Dünya liglerine yükselen ürünler

Sektörün gelişmesi için uygulanan pofitikafar ve sağlanan desteklerle tarım, son 10 yılda hızla büyüyerek

1.06.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Dünya liglerine yükselen ürünler
Türkiye ekonomisinin fokomotifi haline geldi. Dünyada tarımsal yurtiçi hasıla büyüklüğünde ıı’inci sıradan 7’nci sıraya yükselen Türkiye, yetiştirdiği bazı ürünlerle dünya klasmanında yer alıyor. Fındık, tütün, mercimek, nohut, kuru kayısı, zeytin gibi pek çok stratejik üründe dünya sıralamasında bulunuyor.

Son 10 yıldır Türkiye’de tarım sektöründe hızlı bir büyüme söz konusu. Dünyada tarımsal yurtiçi hasıla büyüklüğünde 11’inci sıradan 7’nci sıraya yükselen Türkiye, 2002 yılında 35 milyar dolar civarında olan tarımsal hasılasını bugün 62,5 milyar dolara çıkarmış durumda. 180’i aşkın ülkeye bin 552 çeşit tarım ürünü ihraç eder konuma gelen Türkiye, tarım ürünleri ihracatında da büyük bir gelişme gösteriyor. 11 yıl önce 4 milyar dolar olan tarım ürünleri ihracatını bugün 15 milyar dolara yükletmeyi başarmış bulunuyor. Yüzde 3,5’lik büyüme oranıyla 2012 yılında yüzde 2,2 büyüyen Türkiye ekonomisinin de üzerinde bir büyüme gerçekleştiren Türk tarım sektörünün, gelişimini önümüzdeki yıllarda da sürdürmesi bekleniyor. Coğrafi konum itibariyle pek çok stratejik tarımsal ürünün yetiştirebildiği nadir ülkelerden olan Türkiye, bazı ürünlerde dünya sıralamasında yer alıyor.

EN BÜYÜK TÜTÜNCÜYÜZ
Tütün, Türkiye’yi dünya sıralamasına taşıyan bu ürünlerin başında geliyor. Farklı ekoloji ve mikro klimalara bağlı olarak ülkemizde çok çeşitli tip tütünlerin üretimi yapılıyor. Türkiye’de üretilen tütünlerin yüzde 95’ini güneşte kurutulmuş şark tipi ve yarı şark tipi tütünler oluşturuyor. Diğerleri ise havada kurutulmuş, fırında kurutulmuş, ateşte kurutulmuş tütünler olarak sıralanıyor.

Türkiye’nin her yıl 60 bin tonun üzerindeki oryantal tütün üretimiyle dünyanın en büyük oryantal tütün üreticisi durumunda olduğunu belirten Türkiye ihracatçılar Meclisi (TİM) Tütün ve Tütün Mamulleri Sektör Konseyi Üyesi Noyan Gürel, şu bilgileri veriyor: “Dünya oryantal üretiminin yüzde 30’u ülkemizde yapılıyor. Türk tütünü, sahip oldukları kalite ve kimyasal özellikleri nedeni ile gerek yurti-çinde gerek yurtdışmdaki üretici firmalar tarafından satın alınıyor. Türk tütünü Amerikan harmanlı mamuller içerisinde hoş kokusu, yanmayı geciktirici özelliği, düşük nikotin oranı gibi nedenlerle kullanılmakta olup, bu özellikleri nedeniyle tütün alıcılarınca aranılıyor.”~

Tütün rekoltesine gelince... Bu yıl tütünde rekolte artışı bekleniyor. Hatırlanacağı gibi 2011 tütün rekoltesi 44 bin ton ile son yılların en düşük seviyesinde gerçekleşmişti. 2012 yılında ise fiyatlarda talebe bağlı bir artış ile beraber üreticilere avans mahiyetinde ciddi destekler sağlandı ve rekoltede yüzde 60 oranında bir artış yakalandı. Böylece geçen yıl tütün rekoltesi 70 bin ton olarak gerçekleşti. 2013 yılında da bu fiyat artışının etkisi ve avans desteklerinin devamı ile rekoltede artış beklentisi var. Rekoltenin geçen yıla göre yüzde 15 artarak toplam 80 bin ton mertebesinde olacağı tahmin ediliyor.

FINDIKTA EN BÜYÜK İHRACATÇI
Tarihi belgelerde günümüzden 2300 yıl önce Türkiye'nin kuzeyinde Karadeniz kıyılarında fındık üretildiği belirtiliyor ve fındığın son 6 yüzyıldan beri Türkiye'den diğer ülkelere ihraç edildiği biliniyor. Dünya'nm fındık üretimi için gerekli uygun hava koşullarına sahip bir kaç ülkesinden biri olan Türkiye, toplam dünya fındık üretiminin yüzde 75'ini, ihracatının ise yüzde 75'ini gerçekleştiriyor. Fındıkta en büyük ihracatçı ülke olan Türkiye yaklaşık 2 milyar doları bulan fındık ihracatını ağırlıklı olarak AB ülkelerine yapıyor.

Öte yandan Türkiye'de 550-600 bin hektar alan üzerinde üretimi yapılan fındık ile dolaylı ve dolaysız olarak 4 milyon insan ilgilenmekte olup, bu durum fındığın sosyo-ekonomik önemini artırıyor. Türkiye'nin dünyadaki diğer fındık üreten ülkeler arasında, üstün kalitesi nedeniyle seçkin bir yeri olup, üretim ve ihracatta liderliğini sürdürmeye devam ettiği vurgulanıyor. Fındıkla ilgili rekolte tahmini ise bu yıl 2012’de az olacağı yönünde. 2012 yılı fındık rekoltesinin 2009, 2010 ve 2011 yıllarına oranla çok yüksek olduğunu hatırlatan Giresun Ziraat Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ozer Akbaşlı, 2012’de mahsulün çok olmasının doğal olarak bu yıl rekoltenin az olmasına neden olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Geçen yıl fındık rekoltesi 770 bin ton civarında gerçekleşti. Bu yıl 640 bin tonluk üretim bekleniyor. Ayrıca bu yıl fındık ihracatının geçmiş zamanların en büyük rekorunu kırması bekleniyor.”

ZEYTİNDE İKİNCİ ÜLKE
170 milyon zeytin ağacı bulunan Türkiye, yılda ortalama 220 bin ton zeytinyağı ve 450 bin tonluk sofralık zeytin üretimi gerçekleştiriyor. Başta ABD, Japonya, Suudi Arabistan, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri olmak üzere 70’in üzerinde ülkeye zeytin ve zeytinyağı ihracatı yapan Türkiye, bu alanda dünya sıralamasında yer alıyor.~ Oyle ki dünya zeytinyağı üretiminde ilk 5 ülke arasında, ihracat alanında ise beşinci sırada yer alıyor. Türkiye, sofralık zeytinde ise dünyada Ispanya’dan sonra en çok üretim yapan ikinci ülke konumunda bulunuyor. Ege Zeytin ve Zeytinyağı ihracatçı Birlikleri verileri geçen sezon 450 bin ton olan Türkiye’nin zeytin rekoltesinin 2012-2013 sezonunda 455 bin ton olarak gerçekleşeceğini gösteriyor.

Geçen sezon 192 bin ton olan zeytinyağı rekoltesinin ise bu yıl 201 bin ton olması bekleniyor. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birliği Başkanı Cahit Çetin, dünya zeytinyağı pazarının yüzde 45’ine hakim olan Ispanya’nın her yıl 1 milyon tonun üzerinde gerçekleştirdiği zeytinyağı rekoltesinin bu yıl 650 bin tona kadar düşmesinin Türk zeytinyağının dünya pazarlarında talebini artırdığını belirtiyor.

KURU MEYVEDE LİDER
Türkiye, kuru kayısı, kuru incir ve çekirdeksiz kuru üzüm üretim ve ihracatında da dünya lideri. Bu ürünleri 125 ülkeye ihraç eden Türkiye, bu üç üründen geçen yıl 1,4  milyar dolar ihracat geliri elde etmiş bulunuyor. 2023’te ise bu rakamın 4 milyar dolara çıkması hedefleniyor. Çin, Rusya, Hindistan, ABD, Güney Kore, Japonya, Malezya, Endonezya ve Brezilya’yı hedef ülke olarak seçtiklerini belirten Kuru Meyve ve Mamulleri Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Eliya Alharal; bu ürünlerin bilinirliğinin artırılması, rekabet olanaklarının geliştirilmesi ve pazar çeşitliliğinin sağlanması için yoğun çalışmalar yürütüldüğünü vurguluyor. Bu ürünlere yönelik rekolte tahminleri de olumlu yönde. Geçen sezon 267 bin ton olarak gerçekleşen çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesinin bu sezon 286,5 ton olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

2011-2012 sezonunda 137 bin ton olan kuru kayısı rekoltesinin ise 2012-2013 sezonunda 176,7 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Geçen yılki 56,6 bin tonluk incir rekoltesinin ise bu sezon 56,9 bin ton olacağı tahmin ediliyor.

Nohut ve mercimekte ilk 3’e girdik
Türkiye hem nohut hem mercimek üretiminde de dünya liginde üçüncü sırada bulunuyor. Yıllık 500 bin tonluk nohut üretimiyle Hindistan ve Pakistan’dan sonra geliyor. Mercimek üretiminde ise ilk sırada Kanada, ikinci sırada Hindistan var. Türkiye ise yılda 450 bin ton civarında olan mercimek üretimiyle üçüncülük koltuğunda oturuyor.~
Türkiye’nin nohut ihracatında ve “kabuli” denilen İspanyol tipi nohut üretiminde dünya sıralamasında birinci olduğunu belirten Ulusal Baklagil Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Arslan, bu ürünlerde Türkiye’nin en büyük alıcılarının başta Ortadoğu ülkeleri olmak üzere Kuzey Afrika ve Ön Asya ülkeleri olduğunu söylüyor. Geçen yıl 518 bin ton olarak gerçekleşen Türkiye nohut rekoltesinin bu yıl da aynı seviyede olmasını beklediklerini dile getiren Arslan, şunları ekliyor: “Özellikle en iyi ihracat kalemlerimizden olan kırmızı mercimeğin ekiminin desteklenmesi gerek. Geçen yıl 438 bin ton olarak gerçekleşen geçen yılki mercimek rekoltesinin bu yıl da yaklaşık aynı seviyede olacağını tahmin ediyoruz.”

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz