk 250 şirket içindeyiz. Sadece kapasite olarak bakıldığında Avrupa’nın 7’nci büyük rafinerisiyiz. Ancak sadece kapasite değil, başka kıstaslarda değerlendirildiğinde rafineri olarak Asya, Avrupa ve Ortadoğu-Afrika bölgesinde 2’nci büyük rafineriyiz.
BÜYÜK GURUR
Platts bu değerlendirmeyi yaparken ciroya, kâra, yatırıma ve yatırımın geri dönüş süresine bakıyor. Önümüzde sadece Finlandiya’daki rafineri var. Onun da konfigürasyonu çok farklı, petrokimya ile entegre ve çok esnek yapıları var. Ama tüm bu Avrupa, Afrika ve Ortadoğu’yu dikkate aldığınız zaman Ortadoğu’da milyar dolarlık çok yüksek yatırımlar yapılıyor, ikinci sırada yer almak gerçekten çok büyük bir gurur.
EN ÜST SINIFTAYIZ
Nelson Kompleksitesi 1 birim ham petrolden ne kadar yüksek katma değerli nihai ürün üretildiğinin göstergesidir. Bir rafinerinin değeri, ham petrolden elde ettiği katma değeri yüksek ürün oranı kadar artar. Tüpraş’ın 4 rafinerisinden biri olan İzmit Rafinerisi’nin Nelson Kompleksitesi Fuel Oil Dönüşüm Tesisi’nin devreye girmesi ile 7,78’den, 14,5 seviyesine yükseldi. Böylece Tüpraş dönüşümde ilk sıralara yerleşti.

"Aslında zarar ettik"
KATMA DEĞER ARTTI

İzmit Fuel Oil Dönüşüm Projesi’nde test üretimleri devam ediyor. Yeni tesisin verdiği güçle üretim miktarımız arttı. Üretimde kullandığımız ham petrol 22 milyon tonlardan 27-28 milyon tonlara çıktı. Yurtiçi satış miktarlarımız arttı. Eskiden fuel oil’i ihraç ederken şimdi beyaz ürünlere dönüştürüp motorini yurtiçine pazarlama imkanı buluyoruz. Fuel oil yerine de katma değeri daha yüksek benzin ihraç ediyoruz.
500 MİLYON DOLAR DEĞER
Ünitelerin devreye girmesi yılda 500 milyon doları aşan bir artı değer getirecek. Ülkemiz cari açığını da 1 milyar dolar azaltacak. Burada aynı zamanda diğer rafinerilerimizin fazla üretimini de benzin, motorin ve jet yakıtına çeviriyoruz.
TAM KAPASİTE MUTLULUĞU
2008’den sonra yüzde 60-70 kapasitelerde çok kaldık. Şimdi ise rafinerilerimiz hayatlarında görmedikleri kapasite kullanım oranlarına çıktı. Hepsi tam kapasite çalışıyor. En çok hoşuma giden tablo da bu. Kapasitemiz 28,1 milyon ton. Ama tesisin yılın ortasında devreye girmesi nedeniyle kapasite kullanım oranımız yüzde 95 civarlarında kalır. 12 ay boyunca tesis açık olsaydı yüzde 100’ü bulurduk.
HAZMETME ZAMANI
Bu, 3 milyar dolarlık bir yatırımdı. Yeni yatırım yapabilmek için açıkçası bunu biraz hazmediyoruz. Ciromuz yüksek fakat kârlılığımız öyle değil. Geçen yıl kârlı gözüküyordu ama gelir tablosunun altında teşvikten gelen henüz kazanılmamış bir değer var. Teşviği çıkarırsanız 2014’te aslında zarar ettik. Dolayısıyla 15-20 milyar dolarlık ciroların yanında zararı da görüyorsunuz.
YAŞAM YATIRIMI
İnşallah bir an önce borçlarımızı ödersek hissedarlarımızı da rahatlatıp yeni yatırımlara girişebiliriz. Bu sektör yatırımsız hayatta kalacak bir sektör değil. Hayatta kalabilmek için her yıl 200 milyon dolar civarında yatırım yapmak zorundayız.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz