Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği Başkanı Mehmet Sami Kılıç, “Araştırmalar yeşil binaların enerji ve su kullanımını yüzde 50’ye varan oranda azalttığını gösteriyor” dedi.
7 Kasım’da gerçekleşecek "Yeşil Binalar ve Şehirler Zirvesi” öncesi konuştuğumuz ÇEDBİK (Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Sami Kılıç, “Araştırmalar yeşil binaların enerji ve su kullanımını yüzde 50’ye varan oranda azalttığını gösteriyor” diyor. Kılıç, sürdürülebilirlik için yeşil binaların sayısının acilen artması gerektiğini söylüyor.
Ayçe Tarcan / Capital ÖZEL
Araştırmalara göre 2030’a kadar, dünya genelinde insanların yüzde 28’i bir milyondan fazla nüfusu olan şehirlerde yoğunlaşacak. Şehirlerde ise enerji tüketimde konutların payı büyük. Dünyadaki mevcut binalar küresel enerji talebinin yaklaşık yüzde 40’ını oluşturuyor.
Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Sami Kılıç, “Araştırmalar, doğal kaynakları koruyan yeşil binaların enerji ve su kullanımını yüzde 50’ye varan oranda azalttığını gösteriyor” diyor.
Sürdürülebilir malzemelerle inşa edilen yeşil binaların yenilenebilir teknolojiler, yalıtım, izolasyon ve daha birçok uygulamayla enerjinin daha az kullanılmasını sağladığını vurgulayan Kılıç, Türkiye'de, mevcut yapı ve yerleşimlerin sürdürülebilirlik ilkelerine uygun olarak dönüştürüldüğü ve yeni yapı yerleşimlerin bu ilkeler ışığında tasarlanıp uygulandığı bir ekosistem oluşmasını amaçladıklarını belirtiyor.
7 Kasım tarihinde gerçekleşecek "Yeşil Binalar ve Şehirler Zirvesi” öncesi görüştüğümüz ÇEDBİK (Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Sami Kılıç’la yeşil binaların avantajlarını ve sürdürülebilirliğe katkılarını konuştuk:
-Neden “yeşil” binalara sahip olmamız gerekiyor?
Yeşil binalar sürdürülebilirlik prensiplerine ve uluslararası standartlara göre tasarlanan, çevreye olan olumsuz etkileri düşük, içinde yaşayanlara konforlu ve sağlıklı yaşam ortamlar yapılar. Sürdürülebilir bir gelecek için yeşil binaların ana amacı ise su ve enerji verimliliğini sağlamak, kullanılan kaynakları verimli bir şekilde tüketmek, biyolojik çeşitliliği ve canlıların yaşam alanlarını koruyup, daha sağlıklı ve konforlu mekanlar sunmak olarak özetlenebilir.
Verilere göre 2030’a kadar, dünya genelinde insanların yüzde 28’i bir milyondan fazla nüfusu olan şehirlerde yoğunlaşacak. Şehirlerde ise enerji tüketimde konutların payı büyük. Dünyadaki mevcut binalar küresel enerji talebinin yaklaşık yüzde 40’ını oluşturuyor. Son 100 yıl içinde ise dünya nüfusu 3 kat büyürken su kaynaklarına olan talep 7 kat arttı. Artan nüfusun daha çok suya ve gıdaya ihtiyaç duyduğu gerçeğinden yola çıkarak daha çok gıda için, daha çok enerji ve su kullanıldığını söylemek mümkün. Diğer yandan enerji tüketimi arttıkça zararlı gazların havaya salınımı da artıyor ki bu durum küresel ısınma ve iklim krizini beraberinde getiriyor.
Araştırmalar, doğal kaynakları koruyan yeşil binaların enerji ve su kullanımını yüzde 50’ye varan oranda azalttığını gösteriyor. Sürdürülebilir malzemelerle inşa edilen yeşil binalar, yenilenebilir teknolojiler, yalıtım, izolasyon ve daha birçok uygulama ile enerjinin daha az kullanılmasını sağlıyor.
-Yeşil binaların sağladığı başka avantajlar var mı?
Yeşil binalar, verimli teknolojilerle su kullanımını da azaltıyor. Ayrıca gri su olarak adlandırılan duş ve musluklardan toplanan sular arıtılarak farklı amaçlarla hijyenik olarak tekrardan kullanılıyor, yağmur suyu değerlendiriliyor. Nüfusu 16 milyonu geçen İstanbul’da binalardaki su tüketiminin yüzde 60’ı bulması, bir an önce harekete geçilmesinin önemini gösteriyor
-7 Kasım’da yapı sektörünün sürdürülebilirliği konusunda önemli bir zirveye imza atıyorsunuz. Gayrimenkul sektöründe sürdürebilirliğin önemi ve aciliyeti noktasında zirvenin önemi nedir?
Günümüzde iklim değişikliğiyle mücadele tüm ülkelerin ve kurumların en önemli önceliklerinden biri olmasına karşın maalesef birçok sektör ve kurum bu konuya gereken hassasiyeti göstermiyor. İklim değişikliğiyle mücadele için hayata geçirilen kurumsal sosyal sorumluluk çalışmaları her ne kadar çok kıymetli olsa da önümüzdeki dönemde bu süreçlere adapte olamayan kurumlar hem ekonomik hem de kanuni yükümlülükler açısından ciddi dezavantajlarla karşı karşıya kalacağını belirtmek isterim. Enerji ve su gibi değerli kaynakların büyük bir kısmını tüketen binalar ve gayrimenkul sektörü ise bu tehditi en çok hissedecek sektörlerin başında geliyor. Bu nedenledir ki Türkiye’nin inşaat ve gayrimenkul sektörlerinde yer alan paydaşların çok acil adımlar atması, mevcut iş yapış şekillerini değiştirmesi gerekiyor. Bu konuda adım atmak isteyen çok fazla kurum olsa da gerek uluslararası gerekse yerel mevzuatın getirdikleri karşısında netleşmemiş hala bazı noktalar var. Bu nedenle gerçekleştireceğimiz zirvede sürdürülebilirlik adına gayrimenkul ve inşaat sektörlerini etkileyebilecek en önemli başlıkları tartışmaya açarak, gerçekçi çözümleri konuşmayı amaçlıyoruz. Artık “mış” gibi yapmanın, her şeyi devletten beklemenin, doğru aksiyonları almak için ek teşvikler beklemenin zamanı çoktan geçti. Sürdürülebilirlik artık olmazsa olmaz bir konu ve düzenleyeceğimiz zirvede bunun altını tüm paydaşlarımızla kuvvetli bir biçimde çizmek istiyoruz.
“HEDEFİMİZ SIFIRIN İNŞASI”
ZİRVE 7 KASIM’DA “Sıfırın İnşası’’ ana temasıyla bu yıl beşincisini düzenleyeceğimiz “Yeşil Binalar ve Şehirler Zirvesi’’ 7 Kasım 2022 tarihinde Swissotel The Bosphorus, İstanbul’da gerçekleşecek. Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği ev sahipliğinde, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın destekleriyle hayata geçecek zirvemizde gayrimenkul sektöründeki sürdürülebilirliğin hepimiz için önemini ve aciliyetini daha yüksek sesle duyururken, ortaya çıkan fırsatları vurgulamayı hedefliyoruz.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÖN PLANDA Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen isimlerini ağırlayacağımız zirvemizde konularında uzman akademisyenler, kamu ve özel sektör temsilcileri yer alacak. Yapı sektöründe sürdürülebilirliğin dünya gündeminde hangi noktada olduğunu Dünya Yeşil Bina Konseyi (WGBC), Yeşil İş Sertifikasyon Kurumu (GBCI) ve Avrupa Bölgesel Ağı (ERN) gibi yurtdışındaki önde gelen kurumların önemli temsilcilerinden dinleyeceğiz. T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Ulusal Yeşil Sertifika Sistemi’nin detayları ise Bakanlık yetkilileri tarafından aktarılacak. Yine ülkemizde özellikle binalar ve sürdürülebilirlik alanında önemli sivil toplum kuruluşları, gayrimenkul yatırımcıları, yüklenici firmalar, tasarımcılar ve akademisyenler zirvemizde yer alacak.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?