Hızlı tren projeleri sanayimizi de canlandırıyor

Türkiye GSMH'sının yüzde 2,4'ü Konya-Karaman Bölgesi'nde üretiliyor. Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, hızlı tren seferlerinin başlamasından sonra ilin ticaret hayatının canlılık kazandığını açıklıyor. Doğan, Konya'nın tarım-hayvancılık, turizm ve enerji alanında büyüyeceğini de belirtiyor. Doğan, "2023 yılı için ilimize 10 milyon turist hedefi koyduk. Planlanan Antalya-Konya Hızlı Tren hattı, Antalya'ya gelen 10 milyon turistin Konya'ya ve iç kesimlere yönlendirilmesi açısından dönüm noktası olacak" diyor.ürkiye’nin ‘tahıl ambarı’ nitelemesi artık sadece coğrafya kitaplarında kaldı. Bugün Konya, her yıl kurulan yeni fabrikaları, yeni üretim tesisleriyle “Türkiye’nin modern tarım merkezi" haline geldi. Capital Dergisi olarak en sık ziyaret ettiğimiz iller arasında yer alan Konya, gerçekten de gözle görülür bir büyüme kaydediyor. Konya il merkezi ve ilçelerindeki mevcut 9 organize sanayi bölgesinde yaklaşık 3 bin hektarlık planlı endüstri alanı bulunuyor. Organize sanayi bölgelerinin genişletilmesi, faaliyete geçememiş OSB’lerin sorunlarının çözülerek yatırıma hazır hale getirilmesi için de çalışmalara tam hız devam ediyor. Konya, küçük sanayi sitesi sayısı itibariyle ülke genelinde birinci, teşvik belgesi sayısında ikinci, OSB sayısında üçüncü durumda... Türkiye GSMH’sının yüzde 2,4’ü Konya-Karaman Bölgesi’nde üretiliyor. Konyalı sanayici, yeni teşvik paketinde 2’nci bölge kapsamına alınmasından biraz rahatsız olsa da yatırım yapmaya devam ediyor. Şehri son önemde en çok heyecanlandıran projelerin başında ise hızlı tren ve sağlayacağı yeni imkanlar geliyor. Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, Konya’nın hızlı tren ve karayolu ağıyla Türkiye’nin her noktasına yakınlaştığını belirtiyor. Bir şehrin kalkınmasıyla ulaşılabilirliğinin aynı orantıda olduğunu söyleyen Doğan, “Önümüzdeki yıllarda özellikle turizm sektöründe kayda değer bir gelişme bekliyoruz” diyor. Doğan, hızlı tren ile doğan fırsatları şöyle aktarıyor: “Konya, gerek tarihi ve kültürel değerleri gerekse doğal güzellikleriyle turizm alanında büyük bir potansiyele sahip, Turizm sektörünün gelişebilmesi, kolay ulaşılabilir olmasıyla doğru orantılı,,, Bu açıdan bakıldığında 2011 yılında hizmete giren Ankara-Konya Hızlı Tren Projesi ile önümüzdeki yıllarda hizmete girecek olan Ankara-Istanbul ve Ankara-lzmir Hızlı Tren projeleri Konya için önemli bir fırsat oluşturuyor. Bunlara ilave olarak 2023 yılına kadar yapılması planlanan Antalya-Konya Hızlı Tren hattı, Antalya’ya gelen on milyon turistin Konya’ya ve iç kesimlere yönlendirilmesi açısından dönüm noktası olacak” diyor.
Konya Valisi Aydın Nezih Doğan, Konya’nın Türkiye ekonomisindeki yerini ve gelecek hedeflerini anlatıyor:

Konya’nın Türkiye ekonomisindeki yerini alabilir miyiz? İliniz gelişme ve büyüme anlamında nasıl bir performans ortaya koyuyor?
- Konya, Türkiye’nin en önemli tarım merkezi, Bugün sahip olduğumuz 9 adet organize sanayi bölgesi ve 38 adet küçük sanayi sitesinin yanında uluslararası fuarlarla sanayi ve ticaret merkezi olma yolunda hızla ilerliyoruz. Sanayicilerimizin geliştirdiği girişimcilik kültürü ve ruhu birçok Anadolu kentine iyi bir örnek oluşturuyor. Bu girişimcilik ruhu, Konya sanayisini bazı şehirlerde olduğu gibi sadece birkaç sanayi sektörüyle sınırlı bırakmadı, birçok sanayi sektöründe önemli gelişmeler yaşanmasını mümkün kıldı.~
E önemli sanayi sektörleri olarak otomotiv yan sanayi, makine ve yedek parça sanayi, gıda ürünleri ve içecek sanayi, ana metal sanayi yer alıyor. Teknolojide dünya standartlarını yakalayan şirketlerimizle uluslararası rekabete hazır hale geldik. Konya, küçük sanayi sitesi sayısı itibariyle ülke genelinde birinci, teşvik belgesi sayısında ikinci, OSB sayısında üçüncü durumda. Türkiye toplam gayri safi katma değerinin yüzde 2,4’ü Konya-Karaman Bölgesi’nde üretiliyor. Konya özellikle tarımsal üretimde ülke genelinde önemli bir yere sahip. Bu açıdan ülkenin en büyük tarım arazisine sahip olan Konya, buğday, şeker pancarı ve tavuk yumurtası üretiminde birinci, arpa ve kırmızı et üretiminde ikinci, koyun ve inek sütü üretiminde üçüncü sırada yer alıyor.

Son yıllarda il ekonomisinde yeni açılımlar oldu mu? Önümüzdeki dönemde atağa geçecek sektörler hangileri?
- Önümüzdeki yıllarda özellikle turizm sektöründe kayda değer bir gelişme bekliyoruz. Konya, gerek tarihi ve kültürel değerleri gerekse doğal güzellikleri ile turizm alanında büyük bir potansiyele sahip. Turizm sektörünün gelişebilmesi, kolay ulaşılabilir olmakla doğru orantılı. Bu açıdan bakıldığında 2011 yılında hizmete giren Ankara-Konya Hızlı Tren Projesi ile önümüzdeki yıllarda hizmete girecek olan Ankara-Istanbul ve Ankara-îzmir Hızlı Tren projeleri Konya için önemli bir fırsat oluşturuyor. Bunlara ilave olarak 2023 yılına kadar yapılması planlanan Antalya-Konya Hızlı Tren hattı, Antalya’ya gelen on milyon turistin Konya’ya ve iç kesimlere yönlendirilmesi açısından dönüm noktası olacak. Bu bilinçle 2011 yılında “Konya Bölgesi Turizm Sektörü Alansal Varlık, Uluslararası Rekabetçilik ve Makro Düzey Kümelenme Çalışması” yapıldı. Bu çalışmayla turizm sektöründe sürdürülebilir uluslararası rekabet avantajı sağlanabilmesi için gerekli olan stratejiler ortaya konuldu.

Konya ekonomisinde üretim, istihdam ve yatırımlar anlamında da canlanma söz konusu mu?
- Konya ekonomisindeki değişimi görebilmek için son yıllara ait yatırım teşvik belgelerindeki duruma bakmakta yarar var. Konya ilinde yatırım yapmak üzere alınan teşvik belgesi sayısı 2009 yılında 117 iken, 2010 yılında 275, 2011 yılında da 259 oldu. Yine teşvik belgelerine istihdam açısından bakıldığında 2009 yılında 2 bin 991 kişinin istihdamı öngörülürken, 2010 yılında l bin 164, 2011 yılında ise 6 bin l62 kişinin istihdam edilmesi öngörüldü. Teşvik belgelerinde öngörülen sabit yatırım tutarında da aynı doğrultuda bir gelişme mevcut. Nitekim 2009 yılında 539 milyon TL tutarında bir yatırım yapılması söz konusuyken, 2010 yılında 1 milyar 265 milyon TL, 2011 yılında ise 1 milyar 451 milyon TL tutarında yatırım yapıldığı görülüyor. Ekonomideki gidişatı tespit edebilmek için işsizlik oranları da iyi bir gösterge. Bu açıdan bakıldığında Konya-Karaman Bölgesi’nde 2009 yılında işsizlik oranı yüzde10,1 iken, 2010 yılında yüzde 8,4’e, 2011 yılında da yüzde 6,8’e gerilediği gözlemleniyor. İfade ettiğim hususlar Konya ekonomisinin giderek bir canlanma eğiliminde olduğunu gösteriyor.

Konya’nın gündemindeki en önemli projeler neler? Bu projeler tamamlandığında ilde nasıl bir değişim yaşanacak?
- Şüphesiz son yıllarda Konya’nın gündeminde birbirinden önemli diyebileceğimiz birçok konu yer aldı. Bunlardan biri Konya-Ankara Hızlı Tren seferlerinin başlaması. Çağımızın en etkili ulaşım araçlarından biri olan hızlı tren ile 2011 yılı Ağustos ayından itibaren yolcu taşınmaya başlandı. Bu ilimize gözle görülür bir hareket getirdi. Ülkemizin en büyük yüzölçümüne sahip olan Konya’nın, tarım alanında en büyük sorunu su arzında sürdürülebilirliğin sağlanması.~
Konya kapalı havzasının su kaynakları kısıtlı. Bu nedenle dış havzalardan Konya kapalı havzasına su aktarılması ve mevcut suyun iyi yönetilerek en verimli ve modern sulama yöntemlerinin kullanılması önem taşıyor. Gerek merkezi hükümet, gerekse yerel birimler Konya’nın bu alandaki sorununu çözme noktasında tam bir hedef birliği içerisinde çalışıyor. Tarımsal sulama alanında Konya’nın büyük umut bağladığı Konya Ovaları Projesi (KOP) bütüncül bir yaklaşımla ele alındı ve resmi bir proje haline dönüştürüldü. Ayrıca KOP İdaresi Başkanlığı kuruldu. KOP kapsamında, Göksu Havzası’ndan Konya kapalı havzasına su aktaracak olan 17 km uzunluğundaki Mavi Tünel Projesi tamamlanmış olup Bağbaşı Barajında kısa bir süre sonra su tutulmaya başlanacak. Diğer yandan mevcut sulama sistemlerinin rehabilitasyonu için çeşitli kaynaklardan 2011 yılında 175 milyon TL kaynak ayrıldı.

Konya’nın ülke üretim ve ihracatındaki yeri nasıl?
- Konya’nın 2011 yılı ihracatı 1 milyar 168 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Ülkemizin ihracatının yaklaşık 135 milyar dolar olduğu göz önüne alınırsa, Konya’nın yapmış olduğu ihracat, toplam ihracatının yüzde 0,87’sine karşılık geliyor. Konya ihracat büyüklüğü itibariyle ülke genelinde 14. sırada yer alıyor. Konya’nın yapmış olduğu ihracatın henüz istenilen seviyeye ulaşmadığını söylemek mümkün. Ancak durumumuzu değerlendirirken nereden ve hangi aşamalardan geçerek bugünkü seviyeye ulaştığımızı iyi irdelemek gerekiyor. Bu açıdan 2002 ile 2011 yılları arasındaki son on yıllık verileri kıyaslamak gerekirse 2002 yılında yaklaşık 130 milyon dolar olan ihracatımız 2011 yılında yüzde 798 artarak 1 milyar 168 milyon dolara ulaştı. Türkiye rakamlarına baktığımızda 2002 yılında yaklaşık 36 milyar dolar olan ülkemizin ihracatı, 2011 yılında yüzde 374 artışla yaklaşık 135 milyar dolar seviyesinde oldu. Bu rakamlar ilimizin ihracatının ülkemizin ihracatına göre iki kattan daha fazla bir artış sağladığını ve Konya’nın hak ettiği yere doğru emin adımlarla ilerlediğini gösteriyor.

2012 yılı ihracat beklentinizi açıklar mısınız?
- Konya’nın ihracatı 2011 yılında bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 20 oranında, 2012 yılının ilk iki ayında ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 25 oranında artış gösterdi. Yılsonuna kadar söz konusu artışın aynı doğrultuda devam edeceği tahmin ediliyor.

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılı 2023 için planlarınız var mı? Bu anlamda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
- Sizin de belirttiğiniz gibi Cumhuriyetimizin 100’ncü yılı olan 2023 yılın için büyük hedefler konuldu. 2023 yılında ülkemizin, dünyanın en büyük ilk on ekonomisi içerisinde yer alması planlanıyor. Bu doğrultuda milli gelirimizin 2 trilyon dolar seviyesine ulaşması ve ihracatımızın 500 milyar dolar olarak gerçekleşmesi gibi hedefler belirlendi. Küresel ölçekte kıyasıya bir rekabetin yaşandığı günümüzde bu hedeflere ulaşmak için tüm kesimlerin katkı sağlaması gerekiyor. Bu itibarla ülkemizin hedeflediği noktaya ulaşabilmesi için Konya olarak yapabileceklerimizi belirlemek ve 2023 yılında Konya’nın nerede olacağını tespit etmek amacıyla Mevlana Kalkınma Ajansı aracılığıyla Konya ve Karaman illerini kapsayan bir çalışma yaptırdık. Bu kapsamda “Konya'nın hedefleri ne olmalı, hangi sürede gerçekleştirilmeli, nasıl bir iş birliği sağlanmalı?” gibi konularda detaylı çalışmalar yapıldı. Bu çalışmaların temel hedefi ilimizin sahip olduğu bütün kaynakları harekete geçirerek daha yüksek bir üretim kapasitesi ve daha yüksek bir milli gelire ulaşmak. Biz de bu doğrultuda çalışıyoruz.