Endeks değil, doğru hisse dönemi

Finansbank Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Saruhan Doğan ile yaptığımız sohbetin detayları şöyle...

1.07.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Endeks değil, doğru hisse dönemi
2008’de Lehman Brothers’ın batışıyla patlak veren global krizde, ‘düşük faiz-bol likidite’ olarak tanımlanan sürecin sonuna geliniyor. Bu sürece Gezi Parkı eylemleriyle yakalanan Türkiye’de, dalgalanmalar daha sert oldu. Finansbank Genel Müdür Yardımcısı SARUHAN DOĞAN, “FED, ekonomide bir toparlanma görmezse global likiditeyi çekmeye karar vermezdi. Yeni süreç olumsuz değil” diyor. Doğan, endekse değil doğru hisselere odaklanılmasını tavsiye ediyor. Uzun vadeli alım yapılmasını öneriyor.

Türkiye’de para ve sermaye piyasaları açısından oldukça farklı bir yıl yaşanıyor. Global piyasalarda parasal genişleme süreci, Türkiye için not artışı beklentileri, Merkez Bankası’nın sıfır, hatta negatif faiz politikaları, piyasalarda ralli hareketlerini beraberinde getirdi. Mayıs ayının ikinci yarısına kadar yaşanan bu süreçte, borsa endeksi 93.000 zirvesini gördü. Gösterge faiz yüzde 5 seviyesinin altına geldi. Dolar kuru 1,75-1,80 seviyelerinde dengelendi. Not artışı haberleriyle ‘ülke lig atladı’ yorumları yapılırken Gezi Parkı eylemleri ve FED’in parasal genişlemede sona yaklaşıldığı haberleri, dolar kurunu 1,95’in üzerine tarihi zirvelere taşıdı. Gösterge faiz tekrar yüzde 8’lere dayandı. Endeks, 73.000’lerin altına geriledi. Altında ise 1.300 dolar/ons’un altı görüldü.

İşte bu süreçte piyasaların geleceğini, yatırım stratejilerini Finansbank Yatırım Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Saruhan Doğan ile konuştuk. Piyasalarda günlük, haftalık, aylık bazda volatilitenin olabileceğini söyleyen Doğan, genel trendlere bakılmasını tavsiye ediyor ve yeni sürecin profesyonel yardım gerektirdiğini kaydediyor. Doğan ile yaptığımız sohbetin detayları şöyle:

Capital: Global piyasalarda yaşanan gelişmeleri değerlendirir misiniz? FED’in parasal genişleme stratejisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Geçen ayın sonlarında FED, varlık alımlarını yıl sonundan önce kademeli olarak azaltacağını ve 2014 yılında tamamen durduracağını bildirdi. Bu haber, Gezi Parkı eylemleri sürecinde olmamızın da etkisiyle piyasalarda sert hareketlere neden oldu. Ancak bence resmi daha büyük görmek gerekiyor. 1929 Buhranı’nda parasal genişleme yerine kısıtlamaya gidilmesiyle krizin etkilerini uzun yıllar üzerinden atamayan ABD, 2008 krizinde 1929 Buhranı’ndaki tecrübeyle parasal genişleme sürecine gitti.~
FED, eğer bu parasal genişleme sürecini bir noktadan sonra sona erdirmek istiyorsa, piyasaların artık likidite ilacına gerek duymadığını düşünüyorsa, bu ekonomide toparlanma sürecine girildiği anlamına gelir. Aslında bu piyasaların felaketi değil, iyi bir şeydir. Muhakkak bu durum gelişen piyasalarda, emtialarda para çıkışlarını beraberinde getirir, ama bu sağlıksız değildir. Orta uzun vadede FED, ABD ve dünya ekonomisinin ayağa kalkıp yürüyebilecek hale geldiğini görmeden likidite ilacını kesmez. Kesilirse de bu ekonomide toparlanma sürecine girildiği anlamına gelir.

Capital: Parasal genişleme, Gezi Parkı gibi eylemlere Türkiye ekonomisi ne kadar dayanıklı?
- Yapısal bir cari açık sorunu olduğu müddetçe Türkiye ekonomisi, dalgalanmalara karşı kırılgan olmayı sürdürecek. İmalata dayalı bir ithalat yapımız, eneri açığımız olduğu için cari açık da bugünden yarına çözülecek bir sorun değil. Yatırım malı ithal etmek kötü bir şey mi? Hayır, iyi bir şey. Sermaye eksiği olan Türkiye, bunu ithalat yoluyla çözüyor. Türkiye, geçmişte dalgalanmalara çok maruz kaldığı için tecrübeli ve bu sorunları atlatmayı biliyor. FED’in parasal genişlemeyi sonlandırmasıyla Türkiye’den ciddi para çıkışları da beklemiyorum. Çünkü Türkiye, dünyada büyüme sağlayan çok az sayıdaki ülkeden, pazardan biri. Bizden büyük para çıkışı ancak global büyük bir kriz yaşanırsa olur ki böyle bir risk görmüyorum.

Capital: Gezi Parkı sürecinde Türkiye’den ciddi bir para çıkışı oldu mu?
- Bunun hesabını yapmak çok zor. Ancak yabancı çıktı, yerli girdi diye değerlendirmek çok doğru değil. Önemli olan yatırımcının olup olmamasıdır. Yatırımcının da çıkıyor olması söz konusu değil. Birisi alıyor ki diğeri satabiliyor. Fiyatlar inip çıkabilir. Endeks 60.000’lerden 90.000’lere çıkarken fiyat doğru, 75.000’e inerken fiyat yanlış demek doğru değildir. Bunu büyük bir kayıp olarak görmemek lazım. Günlük, haftalık bakmamak lazım. Geri çekilmeleri alım fırsatı olarak da görmek mümkün.

Capital: Bundan sonraki süreçte altında ne olur?
- Altın için basit bir hesap vardır. Altının değeri = para arzı. Altının fiyatını anlamak istiyorsanız FED’in bilançolarına bakmak lazım. FED parasal genişleme yapınca altının fiyatı 1.900 dolar/ons’lara sıçradı. FED, parasal genişlemeyi kısınca da altın fiyatları geri gelecek. Bunu para çekilme sinyalleriyle birlikte şimdiden görebiliyoruz. 1.300 dolar/ons’un altı seviyeler test edildi. 1.000 dolar seviyeleri bile piyasada telaffuz ediliyor.

Capital: Dolar kurunda ciddi sıçramalar oldu. 1.95 ile tarihi zirveler görüldü. Kurda beklentiniz nedir?
- Döviz klasik yatırımcı için ekonominin nabzıdır. Devalüasyon, ekonomi için felaket; döviz düşerse ekonomi süper olarak algılanır. Geçmiş krizler, yatırımcıya bunu öğretti. Ancak bugün bu durum çok da geçerli değil. Kur 1,80 iken için çok iyi, 1,95 iken felaket, artık Türkiye bunu aştı. Ancak bizler aşamadık.~
MB, duygusal nedenlerle de olsa piyasada korku ve panik yaratacak bir fiyatın ekranda görünmesini istemiyor. Son dönemde bir miktar yükselse bile MB’nin düşük faiz politikasında TL’nin değerinin düşmesi kaçınılmaz. Yine bütün dünya kur savaşında. Her ülke parasını değersizleştirip dünya ticaretinden daha fazla pay alma çabasında. Türkiye de ister istemez bu savaşın içinde. Dolayısıyla TL’nin zayıflayıp kurun yukarı gitmesi, bizim için olumsuz değil olumlu bir meseledir. Ben düşük TL faizine çok inanıyorum. Bu strateji ile kuru tutabilmek çok zor.

Capital: Faiz tarafında beklentiniz nedir? Bundan sonra MB nasıl bir politika izler?
- Siyaseten en kritik süreçlerde bile çok iyi yönetilen bir Merkez Bankası olduğu için çok şanslıyız. Çok iyi bir yönetim sergileyerek düşük faiz politikasını ülke ekonomisinde uygulamayı başardılar. Çünkü doğru yatırımcıyı yüksek faizle Türkiye’ye çekemezsiniz, doğrudan sermaye yatırımları yaptıramazsınız. Gösterge faizde dalgalanmalar olabilir, ancak MB’nin düşük faiz politikasını uzun vadeli olarak devam ettireceğini düşünüyorum,

Capital: Hisse senedi piyasasında beklentiniz nedir? Yatırımcı ne yapmalı? Endeks geçen ay sonlarında tekrar 75.000’lerin altına geriledi?
- Ben hisse senedi piyasasını genel bir piyasa olarak görmüyorum. Teknik temel analizlerle doğru hesaplanan hedef şirket fiyatlamalarıyla beklentilerle doğru hisse seçiminin önemli olduğu kanaatindeyim. Burada endeksin hangi seviyede olduğu çok da fazla önemli değil. Hisse senedi piyasası çok volatil. Burada stratejik karar verip uzun dönemli alım yapılmalı. Doğru hisselerden oluşan bir kompozisyon belirlenmeli. Zaten endeksin yüzde 50’sini 4 büyük banka oluşturuyor. Bankacılık sektörü ile ilgili bir olumsuz haber direkt olarak endeksi aşağı çekiyor.

Capital: Faizlerin yükselmesinin bankacılık sektörüne etkisini değerlendirir misiniz?
- Bankalar, Hazine borçlanma araçlarının geleneksel olarak en büyük alıcısı. Doğal olarak faiz düştüğünde var olan bu varlıklardan kâr ediliyor, düştüğünde zarar ediliyor. Gezi, FED kararları gibi gelişmelerle yükselen faizden banka bilançoları doğal olarak olumsuz etkilenecek. Bunu gelecek banka bilançolarında göreceğiz.

Capital: Yatırımcı açısından çok zor piyasa koşulları mevcut. Bu ortamda yatırımcı ne yapmalı?
- Yatırımcı risk profiline göre tercihlerde bulunmalı. Eskiden olduğu gibi yüksek faiz getirisi dönemi bitti. Profesyonel yatırım piyasası bu süreçte daha öne çıkacak. Artık elinde likit sermaye tutanlar için hayat zorlaşmaya devam edecek.

FİNANSINVEST'TEN HİSSE ÖNERİLERİ
Finansbank’ın yatırım şirketi Finansinvest’in model portföy önerilerinde, 11 hisse senedi bulunuyor. Bu hisselerin öneri nedenleri şöyle:
GARANTİ BANKASI
Kredi-mevduat riskinde, 2013’te sektör ortalamasının üzerinde performansı var.~
AKBANK
Yüksek komisyon gelirleri, elektronik ödeme sistemleri ve net faiz marjı nedeniyle 2013’te iyi performans beklentisi söz konusu.
HALKBANK
Ortalama özkaynak kârlılığı açısından en iyi risk-getiri oranına sahip.
İŞ GYO
2015’ten başlayarak özkaynak kârlılığı yüzde 10’un üzerinde artacak. Tahminlerimiz gelecek 3 projeyi içermiyor ki daha çok (2013’ün ikinci yarısında ilan edilecek) 2016’ya kadar net gelir yüzde 14 artabilir. 2013 mali yılından itibaren yıllık büyüme yüzde 35 olabilir.
ALARKO HOLDİNG
Marmara Bölgesi’nde gerçekleştireceği ve 2016’da devreye alacağı 1.320 megavat güce sahip termik santral önemli bir beklenti. Holdingin cirosu içinde enerjinin payı yükselişini sürdürüyor.
BİZİM TOPTAN
4. Çeyrek performansı yüksek olmakla birlikte portföyündeki yeni ürünlerle birlikte 2013 ilk yarı bilançosunda da yüksek performans bekleniyor.
DO&CO
Uluslararası çarpanlarına göre iskontolu işlem görüyor. Yıllık yüzde 26 büyüyen THY en büyük müşterisi. 2016’ya kadar yeni müşteriler ve inorganik büyüme fırsatlarıyla büyüme performansını artırabilir.
TURKCELL
Güçlü bilançosu, ortaklar arasındaki çözümsüzlüğün son bulacağı ve temettünün dağıtılacağı beklentisi, hisseyi öne çıkarıyor. Hisse global benzerlerine göre iskontolu işlem görüyor.
TEKFEN HOLDİNG
FAVÖK büyümesinin yıllık yüzde 27 olmasını bekliyoruz. 2013’ün ikinci çeyreğinde gübre segmentinde düşük sezon olmasına rağmen şirket 99 milyon TL’lik sevkiyatla 2013 hedeflerini tutturabilir.
TURCAS
2013’ün ikinci yarısında Denizli’deki 775 megavatlık projenin tamamlanması ve Socar-Turcas Rafineri, önemli beklentiler. Jeotermal elektrik lisansının alınmasıyla hisselerin performansı daha da yükselebilir.

FİNANSBANK'IN HEDEFLERİ
ÖST İHRAÇLARI

2009 yılında yatırım bankacığından sorumlu olarak Finansbank’a döndüm. Bu süreçte faizlerde gerileme başladı, SPK düzenlemeleri oldu ve Özel Sektör Tahvillerimin ÖST önü açıldı. İlk ÖST ihracımızı 2010’da gerçekleştirdik. Bu gün ÖST ihracında Türkiye’nin en büyük bankası olması yolundayız. ÖST’ler doğru hesaplanmış bir risk olduğunda yatırımcı için de cazip bir alternatif. Finansbank olarak prensibimiz, ÖST’leri kurumsal yatırımcılara satıyor olmamız. Bireysel yatırımcılara direkt satış yapmıyoruz.
M&A DANIŞMANLIĞI
İDO ve Onur Havayolu işlemlerinde danışmanlık yaptık. Doğuş Holding’e Yunanistan’da marina alma operasyonunda danışmanlığımız oldu. Bu alanda olmaya devam edeceğiz. Yine geçen yıl, son yılların en önemli halka arzlarından biri olan Halkbank ikincil arzına aracılığımız oldu. 11 milyar TL’nin üzerinde talep toplandı. Bu arzlar nedeniyle uluslararası alanda yılın yatırım bankası ödülünü kazandık.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz