Hayalleri süsleyen şirketler

Capital’in 7 yıldır düzenli olarak gerçekleştirdiği “CEO’ların Gözde Şirketleri” araştırması, bu yıl da üst düzey yöneticilerin en fazla çalışmak istedikleri şirketleri ortaya koydu.

1.02.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Hayalleri süsleyen şirketler
Capital'in 2006'dan bu yana her yıl düzenli olarak gerçekleştirdiği"CEO'ların gözde şirketleri" araştırması,bu yıl 7'nci kez yapıldı.  "Kendi şirketiniz dışında, en çok hangi şirkette CEO olmak isterdiniz" sorusuna, CEO Club üyesi 176 lider yanıt verdi. Üst yöneticilerin hayallerini süsleyen ilk şirket geçtiğimiz yıl olduğu gibi yine Turkcell olurken, onu Doğuş Holding, Coca-Cola, Garanti Bankası ve Eczacıbaşı Topluluğu izledi. Araştırma sonuçları, liderleri cezbeden faktörlerin neler olduğunu da ortaya koyuyor. CEO'ların yüzde 17,1'i, çalışmak istediği şirkette kendisi için en önemli kriterin "global vizyon" olduğunu söylüyor. Yüzde 14,7 ile "yönetim kalitesi", yüzde 14,1 ile "kurumsal itibar", yine yüzde 14,1 ile "rekabet gücü" ve yüzde 12,3 ile "inovasyon becerisi" öne çıkan diğer tercih kriterleri arasında. Bu yılki araştırmamızda CEO'ların seçtikleri şirketi beğeni kriterlerini şirketler bazında ayrı ayrı da ortaya koyduk. Anket sonuçlarına göre lider Turkcell'i CEO'ların gözünde cazip kılan en önemli üç unsur; "inovasyon becerisi", "global vizyonu" ve "rekabet gücü". İlk 20'deki diğer şirketlerde de "yönetim kalitesi", "kurumsal itibar" ve "global vizyon" gibi niteliklerin CEO'lar için son derece önemli olduğu görülüyor. Bu yıl gözde şirketlerin kaptan köşkünde oturan isimlere, profesyonellerin onları en fazla beğendikleri kriteri sorduk. Onlardan yönettikleri şirketleri CEO'ların gözünde ideal kılan bu önemli kriter konusunda nasıl cazip hale geldiklerini anlatmalarını istedik.

Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
TURKCELL'İN SIRRI YENİLİKÇİLİK
Turkcell, 7 yıldır, Türkiye'deki CEO'ların en çok çalışmak istediği şirketler listesinin zirvesinde. 9 milyar TL'lik cirosuyla pazar lideri olan Turkcell'i CEO'ların gözünde cazip kılan en önemli faktör ise "inovasyon becerisi". Kendi şirketi dışında Turk-cell'de çalışmak istediğini belirten CEO'ların yüzde 23,7'si şirketin en çok bu niteliğini beğendiğini dile getiriyor. Turkcell'i seçen yöneticileri cezbeden diğer kriterler, yüzde 20,2 ile "global vizyonu" ve yüzde 19,3 ile "rekabet gücü". İnovasyonun, Turkcell'in DNA'sında olduğunu söyleyen CEO Süreyya Ciliv, yenilikçilik stratejilerini şöyle anlatıyor: "Mobil ses, SMS, mobil katma değerli servis ve WAP ile mobil internet hizmetlerini Türkiye ile ilk tanıştıran hep Turkcell oldu. Genlerimize işleyen bu durumu sürdürmek için var gücümüzle çalışıyoruz. İnovasyon becerimiz sayesinde Türkiye'den 'dünya şirketi' çıkabileceğini ispat ettik. Biz inovasyonu, herhangi bir fikrin ekonomik ve toplumsal faydaya dönüştürülmesi olarak görüyoruz. Dünyada her yıl 10 bin kız öğrenciye burs veren başka bir şirket yok. Erzurum, Diyarbakır, Eskişehir gibi çağrı merkezlerimizle ülkemizin her köşesinde istihdam sağlamak, bir fikrin ekonomik ve toplumsal faydaya dönüşmesinin, yani inovasyonun en güzel örneği. Geçmiş başarılarımızla tabii ki gurur duyuyoruz ama gelecek bizi daha çok heyecanlandırıyor. Çünkü Türkiye'yi en yeni, en ileri teknolojilerle tanıştırmayı sürdüreceğiz."~
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
DOĞUŞ, İTİBARLA ATAKTA
Geçen yıl listemizin 8'inci sırasında yer alan Doğuş Grubu, bu yıl CEO'ların gözde şirketleri sıralamasında ciddi bir atak yaparak ikinci sıraya yükseldi. Doğuş Grubu'nu CEO'lar için cazip kılan kriterlerin başında ise yüzde 21,9 ile "kurumsal itibar" geliyor. Doğuş Grubu'nda çalışmak istediğini söyleyen üst yöneticilerin, holdingi beğenme nedenleri arasında ikinci sırada "ortak/patronların vizyonu", üçüncü sırada ise "yönetim kalitesi" yer alıyor. "Kurumsal itibar olgusuyla ön plana çıkmamız bizler açısından gerçekten büyük önem taşıyor. Zira tüm faaliyetlerimizin ortak noktasında kurumsal itibarımızı korumak var" diyen Doğuş Grubu CEO'su Hüsnü Akhan, itibar stratejilerini şöyle anlatıyor: "Tüm iş uygulamalarında şeffaflık ve hesap verilebilirliği ölçüt almış, faaliyetlerinin tamamını topluma katkı sağlayacak şekilde kurgulamış bir kurumuz. Şartlar ne olursa olsun, bu çizgimizi koruduk. Bu da yöneticiler dahil tüm paydaşlarımız nezdinde istikrarlı, güvenilir imajımızı kuvvetlendiriyor. Kurumsal itibarımızı düzenli olarak ölçümlemek de büyük önem arz ediyor. İki yılda bir yaptırdığımız araştırmanın sonuçlarını değerlendiriyor ve stratejilerimizi geliştirmek için aksiyon alıyoruz. Öte yandan Doğuş'un güçlü imajında grubun yerli ve yabancı ortaklarının vizyonunun da payı büyük. Ayrıca yönetim kurulu başkanımız Sayın Ferit Şahenk'in ileriyi gören vizyonu ve yöneticilerimizin hızlı karar alma becerisi de başarımızda kilit rol oynuyor."

COCA-COLA'NIN 'ALTIN ÜÇGENİ'
Coca-Cola, CEO'ların gözde şirketleri arasında 3'üncü sırada yer alıyor. Böylesine büyük bir global şirketin içinde olmak, birçok CEO'nun hayali. Zaten Coca-Co-la'yı gözde şirketi olarak seçen yöneticilerin yüzde 31,3'ü de şirketi cazip kılan unsurun "global vizyonu" olduğunu dile getiriyor. Onu, "kurumsal itibar" ve "pazar liderliği" gibi faktörler izliyor. Coca-Cola Türkiye Başkanı Galya Frayman Molinas'ın değerlendirmeleri şöyle: "Geçmiş yıllarda ciro, çalışan sayısı, yatırım gibi faktörler bir şirketin itibarını etkileyen etkenlerdi. Oysaki artık bir kurumun itibarı maddi ölçütlerin ötesinde, oluşturduğu topluluğun büyüklüğü, çeşitliliği ve gücüyle değerlendiriliyor. Bir şirket, toplumun kendisine verdiği 'sosyal izin' ölçüsünde faaliyette bulunabiliyor. Coca-Cola, tüketicilerinden çalışanlarına kadar temasta olduğu herkese dokunan, ihtiyaçlarını anlayarak çözüm üreten bir şirket. 125 yıldır var olmasının sırlardan biri bu. Bir şirketin başarıyı yakalaması için hızlı değişime ayak uydurması en önemli kriter. Buna bağlı olarak, şirketin hitap ettiği kitleyle diyalogda olması, tüketici taleplerini dinlemesi, sürdürülebilirlik vizyonuyla hareket etmesi çok önemli. Üçüncü kriter ise şirketlerin güven, şeffaflık ve duyarlılığa dayalı bir sosyal kimlik oluşturmaları. Coca-Cola olarak, attığımız her adımda bu altın üçgeni kurarak pozitif çözümler üretmek için çalışıyoruz."
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.

ECZACIBAŞI NEDEN İDEAL?
2,1 milyar Euro'luk cirosuyla Türkiye'nin en büyük holdingleri arasında yer alan Eczacıbaşı Grubu, CEO'ların hayalindeki şirketler içinde 5'inci sırada yer alıyor. CEO'lara göre Eczacıbaşı Grubu'nu ideal kılan niteliklerin başında "kurumsal itibar" geliyor. Eczacıbaşı Topluluğu CEO'su Erdal Karamercan, bu algının ardında, grubun kuşaktan kuşağa hassasiyetle aktarılan değerleri olduğuna inanıyor. ~
Karamercan'ın değerlendirmeleri şöyle: "İnsana saygı, katılımcı yönetim, yaratıcılık-yenilikçilik, müşteri odaklılık, topluma ve çevreye saygı gibi değerler, Eczacıbaşı'nın farklılığını ortaya koyar. Bu değerler, stratejilerimizin temelini oluşturur. Kurucumuz Dr. Nejat Eczacıbaşı'nın, 'Gelecek kuşaklar bizleri, yarattıklarımız kadar, günümüz dünyasında koruyabildiğimiz şeyleri de göz önüne alarak değerlendireceklerdir' sözüyle ifade ettiği bu anlayışı, iş yaşamımızda ön planda tuttuk. Eczacıbaşı'nda yönetim anlayışının bir başka ayağını da kurumsallaşmaya ve profesyonelliğe verilen önem oluşturuyor. Topluluğumuzdaki profesyoneller, her zaman bir girişimci gibi davranmaya özendirilmiş ve kendi sorumluluk üstlenme kapasiteleri ölçüsünde yetkiyle donatılmıştır. Yönetici arkadaşlarımızın kariyer planlama ve eğitim programlarına büyük önem veriyoruz. Yönetim kalitesi kriterinde öne çıkmamızın nedeninin, koruyup geliştirmeye çalıştığımız bu niteliklerden kaynaklandığına inanıyorum."

VODAFONE'NUN BAŞARI FORMÜLÜ
"CEO'ların Gözde Şirketleri" listesinin bu yılki yenilerinden biri de Vodafone. CEO'ların en çok çalışmak istediği şirketler arasına 9'uncu sıradan giren şirketi öne çıkaran en belirgin nitelik ise "yönetim kalitesi". İngiliz telekom devini seçen CEO'ların yüzde 31'i bu kriteri ilk sıraya koyuyor. Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Toygan Pulat, kendilerini CEO'ların gözünde ideal kılan yönetim kalitesine ilişkin şunları söylüyor: "Vodafone'un yönetsel anlamda hayata geçirdiği katılımcı stratejik planlama ve karar verme yaklaşımı, hem yönetim kalitesi hem rekabet gücü anlamında en ideal şirketlerden biri olmasında çok etkili. Vodafone'da kararlar, İcra Kurulu'nun yanı sıra 'genişletilmiş liderlik ekibi' adını verdiğimiz yönetim ekibinin katkılarıyla alınıyor. Böylelikle planlanan aksiyonların organizasyon geneline yayılması daha hızlı ve etkin oluyor. Bununla birlikte insana ve yeteneğe yatırımı stratejik öncelikler arasında konumlandırıyoruz. Burada Vodafone'un uluslararası bir şirket oluşunun avantajlarını en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştığımızı, bunun da şirketimizi diğerlerinden farklı kıldığını belirtmeliyim. Vodafone aynı zamanda müşterileriyle olan ilişkilerini, stratejilerinin kalbine yerleştiren, rekabete değil müşteriye odaklı stratejiler geliştiren bir şirket. Müşteri odaklı bakışımızın hayata yansımasını görebileceğimiz pek çok proje ve uygulamamız söz konusu."
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
PEGASUS'UN FARKI İNOVASYON
Pegasus, bu yılın "Gözde Şirketler" listesine ilk kez girenlerden. Pegasus'u CEO'ların gözünde ideal şirket yapan kriterlerin başında ise "inovasyon becerisi" geliyor. Pegasus'ta çalışmak istediğini belirten CEO'ların yüzde 43,8'i neden olarak bunu gösteriyor. Yüzde 27,1'i "ortakların/patronun vizyonu", yüzde 18,8'i ise "rekabet gücü" nedeniyle Pegasus'ta çalışmak istiyor. Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı, sonuçlara ilişkin şu değerlendirmeyi yapıyor: " 'Türkiye'de havacılığı biz başlatmadık, ama biz değiştirdik'. Bu bizim çalışmalarımızın toplu bir özeti. Türkiye'de low-cost modelini yerleştirmek hiç kuşkusuz riskli bir işti ve kesinlikle kolay olmadı. Misafirlerimize biletleri karşılığında, güvenli, zamanında ve uygun fiyatlı uçuş sunuyoruz. Bu özgürlük onlara, başkalarının fazla bagajlarını ödememeyi, akıllı seçimler yaparak uygun fiyatla seyahat edebilmeyi sağlıyor. Pegasus ailesi içindeki kâr paylaşım modelimiz de Türkiye'de bir ilk. Bu kapsamda şirketimiz her yıl vergi öncesi kârının yüzde 10'unu kazanç paylaşımı olarak dağıtıyor. Böylece hem çalışanlarımızın şirket aidiyetleri gelişiyor hem motivasyon artıyor. Haftalık toplantılarımızda tüm uçuşlarımızı tek tek masaya yatırıp, geliştirilebilecek alanları ele alıyoruz. Bu çalışma bize sistemin gelişmesi hakkında gerekli geri bildirimi veriyor. Filomuz ve taşıdığımız misafir sayımız bu sayede her geçen gün daha da büyüyor."~

Tabloyu görmek için görsele tıklayın.

BORUSAN'IN CAZİBESİ NEREDE?
Listemizin 12'nci sırasında yer alan Borusan Holding ise "yönetim kalitesi" ile CEO'ları cezbediyor. Borusan'ı çalışmak için ideal bulan CEO'ların yüzde 33,3'ü, ilk beğeni kriteri olarak "yönetim kalitesi"ni gösteriyor. Borusan Holding CEO'su Agah Uğur'a göre bu kriterin öne çıkmasının ilk nedeni, holdingin kurucusu olan Asım Kocabıyık. Uğur, şunları söylüyor: "Asım Bey 66 yıl önce bu kurumu çok sağlam temeller üzerine kurdu. Yönetim kurulu başkanımız Ahmet Kocabıyık ise bu değerlerin devamlılığını sağladı. 2000'li yıllarda o günlerin Türkiye'si için çok yeni olan yönetim metodolojilerinin kurumsallaşmasına ciddi destek verdi. Kullandığımız etkin yönetim kurulları prensipleri, stratejik planlama, müşterinin sesini dinleme (VoC), değer bazlı yönetim, yalın 6 Sigma gibi modern yönetim araçları, küresel şirketleri başarıya götüren uygulamalar. Daima 'bir adım önde olma' vizyonumuzla çalışanlarımıza, müşterilerimize ve tüm diğer paydaşlarımıza maksimum katkıyı sağlayacak uzun vadeli hedefler belirleyerek yola çıkıyoruz. Bu hedeflere ulaşmak için modern yönetim araçlarını ve en iyi insan kaynağını kullanıyoruz. İnancımız, sürdürülebilir büyüme ve gelişimin böyle elde edileceği yönünde. Tabii ki önemli olan bu performansın sürdürülebilmesi. Dolayısıyla en iyi yönetim uygulamalarını kullanmayı sürdüreceğiz ve fark yaratan yeni hizmetler geliştireceğiz."
Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
MERCEDES'İN REKABET GÜCÜ
Türkiye'deki CEO'ların hayallerini süsleyen şirketlerden biri de global otomotiv devi Mercedes-Benz. Şirket, bu yılki listemize 13'üncü sıradan ilk kez girdi. Mercedes-Benz'i CEO'ların gözünde ideal kılan niteliklerin başında, yüzde 33,3 ile "rekabet gücü" geliyor. Şirketin rekabet stratejisini, Mercedes-Benz Türk CEO'su Wolf-Dieter Kurz anlatıyor: "Rekabet gücü çok yönlü bir kriter. Bu kriterin ölçümlenmesinde müşteri memnuniyeti, satış adetleri, yüksek pazar payları, ürün kalitesi, yenilikçilik ve çalışan memnuniyeti önemli rol oynar. Şirketimizin rekabet stratejisinin temellerini oluşturan faktörleri şöyle sıralayabiliriz: Kalitesi, konforu, güvenlik ve teknolojiyle öne çıkan ürünleri; yüksek performans kültürünü benimsemiş çalışanlarımız ve bayilerimiz; bu iki faktör sonucunda oluşan yüksek müşteri memnuniyeti ve müşteri güveni. Rekabet gücünün güvence altına alınması için tabii ki dünya piyasalarında giderek daha kısa zaman aralıklarında izlenen dinamik hareketliliğe uyum sağlayabilme esnekliği de büyük önem taşıyor. Ürünlerimize, fabrikalarımıza, çalışanlarımıza ve dolayısıyla markamıza sürekli yatırım yapıyoruz. Mercedes-Benz'in dünya çapındaki üretim ve AR-GE ağında faaliyet gösteriyoruz. Gelecek için hedefimiz, mevcut durumumuzu korumak, geliştirmek ve müşteri sayımızı artırmak."~

TÜRK TELEKOM NASIL ÖNE ÇIKIYOR?
Türk Telekom CEO'su Gökhan Bozkurt ise "inovasyon becerisi" ile öne çıkan şirketin yenilikçilik stratejisine ilişkin şunları söylüyor: "Üniversiteler ve iş ortaklarıyla yapılan işbirlikleri önemli bir faktör. Ayrıca AR-GE merkezlerinde yeni teknolojilerin sürekli takip edilip değerlendirilmesi, patentlerin geliştirilmesi, teknolojik yol haritasının tanımlanması, fikirlerin ürün ve servislere dönüştürülmesi de ana başlıklarımız arasında. Yenilikçi ürünlere ve servislere dönüşebilecek prototiplerin geliştirilmesine büyük önem veriyoruz.  Dünya AR-GE liginde söz sahibi olmak adına, çokuluslu AB araştırma projelerine katılarak ileri araştırma projelerinin yürütülmesi ve geliştirilen teknolojilerin ticari ürüne dönüşmesi üzerinde çalışıyoruz. Çünkü rakiplerinden farklılaşmak isteyen bir şirket, tüm iş birimlerinde inovasyon kültürünü kucaklamak zorunda."

THY'NİN MOTTOSU "KÜRESELLİK"
"VİZYON OLMADAN BAŞARI OLMAZ"

Listemize bu yıl 6'ncı sıradan giren THY'yi CEO'ların ideal şirketi haline getiren kriterlerin başında, açık ara farkla "global vizyonu" geliyor. THY Genel Müdürü Temel Kotil, globalleşme stratejisinin sadece kendilerinin değil birçok başarılı şirketin de mottosu olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Global bir vizyona sahip değilseniz başarı şansınızı baştan kaybedersiniz. Sektörümüzde elde edilen kârın büyük kısmının dış uçuşlardan geldiğini düşünürseniz, global vizyonun, başarının temel şartlarından biri olduğunu görürsünüz.

"ÇOK ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK"

THY'nin başarılarının arkasında hem iç hem dış dinamikler var. 2003 yılında 10 milyon olan yıllık yolcu sayısını 33 milyona, 65 olan uçak sayısını 178'e, 104 olan uçuş noktası sayısını 189'a çıkardık. Dünyanın en büyük havayolu ittifakı Star Alliance'ın üyesi olarak Türkiye'yi Avrupa ile Asya'nın arasında en önemli bağlantı noktası haline getirdik. Krizi fırsata çevirdik. Uçuş ağımızı genişlettik, filomuzdaki uçak sayısını artırdık. THY'nin bugün yakaladığı başarının arkasında 2005-2006 yılında yaptığımız atılımlar var. 2011 yılı bu açıdan 2005'e benziyor. Yeni uçaklar almaya, yeni hatlar açmaya devam ettik. Bu yıl 10-14 yeni hat açmamız bizim için sürpriz olmayacak."

MICROSOFT'UN GLOBAL CAZİBESİ
NEDEN İDEAL?
CEO'ların gözde şirketleri arasında dünya devlerinin ağırlığı dikkat çekici. Onlardan biri de bilişim devi Microsoft. Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, "Microsoft 112 ülkede, 91 bine varan çalışanıyla faaliyet gösteriyor. Her CEO global çapta faaliyet gösteren bir şirkette yönetici olmak ister. Microsoft'u CEO'ların gözünde ideal kılan etkenleri, ilkeli ve kaliteli yönetim anlayışı, insana ve gelişime verilen değer ve destek diye özetleyebiliriz" diyor.
TEKNOLOJİNİN GÜCÜ
Özmen, bu başarının ardındaki etmenleri ise şöyle anlatıyor: "Aslında başarımız teknolojiyi etkin biçimde kullanarak iş konseptlerini stratejik planlamanın dar ve kısıtlayıcı sınırlarının bir adım ötesinde kurgulamamızdan kaynaklanıyor. Yani teknolojinin gücüyle yer zaman yeni ve önde olmaya çalışıyoruz.
ENTELEKTÜEL SERMAYE
Yönetim kalitemizin temellerinde entelektüel sermayenin gelişimine verdiğimiz önem yatıyor. Çünkü iş yapış biçimlerini belirleyen entelektüel sermayedeki gelişim, direkt olarak şirkete yönelik beğeniyi etkiliyor. Microsoft, entelektüel sermayesi ve çalışanlarının üstün profilleri bakımından dünyanın en önde gelen şirketlerinden. Bu da şirketin performansının her yıl katlanarak artışını getiriyor."~

SHELL'İN 3 SIRRI
KÜRESEL GÜÇ
CEO'ların gözünde "global vizyonu" ile öne çıkan bir diğer küresel dev de Shell. 90'dan fazla ülkede faaliyet gösteren şirketin küresel gücü, üst yöneticileri cezbeden unsurların başında geliyor. Şirketin global vizyonunu Shell & Turcas CEO'su Jacek Dziembaj anlatıyor: "Shell, dünyanın en köklü ve güçlü enerji şirketlerinden biri. İstikrarlı başarısının temelinde global vizyonunun payı çok büyük. Hızla büyüyen enerji talebini karşılamak için çalışan Shell, yarattığı değerlerle de örnek bir model oluşturuyor.
KURUMSAL İTİBAR
Bir şirketin başarılı ve uzun ömürlü olmasının en önemli unsurlarından biri, oluşturduğu kurumsal itibardır. Kurumsal itibarın oluşmasında ise çok yönlü faktörler etkili. Şirketin sunduğu hizmet ve ürün kadar, toplumda yarattığı katma değer ve buna bağlı gelişen güven duygusu da itibarı artırıyor. Shell'in bu hassasiyetinin temelinde, tüketicinin beklentilerini zamanında öngörerek, zengin ürün çeşitliliğiyle en uygun çözümünü sunması yatıyor.
MÜŞTERİYE YAKINLIK
Türkiye'de de Shell & Turcas olarak müşterilerimizin ihtiyaçlarını göz önünde bulunduruyor ve onlara hayatlarının çeşitli alanlarında farklı faydalar sunuyoruz. Bu amaçla müşterilerimizin değişen tercihlerini ve yükselen trendleri devamlı olarak takip ediyoruz. Hızlı ve yüksek kaliteli servisimiz, geniş ürün portföyümüz ve yaratıcı kampanyalarımız markamıza olan bağlılığı ve güveni artırıyor. Tüketicinin taleplerine en uygun çözümü sunmaya devam edeceğiz."

GARANTİ'Yİ ÇEKİCİ KILAN NE?
PROAKTIF YÖNETİM

Garanti Bankası'nı CEO'ların gözünde en ideal şirket yapan kriterlerin başında "yönetim kalitesi" geliyor. Bu başarının mimarlarından biri de kuşkusuz bankanın genel müdürü Ergun Özen. "Proaktif yönetim anlayışımızla pazardaki değişime hızlı karşılık veriyoruz" diyen Özen, kendilerini farklı kılan nitelikleri şöyle sıralıyor:
ÇALIŞAN KALİTESİ
Garanti Bankası, defalarca Türkiye'nin ve hatta Avrupa'nın en beğenilen şirketleri arasında yer aldı. Teknolojik altyapımız da bunu yaparken bize büyük esneklik sağlıyor. Nitelikli insan gücümüz ise her zaman en doğru kararları almamıza ve en kaliteli hizmeti sunmamıza yardımcı oluyor. Yenilikçi düşünme biçimi bizim kültürümüzün merkezinde yer alıyor. Garanti'de en gencimizden en tecrübelimize kadar herkesin fikirleri çok önemlidir.
'İLK'LERİN ÖNCÜSÜ
Garanti'nin alternatif dağıtım kanalları ve müşteri ilişkileri yönetimi konularında sektörün öncü bankası olması bundan kaynaklanıyor. Banka olarak bugüne kadar pek çok ürün ve hizmette sektörde ilk olmayı başardık. Örneğin 1995'te ilk nakit yönetim hesabı olan Elma'yı, 2000'de Türkiye'nin ilk çipli kartı Bonus Kartı ve Shop&Miles'ı, 2005'te ise dünyada ilk kez cepten hızlı para transferi sağlayan CepBank uygulamasını başlattık."


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz