Tuzla'yı parlatacağız

Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım dergimizin sorularını yanıtladı.

1.06.2012 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Tuzla'yı parlatacağız
İnşaat sektörünün deneyimli markası Teknik Yapı, Evora İstanbul projesiyle dikkatleri Tuzla’ya çekti. 4 bin 703 konut, ticari alanlar ve sosyal birimlerden oluşan projenin teslim tarihi 2015. Bugüne kadar sektöre birçok ilki gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, “Evora İstanbul projesinde de ilk kez mutfaksız konutları deniyoruz. Az sayıda yaptığımız bu tip konutlar için hedefimiz, yoğun çalışan ve sosyal hayatı olan çiftler” diyor. Bağdat Caddesi’nde çok sayıda lüks konut projesinin yanı sıra Uphill Court, UpLife Park, Uprice Elite, Uptwins Residence, Upcity Flats gibi önemli projelere imza atan Teknik Yapı’nın gündeminde şu an Tuzla’daki Evora İstanbul projesi var. Evora İstanbul, 2015 yılında bittiğinde 20 bin kişinin yaşadığı bir kent görünümü alacak. 2011 Ekim ayında lansmanı yapılan projenin yüzde 25’ini sattıklarını belirten Teknik Yapı’nın yönetim kurulu başkanı Nazmi Durbakayım, ‘Yaptığımız her proje bölgenin değerini yükseltiyor. Tuzla’daki Evora İstanbul’un metrekare fiyatı şu an 2 bin 250 TL. Yaz sonunda bunun 3 bin 250 TL olacağını öngörüyoruz. Stüdyo daire, 1+1, home office gibi kavramları sektöre ilk Teknik Yapı getirdi. Tuzla’da az sayıda da olsa Uzakdoğu’daki gibi mutfaksız konutlar yapıyoruz. Hedefimiz yoğun çalışan çiftler” diyor. Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım dergimizin sorularını yanıtladı.

Teknik Yapı’mn konut sektöründe sivrilip öne çıkması nasıl gerçekleşti ?

- Biz, 2004 yılına kadar büyük konut inşaatlarıyla sanayi inşaatlarını paralel götürüyorduk. Depremden sonra konut inşaatı ağırlık kazandı. Çünkü insanlar, depremden sonra bilinçlenmişler nitelikli konuta yönelmişlerdi. Artık binanın kimin tarafından ve nasıl yapıldığını önemsiyorlardı. Dolayısıyla o tarihten sonra konut inşaatında kalan şirket sayısı azaldı. Teknik Yapı ise donanımı fazla olan bir şirket olarak sektörde öne çıktı. Bağdat Caddesi ve çevresinde çok sayıda bina yapmıştık, sektörde iyi tanınıyorduk.

Uphill Court ve devamında gelen Up serisi nasıl ortaya çıktı?
- Emlak Konut’un hasılat paylaşımı modeliyle Uphill Court projesini müşterilerimizden biriyle yarı yarıya ortak olarak yaptık. Bu da Türkiye’deki ilk en büyük butik proje oldu. Birbirinden farklı birçok modeli olan bin 700’den fazla dairenin bulunduğu konsept bir projeydi. Tabii o yıllarda sayısı bu kadar olmamakla beraber toplu yapılar üretiliyordu ancak bunların neredeyse hepsi birbirinin devamı olan yeknesak projelerdi. Uphill Court ile sektöre bir konsept anlayışı girdi. 2004 yılının sonunda ilk defa birinci katı çıkmadan, örnek daire yaptık ve müşteriye sunduk.~
Böylece müşteri alacağı konutu birebir ölçekte, kullanılan malzeme ve dekorasyon seçenekleriyle görüyordu. Bu, sektörde bir ‘ilk’ti. Rakip firmalar hayırlı olsuna geldiklerinde bu numune daireyi görünce adeta şok oldu. Buradan başlayan satış, pazarlama, teslim, müşteri memnuniyeti giderek bir zincir haline geldi. Arazi geliştirmede uzman olduğumuzu söylüyorlar. Çünkü biz hangi bölgeye gitsek o bölge büyük rağbet kazanıyor, müteahhitler oraya gidiyor ve bölgenin değeri yükseliyor. Batı Ataşehir’de yaptığımız Uphill Court projesi simge bir bina oldu. Projeyi yaparken bir mihenk noktası oluşturmak istemiştik ve bunu da başardık. Kartal’da Up serisinden UpLife Park, Uprice Elite, Uptwins Residence, Upcity Flats gibi 6 proje gerçekleştirdik.

Evora İstanbul için neden Tuzla’yı seçtiniz?
- Tuzla gelişen bir bölgeydi. Burayı bir anlamda Haliç ya da Bomonti’ye benzetiyorum. Vaktiyle sanayinin gelmesinden dolayı bu bölgeler yerleşim için gözden düştü, şimdi sanayi oradan çıkınca konut için revaçta olmaya başladı. Eski bir Rum balıkçı kasabası olan Tuzla da İstanbul’un nefes aldığı bir sayfiyeydi. Fakat zaman içinde popülaritesini kaybetti. Şu günlerde tekrar eski değerini kazanması yönünde Tuzla Belediye Başkanı Dr. Şadi Yazıcı’nın aktif çalışmaları var. Başkan, Tuzla’yı tekrar layık olduğu yere yükseltmenin çabası içinde. Bir yemekte Başkan, “Teknik Yapı’yı burda görmek istiyorum” dedi. Ben de “Yer bulursak inşallah” demiştim. Sonra Tuzla’da bir marina ihalesi açıldı. Bu durum bizim için iyi bir etkendi. Denize kuş uçumu 700 metre mesefede, markamız için yeterli bir büyüklükte olan 300 dönüm arazi bulduk. Belli bir hacimde iş yapmadığınız takdirde sadece o yöredeki bir parça olabiliyorsunuz. Teknik Yapı olarak birşeyin parçası değil, kendisi olmak isteriz. Tuzla bu bakımdan bizim için heyecan vericiydi. Projeyi yaparken biz Tuzla’nın geçmişini, olabilecek geleceğini, Sabiha Gökçen’e, sanayi bölgesine olan yakınlığını, Marmararay projesinin olanaklarını düşünerek harekete geçtik. Florya, Şenlikköy, Yeşilköy hep havaalanının canlandırdığı alanlar. Burada da aynı şeyin olacağını düşünüyorum. Biz tüm tanıtımlarımızda önce Tuzla’yı sonra projemizi anlattık. Eğer, bir proje yaparken o bölge yüksekse zaten siz de oraya inşa etmek istiyorsunuz. Her projemizde önce lokasyonu anlatıyoruz. Kartal projemizde de ilk önce Kartal’ı anlatmıştık.

"MÜŞTERİYLE YAŞIYORUZ"
BEKLEN! ÖNEMLİ

Biz müşteriyle yasıyoruz. Ben 38 yıldır sektördeyim. Müşterilerin beklentilerini çok iyi biliyorum. Müşterilerimiz parasının kıymetini çok iyi bilen bir kesim.
DÖMİ KLASİK TARZ
Binalarımızın tarzı dömi klasiktir. Yani her yılın trendi olabilecek bir tarzı var. Projeleri yaparken içerden dışarıya doğru çıkıyoruz. Bunların hepsi kullanıcının önem verdiği şeyler.
SALON 1 YIL SABİT KALIR
Bir evde salonun yerleşimi en fazla 1 yıl sabit kalır, sonra evin hanımı mutlaka koltukların yerini değiştirir. Biz projelendirirken salonun kaç şekilde dizayn edilebileceğini hesap ediyoruz. Buna olanak tanıyan evler yapıyoruz.~

Evora İstanbul projesinin özellikleri nedir?
- Tuzla’daki projemiz 4 bin 703 konut, 200’den fazla ticaret alanı, sağlık merkezi, kreşi ve spor merkeziyle tam bir yaşam alanı oluşturuyor. 5 bölgede 44 bloktan oluşacak bu proje 20 bin insanın yaşam alanına dönüşecek. Tersanede ve havaalanında çalışan yabancılardan başlayarak herkes hedefimizdi. Bizim yaklaşık 35 bin kişilik bir müşteri portfömüz var. Her projenin başında bu kişilere ulaşır, projemizi anlatırız. Ama satışa başladığımızda gördük ki Nişantaşı’nda oturan insanlar da konut aldı. Çünkü nefes alacakları bir alan arıyorlardı ve Tuzla bunun bir tarifiydi. Uluslararası bir mimar olan Eren Yorulmazer, projemizin konsept mimarı olması çok önemlidir. Projenin yanı sıra malzeme seçimleri de ona ait. Hatta seramikler onun tasarımı ve sadece Evora İstanbul için yapıldı. insanlar Tuzla’ya geldiklerinde inanılmaz uygun fiyatlarla Teknik Yapı ve Emlak GYO’nun garantisi ile daire alabiliyor. Ekim 2011’de projenin lansmanını yaptık, iyi de bir talep oldu. Şu an yüzde 25’ini sattık. Orada AVM yerine çarşı düzeninde alışveriş yerleri tasarladık. Çünkü artık insanlar kapalı ve katlı yerlerden sıkıldı. Bağdat Caddesi’ndeki müşterilerimizin yüzde 80’i bu projeden daire aldı.

Samandra’da yapılan Evora Park var. O projeden de söz eder misiniz?
- Bizim cesaretle adım attığımız projelerden biri de Samandra’daki Fenerbahçe tesislerinin yakınındaki Evora Park’tır. Çünkü alışılmamış farklı bir konseptti. Diğerleri daha sosyal nitelikli konutlardı, bu proje ise iki tarafı orman, ön tarafı açık denize bakan bir konseptte. Stüdyo dairelerden başlayan çeşitli segmentler-de daireler ürettik. FB antremanlarını seyretmek isteyen birkaç kişiye, kitaplarını burada yazmak isteyen bir yazara ev sattık. Oturacak kesimi ön görmek bizim için önemli.

Hangi gelir gruplan için konut yapıyorsunuz?

- Bağdat Caddesi’nde yaptığımız binalarda üst segmentte hizmet veriyorduk. Ama Uphil Court, Kartal ve Uğur Mumcu’da yaptığımız projeler daha düşük gelir grubuna hitap ediyordu. Başarısı ise bize cesaret verdi. Tuzla ise bunun taçlanmış halidir. Biz bu projelerle daha ulaşılabilir olduk. Bizim şu an her gelir grubundan müşterimiz var. Bizim, Teknik Yapı dostu dediğimiz, Bağdat Caddesi’nde yaptığımız işlerden bizi tanıyan bir müşteri grubumuz var. Ataşehir ve Kartal’daki projelerimize büyük teveccüh gösterdiler. Tuzla’daki Evora İstanbul’un metrekare fiyatı 2 bin 250 TL. Yaz sonunda bunun 3 bin 250 TL olacağını öngörüyoruz. Ürettiğimiz konutların prim yapma olasılığı çok yüksek. Kartal’da ilk yaptığımız projede metrekaresini 2 bin TL’den sattığımız yerlerin şu andaki fiyatı 4 bin TL’nin üzerinde.~

Projeleri teslim ettikten sonra da hizmetleriniz oluyor. Bunları biraz açar mısınız?
- Güvenlik ve bina yönetimi konularında hizmet vermesi için iki şirket kurduk. Binalar veya siteler kendi yönetimini kuruncaya ve sistem oturuncaya kadar biz üstleniyoruz. Ama istenirse bu hizmeti de verebiliriz. Aidatlarda sürprizler olabiliyor. Deluxia Palace projesinde 3 ay boyunca güvenlik, bahçe bakımı masraflarını almıyor ve Teknik Yapı tarafından karşılıyoruz. Çünkü burada saunadan havuza kadar birçok olanak var. Bunların hangi ölçüde kullanıldığında ne kadar gidere yol açtığı ancak kullanımla görülebilir. Bu üç ayda kat sahipleri giderlerini görüyor ve bütçelendirmeyi yapabiliyor.

Bugüne kadar toplam kaç konut ürettiniz?

- Toplamda 8 bin konut ürettik. Şu anda da 7 bin konut daha üretiyoruz. Toplamda 15 bini buluyor.

Fikirtepe’de de bir proje çalışması var. Bundan bahseder misiniz?
- İstanbul’daki kentsel dönüşümün odağında yer alan Fikirtepe’de uzun süredir üzerinde çalıştığımız 3 adada hak sahipleriyle anlaşma sağladık. Bu adalar 215 parselden oluşuyor ve 750 civarında hak sahibi bulunuyor. Toplam 52 bin metrekarelik adada 3 blok üzerinde 2 bin 650 üniteden oluşan rezidans, home office ve ticari birimler olacak.

ORMAN ARAZİLERİ İÇİN STANDART OLUŞTURULMALI"
YASAK ÇİĞNENİYOR

muyorum yasanın çıkısından sonra yeni 2B’ler olmasın. Orman arazilerinde yerleşime müsaade edilmiyor. Yasak olunca da vatandaş yakıyor; ondan sonra da yasa çıkıyor, af geliyor.
YASA MİLAT OLMALI
2B Yasasının milat olmasını istiyoruz. Aslına bakarsanız başka ülkelerin buna getirdikleri çözümler var. insanlar orman içinde veya göl çevresinde yasayabiliyor. Bunun standartlar var, onlar yerine getiriliyor ve ormanda yasama izin veriliyor.
YANGINLAR AZALIR
Biz de böyle yaparsak, oralara yollar açılacak, tehlike anında ulaşım kolaylaşacak. Ayrıca insanlar oturdukları yerleri koruyacakları için orman yangınları azalacak diye düşünüyorum.

Mütekabiliyet yasası hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Yasa çıktı, bütün gümrük kapılarında, havaalanları kapılarında izdiham yaşandı, herkes içeriye doğru koşmak istiyor. Tabii bu, işin şakası. Yasa çıkarken birtakım yan ürünlerin de olması lazım. Yabancının oturma izninin çözüymesi aldığı mülkün imarının hak olarak sabit kalması lazım. Diyelim önünde manzarası olan bir yer aldı. Bu manzaranın kapanmamasının garantisi olmalı. Öncelikle bunların çözülmesi yazım. Yabancı geldiğinde hangi segmentten ev alacak? Çünkü oturulabilirlik standartlarının da belirlenmesi gerekiyor. Yabancının beklentisini de bilmeliyiz ayrıca. Yabancılar koloni halinde yaşamak istemiyor. Entegre yaşamak istiyorlar. Bunu sağlayacak çözümler üretilmeli. Burada mülkü olan bir yabancı, giderken bir şey götürmüyor.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz