TSKB'nin yeni rotası

Özcan Türkakın ile bankanın yeni dönemde iz leyeceği stratejileri, 2013 yılı sektör tablosunu ve kişisel hedeflerini konuştuk.

1.07.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
TSKB'nin yeni rotası
TSKB, büyüme için fırsat gördüğü yeni alanlara yöneliyor. Bankanın yeni genel müdürü ÖZCAN TÜRKAKIN, “Mevcut faaliyetlerinin yanında yatırım bankacılığına ağırlık vereceğiz” diye konuşuyor. Ayrıca banka, risklerin yönetimi ve bilançoların yeniden şekillendirilmesi açısından şirketlere danışmanlık hizmeti vermeye hazırlanıyor. Türkakın, TSKB’nin rekabette proje değerlendirmedeki bilgi ve uzmanlığıyla farkını ortaya koyacağına inanıyor. “Yurtdışında ise kalkınma bankacılığı konusunda ihtiyaç olan ülkelerde işbirlikleri kurma ve bilgi aktarma imkanlarımız söz konusu olabilir”diyor.

Türkiye’nin özel sermayeli ilk kalkınma ve yatırım bankası Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB), kendine yeni bir rota çiziyor. Banka, yatırım bankacılığına ağırlık verme kararı aldı. Ocak ayı sonunda bankanın genel müdürlüğüne gelen Özcan Türkakın, “Yatırım bankacılığı TSKB’nin asli faaliyet alanlarından biri. Şimdiye dek yeterli gelişmeyi sağlayamadığımız bu alanda şartların olgunlaştığını söylemek mümkün. TSKB artık mevcut faaliyetlerinin yanında yatırım bankacılığı konusunda daha aktif çalışacak” diye konuşuyor.

Bu amaçla banka, bu yıl itibariyle tahvil ihraçları yapmaya hazırlanıyor. Türkakın, ayrıca hem risklerin yönetimi hem bilançoların yeniden şekillendirilmesi açısından şirketlere danışmanlık hizmeti vereceklerini belirtiyor.

TSKB bu yıl 1,5 milyar dolar kredi kullandırmayı planlıyor. İlk 3 ayda bunun 400 milyon dolarlık kısmı kredilendirildi. Türkakın, “Kredi portföyümüzün yüzde 33’ü enerji ve elektrik üretimiyle verimliliği alanlarına gidiyor. Burada odağımız bioatık, rüzgar ve jeotermal gibi yenilenebilir enerjiler, güneş enerjisini ise bu yılın özel gündemine aldık. Yeni sektörler de ekleyeceğiz. Bu yıl ilk kez sürdürülebilir turizm alanında kredi kullandıracağız. KOBİ’ler hiç şüphesiz konsantrasyon alanımızda. Toplam kredi portföyümüz içinde KOBİ’lerin payı yüzde 15” diye konuşuyor. TSKB’nin çiçeği burnunda genel müdürü Özcan Türkakın ile bankanın yeni dönemde iz leyeceği stratejileri, 2013 yılı sektör tablosunu ve kişisel hedeflerini konuştuk:~

Capital:
Ocak sonunda bankanın başına geldiniz. Sizinle birlikte nasıl bir değişim yaşanıyor?
- TSKB, bu yıl 63 ’üncü yılını kutluyor. Son derece kurumsal bir yapıya sahip, köklü bir banka. Benim gelişimle bankanın organizasyonunda bir değişiklik olmadı. Zaten bankada bugünden yarına çok büyük bir değişiklik öngörmemek gerek. Ancak gündemin koşullarına, ihtiyaç ve fırsatlarına bakmak lazım. Türkiye bugün önemli bir eşikte. Hızlı büyümenin sağlandığı bir 10 yıl geçirdik. Bundan sonra ülkenin geldiği seviyenin sağlamlaştırılması ve ileriye taşınması açısından ciddi yatırım ihtiyaçları var. Burada finansal kuruluşlara önemli ödevler düşüyor. Bu noktada yatırım bankacılığı önemli bir gelişme alanı olacak. Şimdiye dek yeterli gelişmeyi sağlayamadığımız bu alanda şartların olgunlaştığını söylemek mümkün. Nitekim Sermaye Piyasası Kurumu’nun yılsonunda çıkan yasanın tamamlayıcı düzenlemeleriyle ilgili hazırlıkları da bu şartların olgunlaştığının işareti. Artık TSKB, mevcut faaliyetlerinin yanında yatırım bankacılığı konusunda daha aktif çalışacak.

Capital: Yatırım bankacılığında nasıl bir yol izleyeceksiniz?
- Ülkenin yatırım yapılabilir seviyeye gelmesi, makro dengenin hem faizler hem enflasyon açısından kabul edilebilir seviyelerde istikrara kavuşması, sermaye piyasasının gelişimine imkan veriyor. Bu dönemde hem borçlananlar hem tasarruf edenler açısından zemin ilk kez dengeye kavuşuyor. Böyle baktığımızda yatırımcılar açısından başta tahvil olmak üzere alternatif borçlanma araçları, konvansiyonel kredilendirmenin yanı sıra kaynak temininde de önemli fırsat haline geliyor. Biz de tahvil ihraçları yapacağız.

Ayrıca bizim şirketlerle birlikteliğimiz yıllara dayanıyor, yatırımlarının en başından olgunlaşmasına, sonuçlandırılmasına dek birlikte çalışıyoruz. Böyle olunca da şirketlerin zaman içinde ortaya çıkan ihtiyaçlarını yaşayarak tespit etme ve yerine getirme imkanımız bulunuyor. Türkiye’de şirketler için risklerin yönetimi, bilançoların yeniden şekillendirilmesi açısından yeni şartlar var. TSKB olarak şirketlerin kaynaklarının ve risklerinin yönetiminde danışmanlık hizmeti verebileceğiz.

Capital: Bu yıl için ne kadarlık bir tahvil ihracı gerçekleştirmeyi düşünüyorsunuz?
- Tahvil için şu anda tam rakamı vermek doğru olmaz, temaslarımız sürüyor. İki yıl ve üzeri vadelerde tahvil ihracı yapmayı düşünüyoruz. Ayrıca sendikasyon kredileri almaya da devam edeceğiz. Temmuz başında 100 milyon Euro’nun üzerinde bir sendikasyon kredisi alacağız. Ayrıca ileride alternatif kaynak olarak yurtiçinde tahvil ihracı da yapabiliriz.~

Capital: Bu yıl bankanın performansı nasıl gidiyor?
- Bütçe hedeflerimiz doğrultusunda gidiyoruz. Geçtiğimiz yıl 2011’e göre banka aktiflerimiz yüzde 8,8 büyümüş, 10,3 milyar TL seviyesine ulaşmıştı. 2012’de net dönem kârımız da yüzde 20,3 artışla 307,3 milyon TL olarak gerçekleşti. Bu yılın da ilk üç ay sonuçlarına göre TSKB’nin aktif büyüklüğü, 2012’nin ilk çeyreğine göre yüzde 11,6 büyüme kaydederek 10,6 milyar TL seviyesine ulaştı. Toplam kredilerde 12 aylık dönemdeki artışımız, kur etkisinden arındırılmış bazda yüzde 12 oranında gerçekleşti. Aktif büyüklük anlamında bu yıl yüzde 8 büyümeyi hedefliyoruz. Bunu da tutturacağız. 2013 Mart sonu verilerine göre özkaynak büyüklüğümüz 1,8 milyar TL oldu, burada da yıl sonunu yüzde 1012 büyümeyle 2 milyar TL ile kapatmayı hedefliyoruz.

Capital: Bu yıl ne kadarlık kredi kullandırmayı düşünüyorsunuz?
- Biz bu yıl 1,5 milyar dolar kredi kullandırmayı hedefliyoruz. Bu yılın ilk üç ayında da bu rakamın 400 milyon dolarını kullandırdık.

Capital: Kredilerde hangi sektörlere ağırlık veriyorsunuz? Buraya yeni sektörler eklenecek mi?
- Bu yılın ilk üç ayına bakarsak çimento, demir çelik ve madencilikteki enerji verimliliği yatırımları, enerji sektöründe devam eden yatırımlarla sanayinin çeşitli alanlarında faaliyet gösteren KOBİ’lerin finansmanı öne çıkıyor. TSKB olarak enerji ve enerji verimliliği sektörlerinde özel bir konsantrasyonumuz var. Kredi portföyümüzün yüzde 33’ü enerji ve elektrik üretimiyle verimliliği alanlarına gidiyor. Burada odağımız bioatık, rüzgar ve jeotermal gibi yenilenebilir enerjiler, güneş enerjisini ise bu yılın özel gündemine aldık. Gelecekte bu kredilerin kompozisyon değiştirerek daha çok verimlilik ve çeşitlendirmeye doğru gitmesini bekliyoruz.

Sanayi sektörüne yeni yatırım, kapasite artırımı ve enerji verimliliği projeleri için kredi sağlıyoruz. Bunun da bizim kredilerimiz içinde payı yüzde 25. Bu iki sektörün ağırlıklarının devam edeceğini düşünüyorum.

Ancak yeni sektörler ekleyeceğiz. Bu yıl ilk kez sürdürülebilir turizm alanında kredi kullandıracağız. Tarımsal sanayi de yine bizim potansiyel gördüğümüz ağırlık verdiğimiz alanlardan...~

Capital: Peki KOBİ’lerin krediler içinde ağırlığı ne?
- KOBİ’ler hiç şüphesiz konsantrasyon alanımızda. Ancak burada kredilendirmeyi farklı bir iş modeliyle yürütüyoruz. Sonuçta iki şubeli, tek merkezli bir bankayız. KOBİ’lere ulaşmada aracı kullanma ihtiyacımız var. Yurtdışından bu amaçlara yönelik temin ettiğimiz kredileri anlaşmalı olduğumuz 23 banka ve leasing şirketinin aracılığıyla veriyoruz. Toplam kredi portföyümüz içinde KOBİ’lerin payı yüzde 15. Bu payı temin ettiğimiz kredi kaynağını yükselterek artırma hedefimiz var.

Capital: TSKB için uzun vadeli planlarınız neler? Bankayı 5 yıl sonrası için sektörde nasıl konumluyorsunuz?
- Burada iki hedefimiz var. TSKB’nin geçmişten bugüne temel farkı, diğer bankaların sahip olmadığı uzun vadeli kaynak imtiyazını kullanmasıydı. Ama artık şartlar değişiyor. Artık diğer bankalar da 10-15 yıllık uzun vadeli kaynak bulabiliyor. Burada bizim bir değerlendirme yapmamız lazım. TSKB’nin proje değerlendirmede çok kıymetli bilgi ve uzmanlığı var. Bu bizim en temel fark yaratacak yanımız ve hep böyle olacak. Bilanço gücümüz var ama rekabet ettiğimiz büyüklerle farkımızı bilgi ve uzmanlıkla ortaya koyacağız. TSKB’nin tipik bir proje finansmanında teknik ekibi ve mühendisleriyle işe girdiğinde farkı çok net görülür. Bu ayırt edici özelliğin yeni şartlara uyarlanması gerekecek. Kalkınma bankacılığını bu yeni şartlarda yeniden konumlayacağız. İkincisi olarak da gücümüzü yatırım bankacılığına kanalize edeceğiz.

“İLERİDE YURTDIŞINDA BANKA KURABİLİRİZ"
ÜSTÜNLÜKLERİMİZİ GÜÇLENDİRECEĞİZ

Artık bankacılık sektöründe rekabet, her bankanın daha iyi olduğu alanda uzmanlaşması üzerine gelişecek. Biz de mevcut olan rekabetçi üstünlüğümüzü daha geliştirmeye odaklanacağız.
TÜRK GİRİŞİMCİLERİN YANINDA OLMALIYIZ
Bizim müşterilerimiz ciddi bir şekilde dışarıya açılıyor. Bugün ağırlıklı olarak ticaretle yurtdışına açılıyorlar. İleride bu adımın ticaret yapılan ülkelerde kalıcı yatırımlarla desteklenmesi gerekecek. Türkiye’de girişimciler bu eşiğe geldi. Bu noktada müşterilerin ihtiyaç duyacağı finansman ve destek bakımından Türk bankacılık sektörünün de bu şirketlerle birlikte yolculuk yapmasında fayda var.~

YURTDIŞINDA İŞBİRLİĞİ YAPABİLİRİZ
TSKB’nin 1950’den beri güçlü bir kalkınma bankacılığı birikimi var. Etrafımızdaki coğrafyaya baktığımızda finansal altyapısı tam olgunlaşmamış ve bu konuda ciddi yapılanmaya, bilgi birikimine ihtiyaç duyan ülkeler var. Belki buralarda kalkınma bankacılığı konusunda işbirlikleri ve bilgi aktarma imkanlarımız söz konusu olabilir. Başka ülkelerde kalkınma bankaları kurmayı konuşmak için erken. Ben de bu konuyu sorguluyorum. Türkiye’nin ve müşterilerin geldiği nokta, bizim de bu konuda daha geniş düşünmemize fırsat yaratıyor. Bunu değerlendirmek durumdayız, ileride olabilir.

BU SEVİYELERDE KARLILIĞI SÜRDÜREMEYİZ'
MUTLAKA DÜŞECEK

Bankacılık sektörü bu seviyelerde kârlılığı sürdürebilecek durumda değil. Hepimiz kendimizi buna hazırlamayız. Kârlar mutlaka düşecek. Mutlak kâr rakamlarını sürdürmek istiyorsak büyümek zorundayız. Bankaların bilançolarında düşen faiz oranları sebebiyle yer alan bir kerelik gelirlerin göz ardı edilmemesi lazım. Artık enflasyon ve faiz oranı açısından belli bir tabana geldik, faizlerde düşüş beklemek gerçekçi olmaz. Bu nedenle bir kerelik kârların artık söz konusu olmayacağını düşünüyorum.
TSKB İÇİN ÇÖZÜM
Bu durum, TSKB için de geçerli. TSKB’nin gelirinin önemli bölümü faiz gelirlerinden oluşuyor. Biz bu gelirleri, yatırım bankacılığını geliştirdiğimiz ölçüde komisyon gelirlerine kaydırmalıyız. Ayrıca bu kârlar sonuçta dönüp tekrar sistemin finansmanı için kullanılıyor. Tabii ki bankalar hem işlerini büyüterek hem alternatif gelir yaratma imkanlarını zorlayarak kârda süreklilik arayacak. Dünyadaki kâr marjlarının biraz üstünde marjlarla çalışacağız.
RİSK GÖRMÜYORUM
Ben hala sektörün sağlıklı olduğunu düşünüyorum. 2013 için bankalar yüzde 15-20 arası kredi büyümeleri bütçeledi. Bugün sektörde gerçekleşen kredi büyümesi yüzde 15’in altında. Ama daha erken. İkinci yarıda bu rakamların toparlanacağını ve yılı yüzde 15 kredi büyümesiyle bitireceğimizi düşünüyorum. Kayda değer bir risk de görmüyorum. Uluslararası koşullar elverişli olmaya devam ettikçe, cari açık ve büyümenin sürdürülebilirliğiyle ilgili sorunlar çözülecektir.~
BANKAYI DAHA DIŞA DONUK YAPACAĞIM'
DEĞERİ YETERİNCE İFADE EDİLMİYOR

Bu banka, samimi olarak söylüyorum, bilgili ve yetkin insanlardan oluşuyor. Ben bu özelliği daha öne çıkararak, daha özgüvenli ve dışa dönük bir noktaya getirmek istiyorum. Bu özelliğin herkes tarafından hissedilen bir yön olmasını istiyorum. Şu haliyle benim gördüğüm, bankanın sahip olduğu değer yeterince ifade edilmiyor. Ben bunu hem muhataplarımız hem çalışanlarımız için daha hissedilir hale getirmeyi amaçlıyorum. Eğitimle ve motivasyonla bunu yapmaya çalışacağım.
HIZLI ADAPTE OLDUM
Ben bu görevden önce İş Bankası’nda iştiraklerden sorumlu genel müdür yardımcısıydım. TSKB’de daha küçük bir topluluğuyuz. Bu nedenle sıcak temas çok daha kolay, dolayısıyla çok hızlı adapte oldum. Uzun zamandır bu bankadaymışım gibi hissetmeye başladım. İş Bankası öncesinde de İş Yatırım’ın başında bulunuyordum. İş Yatırım’da da buradakine benzer küçük bir ekiple çok daha hissederek heyecanla çalışma keyfini yakından yaşamıştım. TSKB’de de bu fırsatı hissediyorum.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz