Her alanda fırsatlara bakıyoruz

Doğan Holding'in kaptanı Begümhan Doğan Faralyalı'yla dönem ajandasını konuştuk

1.05.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Her alanda fırsatlara bakıyoruz
Doğan Holding, son birkaç yılı oldukça hareketli geçirdi. 2009 yılı sonunda şirketin kurucusu Aydın Doğan, onursal başkanlığa geçerek 2'nci jenerasyonun önünü açtı. Şirket, varlık satışları yoluyla sermaye yapısını güçlendirdi. Öncü şirketlere daha fazla yoğunlaşma kararı aldı. Bundan 3 ay önce ise 2'nci jenerasyonu temsilen Begümhan Doğan Faralyalı, 8,7 milyar liralık dev holdingin kaptan köşküne oturdu. Yeni kaptanın önümüzdeki döneme ilişkin iddialı hedefleri var. Özellikle enerji, medya ve perakende alanlarına odaklanacaklarının sinyallerini veriyor. Grubun 2011 yılı performansından memnun olsa da kârlılıktaki erimeyi 2012'de gidermeye kararlı gözüküyor. Mevcut sermaye yapısıyla oldukça güçlü konumda olduklarına dikkat çekiyor. İyi yatırımlara imza atabilecek konumdayız" diyen Faralyalı, kendi deyimiyle önü açık, yüksek getiri sağlanabilecek, fark yaratıp değer yaratılabilecek her alanda fırsatlarla ilgili olduklarının sinyallerini veriyor. Doğan Holding'in kaptanı Begümhan Doğan Faralyalı'yla kendisini Doğan Holding'in yönetim kurulu başkanlığına taşıyan serüvenini ve Türkiye'nin dev holdinglerinden birinin yeni başkanı olarak yeni dönem ajandasını konuştuk:

Capital: İş hayatına nasıl hazırlandınız?
- Ben girişimci bir babanın çocuğuyum. Çocukluğumdan beri hep iş hayatının konuşulduğu, tartışıldığı bir ortamda bulundum. Bu konulara da hep ilgi duydum. Babamın çalışma azmini, işine bağlılığını, başardıklarını gördükçe hep, "Ben nasıl fayda sağlarım, babama nasıl yardımcı olabilirim" diye düşündüm. Grupta yapabileceklerimin hayaliyle büyüdüm aslında. Dolayısıyla iş hayatına hazırlığım, çocukluk döneminden başladı diyebilirim.

Capital: Eğitiminizi de bu doğrultuda mı planladınız?
- Liseyi bitirdikten sonra Londra'ya gittim. London School of Economics'de ekonomi ve felsefe eğitimi aldım. Yazları Dışbank ve Kanal D'de staj yaptım. Okuldan mezun olduktan sonra New York'a gittim. Arthur Andersen'da değişim yönetimi ve insan kaynakları stratejileri üzerine çalıştım. Daha sonra Londra'ya geri döndüm ve dünyanın en büyük stratejik danışmanlık şirketlerinden biri olan Monitor&Co'da danışmanlığa başladım. Orada uluslararası şirketlerde yeni ürün lansmanları, yeni pazar stratejileri gibi konular üzerinde çalıştım. Ayrıca uluslararası medya şirketlerine yönelik yeniden yapılandırma projelerinde görev aldım. Ardından Doğan Yayın Holding'te iş geliştirme bölümünde çalıştım. 2004 yılında Stanford Üniversitesi'nde İşletme Fakültesi'nde yüksek lisans programımı bitirince gruba katıldım.~

Capital: Planlanmış bir yol muydu bu eğitim çizgisi?
- Benim seçimimdi. Örneğin felsefe okuyorum dediğimde babam, önce şaşırdı. Ama felsefe benim hoşuma gidiyordu. Ekonomi de öyle... Eğitimim konusunda aileme danıştım ama sonuçta kendi sevdiğim konuların peşinden gitmiş oldum.

11 BAŞLIKTA DOĞAN HOLDİNG'DE YENİ KAPTANIN YOL HARİTASI

1- Benim ilk işim, üst yönetimi iyi tanımak oldu. İlk 3 ayım onların düşüncelerini, şirketle ilgili görüşlerini ve planlarını anlamaya çalışmakla geçti.
2- 2023 yılında Türkiye reklam pazarının 20 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşacağını tahmin ediyoruz. İlk odaklandığımız konu bu fırsatı iyi değerlendirip organik büyümek.
3- Medya şirketlerimizde verimliliği ve odaklanmayı sağlayarak sektörün büyümesinden iyi bir şekilde faydalanmak istiyoruz.
4- Yeni medya, dijital medya çok hızlı büyüyor. Bu alanda da neler yapabiliriz, yeni medyada daha aktif nasıl olabiliriz diye bakıyoruz.
5- Yatırım yapacağımız alanları perakende, enerji ve medya spesifik olarak düşünmek daha doğru olur.
6- Sermaye yapımıza baktığınız zaman da oldukça kuvvetli bir pozisyondayız. Önü açık, yüksek getiri sağlayabileceğimiz, fark yaratıp değer katabileceğimiz başka şirketler ve alanlarla da ilgiliyiz.
7- D&R'da mağaza sayısını artırıyoruz. Şu anda tüm Türkiye'de 115 mağazamız var. 2012 sonuna kadar 130 mağazaya ulaşmayı planlıyoruz. 5 yıl içinde ise bu sayıyı 300-350'ye çıkarmayı istiyoruz
8- Yurtdışında fırsatlar kovalamaya devam ediyoruz. Karşımıza düzgün fırsatlar çıktıkça bunları değerlendireceğiz.
9- Medyada global; enerji ve perakendede bölgesel oyuncu olan Avrupa ve Asya'nın en başarılı gruplarından biri olmak hedefimiz.
10- Kurumsal yapımızı kuvvetlendirmek istiyoruz. Dünyada örnek gösterilebilecek kurumsal yapıda bir şirket olmak amacındayız.
11- 2012 bizim için yatırım fırsatlarını değerlendireceğimiz, I büyümeye ve kârlılığa odaklanacağımız bir yıl olacak

HOLDİNGTEKI DEĞİŞİMİN NEDENİ?
GRUBUN GENELİNDEN UZAKTIK

2009 yılının sonunda Aydın Bey, holdingden çekilip onursal başkan olma ve yönetimi 2'nci jenerasyona bırakma kararı aldı. Ablalarım da ben de o güne kadar şirketlerin içinde aktif çalışıyorduk, CEO pozisyonlarındaydık. Çalıştığımız şirketlere odaklanmıştık, grubun geneline uzaktık açıkçası.
HİSSEDAR ŞAPKAMIZI GİYDİK
Babamın onursal başkan olmasıyla birlikte, biz de hissedar şapkamızı daha fazla sahiplenmeye karar verdik. Operasyonlardan çekilip, yerimize güçlü CEO'lar atadık. Yönetim kurulu başkanlıklarını devraldık.
HEDEF YÜKSEK KATMA DEĞER
Bundan sonra da bir takım halinde, aynı masanın etrafında oturup grubun bütününe bakmaya başladık. Grubu büyütmeye odaklandık. Bu son değişim de bizim daha yüksek katma değer sağlayabileceğimiz işlere odaklanmamızla ilgili. Sonuçta, bir takım olarak grubu beraber yönetiyoruz.~

BABAMDAN NELER ÖĞRENDİM?
1- HESAP VEREBİLİRLİK
Çok şey öğrendim babamdan. En önemlisi de "hesabını veremeyeceğin hiçbir şeyi yapmamak". Bu, babamın her zaman üstünde durduğu bir konudur. "Her işi kanuna uygun, hesap verilebilir şekilde yapacaksınız" der.
2- HAYALLER KURMAK
Sonra, büyük hayaller kurar, çok cesurdur. Pes etmez, bir iş olmuyorsa hep alternatif yollar düşünür. İnandığı işlerin peşinden azimle koşar.
3- HERKESİ DİNLEMEK ÖNEMLİ Bir de çok iyi dinleyicidir. Söyleyecek sözü olduğuna inandığı herkesi, yaşına başına bakmadan, gerçekten dikkatle dinler. "Ondan ne öğrenebilirim, ne anlatıyor bana" diye düşünür.
4- ÇALIŞANLARLA İLİŞKİLER
Çalışma arkadaşlarıyla çok farklı bir bağ kurar. Onların hepsini aileden biri gibi görür. Bunun sonucunda da çalışanları ona gönülden bağlanır. O, motivasyon kaynağıdır. Hakikaten takım arkadaşlarını çok iyi motive ediyor.

Capital: Aile işine girmeden önce edindiğiniz iş tecrübenizden en büyük kazancınız ne oldu?
- Bu şirketlerde analitik düşünmeyi, planlı bir şekilde problemleri çözmeyi öğrendim. Ayrıca uluslararası şirketlerde önemli kararların nasıl verildiğini de yakından görme şansım oldu. Farklı pek çok projede rol alınca, şirket kültürünün başarıdaki önemini anladım.

Capital: Kariyer hayatınızda Romanya tecrübesi çok önemli. Bu süreci nasıl yönettiniz?
- Stanford'dan sonra artık gruba girmek istiyordum. O güne kadar belirli bir tecrübe edinmiştim. O sırada, yurtdışına açılma düşüncesi vardı. Ben de bunu çok istiyordum. Doğu Avrupa, Rusya ekonomileri büyük fırsatlar vaad ediyor, reklam pazarı yüzde 30 büyüyordu. Grubumuzun bilgi birikimini, know-how'ını artık yurtdışına taşıyalım diye düşünüyorduk. 2005 yılında Doğan Yayın Holding'in yurtdışı iş geliştirmesinden sorumlu oldum. 2 yıl boyunca elimde bavul, benimle çalışan arkadaşlarla beraber, Rusya, Bulgaristan, Ukrayna gibi pek çok ülkeye bizzat gittim. Bu pazarlarda ortak olunabilecek, satın alma potansiyelimizin olduğu şirketler, yapılabilecek işler konusunda araştırma yaptım. Bazı günler sabah kalktığımda nerede olduğumu bile karıştırdığımı hatırlıyorum. Romanya ekonomisi çok hızlı büyüyen, 22 milyon nüfusu olan çekici bir ülkeydi. Televizyon oldukça fazla izleniyordu. "Romanya'ya girelim" diye düşündük. Hiç dilini bilmediğiniz bir ülkede bir şirket, özellikle bir televizyon kanalı kurmak hakikaten çok inişli, çıkışlı bir yoldu diyebilirim.

Capital: Ne kadarlık bir süreçte tamamlandı? Ne tür zorluklar yaşadınız?
- Romanya'ya bakmaya başlamamızın ardından, kanalı kurmamız 2,5 yıl aldı. Hatalarımız da oldu. En çok da o hatalardan öğrendiğimi, ders aldığımı söyleyebilirim. Öğrendiğim en önemli şey, böyle bir pazara girerken yerel, kuvvetli, güvenilir, profesyonel ekip olmadan bu işin başarılı olmayacağı oldu. Orada iyi ve güvenilir bir ekip kurmak en zorlandığımız konuydu. Ama bugün gururla söyleyebilirim ki Romanya'da 36 adet ölçülen kanal arasında 3'üncü TV kanalıyız. Bunu da 4 yıl gibi bir sürede başardık.~

Capital:
Siz kariyer hayatınıza baktığınızda hangi özelliklerinizden güç aldığınızı düşünüyorsunuz? Sizi bu noktaya taşıyan özellikleriniz neler?
- Bence yetiştirilme tarzı önemli. Benim önümde rol model olarak babam vardı. Takım oyuncusu olmanın iş hayatında önemli bir özellik olduğuna inanıyorum. 7 yaşımdan 17 yaşıma kadar lisanslı basketbol oynadım. Bütün gençlik dönemimde bu kültürle yoğruldum. Daha önce de belirttiğim gibi analitik düşünme ve planlı problem çözmede edinmiş olduğum tecrübemde önemli... Bir de bugün en önemli sermaye insan. İlişkilerimde kuvvetli olduğumu ve çalışmak için doğru insanları seçebildiğimi düşünüyorum.

Capital: Farklı dönemlerde babanızla aynı şirketi yönetiyorsunuz. Eskiyle kıyasladığınızda bu dönemin avantajları ve dezavantajları neler?
- Baktığınızda, o günlerden bugüne kalıcı olmuş, parlayan insan sayısı çok da fazla olmamakla beraber, o zamanlar daha bakir bir ortam vardı. Belki fırsat bulmak daha kolay, yatırımın geri dönüşünü almak daha hızlıydı. Babam da aynı fikirde. O günkü beklentilerini bugün karşılamanın zor olabileceğini söylüyor. Globalleşme ile rekabet arttı. Bizim ilgilendiğimiz bir şirketle sadece Türk şirketleri değil, global şirketler de ilgileniyor.

Capital: Grubun başına geçmenizin üstünden 3 ay geçti. Başa geçtikten sonra yaptığınız ilk iş neydi?
- Doğrusu ben hep televizyon tarafında çalıştım. Oradaki arkadaşları iyi tanıyordum. Holding ve diğer iştiraklerdeki üst yönetimi pek tanımıyordum. Benim ilk işim, üst yönetimi iyi tanımak oldu. İlk 3 ayım onların düşüncelerini, şirketle ilgili görüşlerini ve planlarını anlamaya çalışmakla geçti.

Capital: Herhangi bir değişikliğe gittiniz mi?
- Hayır, gitmedim.

Capital: Her liderin görevi devraldığında kendine koyduğu ilk 90 gün hedefi vardır. Siz böyle bir hedef koydunuz mu?
- Doğan Holding, kurumsal yapısına ve portföyüne bakıldığında oldukça kuvvetli bir grup. Dolayısıyla, "Ben geldim, burada sıfırdan her şeyi baştan yapacağım" diye bir durumum olmadı. Bu bakımdan daha kolay bir işim olduğunu düşünüyorum. Takımı tanıyıp onların şirketle ilgili planlarını dinleyerek büyük stratejimize ulaşmak, orta ve uzun vadeli yol haritasını çıkarmak üzerine yoğunlaştım.

Capital: Yol haritanızın detayları neler?
- Doğan Holding için medya çok önemli. Medyada önemli şirketlerimizle öncü konumumuzu sürdürüyoruz. Bu alanda ülke hedeflerinden yola çıkarak, 2023 yılında Türkiye reklam pazarının 20 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşacağını tahmin ediyoruz. İlk odaklandığımız konu bu fırsatı iyi değerlendirip organik büyümek. Mevcut şirketlerimizde verimliliği ve odaklanmayı sağlayarak bu büyümeden iyi bir şekilde faydalanmak istiyoruz. Onun dışında yeni medya, dijital medya çok hızlı büyüyor. Bu alanda da neler yapabiliriz, yeni medyada daha aktif nasıl olabiliriz diye bakıyoruz. Rusya'da ve Doğu Avrupa'da ilan gazeteciliğine, Romanya'da Kanal D ile televizyonculuğa başladık. Yurtdışında fırsatları araştırmak, iyi fırsatları değerlendirmek niyetindeyiz.~

Capital: Medya dışındaki hedefleriniz neler?
- Türkiye'nin büyüme planına baktığımızda ciddi bir enerji ihtiyacı olduğu ortada. Biz de Doğan Grubu olarak iyi ve yerinde enerji yatırımlarına imza attık. Enerji bizim için önemli bir sektör. Türkiye'nin bu alanda sunduğu fırsatları takip ediyoruz. Tüm bu alanların dışında, baktığımızda biz geçmişten bugüne son tüketiciye ürün ve hizmet sunma konusunda oldukça önemli bir tecrübeye sahibiz. Dolayısıyla Doğan Holding bünyesinde perakende de öne çıkan sektörlerden.

Capital: Yeni sektörlere girme gibi bir plan var mı peki?
- Biz geçmişte birçok sektörde bulunduk. Pek çok ayrı alanda bilgi birikimimiz var. Sermaye yapımıza baktığınız zaman da oldukça kuvvetli bir pozisyonda, yeni yatırım yapabilecek durumdayız. Dolayısıyla önü açık, yüksek getiri sağlayabileceğimiz, fark yaratıp değer katabileceğimiz başka şirketler ve alanlarla da ilgiliyiz.

Capital: Odaklandığınız sektörler dışına da taşacaksınız yani...
- Yatırım yapacağımız alanları perakende, enerji ve medya spesifik olarak düşünmek daha doğru... Ancak bunun dışında da bizim farklı sektörlerde faaliyet gösteren pek çok şirketimiz var. Bu sektörlerde de yine işimizi en iyi şekilde yapmaya devam edeceğiz. Sanayi ve turizm, örneğin. Bu alanlardaki şirketlerimizde büyümeyi nasıl yakalayabiliriz diye bakıyoruz. Onlara da ek satın almalar yapabiliriz.

HEDEFTE BÖLGESEL GÜÇ OLMAK VAR
Capital:
Kendinize 10 yıl sonrası için bir hedef koydunuz mu? Doğan Holding'i nerede göreceğiz?
- Medyada global; enerji ve perakendede bölgesel oyuncu olan Avrupa ve Asya'nın en başarılı gruplarından biri olmak hedefimiz. Kurumsal yapımızı daha da kuvvetlendirip, best practice'leri uygulayan değil, yaratan dünyaya örnek gösterilen bir grup olacağız.
Capital:  Özelleştirmelerde radarınızda neler var?
- Milli piyango, şans oyunları, elektrik üretim özelleştirmeleriyle ilgiliyiz. Altyapı işletmeciliği, oto yollar gibi konularla da doğru ortaklıklar olursa ilgileniyoruz.
Capital: Yurtdışında hangi sektör ağırlıklı ilerleyeceksiniz.
- Medya ağırlıklı olacak. Ancak doğru fırsatlarla diğer bilgi, tecrübemizin yoğun olduğu alanlarda yakın coğrafyamıza açılacağız.

Capital:
Enerjide pek çok büyük oyuncu ilgileniyor. Siz nerede fark yaratacaksınız.
- Pek çok enerji projesi var, evet, ancak önemli olan doğru projelere yatırım yapmak. Bizim faaliyette bulunduğumuz tüm sektörlerde en iyi olmak gibi bir hedefimiz var. Enerjide bugüne kadar ortaklarımızla birlikte 650 megawatlık hidroelektrik santral yatırımı gerçekleştirdik. Bu alanda ciddi bilgi birikimimiz var; bunu başka fırsatlar için iyi şekilde kullanabiliriz.~

Capital: Tüketiciye değen noktalar derken D&R bağlantılı bir hareketlilik mi planlıyorsunuz?
- Evet, D&R'da mağaza sayısını artırıyoruz. Şu anda tüm Türkiye'de 115 mağazamız var, 2012 sonuna kadar 130 mağazaya ulaşmayı planlıyoruz. 5 yıl içinde ise bu sayıyı 300-350'ye çıkarmayı istiyoruz. Ayrıca D&R Kids'i açtık Trump Towers'da. Çocuklara yönelik işlerde potansiyel görüyoruz.

Capital: Şirketin 2011 yılı performansı yeni açıklandı. Şirket performansından memnun musunuz?
- 2011 yılının Doğan Grubu için iyi bir yıl olduğunu düşünüyorum. Birtakım varlık satışları yaptık. Bu yolla sermayemizi kuvvetlendirdik. Verimliliğe ve kârı artırmaya odaklandık. Öncü şirketlerimize daha fazla yoğunlaşma kararı aldık. Sonuçta belli iştiraklerimizin vergi borçlarından dolayı, gelecekteki riskleri ortadan kaldırmak üzere bir yapılanmaya gittik. Dolayısıyla dipte ciddi bir zarar yazdık. Ama tüm bu alınan kararlar, önümüzü açmak, ileriki döneme daha net bakabilmek için önemliydi. Bu nedenle 2011 yılını genelde pozitif değerlendiriyorum. Bu yıl da bizim için yatırım fırsatlarını değerlendireceğimiz, büyümeye ve kârlılığa odaklanacağımız bir yıl olacak. 2012'den çok umutluyum.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz