Portföyde çeşitlendirme önemli

TEB Portföy Genel Müdürü Yağız Oral ile piyasalarda son çeyrek beklentilerini ve yatırım stratejilerini konuştuk...

29.11.2021 10:47:000
Paylaş Tweet Paylaş
Portföyde çeşitlendirme önemli

Talip Yılmaz

TCMB’nin beklenenden önce faiz indirimi hareketiyle son çeyreğe giriyoruz. Yılın son döneminin, yoğun haber akışıyla birlikte yaz aylarına kıyasla daha yüksek oynaklık gösterme eğiliminde olduğunu söyleyen TEB Portföy Genel Müdürü YAĞIZ ORAL, bu nedenle portföylerde çeşitlendirmeye gidilmesini öneriyor. Oral, hisse senedi piyasasının ise iskontolu olduğunu belirtiyor.

Sonbahar, yaz dönemine kıyasla hem yurt içi hem yurt dışında daha yoğun haber akışına sahip. Bu bağlamda, piyasalardaki oynaklığın daha yüksek seyretmesi bekleniyor. Günlük vaka sayıları küresel çapta halen yüksek. Öte yandan, başta FED olmak üzere büyük merkez bankaları, daha az gevşek politikalara kademeli de olsa yönelme eğiliminde. FED’in varlık alımlarının azaltımına dair takvimi kasım toplantısında resmen duyurması fiyatlanıyor. Bu eğilim, yılın son aylarında gelişmekte olan ülkeler için daha rekabetçi likidite koşullarını öne çıkarabilir. Yurt içinde enflasyon ve politika faizi patikasına dair beklentiler piyasa fiyatlamalarındaki önemini koruyor. Eylül ayı PPK toplantısında, TCMB piyasa beklentilerinin aksine politika faizini 100 puan indirdi. Manşet/ çekirdek enflasyon görünümüne göre bu yıl yeni faiz indirimlerinin de olabileceği değerlendirmesinde bulunun TEB Portföy Genel Müdürü Yağız Oral ile piyasalarda son çeyrek beklentilerini ve yatırım stratejilerini konuştuk. 

Yıl sonuna kadar olan dönemde piyasaların takip edeceği başlıklar neler olacak? 

 Dünyada ve Türkiye’de salgının nasıl seyredeceği ve ekonomik etkileri gündemdeki önemini koruyacak. Hem Türkiye hem dünyada takip edilecek bir diğer başlık enflasyon olacak. Emtia fiyatlarının yüksekliği, salgın nedeniyle birikmiş talep ve arz yönlü aksaklıklar, birçok ülkede enflasyonist riskleri canlı tutabilir. FED, ECB ve diğer büyük merkez bankalarının izleyeceği politikalar önemini korurken, yurt içinde TCMB’nin vereceği mesaj ve atacağı adımlar piyasaların odağında kalacak. Parasal ve mali politikaların geleceği anlamında, Türkiye’de enflasyonun nasıl seyredeceği de önemli. Ayrıca, Çinli emlak şirketi Evergrande’nin yaşadığı borç sorununa dair gelişmeler bir süre daha gündemimizde kalabilir. 

 TCMB’nin faiz tarafında bu yıl içinde başka hamle yapmasını ve faiz indirmesini bekliyor musunuz? Bunun etkileri ne olur?

 23 Eylül’deki PPK toplantısı öncesinde, faiz indiriminin son çeyrekte gelebileceğini bekliyorduk. Bununla beraber TCMB geçen ay retorik değişikliği olarak algılanabilecek bir açıklamayla çekirdek enflasyonu baz aldığını açıkladı ve eylül ayı PPK toplantısında 100 baz puanlık faiz indirimiyle politika faizini yüzde 18 seviyesinde belirledi. Manşet ve çekirdek enflasyon patikasının TCMB’nin beklentileri dahilinde ilerlemesi durumda, 2021 yılı içinde kademeli olarak yeni faiz indirimleri gündeme alınabilir. Küresel merkez bankalarının daha sıkı politikalara yöneldiği ortamda, TL’nin reel faiz seviyesinin düşmesiyle kurda ve enflasyonda oluşabilecek volatiliteyi takip etmek gerekecek. 

 Bu ortamda yılın son çeyreği için portföy dağılımı nasıl olmalı? 

 Öncelikle yatırımcının yaş, meslek, maddi ve medeni durumu gibi özellikler, portföy dağılımını belirlerken önem arz ediyor. Orta düzeyde risk tercih eden bir yatırımcı için yüzde 5 mevduat, yüzde 15 bono, yüzde 40 ÖST, yüzde 10 Eurobond, yüzde 10 altın, yüzde 15 hisse ve yüzde 5 yurt dışı hisse içeren portföy dağılımı oluşturulabilir. Yılın son dönemi, yoğun haber akışı içerme ve dolayısıyla yaz aylarına kıyasla piyasalarda daha yüksek oynaklık gösterme eğiliminde. Bu doğrultuda, portföylerde çeşitlendirmeye gidilmesini öneririz. 

 Türkiye piyasası, gelişmekte olan ülkelere göre ne oranda iskontolu? 

 22 Eylül 2021 tarihinde beklenen Fiyat/Kazanç çarpanlarına göre Türk hisseleri gelişmekte olan muadil ülkelere nazaran yüzde 58 iskontolu. 2016 ve 2020 arasındaki 5 yıllık dönemde bu değerin ortalaması yüzde 43 seviyesindeydi. İki değer arasındaki yüzde 15’lik farkın uygun ortamda kapanması, makul bir beklenti olarak görülebilir. 

Borsada nasıl bir hareket bekliyorsunuz? Destekler, dirençler nerelerde? Yabancı alımları gelir mi? 

 Dünyada gün geçtikçe yaygınlaşan aşılama, ekonomilerin de yavaş yavaş toparlanmasına önayak oluyor. Bu toparlanmanın getirdiği birikmiş talep ve bazı ürünlerdeki arz sorunu ise küresel enflasyon oranlarını yukarı itiyor. Bu makro görünüm, merkez bankalarının ultra gevşek politikalar uygulama alanını belirgin bir şekilde daraltıyor. Bu doğrultuda, yılın son aylarında küresel likidite şartlarının önceki aylara kıyasla daha BORSA zayıf olmasını bekliyoruz. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere de yabancı fon yönelimi kırılganlaşabilir. Öte yandan, Türk hisse piyasaları, emsallerine kıyasla önemli bir iskontoyla işlem görüyor. Bu durumu da destekleyici unsur olarak sayıyoruz. Dolayısıyla, mart ayından bu yana geçerli olan yatay fiyatlamanın geçerliliğini koruması ana senaryomuz. 1,480/1,500 bölgesi ana direnç ve 1,350 civarı ana destek olarak izlenebilir. Yatırım yaparken, sektör ve şirket seçimlerinde hayli seçici olunmasını tavsiye ederiz. 

 Merkez Bankası’nın 100 baz puanlık faiz indirimi sonrasında yıl sonuna kadar dolar/TL nerede olur? 

 Daha önce belirttiğim gibi, dünyada süregelen ucuz likidite ortamının kademeli de olsa hakimiyetini yitirmesi sonucunda, gelişmekte olan ülke varlıklarında kırılganlık ihtimali güçleniyor. Bu doğrultuda, kurda sert hareketler öngörmesek de emsal ülke para birimlerinden belirgin olumlu ayrışma da beklemiyoruz. 

 Yıl sonuna kadar olan dönemde ons ve gram altında beklentiniz nedir? 

 Salgının ekonomik etkilerini sınırlamak amacıyla ülkelerin yöneldiği “bol likidite-düşük faiz” politikaları, yıl boyunca ons altının arkasındaki en belirgin itici güç olarak yer aldı. Bu politikaların hızlı bir şekilde geriye çekilmesini beklemesek de önümüzdeki aylarda daha az destekleyici para ve mali uygulamalar görmemiz muhtemel. Bu doğrultuda, ons altında yukarı yönlü potansiyeli sınırlı görüyoruz. 1.860 dolar/ons fiyatını yukarıda geçmekte zorluk yaşayabilir. Yıl sonuna kadar yatay bir fiyatlama izlenebilir. Gram altında ise kurdaki hareketler izlenecek.


YATIRIM FONU PAZARI HIZLI BÜYÜDÜ
 

“Yılbaşından bugüne bakacak olursak yatırım fonu pazarı 142 milyar TL’den 216 milyar TL’ye geldi. Bu yatırım fonları kurulduğundan beri görülen en yüksek büyüme hızı. Burada birinci sırayı kısa vadeli tahvil fonları ve para piyasası fonları alırken, sonrasında serbest döviz fonlarda yatırımcı ilgisini gözlemliyoruz. Ayrıca, finansal okuryazarlıktaki artışa paralel tematik ve çoklu varlık fonlarına olan ilgi de bir süredir yüksek seyrediyor. Mevduat getirisine alternatif getiri sağlama arayışıyla birlikte çoklu varlık fonları ve fon sepeti fonları ön plana çıkarken, teknoloji veya sürdürülebilirlik gibi temalar da yatırımcıların ilgisini çekiyor.”



TEB PORTFÖY’ÜN AJANDASI

“DİJİTAL HİZMETLERE AĞIRLIK VERDİK”
Salgın döneminde ihtiyaçlarımızın bir kısmını daha önce aşina olmadığımız teknolojiler yoluyla giderdik. Bu şekilde, teknolojinin gündelik hayatımızla entegrasyonu hız kazandı. Yatırım ürünleri evreninde de teknolojik araçlara yönelimin ivme kazanacağını öngörüyoruz. Bu doğrultuda, dijital hizmetler önem verdiğimiz ürünlerin başında geliyor. Robotik danışmanlık hizmetlerimize hayli öncelik veriyoruz. Yatırımcının risk algısını tanımlayarak en uygun çözümü hızlı şekilde sunan ve bunu büyük kitlelere yapabilme imkanı sağlayan dijital hizmetlere yönelimimiz sürecek.

“FON YELPAZESİNİ GENİŞLETİYORUZ”
Tüm fonlarımız için yüksek getiri hedefimizi korurken fon yelpazemizi de genişletme çabası içindeyiz. En son, Sürdürülebilirlik Fon Sepeti Fonu’nu yatırımcıların ilgisine sunduk. 2022 yılından itibaren Türkiye’de en çok konuşulacak varlık sınıfının sürdürülebilirlik temalı ürünler olabileceğini düşündüğümüz için bu taraftaki ürünlerde çeşitliliğe gitmek istiyoruz. Bunun yanında küresel yatırım trendleri dahilinde, yatırımcıların ihtiyaç ve beklentilerini gözeterek yeni tematik ve çoklu varlık fonları ajandamızda yer bulabilir.



Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz