Kârda yeni tablo

Haziran sonunda bankacılıkta net kâr artışı yüzde 48 iken katılım bankalarında yüzde 70,7, yatırım bankaları özelinde ise yüzde 91 oldu...

28.12.2023 17:53:320
Paylaş Tweet Paylaş
Kârda yeni tablo

İlk yarı yılda küçük ölçekli bankalar, üç haneli kâr artışlarıyla dikkat çekti. Faizlerin artışı ve yeni alınan ekonomi kararları, yılın ikinci yarısında kârlılıkta yepyeni bir tablo oluşturuyor. 2023 sonunda kârlılığın yüzde 39- 40 arasında kapanacağı beklentisi hakim. 2024’teyse enflasyonun üzerinde oran yakalama noktasında umut var. Gelecek yıl normalleşmesi beklenen ekonominin etkisiyle özel büyük bankalarda kârın artacağı, küçük ölçekli oyunculardaysa sektör üzerinde oranların süreceği öngörülüyor.

Elçin Cirik
[email protected]

Bankacılıkta bu yılın ilk yarısında yıllık net kâr artışı yüzde 48 oldu. 2022 sonunda kârını yüzde 366 artırmış sektör için bu, dramatik bir düşüş anlamına geliyor. Haziranla başlayan politika faiz artışları sonrası ağustos sonundaysa yıllık kâr artışı daha da indi ve enflasyonunun altında kalarak yüzde 39 oranında gerçekleşti. Enflasyonun en çok bankacılığı yorduğunu belirten Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, “Çünkü enflasyona maruz kalan diğer şirketlerden farklı olarak sabit yatırımlarımız düşük. Bizim asıl sermayemiz para ve para ancak enflasyon kadar getiri elde edildiğinde korunuyor” yorumunda bulunuyor. Temelde kredi-mevduat faiz makasına göre şekillenen bankacılık kârında, son 2 yılda Hazine işlemlerinden yazılan gelir de önemli bir faktör olarak dikkati çekiyor. Ayrıca Sistema Genel Müdürü Tolga Moral, banka kârlılıklarının, ülke kredi notu, küresel ve yerel sermaye piyasalarındaki dalgalanmalar, Merkez Bankası politikasının banka faiz oranlarına etkisi ve kur dalgalanmalarının döviz ticareti gelirlerine yansıması gibi konjonktürel gelişmelere çok daha duyarlı olduğunun da altını çiziyor. Yine de bu ortamda 2023’ün ilk yarısında sayıları 10’u aşan küçük ölçekli mevduat ve yatırım bankası, yüzde 200’ün üzerinde büyümeye imza atmayı başardı. En büyük özellerin de nominal kâr yazmada birbirini kovaladığı bir tablo mevcut. 


FARK ATANLAR 

2023’ün ilk yarısında kâr büyümeleri, oyuncuların ölçekleri bazında önemli değişiklikler gösteriyor. En yüksek ivmeyi yakalayan bankalar, küçük ölçekliler. Öyle ki alanlarında etkin küçük oyunculardan Citibank, Alternatif Bank, Odeabank, Anadolubank, Burgan Bank ve HSBC’nin yüzde 100’ü aşan kâr artışı yakaladıkları görülüyor. EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Levent Atakan, bu sonuçta segmentasyon ve belli alanlarda uzmanlaşmanın ana etken olduğunu düşünüyor. Sistema Genel Müdürü Tolga Moral da bu bankaların ortak noktalarının perakende ve KOBİ müşteri kazanımında öne çıkmaları ve ekosistem bankacılığı gibi müşteri kazanımını artıran alanlara yönelmeleri olduğuna vurgu yapıyor. Yüzde 118,4 kâr artışı yakalayan Burgan Bank’ın genel müdürü Murat Dinç, 2023 ilk yarısı için tabloyu şöyle özetliyor: “Enflasyona endeksli tahvil getirilerinin 2022’ye kıyasla azalmasıyla net faiz gelirlerinde önemli bir daralma yaşandı. Buna karşılık net ücret ve komisyon gelirleriyle Hazine işlemlerinden sağlanan faiz dışı gelirler kârlılığı destekledi. Banka olarak faiz dışı gelirler yoluyla kârlılığımızı artırmayı başardık; çevik bilanço yönetimiyle doğru konumlanma ve çapraz satışlarımızdaki artış da operasyonel gelirleri yükseltti.” Orta ölçekli bankalar içinde de yüzde 84 ile en iyi kâr artışını yazan QNB Finansbank oldu. QNB Finansbank Genel Müdürü Ömür Tan, yılın ilk yarısında yasal düzenlemelerin de etkisiyle net faiz gelirinde düşüş görülmesine rağmen özellikle net komisyon ve masraf gelirleriyle kambiyo gelirlerindeki artışın, yüksek büyüme yakalamalarını sağladığını açıklıyor. Ayrıca banka regülasyonlar çerçevesinde gelen hedefleri de tutturarak rekabete göre daha az menkul kıymet tesis ederek kârlılığını artırdı. 

NOMİNALDE İYİLER 

Sektörde nominal en yüksek kâr rakamlarına ulaşanların en büyük 4 özel oyuncu ve kamudan Ziraat Bankası olması dikkat çekiyor. 34,2 milyar TL kâr elde eden Garanti BBVA’nın ardından 31,5 milyar TL ile İş Bankası ve 31 milyar TL ile Akbank geliyor. “Türkiye büyük ekonomi. Mutlak değer olarak bunlar aslında daha da büyümesi gereken rakamlar” diyen Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, enflasyon ortamında bankanın 200 milyar TL civarındaki öz kaynağını reel olarak koruyabilmesi için kârın minimum enflasyona yakın olması gerektiğinin altını çiziyor. Garanti BBVA hariç 4 özel oyuncudan 3’ünün kârlılığının sektör ortalamasının altında kaldığı da bir gerçek. Levent Atakan bu noktada “Kredilerin bankalar açısından seçim, Rusya-Ukrayna krizi gibi çeşitli nedenlerle beklenen kârlılığı sağlayamadığını söylemek yanıltıcı olmaz. Bu bankalar hızlıca değişikliklere uyum sağlıyor ancak uyumlanma süreci, montanları nedeniyle zaman alıyor” yorumunu yapıyor. Ayrıca yeni girişlerle oyuncu sayısı artan yatırım ve kalkınma bankacılığında kârlılık, yüzde 91 oranıyla sektörün çok üzerinde gidiyor. Pasha Bank Genel Müdürü H. Cenk Eynehan, yatırım bankalarının kârlılıklarını artırarak sektörde yerlerini sağlamlaştırdığı düşüncesinde. Eynehan, “Burada net faiz gelirlerindeki artış, komisyon gelirleri ve ticari işlem kaynaklı gelirlerdeki yükseliş etkili. Ayrıca menkul kıymetler portföylerindeki TÜFE’ye endeksli menkul kıymetlerin değerlemesi de olumlu etki yaptı” diyor. Katılım bankacılığı da konvansiyonel sektörden yüksek, yıllık yüzde 70,7 kâr artışı gerçekleştirdi. Emlak Katılım yüzde 338,6 ve Albaraka Türk yüzde 129 oranıyla en yüksek büyüyenler. Albaraka Türk Genel Müdürü Malek Khodr Temsah, “2023, bankacılık açısından verimli bir yıl. Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz net kâr miktarına bu yılın henüz ilk yarısında ulaştık” diyor. 

GERİDE KALANLAR

Tüm bu tabloda bankacılıkta ve katılım tarafında, Ziraat Bankası ve Emlak Katılım hariç kamu bankalarının kâr sorununun devam ettiği de ortaya çıkıyor. Özellerden de İş Bankası, ING ve Yapı Kredi, yüzde 40’ın altındaki büyümelerle sektörün ardından geliyor. İlk yedi büyük arasındaki Halkbank, bu yılın ilk yarısında yüzde 7,7’lik düşük bir kâr artışı yazdı. 2022’nin ilk yarısında 10 milyar TL kâr eden Vakıfbank ise bu yılın aynı döneminde yüzde 45 düşüşle bu kalemde 5,5 milyar TL kâr yazdı. Katılım alanında Vakıf Katılım yüzde 59 kâr artışıyla sektör ortalamasının altında kalırken Ziraat Katılım’da yüzde 45 zarar yazıldı. Sistema Genel Müdürü Tolga Moral, kamu bankalarında düşük kârlılığın nedenlerini rakamlarla şöyle aktarıyor: “Geçmiş dönemlerin düşük bazı söz konusu. Ücret, komisyon ve bankacılık hizmetleri gelirleri/işletme giderleri göstergesinde yüzde 79,7 ile sektör ortalamasının 4 puan altında. Kredi büyümesinde sektör ortalamasının üstündeler ancak net faiz geliri/ortalama toplam aktiflerde yüzde 1,56 ile sektör ortalaması yüzde 2,1’in altındalar. Ayrıca vadesiz mevduat/toplam mevduat göstergeleri de sektörün 6,5 puan altında görülüyor. Bu da kârlılık kıyaslamasını olumsuz etkiliyor.” Adını vermek istemeyen eski bir banka üst düzey yöneticisi, kamu bankalarında sermaye artışları yapılmasına rağmen ekonomide üstlendikleri görevler nedeniyle kâr sorununun sürdüğünü belirtiyor. Tabii sektör genelinde şube sayısı azalırken kamu bankaları ve kamu katılım bankalarının şube açmaya devam etmesinin de giderleri artırıcı etkisi mevcut. Ayrıca Ağustos 2023 sonu verilerine göre devlet tahvillerinin yüzde 56,6’sı kamu bankalarının portföyünde; bu da kârlılıkta risk ve olumsuz etki yaratıyor. 

YENİ POLİTİKA NASIL ETKİLEYECEK?

Bu yılın ikinci yarısında atılan yeni faiz politikası ve makro ekonomi adımlarıyla sektörde yıl sonuna kadar yeni bir kârlılık tablosu çizilecek. Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, ekim ortasında yaptığı bir yorumda, “Bugünkü ortamda politika faizi yüzde 30 oldu. Kredi faizleri yüzde 40- 50 aralığında ve mevduat faizleri yine aynı bantta; bono faizleri 10 yıllık yüzde 27-28’lerde. Arada bir korelasyon kuruldu, rakamlar birbiriyle konuşmaya başladı” diyor. Baştuğ’a göre yine de kredilerin dengeyi yakalaması zaman alacak ve bilançolarda marj problemi 2023’ün ana sorunlarından biri olacak. “Para politikasında normalleşme süreci, kredi büyümesinin yavaşlaması, politika faizinin yükselmesi, regülasyonların yön değiştirmesi gibi farklı kollardan ve kademeli gerçekleşiyor” şeklinde konuşan Burgan Bank Genel Müdürü Murat Dinç, bu adımların doğal olarak bankaların borçlanma maliyetlerinin yükselmesine ve kredi verme imkanlarının sınırlanmasına neden olduğunu belirtiyor. Ancak Dinç, aynı zamanda regülasyonların net faiz marjlarındaki iyileşmeye fırsat verecek şekilde değişmesiyle kârlılığın esas faaliyet gelirleriyle yaratılacağı bir dönem olacağı fikrinde. İnfo Yatırım Araştırma Direktörü Dr. Bahadır İldokuz, “Sektörün fonlama ihtiyacının bir kısmının MB tarafından sağlanması ve politika faizine bağlı fonlamanın yapılması, faiz kararlarını sektör kârlılığının en önemli değişkenlerinden biri haline getiriyor” diyor. Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, yükselen enflasyon beklenti ve tahminleriyle ayrıca TL dönüşüm hedeflerinde vadesi biten KKM müşterilerine sunulan yüksek oranlarla eylülden itibaren faiz ve kâr oranlarında yükseliş eğilimi olduğunu aktarıyor. “Ağustosta görmeye başladığımız istikrarlı marj oranları devam ediyor. Tüm sektörde yılın geri kalanında ihracat, tarım ve yatırım finansmanları, deprem bölgesinde yatırımlar ve TL fonlar gibi tedbirlerin dışında kalan alanlara daha fazla odaklanılacak” diyor. 

2024 GÖRÜNÜMÜ 

Sektörün kârlılığının, 2023 sonunda ağustos verilerine paralel, yüzde 39-40 oranında tamamlanacağı öngörülüyor. 2024 içinse daha aydınlık bir hava hakim. Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, 2024 için beklentilerini şöyle aktarıyor: “Özellikle bireysel portföylerde kısmi kötüleşme olacak çünkü krediler yüzde 45-50’lerle verilmeye başlanacak. Tüzel tarafta bunu 2024’te beklemiyoruz, 2025’te olabilir. Ama bu negatif trendlerin tamamı bizi normale getirecek. 2024’te kârlılıklar bu yılın bir miktar üstünde olabilir, ancak yine de enflasyonun bir miktar altında kalır.” EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Levent Atakan ise daha pozitif, “Var olan mali politikaların aynı şekilde yürütülmesi halinde 2024 için en azından enflasyon üzeri kâr beklentimiz söz konusu” yorumunda bulunuyor. Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan da bankacılıktaki düşük finansman iştahının bir süre daha devam edeceğini öngörüyor ve marjlarda belirgin bir daralma beklemiyor. Pasha Bank Genel Müdürü H. Cenk Eynehan, faiz beklentilerinin Merkez Bankası adımlarıyla öngörülebilmesinin fiyatlamada yatırım bankalarını rahatlatacağı düşüncesinde. “Bu yılın ilk yarısında görülen komisyon gelirleri ve ticari işlemlerden elde edilen gelirlerin, piyasadaki faiz ve fiyat marjlarının daralmasıyla 2024’te azalan ivme izleyeceğini düşünüyoruz” diyor. Danışmanlar, ilk 7’de yer alan büyük özel bankalar için 2024’te kârlılıkların artacağı beklentisinde. Bu oyuncularda sektör ortalamasına yakın büyümelerin oluşması bekleniyor. EY Türkiye Finansal Hizmetler Sektör Lideri Levent Atakan, ilk yarıyı yüksek oranlarla bitiren özel küçük bankalarda beklentilerinin 2024 genelinde bu kârlılığın devam etmesi yönünde olduğunu açıklıyor. “Farklı ürünlerde uzmanlaşma, gelirlerin faiz dışı alanlarda sağlanması 2024’te kârlılıkları belirleyecek unsurlar olacak” diye de ekliyor.


“KÂRLILIK PEK DE OLUMSUZ ETKİLENMEDİ”
ÖMÜR TAN / QNB FİNANSBANK GENEL MÜDÜRÜ

KREDİ VADE FAKTÖRÜ
Haziran-eylül döneminde 4 Para Politikası Kurulu toplantısında politika faizinin kademeli olarak yüzde 8,5’ten yüzde 30’a çıktığını gördük. Normal şartlarda parasal sıkılaştırma dönemine geçilmesinin bankalar açısından olumsuz etki yaratmasını bekleriz. Bunun sebebiyse ülkemizde ortalama kredi vadelerinin ortalama mevduat vadelerinden uzun olması. Bu nedenle faiz artış dönemlerinde ortalama mevduat faizleri daha hızlı artarken ortalama kredi faizleriyse daha yavaş artar. Ancak son dönemde verilen krediler genellikle kısa vadeli ve yeniden fiyatlanabilir nitelikte olduğu için, tahmin edilenin aksine, mevcut faiz politikasıyla bankaların kârlılıkları pek de olumsuz etkilenmedi.

DEVAMI ÖNEMLİ Hazirana kadar TL mevduat ile TL tüzel kredi faizleri arasında ciddi seviyede negatif fark vardı. Eylül sonu itibarıyla hem TL perakende hem TL tüzel kredi faizleri, TL mevduat faizlerinden yüksek. Bankalar pozitif net faiz marjı yaratabiliyor. Böylece mevcut kademeli faiz artış süreci sektör kârlılığını olumlu etkiliyor. Pozitif reel faize yaklaştığımız bu dönemde bankaların kârlılıklarının ve aktif kalitesinin daha iyi yönetilmesi için atılan adımlar değerli. En azından 2024’ü kapsayacak şekilde, enflasyon beklentileri daha da iyileşene kadar sıkı para politikasının devam etmesi, ekonomideki uzun vadeli havayı çok daha olumlu hale getirecektir. Ancak tabii ki parasal sıkılaştırmanın daha da sertleşmesi bankacılık sektörünün kârlılığını bir noktadan sonra negatif etkilemeye de başlayabilir.

NOMİNAL ARTAR Kredi kartı ve POS komisyon oranlarının hızla artmasıyla da ödeme sistemleri komisyonları başta olmak üzere birçok gelir kaleminde yılın son 4 ayında güçlü artış göreceğiz. Ayrıca ilk yarıda enflasyona endeksli tahviller için belirlenen değerleme oranı yüzde 35-50 arasında alınmıştı; bugünse oranın yüzde 60’ın üzerinde olacağını söyleyebiliriz. Bu nedenle yılın üçüncü ve dördüncü çeyreklerinde bankaların gelir tablosunda hem artan tahvil faizi gelirleri hem değerleme oranın artışıyla tek seferlik gelirler göreceğiz. Yılın ikinci yarısında nominal bazda kârlılığın artması çok olası.



“YENİ DÜZENLEMELERİN OLUMLU YANSIMALARINI HİSSEDİYORUZ”
MURAT BİLGİÇ / TSKB GENEL MÜDÜRÜ

NET FAİZ GELİRLERİ
2023 yılı ilk sekiz ay sonunda mevduat bankalarında net faiz gelirleri yıllık bazda daralırken mevduat temin imkanı bulunmayan kalkınma ve yatırım bankalarında kuvvetli artış devam etti. Ücret ve komisyon gelirlerinde, banka gruplarının performansı yakın seyretti. Yeni düzenlemeler ve uygulamaların yatırım ortamına olumlu yansımalarını şimdiden hissediyoruz. Yıl sonuna kadar yatırım bankacılığı gelirleri başta olmak üzere faiz dışı gelir kalemlerinin kalkınma ve yatırım bankalarının finansal performansına olumlu yansıyacağını öngörüyoruz. Yatırım ortamının daha da iyileşeceğini, danışmanlık ve yatırım bankacılığı faaliyetlerinin ivmeleneceğini düşünüyoruz.

KAĞITLAR HALA ETKİLİ TSKB olarak kârda yıllık bazda yüzde 108 artış sağladık. Böylelikle yüzde 6,3 net faiz marjı, sektör ortalamalarının üzerinde yüzde 43,4 özkaynak kârlılığı elde ettik. Kârlılığımız karşılık oranlarımızı ve serbest karşılık rezervlerimizi de destekledi. Ekonomimizdeki son gelişmeler sonrası artan yatırımcı güveni ve istikrarla beraber danışmanlık ve yatırım bankacılığı faaliyetlerinin daha da ivmeleneceğini öngörüyoruz. TÜFE’ye endeksli menkul kıymet portföyü yüklü olan bankaların elde ettiği menkul kıymet gelirleri kârlılığı, 2022 yılında olduğu gibi destekleyici faktör olacak. 2023 sonunda bankacılıkta haziran sonunda yüzde 37 olan özkaynak kârlılığının yüzde 35 olacağını tahmin ediyoruz. Yatırım bankalarının kârlılığının da yılı benzer seviyede tamamlayacağını düşünüyoruz.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz