İyiliğin Gücü: Umutla Yarına Oturumu

Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde “İyiliğin Gücü: Umutla Yarına” paneli düzenlendi

30 MART, 20210
Paylaş Tweet Paylaş

P&G sponsorluğunda gerçekleşen “İyiliğin Gücü: Umutla Yarına” oturumunda uzman katılımcılar geleceğe dair umutları ve iyiliğin bu yoldaki katkısını masaya yatırdı.

Capital, Ekonomist ve Start Up Dergileri Yayın Direktörü Sedef Seçkin Büyük’ün moderatörlüğündeki panele P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener, Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı, UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Shukrob Khojimatov ve European Venture Philanthropy Association (EVPA) Başkanı Steven Serneels katıldı.

Turnaoğlu: İyiliği yaymaya eskisinden daha çok ihtiyacımız var

Dünya genelinde yaşadıkları dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek isteyen 5 milyar tüketiciye ulaştıklarını ifade eden P&G Türkiye, Kafkasya ve Orta Asya Yönetim Kurulu Başkanı Tankut Turnaoğlu, şunları söyledi: “Biz bunca kişiye ulaşan bir şirket olarak iyi şirket olmayı zorunluluk olarak görüyoruz. Pandemi bunu daha da belirginleştirdi, bugün iyiliği yaymaya eskisinden daha çok ihtiyacımız var. Bizim bu konuda yönetişimde iyi ve etik olmak, topluma katkı, eşitlik ve kapsayıcılık, cinsiyet eşitliği ve çevresel sürdürülebilirlik olmak üzere 5 başlığımız var. Markalarımızın temeline bunları yerleştirmek, bu alanlarda inovasyon yapmak iyiliğe bakış açımızın temelini oluşturuyor. Kalıcı, ölçülebilir ve olumlu etkiler bırakacak çalışmalarda bulunmanın taahhüdünü veriyoruz.”

Erdener: Amacımız Türk sporuna en iyi şekilde hizmet etmek

Olimpik sporculara destek olmaktan Anadolu’da çocukların eğitimine katkıda bulunmaya kadar özel sektörün desteğiyle pek çok girişimde bulunduklarını söyleyen Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Prof. Dr. Uğur Erdener, “Spor kültürünü yaygınlaştırma ve olimpik değerleri yerleştirme adına birçok projemiz var. Bunlardan biri Oli projesi; Oli ise maskotumuzun adı. İnteraktif bir eğitim setini içeren, ilköğretim öğrencilerini kapsayan büyük bir proje. Geçtiğimiz yıl itibarıyla 2 milyon öğrenciye ulaştık, pandemi sürecinde çalışmalarımız çevrimiçi olarak devam ediyor. Her sunum milli sporcuların katılımıyla gerçekleştiriliyor. İş dünyasıyla ilişkiler bağlamında uluslararası büyük şirketlerle iş birliğimizi sürdürüyoruz. Bunlar projelerimize önemli destek sağlıyor. Türkiye’deki şirketlerin de bu akıma katılmasını bekliyoruz. Amacımız çocuk ve gençleri en iyi koşullarda maddi anlamda destekleyerek Türk sporuna hizmet etmek.” şeklinde konuştu.

Kamışlı: Gençlerimiz umut etmezse, hayal kurmazlarsa ülkemiz ileri gidemez

Sosyal faydayı holdingde kurumsal iş kolunun bir parçası olarak ele aldıklarını söyleyen Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı, şu bilgileri paylaştı: “Biz yeni dünyanın şirketi olmak için yola çıktık, sosyal yatırımlara önem vermeliyiz dedik. Bunu yaparken de diğer işlerimizi nasıl yapıyorsak bunu da öyle yapmamız gerektiğini düşündük. Bugün Esas Sosyal, Esas Holding’in beş iş kolundan biri. Odak noktamızı eğitimli gençlerin istihdamı olarak belirledik, bunu sürdürülebilir ve sosyo ekonomik olarak ölçülebilir bir modele oturttuk. Anadolu’nun az bilinen üniversitelerinden mezun gençlerin karşılaştığı fırsat eşitsizliğini ortadan kaldıracak projelere yoğunlaştık. Çünkü bu gençler umut etmez, hayal kurmazlarsa ülke ileri gidemez. Bu kaynaktan faydalanmamız lazım.”

Khojimatov: Sürdürülebilir gelişim ve kalkınma için birlikte hareket etmeliyiz

UNDP Türkiye Mukim Temsilci Yardımcısı Shukrob Khojimatov, pandeminin dünyadaki kırılganlığı ortaya koyduğunu söyledi. Khojimatov, şöyle devam etti: “Bu kırılganlık özellikle kamu hizmetleri ve çevre gibi konularda göz ardı edilmişti. Salgında 2,7 milyon kişi hayatını kaybetti, ikinci dünya savaşından beri yaşadığımız en büyük krizle karşı karşıyayız. Ülkeler ve insanlar arasında eşitsizliğin ne kadar büyük bir soruna dönüştüğünü, kadınların üzerine ne kadar ek yük bindiğini bu süreçte daha net gördük. Biz burada bizden sonraki nesillere nasıl bir gelecek bırakabileceğimizi konuşuyoruz. Bunun için hem özel sektörde hem kamuda daha kapsayıcı ve katılımcı politikalara ihtiyaç var. Şu an son derece parçalı ve öngörülemez bir geleceğin eşiğindeyiz. Aşırı yoksul toplumların sayısı gitgide artıyor. Bunları çözmek, sürdürülebilir gelişim ve kalkınma hedeflerini yakalamak için birlikte hareket etmemiz gerekiyor.”

Serneels: Ölçülebilen, yönetilebilen, toplumsal değer yaratabilen etkiye odaklanıyoruz

European Venture Philanthropy Association (EVPA) Başkanı Steven Serneels, EVPA’nın sonuca odaklı ve iyi şeylerin gerçekleştirilmesine adanmış bir kurum olduğunu söyledi. Serneels, “EVPA’nın Avrupa’da sosyal yatırım fonları, kuluçka yatırımcıları, kamu görevlileri ve akademisyenlerden oluşan 300 üyesi bulunuyor. Amacımız doğrultusunda etki oluşturmak için neye ve hangi kurumlara ihtiyacımız var ona bakıyoruz. Etki yaratabilecek girişimlerin kişiye özel finansal kaynakları yaratabilmesi ve sosyal bir amaca göre tasarlanmış olması gerekir. Bunlar aynı zamanda yatırım çekecek, değer yaratacak şekilde tasarlanmış olmalı. Bir diğer alan da finansal olmayan destekler konusu. Bunlar stratejik danışmanlık olabilir, yönetişim yapısına destek olmak ve yönetimin etkisini analiz etmek olabilir. Biz eyleme, sorumluluğa, hesap verilebilirliğe inanıyoruz. Yarattığımız etkiyi ölçebilir miyiz, yönetebilir miyiz, toplumsal değer yaratabilir miyiz buna bakıyoruz.” diyerek görüşlerini aktardı.


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz