Dünyada 10 mega operatör kalacak

Ulutaş ile Accenture’un hazırladığı “Geleceğin iletişim hizmeti sağlayıcıları/Yakınsayan dijital dünyaya uyum planı” araştırmasının tüm detaylarını konuştuk.

29.04.2014 00:23:210
Paylaş Tweet Paylaş
Dünyada 10 mega operatör kalacak
Telekom endüstrisi en büyük değişimi geçiren endüstri. Bütün kâr zarar tablolarını oynatacak, iş yapış şekillerini dönüştürecek kadar önemli değişimler yaşıyor. Milyarlarca dolarlık yatırımlara imza atan sektörün oyuncuları fiyat rekabetine boğulmuş durumda.

Yeni dönemde yeni rakipleri var. Accenture Türkiye Genel Müdürü Tolga Ulutaş, whatsapp, google, facebook gibi şirketlerin aslında yeni rakipler olduğunu söylüyor ve “yatırımı telekom şirketleri yapıyor ama servisi başkaları satıyor.

Çok büyük bir konsolidasyon dalgası geliyor. Artık şirketler yatırımları ortak gerçekleştirmenin yollarını arayacak. Yeni teknolojiler, yeni iş modelleri, yeni şirketler ve yeni gelir modelleri yaratılacak” diyor.

elekom sektörünü çok önemseyen ve bu sektöre yönelik oldukça kapsamlı danışmanlık hizmeti veren Accenture, geçtiğimiz günlerde sektörün geleceğini öngören bir rapor yayınladı. “Geleceğin iletişim hizmeti sağlayıcıları/Yakınsayan dijital dünyaya uyum planı” başlıklarıyla hazırlanan raporda sektörün karşı karşıya kaldığı riskler, fırsatlar ve riskleri fırsatlara dönüştürmek için sıralanan pek çok öneri mevcut.

Accenture Türkiye Genel Müdürü Tolga Ulutaş, telekom sektörünün çok büyük değişimler geçirdiğini söylüyor ve yeni dönemde bütün kâr zarar tablolarının değişeceğini, iş yapış şekillerini dönüştürecek kadar önemli değişimlerin yaşanacağını belirtiyor.

Yeni dönemde fiyat rekabetinden çıkamayan telekom operatörlerinin yeni gelirler yaratmak zorunda olduğuna değiniyor ve “Telekom sektöründe çok büyük bir konsolidasyon dalgası geliyor. Artık şirketler yatırımları ortak gerçekleştirmenin yollarını arayacak. ~
Yeni teknolojiler, yeni iş modelleri, yeni şirketler ve yeni gelir modelleri yaratacak” diyor. Ulutaş ile Accenture’un hazırladığı “Geleceğin iletişim hizmeti sağlayıcıları/Yakınsayan dijital dünyaya uyum planı” araştırmasının tüm detaylarını konuştuk.

Telekom sektörünün geleceğine odaklanan çok kapsamlı bir rapor hazırladınız. Raporun temel amacı nedir?
Telekom endüstrisi en büyük değişimi geçiren endüstri. Bütün kâr zarar tablolarını oynatacak, iş yapış şekillerini dönüştürecek kadar büyük değişimler yaşıyor. Dış etkilere oldukça açık bir sektör. Bunun temelinde şu yatıyor: Birincisi telefon şebekesinin doğası değişiyor.

IP dediğimiz dijital şebekelere geçiliyor. Dijital şebekelere geçilmesiyle birlikte mobil ve sabit sektörlerde çok ciddi bir data kullanımı oluştu. Altyapı yatırımı da buna göre yapılıyor. Dolayısıyla telekom operatörleri bu yeni dünyayı adreslemek için çok ciddi yatırımlarla altyapılarını değiştirmek durumundalar.  Bunu da yapıyorlar. Sorun şurada: Yatırımı telekom operatörleri yapıyor ama parayı onlar mı kazanıyor? Onlar kazanmıyor mu?

Milyarlarca dolarlık yatırımı onlar yapıyor, mecburen bütün o şebekeleri kuruyorlar, teknolojilerini yeniliyorlar ama servisi başkaları satıyor. Mesela Whatsapp para kazanıyor. Bir bakıyorlar artık hiç kimse SMS kullanmıyor.

Facebook’un pazar değeri uçmuş durumda. Ama telekom operatörlerine baktığımızda onlar hala fiyat rekabetinde. Fiyat rekabetinde hiçbir gelir elde edemezken SMS gibi bazı gelirlerini de kaybediyorlar. Yani bütün yatırımı yapacaksınız ama bu yatırımın açtığı yeni dünyadan bir gelir elde edemeyeceksiniz. İşte telekom sektörünün önündeki en büyük sorun bu.~
Peki sektör nasıl bu hale geldi?
2008’lere kadar klasik telefon hizmetleri vardı 2008den sonra dijital teknolojilerin gelişmesiyle bir anda trafik hacimleri çok arttı. Yeni yatırımlarla operatörlerin maliyetleri çok yükseliyor. Fakat gelirler üç aşağı beş yukarı aynı gidiyor.

Sektörde Whatsapp gibi şirketlere yani operatörlerin şebekesinin üzerinde iş yapanlara “Over the top/OTT” deniyor. Whatsapp bazı pazarlarda SMS gelirlerini yüzde 50-90 arasında yok etmiş durumda. Bir yandan da operatörler arasında çok ciddi bir konsolidasyon var.

Büyük global operatörler ortaya çıkmaya başladı. Operatörler toplu alımlar ve hizmetlerle maliyetlerini düşürmeye çalışıyor. Tabii maliyetleri birleşerek belli oranlarda düşürmek mümkün ama bunun da fiziksel bir sınırı var.

Operatörler için yeni gelir nereden gelecek?
Asıl soru da bu işte: Yeni gelir nereden gelecek? Operatörler regüle bir pazarda çalışıyor. Fiyatlar belli. Bunun yanı sıra Google, Facebook gibi kurumlar bu kurallarla sınırlanmış değil. Google ya da benzerleri için hangi datayı kullanacak, kime ne kadara satacak, belli bir düzenleme yok.

Serbest bir pazarda hareket ediyorlar. Oysa her operatör kendi yağında kavrulmak durumunda. Her ülkenin kendi kuralları var. Ama Google bütün dünyaya hizmet veriyor. Türkiye’deki bir operatör sadece Türkiye’dekilere hizmet veriyor. Yaptığı yatırımı başka bir ülkede kullanamıyor. Operatörler arasındaki konsolidasyon artan oranda devam edecek. Çünkü maliyet yapıları buna zorluyor.

Bu global bir trend mi yoksa Türkiye’ye de indirgenebilir mi?
Türkiye’ye indirgenebilir. Türkiye’de global operatörler de var neticede. Türkiye’de global olmayan diğer operatörlere baktığınızda onların da bölgesel olmayan diğer işleri var.~
Türkiye’de 3 GSM operatörü var, onların arasında bir konsolidasyon olabilir mi?
Bilmiyorum. Konsolidasyon olursa o operatörlere fayda sağlar. Fakat asıl büyük plan daha global network’lerin parçası olarak operasyon göstermelerini sağlamak. Bunu Türk Telekom Grubu yapıyor.

Turkcell’in yurtdışında yatırımları var belki o yatırımları artırır. Onlar da en azından global olmasa bile bölgesel oyuncu olma yolunda o hareketi yapmış durumdalar.

Gelir problemini nasıl çözecekler?
Gelir tarafındaki en önemli konu, operatörlerin rolünü dijital servis sağlayıcı olarak değiştirmesi gerekiyor. Yani platform sağlayan partiler haline gelmeleri gerekiyor. Türkiye’deki dijital kimlik işini operatörler sahiplenebilir.

Operatör Türkiye’de diital bir kimlik verir ve tüketici bütün servisleri bu kimliklekullanabilir. Şimdiye kadar bu yöntemleri seçmediler. Kenarda durup izlemeyi tercih ettiler. Birincisi bu platformları sağlayarak yeni gelir yaratabilirler. İkincisi operatörlerin çok geniş bir dağıtım ve müşteriye dokunabildikleri ağları var.

Başka türlü servisler de satabilirler. Mesela niye bir operatör aynı zamanda bir tür tüketici kredilendirme yapısı gibi çalışmasın? Çünkü tüketicinin davranışını biliyor. Ve elinde çok kıymetli bir data var. Mesela operatörler bir reklam panosunun önünden kaç kişinin geçtiğini biliyor.

Reklamcılara bu servisi niye satmasın?
Bunlar gibi ellerinde yeni kullanabilecekleri onlarca bilgi var. Operatörler televizyon işine giriyor, belli bir gelir elde ediyorlar ancak her birinin gelirine baktığınızda bunlardan ancak onlarcasını yapınca anlamlı bir gelir oluşuyor. Dolayısıyla ikinci en büyük trend bence operatörler birçok küçük dijital işe girecekler. Bu gelir problemi bir tane işle çözülmeyecek.~
Operatörler içinde bu kadar onlarca farklı alanda yetkinlik gerçekten var mı ve barındırmak mantıklı mı?
Daha önceki denemeler gösterdi ki herkes uzman olduğu işi yaparsa hızlı ve başarılı bir şekilde yapıyor. Dolayısıyla operatörler eskiden beri gelmekte olan ben yapayım kendi içimde üreteyim kültüründen vazgeçmek zorunda.

Ekosisteme, lokal partnerlere bağlı, kendi platformlarını onlara açan, onlarla birlikte para kazanmaya başlayan müşteriyle ilişki noktalarını toplayan bir oluşum olmalı. Mesela operatörler bulut bilişimi büyük kuruluşlara satıyor. Yeni dönemde bunun gibi onlarca farklı iş yapacaklar.

Bir ekosistem içinde her konunun uzmanının kurumları kendi etrafında toplayıp hep birlikte kısa denemelerle yeni ürün ve servis fikirlerini test etmeleri gerekiyor. Mesela yurtdışında AT&T bunu çok iyi yapıyor.

Kendi şebekesiyle ilgili bütün yetkinlikleri dışarıya açmış. Dışarıdaki bir sürü bilgisayar programcısı yeni fikirleri oluşturuyor, onun şebekesi üzerinden bütün müşterilerine sunuyor.

Onlarca insan onlar için yeni gelir kaynakları oluşturmaya çalışıyor. Operatörler aslında bundan sonra bir ekosistem içinde ortaklıklarla çalışmaya başlayacaklar. O ortakların hiçbiri tek başına işi çözmeyecek ama onlarcası bir araya geldiğinde müşterileriyle anlamlı ve kalıcı bir ilişki kurmaya başlayacaklar.

Bunların adına biz süper platformlar diyoruz. Süper platform aslında sizin tüketici olarak onlarca hizmeti bulabildiğiniz yer. Mesela yakın zamanda elektrik pazarı serbestleşiyor.~
Fiyat sınırı düştükçe siz neden elektrik aboneliğinizi bir telekom operatöründen almayasınız? Raporda telekom operatörlerinin ortak yatırım yapabileceklerinden de bahsediliyor. Bu nasıl olabilir?
Financial Times’ta 5 ay önce çok önemli bir haber vardı. Avrupa’da 5 operatör rekabet kuruluna başvurarak “Şebekemizi birleştirmek istiyoruz” dedi. 20 milyonluk ülkelerde operasyon yapıyorlar ve şebekelerin yaşaması lazım.

Başvurdular, onaylanır onaylanmaz bilmiyorum ama şirketler artık bunun rasyonel olduğunu görüyorlar. Mesela ortak saha hizmetleri dış kaynak kullanımı ile yapılabilir. Her işin uzmanını şirket içinde tutmanıza gerek yok.

Eskiden yurtdışında operatörler yazılım geliştiriyorlardı. Artık çoğu bundan vazgeçiyor çünkü en iyisini yapmak mümkün değil. İş ortaklarıyla birlikte müşteriye sahip çıkmak temel işleri olmalı. En önemli iş müşteri ve onu kaybetmemek gerekiyor.

Bir elektrik dağıtım şirketi düşünün. Siz aslında elektrikli bir sürü cihaz kullanıyorsunuz. Hepsi o elektrik şebekesi olduğu için oradalar. Tüm cihazlar elektrik şebekesi sayesinde çalışıyor ancak elektik dağıtım şirketi size mikseri satmıyor.

GSM’in de buraya doğru gitme riski var. Bir anda hiç kimsenin bilmediği, ilgilenmediği elektrik faturasına dönüşecekler. Bu Whatsapp dediğimiz, Facebook dediğimiz hikaye budur. Mesajlaşma için Whatsapp var, televizyon yayını bedava.

Televizyon reklamdan kazanıyor. Bundan çıkmak için yine elektrik örneğinden gidersek yapmak gereken aslında elektrik şebekesinin elektrikli cihazları da tüketiciye satmasıydı. Telekom operatörleri elektrikçilerin kaçırdığı treni kaçırmamalı.~
Risk budur, işin komik yanı da o elektrik şebekesi de sürekli değişmek zorunda. Sürekli yatırım ve bakım gerektiren bir iş yapılıyor. Telekom sektörü de cirosunun yüzde 20-30’unu yatırıma döndürmek zorunda olan bir sektör...

Düşünün nasıl idame ettirecek bu döngüyü? Accenture olarak önerimiz konsolide ve global birliklerin içinde olmaları. Böylece pazarlık güçleri oluşacak, maliyetleri düşecek. Şirketler her işi kendi içlerinde yapmaya kalkmasın, maliyetlerini düşürsün.

Her işi profesyoneline bıraksınlar. İkincisi inovatif işler yapabilecek şirketlere sistemlerini açsınlar. Network’lerindeki yetkinlikleri bu sayede müşteri ilişkilerinin korunması ve buradan gelir elde etmesi için kullansınlar.

Yakın zamanda ses hizmetini artık kimse fiyatlamayacak. Sadece data fiyatlanacak. Ses standart ekmek, su gibi bir şey haline gelecek. Daha iyi ses diye bir şey yok. Ses ya var ya yok. Ama daha iyi data var. Operatörler daha iyi data ile müşteriye gidecek.


ORTAK YATIRIMLA TASARRUF”
NETWORK MALİYETİ
Şebekelerin paylaşılmasıyla operatörler network maliyetlerinden yüzde 20-40 tasarruf edebilir. Dış kaynak kullanımı yapılabilirse network’ün operasyonlarında yüzde 20 civarında tasarruf söz konusu.

KONSOLİDASYON ŞART
Mesela bugün bile toplam mobil abonelerin 3’te 1’i dünyadaki beş operatörden hizmet alıyor. Dünyada 400’ün üzerinde operatör var. Siz bir CRM sistemi kuruyorsunuz, onun için Türkiye’de yeni yatırım yapıyorsunuz. Ama network’ün bir parçası olsanız ufak bir ek harcamayla bu sistemi istediğiniz ülkeye götürürsünüz. Konsolidasyon başladı. Telefonica yapıyor, Vodafone zaten her zaman yapıyor. Konsolidasyon gittikçe artacak.~
“YENİ DÖNEMDE EKOSİSTEM OYUNU OYNANACAK”
DÜNYADA 10 MEGA OPERATÖR OLACAK

Araştırmalarımıza göre dünyada muhtemelen bir süre sonra 10 mega operatör olacak. Nasıl havayolu şirketleri Star Alliance gibi birliktelikler kuruyorlar telekom operatörleri de bu şekilde birlikte hareket etmeye başlayacaklar. Şu anda örneğin Facebook tek bir noktadan tüm dünyaya hizmet veriyor. Telekom şirketleri bir iki ülkeyi temsil ediyor. Burada pazarlık gücü tabii ki Facebook'ta.

İŞ MODELLERİ DEĞİŞECEK
Şu anda telekom sektörüne yeni gelir getirenler ve telekomu kullanarak gelir sağlayanlar telekom şirketleri değil OTT'ler. Onların gelirleri de farklı. Whatsapp tüketiciden bir para talep etmiyor. Google arama hizmeti veriyor ama para talep etmiyor, reklam geliri var. Farklı bir modelde çalışıyorlar. Telekom operatörleri böyle bir modelde çalışmadı. İş modelleri ciddi şekilde değişti ve değişiyor.

DIŞ KAYNAK KULLANMALILAR
Telekom operatörleri giderlerini konsolidasyonla dış kaynak kullanımı ile azaltabilirler. Yavaş yavaş ekosistem oyunu oynayacaklar. Gelir sorununu
aşmak için tek çözüm yok, tek bir yer yok, onlarca yerde çalışmaları ve müşteri sahipliğini asla kaçırmamaları gerekiyor. Aynı zamanda başka sektörlerin değer üretim süreçlerinin parçası haline gelmeleri gerekiyor.

İŞ ÇÖZÜMÜNÜN PARÇASI
Telekomünikasyon hizmeti vermenin dışında aslında iş çözümlerinin bir parçası haline gelecekler. İtalya ve İngiltere'de operatörler sigorta sektöründe arabalara bir cihaz takıyor ve sürücünün bütün davranışlarını izliyor. O davranışlardan analiz yapıyor. Sigorta şirketleri iyi kullanıcılara daha düşük prim ödeme planı çıkarıyor.~
DÜNYADAN ÖNCÜLER
Ekosistem oyununu oynayanlar arasında bazı öncüler var. Çok geniş yaratıcı ağla çalışan ve onu kendi sistemine bağlayıp gelir elde edebilen Güney Kore operatörleri var. Verizone, Amerika'da bunu çok iyi yapıyor. Onlar sistematik olarak bu oyunu kurup uygulamaya başladılar. Diğerlerinden farklılaştılar. Dijital dönüşümünü sağlayan bir yapıda olabilirler. Eğitim altyapılarını kurarak kalıcı gelir elde edebilirler. Şebeke paylaşımı da önemli. Her yerde baz istasyonu kurmaya gerek yok.

“RİSKLER VE FIRSATLARA DİKKAT”
GELİR ÜRETİLEMİYOR

Telekom operatörleri teknolojinin değişmesiyle yapmak zorunda oldukları yatırımlarının gelirini üretmekte zorlanıyorlar. İkincisi de çok regüle bir pazarda çalışıyorlar ama onların rekabet ettikleri Whatsapp gibi şirketler hiçbir regüle pazarda çalışmıyor. Operatörlerin ellerinden gelen birşey yok. İzin verilen alanda izin verilen ücretlerle oynuyorlar.

DİJİTAL KİMLİK VE DİĞERLERİ
Machine to machine (M2M) yeni gelir getiren fırsatlardan biri ancak burada da birim kullanıcı başına elde edilen gelir çok düşük. M2M bir fırsat ama tek başına gelir sorununu çözmeyecek. Digital kimlik bir diğer fırsat. Yatay entegre işler var. Uzaktan eğitim bunlardan biri. Online oyunlar, video diğer fırsatlar arasında. Bunlar yeni gelir kapıları ama tek başına hiçbiri yetmiyor. Bu sektör ortaklıklar ile olmalı.

YENİ DEĞER ÜRETİMİ
Yeni gelir, yeni değer üretim proseslerinde. Telekom sektörünün endüstrilerin yeni değer üretim proseslerinin içine girmesi gerekiyor. Operatörler bankacılığın değer yaratım sürecinin bir parçası olabilir. Mesela yeni dönemde araba kullanırken ‘Sezen Aksu’nun şu şarkısını dinlemek istiyorum’ diyeceksiniz ve bir anda arabanızda kayıtlı olmadığı halde o şarkı çalmaya başlayacak. Telekom bütün o içeriği bulutta barındırabilir ve bunu ücretlendirebilir.~

OTT’LER ENTEGRE EDİLMELİ
Telekom operatörleri ellerindeki SMS gelirinden vazgeçemedikleri için Whatsapp ortaya çıktı. Whatsapp dünyanın en büyük icadı değil. Telekom operatörleri bunu çok kolay yapabilirlerdi. Şimdi uzaktan sağlık konuşuluyor. Orada da bir regülasyon var. Sağlık Bakanlığı onay vermeli. Onlarca şey var. Yönetilmesi gereken çok konu var. Dolayısıyla yatırım yapanların OTT dediğimiz türleri kendi sistemlerine entegre etmeleri gerekiyor.


Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz