Fon Yöneticileri Hala NakitteMerrill Lynch Ocak Ayı Fon Yöneticileri Araştırması’na göre global büyümenin artacağına ve deflasyonun yerini enflasyonun alacağına dair yatırımcı ümitlerinin artmasıyl...
Fon Yöneticileri Hala Nakitte
Merrill Lynch Ocak Ayı Fon Yöneticileri Araştırması’na göre global büyümenin artacağına ve deflasyonun yerini enflasyonun alacağına dair yatırımcı ümitlerinin artmasıyla küresel kriz bulutları dağılmaya başladı. Ancak fon yöneticileri, hala nakitte kalmayı tercih ediyor.
Toplam 597 milyar dolarlık varlığı yöneten 205 fon yöneticisinin katıldığı araştırmaya göre yatırımcıların nakit tutma oranı, 2008’in aralık ayında ulaştığı 2001’den beri en yüksek seviye olan yüzde 5,5’tan hafif gerileyerek yüzde 5,3’e düştü. Araştırmadan çıkan sonuçlar şöyle:
Beklentiler Yükseliyor
Genel ekonomik beklenti havası, keskin bir iyileşmeyle 2008’deki taban seviyeleri geride bıraktı. Ekim ayında 17’ye kadar düşmüş olan Merrill Lynch Fon Yöneticileri Büyüme Beklentileri Bileşik Göstergesi, aralık ayındaki 25 seviyesinden ocak ayında 30’a yükseldi.
Faiz Oranları Artabilir
Enflasyonun daha da düşeceğini tahmin eden fon yöneticilerinin oranı, aralıkta yüzde 82’yken, net yüzde 64’e düştü. Ankete katılanların yüzde 35’i uzun vadeli faiz oranlarının, önümüzdeki 12 ayda yükselerek aralık ayındaki yüzde 10 seviyesinin üzerine çıkacağını düşünürken faiz oranlarının artacağına dair kanaat giderek artmaya başladı. Diğer taraftan ortalama nakit stoku, aralık ayındaki yüzde 5,5 seviyesinin çok az altına inerek yüzde 5,3 ile yüksek seviyelerde seyretmeye devam ediyor.
Ayı Piyasası Sürüyor
Yatırımcılar, özellikle ABD konusunda daha olumlu bir senaryodan bahsediyor, ama korku faktörü hala etkisini sürdürüyor. Yatırımcıların, harekete geçecek gücü olmasına rağmen son günlerdeki ılımlı hisse senedi yarışından ikna olmaması, hem beklentiler hem piyasalar açısından bir ayı piyasası yarışı olduğuna işaret ediyor. Küresel sektör yatırımları kararlı bir şekilde savunmada kalmaya devam ediyor.
VOB
Hisse Kontrat Tartışmaları
VOB’da, son dönemde oldukça hareketli günler yaşanıyor. Hisse kontratlar konusunda hem İMKB’nin hem VOB’un hazırlık yapması, tartışmaları da beraberinde getiriyor. Şimdi her iki kurumun da hisse kontratları çıkarması bekleniyor. Yapılan değerlendirmeler, kontratların yılın ilk çeyreğinde çıkabileceği yönünde. Ancak İMKB, VOB’un emtialarda işlem yapması gerektiğini söylüyor. Hisse kontratların ise İMKB üzerinden gerçekleşmesini istiyor. Hatta konuyla ilgili olarak İMKB’nin VOB’u satın almak istediğine yönelik haberler bile çıktı.
Ancak borsa yaptığı yazılı açıklamada, kuruluşundan bu yana yüzde 18 oranında ortağı olduğu VOB’un gelişmesi için İMKB’nin her türlü desteği verdiği ifade edildi. Yine İMKB tarafından VOB’un satın alınması ve İstanbul’a taşınması yönünde çıkan haberlerin doğru olmadığı ifade edildi.
İMKB
Riski Yüksek Bir Piyasa
2009’un ilk çeyreğinde, global bankacılık sektörünün risk yaratmaya devam edeceğini söyleyen Merkez Menkul Değerler Araştırma Müdürü Özgür Yurtdaşseven, yeni sermaye ihtiyacının neden olduğu baskıların, endeksleri mevcut seviyelere kadar sürüklediğini belirtiyor. Fonlar, bankalar, şirketler iflas edenler listesinde yer aldı. Yurtdaşseven, şirketlerin ardından ülke ya da ülkelerin iflas noktasına gelebileceğini düşünüyor. İngiltere, Rusya, Ukrayna’nın önümüzdeki dönemin yeni risk ya da riskleri oluşturabileceğini söylüyor.
“Bu paralelde çok kısa vadede bir rahatlama görülse de sonrasında riskler yeniden baskı yaratacak” diyen Yurtdaşseven, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Tüm bu beklenti yapısı içinde, İMKB için çok kısa vadede iyimserlik mümkün gözükse de bu iyimserliğin ardından gelecek yeni olumsuzluk dalgası (yeni bir dip arayışı) için enerji toplama dönemi olacağı kanaatindeyim. Öngördüğümüz risk potansiyellerinin önceye çekilmesi, beklenti vadelerinde de paralel bir değişiklik yaratacak.”
FAİZ
Faiz Yatay Seyir İzler
TCMB, son üç toplantıda yüzde 3,75’lik indirimle faizi yüzde 13 seviyesine çekti. Özellikle ocak ayındaki yüzde 2’lik yüksek faiz indirimini tahmin edebilen olmadı. Önümüzdeki aylarda Hazine yapacağı itfaları MB’nin faiz indirimleriyle geldiği bileşik yüzde 13,9 seviyesindeki gecelik faizde veya indirimler sürerse yüzde 13 civarında yapacak. Bu indirimlerle bankaların TL borçlanması konusunda, MB tarafından gerekirse haftalık faizler seviyesinde para bulabileceklerine söz verilmesiyle bonoda alıcı olmaları sağlanıyor. Gedik Yatırım Hazine Müdürü Kutalmış Keskin, “MB böylece Hazine’nin borçlanmasını daha düşük faizlerle yapmasına yardımcı olurken bankaların da aldıkları bonolarla yüksek kâr elde etmelerine olanak sağlayarak herkesin mutlu olduğu bir ortamı garanti etmiş oluyor” diyor. Bu ortamın garantisi için sorun yaratacak gibi görünen tek verinin, artma eğilimine girebilecek olan döviz kurları olduğunu söyleyen Keskin, MB’yi ancak böyle bir durumun yolundan çevireceğini anlatıyor.
Bu noktada IMF anlaşması hesaba katılmış olduğundan çok yakın vadede bir sorun beklemeyen Keskin, sözlerine şöyle devam ediyor:
“Fakat bahsedilen 20 milyar dolar civarındaki IMF kaynağı, önümüzdeki dönemi ne kadar çevirebileceği konusunda piyasada bir ortak görüş bulunmuyor. Önümüzdeki 1-2 ay için faizlerin, MB gecelik faizlerine yakın oluşması beklenebilir. Satış konusunda da çok fazla soru olacağını düşünmüyoruz. Hazine tarafından açıklanmamakla beraber esasen yüklü olarak şubat ayında 18 milyar TL civarında daha önce yapılan iskontolu tahvil ihraçlarının dönüşleri olacak. Yerel seçimlerin gerçekleşeceği mart ayında ise 2 milyar TL civarında küçük bir itfa gerçekleşecek. IMF ile henüz bir anlaşma yapılmamış olmakla beraber anlaşmanın gerçekleşmeyeceğine ve 20 milyar dolar civarında bir kaynağın, en azından bir kısmını hemen sunmayacağına dair bir şüphe bulunmuyor. Bu kaynağa olan güven, faiz indirimlerinde MB’nin sırtını destekliyor ve piyasa da faizlerde bir sorun olmaz.”
EUROBOND
Temkinli Olunmalı
Gelişmekte olan ülke Eurotahvil piyasalarında, ocak ayında yine ABD verileri takip edildi. Olumsuz haberlere rağmen Merkez Bankası’ndan beklentilerin oldukça üzerinde gelen yüzde 2’lik faiz indirimiyle birlikte Türk Eurotahvilleri küresel piyasalardaki hareketlere paralel hızla toparlandı. Şubat ayında da yine ABD piyasasından gelen haberler, Eurobondlar üzerinde etkili olmaya devam edecek. Eurotahvil cephesinde orta vadeli yeni bir ihraç yapılmasını bekleyen analistler, bu nedenle ihraç yapılana kadar temkinli olunmasını tavsiye ediyor. Orta ve uzun vadeli kıymetler için ‘tut’ önerisinde bulunan analistler, orta vadeli tahvillerde faizlerin yüzde 7’nin altına inmesi durumunda, uzun vadeli tahvillerin yüzde 7,75’in altına inmesi durumunda ‘sat’ notu düşüyor.
ALTIN
Uzun Pozisyon İçin Erken
Altın, son dönemde diğer piyasalar gibi oldukça hareketli seanslar yaşıyor. Yıla 880 dolardan başlayıp dolar enstrümanların güçlenmesi, emtia ve diğer para birimlerinin değer yitirmesi neticesinde 800 dolara kadar gevşeyen altının ons fiyatında, ay ortasından itibaren tekrar kıpırdanma yaşanıyor. Yatırım şirketi UBS, yatırımcılarına şu aşamada altında uzun pozisyon alınmaması tavsiye ediyor. Kurum, “Altında 885-890 dolar seviyelerinde satış geliyor ve bu satıcılar doyana kadar altında uzun pozisyon alınmamalı. Bu satıcının kim olduğunu bilmiyoruz, fakat bunun Washington Anlaşması’na göre altın satmak zorunda olan ve büyük miktar altına sahip Avrupa merkez bankalarından birinin ya da birkaçının satışları olduğunu tahmin ediyoruz” diyor.
DÖVİZ
Yukarı Hareket Satış Fırsatı
Ocak ayında dolar, başta Euro olmak üzere diğer para birimlerine karşı değer kazanmaya başladı. Bu durum TL’de gözlendi. Yılbaşında 1,54 TL seviyesinde olan dolar kuru, 1,68 TL seviyelerine kadar çıkarak yüzde 9 değer kazandı. Yapılan değerlendirmeler kısa vadede 1,70 hedefine işaret ediyor. MB’nin son aylarda gelen şok faiz indirimleri, kur üzerindeki baskıyı artırırken global piyasalardaki gelişmeler ise doların yönünü belirliyor. Euro/dolar paritesinde görülen aşağı yönlü hareket içeride kurun yükselmesine neden oluyor.
Anadolu Yatırım Stratejisti Halil Reçber, son günlerde doların dünyadaki diğer para birimlerine karşı yükselişi neticesinde içeride de hareket olduğunu, ama bu hareketin sınırlı kaldığını ifade ediyor. Yukarı hareketleri satış fırsatı olarak gören Reçber, 1,60’a doğru geri çekilme bekliyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?