Arkadaş Şirketi Nasıl Yönetilir?

Necati Akçağlılar, Feyyaz Berker ve Nihat Gökyiğit’in arkadaşlığı, Türkiye’nin en büyük gruplarından Tekfen’i yarattı. Kamil Yazıcı ve İzzet Özilhan’in kurduğu Anadolu Holding, 58 yıldır önemli baş...

1.05.2009 03:00:000
Paylaş Tweet Paylaş

Necati Akçağlılar, Feyyaz Berker ve Nihat Gökyiğit’in arkadaşlığı, Türkiye’nin en büyük gruplarından Tekfen’i yarattı. Kamil Yazıcı ve İzzet Özilhan’in kurduğu Anadolu Holding, 58 yıldır önemli başarılara imza atıyor. STFA, Alarko, Mesa, Limak gibi önemli holdinglerin çoğu, yine “arkadaş şirketleri” olmalarıyla dikkat çekiyor. Bu şirketlerin başarılarının arkasında ise karşılıklı güven, dayanışma ve özveri yatıyor. Kararları ittifakla almaları, iş paylaşımını eşit ve net şekilde yapmaları, kendilerini aile gibi görmeleri de başarıyı getiren faktörler arasında…

 

Larry Page, Michigan Üniversitesi bilgisayar mühendisliğinden onur derecesiyle mezun oldu. 1995’te doktora öğrencisi olarak Standford’a kabul edildi. O yaz, her yeni öğrenci için düzenlenen klasik okul tanıtım gezisinin hayatını değiştireceğinden habersizdi. Page’e okulu, bir önceki yıl Stanford’a kabul edilen Sergey Brin gezdirdi. Daha sonra iyi arkadaş olan Page ve Brin birlikte çalışmaya başladı. Tüm zamanlarını internet tabanlı arama motorları üzerinde çalışarak geçiren iki arkadaş, bir yıl sonra kendi şirketlerini kurmaya karar verdi. Kuracakları şirkete okudukları bir matematik kitabında geçen “googol” kelimesinden esinlenerek Google adını verdiler. 3 yıl sonra da bugün 100 milyondan fazla kullanıcıya ulaşan teknoloji devi Google doğdu. Brin ve Page, ilk önce fikir ayrılıklarından kaynaklanan anlaşmazlıklar yaşasalar da bunu kısa sürede çözmeyi başardı. Page, fikir ayrılıklarını anlatırken, “Farklı düşünmemiz dünyanın en iyi arama motorunu tasarlamamızı sağladı” diye konuşuyor.

hedTürkiye’de de yarım yüzyıldan fazla süreyi geride bırakan ve çoğu aile şirketinden daha istikrarlı olmayı başarmış “arkadaş şirketleri” var. Kamil Yazıcı ve İzzet Özilhan’ın kurduğu Anadolu Grubu 58, Gama 50, Ankaralı Mesa ise 40 yaşında. Robert Koleji, daha sonrasında ise ABD’de Michigan Üniversitesi’nde okuyan Tekfen’in kurucuları Necati Akçağlılar, Feyyaz Berker ve Nihat Gökyiğit ise okulu da sayarsak tam 65 yıldır birlikte. Hatta oturdukları yerler bile aynı. STFA’nın kurucuları Sezai Türkeş ve Fevzi Akkaya da Galatasaray Koleji’nin ardından İTÜ’de de arkadaşlıklarını sürdürmeyi başarmış. Sezai Türkeş’in vefatına kadar tam 78 yıl boyunca hiç ayrılmayarak Türk iş dünyasının en sağlam iş arkadaşlıklarından birine imza atmışlardı. Casper, Airties, Gittigidiyor, Yemeksepeti ve Coretech ise yeni neslin örnek gösterilen arkadaş şirketleri arasında yer alıyor.

Nasıl Bir Araya Geldiler?
Arkadaş şirketlerinin temelleri, daha çok okul yıllarına ya da çocukluk dönemine dayanıyor. Bunun en önemli nedeni ise bu şirketlerin karşılıklı güven ve dürüstlük ilkesi üzerine kurulu olması. Mesa ODTÜ’lü, Gama ve STFA İTÜ’lü, Tekfen ise Robert Kolejli arkadaşlar tarafından kurulmuş. Son dönemdeki en yaratıcı işlerden yemeksepeti.com’un ortakları ise Boğaziçi Üniversitesi mezunu.

Türkiye’nin en zengin ilk 15 iş adamından biri olan Rönesans’ın patronu Erman Ilıcak da üniversite arkadaşlarıyla çalışmayı tercih edenlerden. Ilıcak’ın yanında şirketin ufak hissedarı da olan ODTÜ’den 40’a yakın arkadaşı bulunuyor.

Yurtdışında okuyup belli bir iş tecrübesi kazandıktan sonra Türkiye’ye dönerek kendi işini arkadaşlarıyla birlikte kuranlar da var. Modem pazarının lideri Airties’ın sahibi Bülent Çelebi de bu isimlerden biri. Çelebi, ABD’de Silikon Vadisi’nde önemli projelere imza attıktan sonra Cisco’da çalışan, kendisi gibi başarılı arkadaşı Metin İsmail Taşkın’ı, Türkiye’de kendi işlerini yürütmeye ikna ediyor. Sonuçta da bu iki arkadaş, Türkiye’ye dönüp modem pazarının lideri olan Airties markasını yaratıyor.


Ortak Hedef ve Heyecan

 
Bugün 50 yılı geride bırakan Türkiye’nin en köklü arkadaş şirketlerinin temelinde, ortak heyecan, vizyon ve idealizm duygusu yatıyor. Sabancı Üniversitesi Öğretim Görevlisi Oğuz Babüroğlu, arkadaş şirketlerinin başarılı ve sürdürülebilir olması için belirli kriterlerin bir arada olması gerektiğini düşünüyor. Bu kriterler arasında ilk sıraya ise aynı iş vizyonu ve ortak hedefleri paylaşmayı koyuyor.

Türkiye’de 50’li yıllardan itibaren mühendislerin bir araya gelmesiyle kurulan arkadaş şirketlerinde bir artış yaşanması ise dikkat çekici. Uzmanlara göre bu şirketlerin kuruluşundaki en büyük amaç, Türkiye’de yapılmayanı yapma, yeni teknolojileri getirme arzusunu gidermek. Özellikle Alarko, Mesa, Gama, Tekfen, Limak gibi bugün Türkiye’nin en büyük holdingleri, bu amaçla kurulmalarıyla dikkat çekiyor. Yabancı dil bilen, yurtdışında eğitim görmüş genç mühendisler tarafından başta amatör ruhla kurulan bu şirketler, ileriki dönemlerde büyük projelere imza atıyor.

Yüzde 17’lik pazar payıyla Türkiye’nin en büyük masa üstü bilgisayar markası olan Casper’ın kuruluşunda da yabancı rakiplerine göre daha ucuz yerli malı üretme hayali etkili olmuş. Şirketin başkanı Altan Aras Fakılı, bu hayalleri şöyle özetliyor:

“90’lı yıllarda Türkiye’de çok daha uygun fiyatlarda bilgisayar üretebilmenin hayalini kuruyorduk. Bu amaçla Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü’nden yeni mezun 3 genç arkadaş birlikte, bilgisayar sektöründe kendi markamızı yaratmak hayaliyle yola çıktık ve 1991’de kendi şirketimizi kurduk.”

Roller Nasıl Paylaşılmalı?
Arkadaş şirketlerinin ve kurucularının profili incelendiğinde ise bazı ortak noktalar göze çarpıyor. Arkadaş şirketleri kurucuları, genelde mühendislik kökenli oluyor. Eskiden ağırlıkla inşaatla ilgilenirken şimdi daha çok teknoloji alanında faaliyet gösteriyorlar. Yine büyük çoğunluğu,  Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden mezun. Temeli İTÜ ve ODTÜ’ye dayanan çok sayıda “arkadaş şirketi” var. Kurucular genellikle işe büyük sermayelerle başlamasalar da işin başında olmak ve aktif rol üstlenmek hepsinin önem verdiği konuların başında geliyor. Bu yüzden de ortaklar arasındaki rol paylaşımı ve birbirini tamamlama büyük önem taşıyor.

hedBu konuda Alarko’yu örnek gösteren Oğuz Babüroğlu, “Üzeyir Garih ve İshak Alaton, Alarko’da rolleri çok iyi paylaştı” diyor ve ekliyor: “Üzeyir Garih, daha çok yönetsel ve kurum geliştirme konularıyla, İshak Alaton ise girişim ve iş geliştirme işleriyle ilgilenirdi.”

Ar-Ge Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Argüden’e göre ise rol paylaşımında en güzel uyumu Tekfen ve Anadolu Grubu yakalamış durumda. Argüden, bu uyumu, ortakların yetkinlik ve olgunluk açısından dengeli birikime sahip olmalarıyla açıklıyor. İşleri oğullarına devreden Anadolu Grubu’nun ortakları Kamil Yazıcı ve İzzet Özilhan da birbirlerini en iyi şekilde tamamladıkları konusunda hemfikir… Özilhan, “İş hayatında benim hesaplı olduğum söylenir. Kamil Bey’in de atak olduğu” diye konuşuyor.

Karar Alma Mekanizması
Sadece Türkiye’de değil, dünyada da şirketleri sürdürülebilir kılmak hiç kolay değil. Ortaklı yapılarda ise kararın nasıl alındığı hayati önem taşıyor. ABD’nin önde gelen yönetim danışmanlarından Ralph Watson, ortaklıkların bozulmasına yol açan problemlerin yüzde 50’ye yakınının karar krizi kaynaklığı olduğunu söylüyor. Bir ya da birden fazla arkadaşın bir araya gelmesiyle kurulan şirketleri devam ettirmenin birinci şartının, kararları ortak mutabakatla almaktan geçtiğini belirtiyor.

Anadolu Grubu’nun kurucularından Kamil Yazıcı da her konuda oy birliğiyle karar almanın önemine dikkat çekiyor ve ekliyor: “Birbirimize ya beni ikna et ya ikna ol diyoruz. Bu da bir konsensüs getiriyor. Sonunda birimiz diğerini ikna ediyor.”

Gama ve Tekfen’de de ortaklar arasında benzer bir yaklaşım hakim. Anadolu Grubu’nda olduğu gibi her iki şirkette de kararlar, tüm ortaklar hemfikir olduktan sonra alınıyor. Gama Yönetim Kurulu Başkanı Erol Üçer, “Biz kararlarımızı alırken genel bir mutabakat isteriz. Bu mutabakatın sağlanması için uzun süre müzakere yaparız” diye konuşuyor.

Tekfen’de de 50 yılı aşkın süredir her karar, üç ortak Feyyaz Berkez, Necati Akçağlılar ve Nihat Gökyiğit’in ittifakıyla alınıyor. İttifak olmazsa karar da çıkmıyor. Berker, “Herhangi birimizin tereddütle yaklaştığı bir konuda aceleyle karar almayız” diyor.

Sorunlar, Nasıl Çözülüyor?
Uzmanlar, arkadaş şirketlerini devam ettirmenin en önemli kriterlerini karşılıklı güven, başarıya olan inanç ve dürüstlük olarak sıralıyor. Airfel Genel Müdürü Hasan Önder, kendisi gibi İTÜ mezunu arkadaşlarıyla birlikte şirket kurduklarını, ancak arkadaşlarının kısa sürede ayrıldıklarını söylüyor. Hedeflerin kısa vadeli olmasının şirkete zarar verdiğini belirtiyor. Mesa’da da benzer bir durum yaşanmış. Mesa Yönetim Kurulu Başkan Vekili Özhan Akçalı, “Kurucu grubun profilinde henüz ilk yıl dolmadan biraz değişiklik oldu. Kısa vadede kazanç sağlamayı bekleyen, ancak bu idealist gençlerle bunun sağlanmasının biraz zor olacağını düşünen birkaç kişi nazikçe ayrıldı” diyor. Akçalı, tartışmaların kaçınılmaz olduğunu söylüyor ve “Önemli olan yapıcı olmak” diye konuşuyor.

Enerji ve çevre teknolojileri alanında faaliyet gösteren ve 4 arkadaşın ortaklığıyla oluşan Sistem Grup’un kurucu ortağı Uğur Dinçer ise kötü ve zor günlerinde birbirlerini suçlamak yerine ortak çıkış yolları aramaya özen gösterdiklerini söylüyor.

Youth Republic’in ortaklarından Gökhan Kavasoğlu, kurucu arkadaşlarıyla birlikte 10 yaşından beri birlikte olmanın avantajını yaşadıklarını söylüyor. Bu sayede tartışmaları kolayca anlatabildiklerini belirtiyor. “Hiçbirimizin yüksek egosu yok. Tartışmalarımız büyümüyor” diye konuşuyor ve ekliyor: “Büyüse de mizah yoluyla birbirimizle dalga geçerek bu gibi durumları kolayca halledebiliyoruz.”

Airties’ın genel müdürü Bülent Çelebi ise en baştan aralarında yazılı kurallar belirleyerek bu gibi anlaşmazlıkların oluşmasını engellediklerine dikkat çekiyor.

Sonraki Kuşak Önemli
Şirketin kurucusu arkadaşlar iyi anlaşsa bile şirket, ikinci nesle geçtiğinde problemler çıkabiliyor. Bunun için de kurumsallaşmak, aile şirketlerinde olduğu gibi arkadaş şirketlerinde de hayati önem taşıyor.

Anadolu, Tefken, Mesa ve Sistem Grup’ta ilk kurucular hem yaşları hem kurumsallaşma istekleri doğrultusunda aktif görevden çekilmiş durumda. Örneğin 2000 yılında kurumsallaşma çalışmalarını başlatan Tefken’de, en yetkili isim artık kurucular değil,  holdingin CEO’su. Ortakların 6 kızı da yönetim de aktif rol üslenmiyor.

40 yılı geride bırakan ODTÜ’lü arkadaşların kurduğu Mesa’da da benzer bir yapı var. Şirketi kuran ortakların çocukları bayrağı devralmış durumda. Liyakatin kan bağından önemli olduğunu söyleyen Özhan Akçalı, “İkinci kuşak gençleri, yetenekleri ve becerileri doğrultusunda yetiştirmeye çalışıyoruz. Kurucular ise ‘encümen-i danışlık’ görevlerini sürdürüyor” diyor.

Anadolu Grubu’nda da kurucular, yönetimi çocuklarına bırakmış durumda. 2 yıl önce Kamil Yazıcı, tüm görev ve sorumluluklarını Tuncay Özilhan’a; İzzet Özilhan da İbrahim Yazıcı’ya bırakarak bir ilke imza atmıştı.

Feyyaz Berker / Tekfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı

“Tüm Kararlarımızı Tam İttifakla Alırız”

Patronluk Yapmadık
Tekfen’in temelleri 1956 yılında atıldı. Nihat Gökyiğit’le ben,  Robert Kolej ve ardından Michigan Üniversitesi’nden arkadaşız. Üçüncü ortağımız Necati Akçağlılar’la da lise ve Amerika günlerine dayanan dostluğumuz var. Üçümüz de kurucu ortak olarak 2000 yılına kadar Tekfen şirketlerinde aktif olarak yönetimde yer aldık. Ancak “patron” gibi değil, birer profesyonel gibi çalıştık ve bugün iş başında olan profesyonel kadroyu yetiştirdik.

Karşılıklı Güven
Tekfen’in hiçbir zaman bir “patron şirketi” olmamasına dikkat ettik. Şirketi, her zaman profesyonel bir yaklaşımla yönettik. 20 yılı aşkın süredir bağımsız denetim gören bir grup olarak, Tekfen’in tüm faaliyetleri personel, satın alma, yetkilendirme, kalite politikaları gibi şirket içi yönetmelikler esas alınarak yürütülüyor. Arkadaş şirketlerinin uzun ömürlü olmasının olmazsa olmazı ise karşılıklı güvendir.

Acele Etmeyiz
50 yılı aşkın süredir alınmakta olan her kararın üç ortağın ittifakıyla alınmış olması, başarının temelindeki en önemli faktör. Herhangi birimizin tereddütle yaklaştığı bir konuda, aceleyle karar alınmaz. Bir konuda ittifak olmadığı takdirde, kesinlikle karar çıkmaz. Ortaklığın uzun ömürlü olması kadar başarının sırrı tek kelimeyle özetlenebilir: “İttifak”. En önemli felsefe ve inancımız ise “en iyi bildiğimiz” işi yapmaya odaklanmak.

Özhan Akçalı/ Mesa Yönetim Kurulu Başkan Vekili

“İlk Yıllarda Çok Ayrılan Oldu”

Kaos Ne Zaman Çıkıyor?
İki ortağın aralarındaki büyük sorunları çözmesinin en kolay yolu, “işleri ayırmak” oluyor. Tabii bu durum çoğu zaman işi de öldürüyor. Üçüncü ortak ise bazen “arayı bulan kişi” rolünü üstleniyor. 20–30 ortak ise içinden çıkılmaz bir durum oluşturuyor. Hepsin birden yönetime katılmayı istemesi halinde, tam bir kaos yaşanıyor. Bizim şirketimiz ise ODTÜ’lü 7 kişilik bir arkadaş grubunun, 40 yıl önce başlattığı ancak zamanla bir takıma dönüşmüş olan bir yapı. En büyük sermayemiz de bu takım ruhu zaten.

Tamamlayıcı Olmak
Sonuçta emeklerini sermaye eden ve çoğu ODTÜ’lü olan arkadaşımızla birlikte mesken ve sanayi kelimelerinin baş harflerinden ilham alarak, MESA’yı kurduk. Kurucu grubun profilinde, henüz ilk yıl dolmadan biraz değişiklik oldu. Kısa vadede kazanç sağlamayı bekleyen, ancak bu idealist gençlerle bunun sağlanmasının biraz zor olacağını düşünen birkaç kişi, nazikçe ayrıldı. Bizim şu anki takımımızdaki bireylerin önemli bir özelliği ise tecrübelerinde, bilgi birikimlerinde ve yönetim anlayışlarında birbirlerini tamamlıyor olmalarıdır.

Evlilikten Zor
Arkadaşlar ortak olduklarında, arkadaşlıklarını sürdürmek istiyorlarsa ilişkilerine, belki de eşleriyle olan ilişkilerinden daha fazla özen göstermeleri gerek. En kolay şey, tartışma, sürtüşme, hatta kavga çıkarmaktır. Tartışmasız beraberlik olmaz... Ancak tartışmadan yarar sağlamak önemli. Ortaklıklarda, “ben” değil “biz” diyebilmek ve ne yapılmışsa birlikte yapılmış olduğunu unutmamak gerekiyor.

Erol Üçer/ Gama Holding Yönetim Kurulu Başkanı

“Hayat Görüşleri Benzer Olmalı”

52 Yıldır Ayrılmadık
Türkiye’nin her alanda topyekun bir kalkınmaya girdiği 50’li yılların başında, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden, Uğurhan Tunçata ve Yüksel Erimtan ile birlikte mezun olduk. 6 yıl boyunca Anadolu’nun farklı yerlerinde, farklı işlerde çalışıp mühendislik bilgimizi pratikte uygulama şansı bulduk. 1957 yılında ise 3 mühendis ve bir işadamı dostumuzla birlikte Gama’yı kurduk.

Tartışmalar Uzun Sürer
Kararlarımızı alırken genel bir mutabakatla alınmasına dikkat ederiz. Mutabakatın sağlanması için uzun süre müzakere yaparız. Uzun nefesli bir ortaklık kurmak için ortakların aynı vizyona sahip olması, bilgi birikimlerinin birbirlerini tamamlayıcı olup hayat görüşlerinin benzer olması gerekiyor.

Güven Duygusu Önemli
Şu anda 9 kişilik Gama Holding yönetim kurulunda, benimle birlikte 2’nci jenerasyondan 5 kişi aktif yönetimde yer alıyor. Arkadaş şirketlerini ayakta tutan, uzun yıllara dayanan arkadaşlığın, dostluğa ve aile bağlarına dönüşmesi sonucunda yerleşen güven duygusudur.

Ralph Watson/ Prıncıpal Consultant Kurucusu

“Aile Gibi Olanlar Başarılı Oluyor”

Ortak Değerlere Sahipler
Temelleri arkadaşlığa dayanan güçlü şirketlerin ortak özellikleri var. Bunlardan ilki ortak değerler. Dünyanın en büyük ve başarılı arkadaş şirketlerine baktığımızda kurucu ortak olan arkadaşların, dünya görüşlerinden vizyon ve değerlerine kadar benzer özellikler taşıdığını görüyoruz. Ayrıca dışarıdan bakıldığında bu şirketlerin bir aileye benzediğini söylemek de mümkün.

İş-Özel Hayat Dengesi Kurulmalı
Arkadaş şirketlerinde iş ve dostluk arasındaki dengenin korunması da son derece önemli. “İşte kardeş yoktur” sözü çok doğru. Bunu unutmamak gerek. Kurucu ortakların yüksek egoları olmaması da uzun yıllar süren birliktelikleri beraberinde getiriyor. Bana göre kurucuların özel ve iş hayatları arasına sınır koymalarında fayda var. Hatta gerekirse şirket içindeki rol ve sorumlulukları da net şekilde belirlemeleri faydalı olacaktır.

Açık Olmak Lazım
Sonuçta arkadaş şirketlerinin uzun ömürlü olması için işi zevkten ayıracak bir tartışma ortamı yaratmak gerekli. Görevlerin net bir şekilde belirlenmesinin ardından, ortaklar arasındaki iletişim de çok önemli. Arkadaşların yaptığı en büyük hatalardan biri de biri gerçekten fikir istediğinde karşı tarafı üzmemek için sakin kalmaktır. Oysa kişilerin fikrini açıkça söylemesi gerekli…

Ayçe Tarcan Aksakal
[email protected]

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz