Bağımsız üye yarışı!

Artık daha çok sayıda şirket, yönetim kurulunda bağımsız üye görmek istiyor.

1.09.2011 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Bağımsız üye yarışı!

Bu durum ise bu konuda önde olan isimlere olan talebi artırıyor. Bir kişi 9-10 ayrı şirkette bağımsız üye olabiliyor. Uzmanlar ise yeni Türk Ticaret Kanunu'na dikkat çekerek, "2012 milat olacak" diyor. Birkaç yıl içinde piyasaya yeni isimler girmesi şart. Aksi halde mevcut isimler talebe yetmeyecek. Şirketler henüz araştırma safhasında ama çok yakında beyin avcıları devreye girecek. Talep artışıyla birlikte hem ücretler artacak, hem iş dünyası yeni "bağımsızlar" kazanacak. Dünya devi General Electric'in (GE) 16 yönetim kurulu üyesinden 14'ü bağımsız. Wal-Mart'ın ise 15 yönetim kurulu üyesinden 10'u bağımsızlardan oluşuyor. Kurul üyeleri en az 2'şer şirkette daha bağımsız yönetim kurulu üyeliği yapıyor. İçlerinde başka şirketlerde CEO olanlar da var. Sadece bu iki şirket değil, dünyanın en büyük 500 şirketinde hep aynı tablo dikkat çekiyor: Yönetim kurullarındaki bağımsız üye oranı yüzde 65 ila 96 arasında değişiyor. Neredeyse "tam bağımsız" kurullar... Zaten uzmanlara göre ABD'li şirketlerin rekabet üstünlüğü de bu bağımsızlıktan geliyor. Peki Türkiye'de durum nasıl? Aslında Türkiye, gerçek anlamıyla bağımsız üyelikle daha çok yeni tanıştı. My Executive'in araştırması, 100 şirketin 35'inde bağımsız yönetim kurulu üyesi olduğunu gösteriyor. Ancak, uzmanlara göre gerçek anlamda bağımsız üyelik oranı bunun çok altında, yüzde 1-2'lerde. Ama bu manzara yakın zamanda değişecek. Çünkü, yeni Türk Ticaret Kanunu, piyasayı ciddi anlamda hareketlendirecek. Hatta hareketlilik şimdiden başlamış durumda. Bu durum bağımsız yönetim kurulu üyeliğinde tecrübeli isimlere olan talebi de artırıyor. Cem Kozlu, Bülent Çorapçı, Cengiz Solakoğlu gibi isimler en az 9 şirkette birden görev alıyor. Bağımsız üyelik piyasasındaki son trendleri ve gelecek öngörülerini hem yönetim uzmanlarına hem "bağımsızlara" sorduk.

ASIL CANLANMA 2012'DE

Yönetim uzmanlarına göre bağımsız üyelik piyasası özellikle 2012'den sonra iyice canlanacak. Bunu hem
yönetim uzmanları hem gelen tekliflerde artış hisseden "bağımsızlar" doğruluyor. My Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, "Önümüzdeki dönemde bu konudan daha sık söz edeceğiz. Aile şirketlerinin pek çoğunun kurumsallaşma çabasında olduğunu biliyoruz. Bir süre sonra bu durum talebe dönüşecek" diyor. Odgers Berndtson Yönetim Kurulu Başkanı Ayşe Öztuna ise "Ciddi bir talep artışı yaşandığını gözlemliyoruz. Bu görev artık daha bilinir, talep edilir ve talip olunur bir hale geldi" şeklinde konuşuyor. Değer Yönetim Danışmanlığı'nın kurucusu İlhami Fındıkçı da benzer fikirleri paylaşıyor. Fındıkçı, "Bu alanda çalışanlar ve potansiyel çalışabilecekler açısından bir hareketlilik olacak. Bu kişilere ihtiyaç artacak" derken, Erdikler YMM Kurucu Ortağı Şaban Erdikler'in görüşleri şöyle: "Bu ihtiyaç ve çözüm arayışı 2012'de kendini daha çok hissettirecek. Bağımsız yönetim kurulu üyeliği, alelade bir 'iş alma-iş verme' ilişkisi değil, şirket için pusula görevini görmektir. Şirketin tüm paydaşlarının hak ve sorumluluklarının adil ve dengeli bir şekilde dağıtılmasını sağlar."
Kim, kaç şirkette üye? Görmek için görsele tıklayın

ŞİRKETLERE NE KATIYOR?
Uzmanlara göre bağımsız YK üyeliği şirketlere çok önemli somut katkılar sağlıyor. En önemlisi "büyük resme bakabilmek". Mgearch Yönetim Kurulu Başkanı Ali Midillili, bu katkıyı "Daha geniş bir vizyon, farklı tecrübe ve bilgi katıyor. Aynı zamanda kontrol ve yönlendirme fonksiyonunu da işleme sokuyor" sözleriyle açıklıyor. Şu an 3 Türk, 2 yabancı şirketin yönetim kurulunda bulunan Cem Duna da "büyük resim" konusuna vurgu yapıyor: "Bir dış göz her zaman daha objektif değerlendirme yapar. Kurumsallaşma ve denetim konularındaki faaliyetleri dışa dönük görünümlerinin aynası olur ve inandırıcılıkları artar." Tekfen Holding'in bağımsız yönetim kurulu üyesi Emre Gönensay, kendi deneyimlerini paylaşıyor: "Benim gibi insanların dünya görüşü, işe bakışı, bilgi ve deneyimleri kullanılıyor. İstikamet gösteriyorsunuz, eleştiriyorsunuz. Her türlü katkınıza açık oluyorlar." Şahin Tulga, katkıların finansal sonuçlara da yansıdığına dikkat çekiyor ve "Şirket kârlılıkları da ciddi şekilde artıyor. Bir şirkette göreve başladıktan 6 ay sonra yüzde 300 EBITDA artışını örnek olarak verebilirim" diyor. Erdoğan Alkin'e göre ise bağımsız üyelerin kuruluşlara en önemli katkısı, farklı deneyim ve bilgilerin diğer üyeler ve yöneticilerle paylaşılması.~

HER ŞİRKET BİR DENEYİM
Sistemin sadece şirketlere değil birden fazla şirkette yönetim kurulu üyeliği yapan yöneticilere de katkıları var. En önemlisi farklı sektörleri tanımak. My Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, "Bağımsız yönetim kurulu üyeliği farklı sektörlerin dinamiklerini bilmek açısından önemli, ayrıca sektörel ve şirketler arasında oluşabilecek sinerjiler açısından faydalı olabilir" diyor. 10 farklı şirkette yönetim kurulu üyeliği yapan Bülent Çorapçı ise kendi deneyimlerinden örnekler veriyor: "Her sektörün kendine mahsus sorunları, dezavantajları ve avantajları vardır. Farklı sektörlerin ince ayrıntılarını bir araya getirdiğiniz zaman bundan hem şirket hem bağımsız üye yarar sağlar." 9 farklı şirkette bağımsız üyelik yapan isimlerden Cengiz Solakoğlu, "Farklı şirketlerde görev almam, bu şirketlerin başarı faktörlerini, kurucularının değer ve vizyonlarını gözlemlemek bana çok önemli bilgi ve de-
neyimler kazandırıyor. Aynı şekilde geçmiş deneyimlerimin ve bilgi birikimimin değer bulmasını görmek beni motive ediyor" diye konuşuyor. Son yıllarda bağımsız yönetim kurulu üyesi olarak çok talep alan tecrübeli iş adamı Servet Topaloğlu'nun görüşleri de şöyle: "Deneyim ve sorunları hızlı kavrama ve çözme yetkinliği kazanıyorsunuz. Katkı sağladığınız şirkete hangi iş modelinin uygulanıp uygulamayacağını çok süratli görebiliyorsunuz. Eğer geçmişinizde iyi adreslerde yoğun ve başarılı bir icraat tecrübeniz varsa önerilerinizin kalitesi de artıyor."

ÇOK SAYIDA KURULA NASIL VAKİT AYIRABİLİYORLAR?
ŞİRKETE GÖRE FARKLI
10'a yakın şirkette yönetim kurulu üyeliği yapan Bülent Çorapçı, "Her şirkette değişik vakit alıyor. Biz, yönetim kurulu toplantılarından önce gündem ve eklerine göre gereken çalışmaları yaparak toplantılara katılırız. Bağımsız üyeler, eğer seçilmişlerse, iç denetim komitesi üyeleriyle de en az ayda bir kez toplanır" diye konuşuyor.
BAZILARI HER AY
Şu anda 3 Türk, 2 yabancı şirketin yönetiminde olan Cem Duna ise "Zaman ayırmak tabii ki kolay olmuyor ama her şirketin ayrı alışkanlıkları var. Bazıları 2 ayda bir, bazıları her ay, bazıları da düzenli olmayan aralıklarla toplanabiliyor" diyor.
HER HAFTA GİDERİM
Eroğlu Holding ve Mopaş'ta bağımsız üye olan ilhami Fındıkçı, "Bazı kurumlarda iki haftada bir toplantılara katılıyoruz. Bazılarında toplantı aralığı daha uzun olabiliyor. Ama ilke olarak haftada bir toplantı olsun ya da olmasın kurumda olmak önemli avantaj sağlıyor" diye konuşuyor.
HAFTANIN 4 GÜNÜ DOLU
Ajandası en yoğun bağımsızlardan biri de Cengiz Solakoğlu. Toplam 9 şirketin yönetim kurulunda yer alan Solakoğlu, haftanın 4 günü dolu. Cuma günlerini ise kişisel işlerine ayırmayı tercih ediyor.
ŞİRKET BAŞINA 2-3 GÜN
Servet Topaloğlu, bu sürenin aylık ortalama 3 gün olduğunu söylüyor. Sedat Eratalar ise "Prensip olarak bağımsız yönetim kurulu üyeliği yapacak kişinin çalışacağı şirkete ayda iki gününü ayırabilmesi gerekir" diye konuşuyor.
EN AZ 3 GÜN SÜRÜYOR
"Ayda bir gün tüm konuların detaylı olarak tartışıldığı gerçek yönetim kurulu toplantıları yapıyoruz" diyen Şahin Tulga, hazırlıkların ise en az 1 gün sürdüğünü söylüyor. Süreç geliştirme işleri de üstlendiyse bu süreye şirket başına 2 gün daha ekleniyor.
YARIM GÜNLÜK İŞ DEĞİL
Şaban Erdiklerin değerlendirmesi ise şöyle: "Bağımsız yönetim kurulu üyeliği ayda yarım günlük bir yönetim kurulu toplantısından ibaret değil. Sürekli bir zihinsel faaliyet olarak görülmeli. Üyenin, birçok şirkette iç denetim fonksiyonunda da sorumlu olduğu göz önünde tutulduğunda fiziken harcanması gereken süre kesinlikle artıyor."~

"OVERBOARDING"E DİKKAT!
Uzmanlara göre birden fazla şirkette bağımsız yönetim kurulu üyesi olmak deneyim açısından avantajlı. Ama bu sayının belli bir sınırda tutulması gerekiyor. GovernanceMetrics International'ın baş analisti Ric Marshall, en fazla 4 şirkette üye olunması gerektiğini belirtiyor. Ötesini "overboarding" (fazla sayıda bağımsız YK üyeliği) olarak yorumluyor. Marshall'ın overboarding olarak tanımladığı durumun en önemli riski, yöneticinin hem zamanını hem enerjisini doğru yönetememesi. Türkiye'deki uzmanlar da yabancı meslektaşlarıyla aynı fikirde. Egon Zehnder Yönetici Ortağı Murat Yeşildere, "Birden çok şirkette görev yapmak, yöneticiyi diri tutması ve farklı bakış anlamında faydalı. Dezavantajı ise zaman yönetimi ve olası çıkar çatışmaları olacaktır. Başka profesyonel sorumluluklar olmadığı sürece 4-6 yönetim kurulu üyeliği azami üstlenilecek görev sayısı olmalıdır" diyor. Global Yatırım Holding'in bağımsız yönetim kurulu üyesi Adnan Nas ise şöyle konuşuyor: "Profesyonel sorumluluk alıyorsanız, en fazla 2-3 şirkette görev alabilirsiniz. Zaten daha fazlasına ne enerjiniz ne vaktiniz yeter. Eğer sadece toplantılara katılıyorsanız, şirket başına 2-3 gün yetiyor. Ama yine de 6-7 şirketi aşmamak gerekir bence." MSearch Kurucu Ortağı Ali Midillili de "Farklı sektörlerdeyse birden çok şirkette bulunmanın sakıncası yok. Ama sınır 4 şirket olmalı" diyor.

PERFORMANSLARI ÖLÇÜLMELİ
Uzmanların altını çizdiği bir başka nokta da yönetim kurullarındaki isimlerin sirkülasyonu. Şirketin dinamikliği ve performansı adına yönetim kurullarının 2 yılda bir yeniden değerlendirilmesi gerektiğini savunan Family Business Advisors'ın kurucusu Haluk Alacaklıoğlu, "İlla üyelerin değişmesi gerekmez. Ama bağımsız üyelerin performansları 2 yılda bir mutlaka ölçülmeli. Ölçüm sonucuna göre devam edip etmeme kararı alınmalı" diyor.
5 farklı şirkette bağımsız üyelik yapan Sedat Eratalar da aynı noktaya değiniyor. Eratalar, "Bence üye olunan şirket sayısı 4-5'i geçmemeli. Ayrıca sirkülasyonyaratılmalı. Bir şirketteki görev süresi en fazla 5-7 yıl arasında olmalı. Uzun yıllar aynı şirkette kaldığınızda bağımsızlık zaman içinde kaybolabiliyor" diyor. Ric Marshall da "Eğer 10 yönetim kurulu üyenizden 4'ü en az 17-18 yıldır şirke tteyse bu önemli bir risk. Muhtemelen bu isimler artık yönetime çok yakınlaşmıştır" diyerek ihtiyaç duyulan tarafsız bakışın mümkün olamayacağına dikkat çekiyor.

YENİ YÜZLER GELMELİ
Dikkat çekilen bir diğer nokta ise şirketlerin belli başlı "marka" yöneticilere yönelmesi... Araştırmalara göre Türkiye'deki 100 şirketin 35'inde bağımsız üye var. Ancak birçoğunda aynı isimler dikkat çekiyor. Uzmanlar, "Sirkülasyon sadece görev sürelerinde değil, isimlerde de olmalı" diyor. Adnan Nas, bu konudaki görüşlerini şöyle anlatıyor: "Patronlar genelde itibar için belli başlı isimlere teklif götürüyor. Ama ipin ucu kaçıyor. Yeni isimlerin eklenmesi kaçınılmaz." Sedat Eratalar'ın fikirleri de benzer: "Hep aynı insanlar duyuluyor. Oysa piyasada bu işi yapabilecek çok sayıda kaliteli isim var. Bence bu durum önümüzdeki dönemde değişecek. Bağımsız yönetim kurulu üyeliği, yakın gelecekte gerçekten profesyonel biçimde yönetilen bir süreç olacak." Tezcan Yaramancıoğlu da aynı görüşlerini paylaşıyor ve "Geçmişte 'Tezcan Bey'in Ankara'da tanıdıkları vardır' diye yapılan teklifler, 'Tezcan Bey'in deneyimleri var, bize katkısı olur' anlayışına dönüşecek" diyor. Odgers Berndtson Yönetim Kurulu Başkanı Ayşe Öztuna ise bir başka noktaya vurgu yapıyor: "Bağımsız yönetim kurulu üyesi belirlemiş olmak, hedeflenen performansı garanti altına almayabilir. Hedefler belirlenmeli, süreç içinde doğru yolda olunup olunmadığı da değerlendirilmeli."~

ÜCRETLER ARTAR MI?

Peki özellikle 2012 olarak gösterilen milat, piyasadaki ücretleri nasıl etkileyecek? Talebin artmasıyla bağımsız üye maaşları yükselecek mi? Bu sorunun yanıtı "Bir süre sonra, evet". Şu anda bağımsız yönetim kurulu üyelerinin maaşları şirketin hacmine göre değişmekle birlikte 3-5 bin Euro'dan başlıyor. MSearch Kurucu Ortağı Ali Midillili, "Bu, katılım frekansı, üstlenilen sorumluluğun kapsamı ve şirketin hacmiyle alakalı. Yılda 4 kez katılımla 12 kez katılım arasında bir ücret farkı mutlaka var" diyor. Egon Zehnder Yönetici Ortağı Murat Yeşildere ise "Şu anda yönetim kurulu üyeleri ortalama olarak 3 bin ila 5 bin Euro arasında aylık 'huzur hakkı' alıyor. Ayrıca bazı örneklerde farklı yan haklar da sunulabiliyor. Çok uzak olmayan bir vadede, yönetim kurulu üyeleri için talep edilen ücretler ve yan haklar da tekrar ele alınacak" diye konuşuyor. Family Business Advisors'ın kurucusu Haluk Ala-caklıoğlu ise şu görüşleri veriyor: "Ortalama bağımsız üye maaşları 5 bin Euro civarında. Ama üstlenilen görev çoksa 15 bin Euro'ya kadar çıkıyor. Önümüzdeki süreçte hem maaşlar artacak, hem yan haklar konusunda önemli gelişmeler yaşanacak." My Executive'den Müge Yalçın ise ücret artışının orta vadede olacağına inanıyor. Özellikle belli alanlarda uzman olan isimlerin daha değerli hale geleceğini düşünüyor.

SERVET TOPALOĞLU / BAĞIMSIZ YKÜ
BAĞIMSIZ ÜYE NEDEN ÖNEMLİ?
Büyük resmi gösteriyoruz Yönetim kurulu üyelerinden iki tanesi her zaman, her konuda aynı fikirdeyse, bunlardan birine ihtiyaç yoktur. Deneyimli bağımsız yönetim kurulu üyeleri, şirket için "büyük resmin"' iyi değerlendirilmesine önemli katkı sağlar. Diğer yandan da şirketin vizyon ve stratejisinin güncellenmesini veya güçlenmesine yol açarlar. Bunları yaparken de icraatın kalitesini iyi değerlendirerek, mevcut icra kadrolarını bu yönde destekleyerek, gerektiği yerde ise üsluba dikkat ederek meydan okurlar. şirket kurallı olmalı Gelen tekliflerde en önemli kriterim şirketin kayıtlı, kurallı ekonomide faaliyet gösteriyor olması ve iş yapma kültürü. Zira biz oraya en iyi niyetimizle, daha rekabetçi olma adına "iş modeli inovasyonu" yapmaya gidiyoruz. Kendi duruşumuzu sekteye uğratacak iş yapış şeklimizi değiştirmeye değil! Bu bakımdan önerilerimizi iş sahibinin hoşuna gidip gitmeyeceğine bakmadan uygun bir üslupla söylemek durumundayız. Bu samimiyetin iş sahibi tarafından istenmesi lazım.

TEZCAN YARAMANCI / INVESTA CONSULTING YKB

İYİ BİR BAĞIMSIZ NASIL OLMALI?
Yönetim tecrübesi Şirketler bağımsız üye seçimi yaparken sektör tecrübesine bakıyor. Ben ise genel yönetim tecrübesine öncelik verilmesini tavsiye ediyorum. Mesela çelik fabrikasına biri bakılıyorsa o kişinin illa o sektörden olmasına gerek yok. Sektörel bilgi ayrıca tercih sebebi ama birinci sebep olmamalı.İtibar ve saygınlık Bu kişilerin kamuoyundaki algılanmaları önemli. Çünkü yönetim kurulu üyesi kuruluşuyla, kuruluş da yönetim kurulu üyesiyle özdeşleşiyor. itibarlı, sözü dinlenir, saygıdeğer bir kişi olması önemli. Bir de bağımsız uzlaşıcı olması lazım. Tatlı dilli olmak işimiz gereği yapılan yanlışlığa parmak basmak mecburiyetindeyiz. O yanlışlığı da ya sermayedar yapıyordur ya da şirketin üst düzey yönetimi. Bir insana kabahatini söylerseniz antipatik olursunuz. O yüzden tatlı dilli olmak önemli.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz