AR-GE için bizi motive ediyor

Küçük ev aletleri sektörünün önde gelen oyuncularından Arzum, Türkiye’de 15 binin üzerinde satış noktasına sahip. 24 ülkeye de ihracat yapan şirket, 1966 yılından bu yana pek çok ödüle layık görülmüş. Son olarak dünyada tasarım alanında gerçekleştirilen en önemli yarışmalardan biri olan ‘If Product Desıgn Awards’da 2011 yılında piyasaya sundukları ‘fırrın ekmek kızartma makinesi’ ile ‘en iyi tasarım’ ödülünü aldıklarını söyleyen Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, “ödüller yeni ürünler geliştirmemiz için bizi motive ediyor” diyor. Türkiye’de küçük ev aletleri denince akla gelen şirketlerin başında gelir Arzum. Şirketin temelleri, küçük elektrikli ev aletleri, radyo, bisiklet ve televizyon gibi geniş bir ürün yelpazesinin ithalatçılığını yaparak ticarete atılan Kolbaşı Ailesi’nden üç kardeşin 1953 yılında ‘Güney İthalat Kolektif Şirketi’ni kurmasıyla atılmış. Aile üyeleri 1966 yılında ‘Arzum’ adıyla kendi markalarını tescil ettirmiş ve küçük ev aletleri pazarını odak noktası olarak belirlemiş. Arzum markasının penetrasyonundaki artış ve pazara yeni oyuncuların girmesi şirkette farklı bir stratejiyi gündeme getirmiş. Böylelikle de 1997 yılında Felix markası ortaya çıkmış. İç pazarla yetinmeyip 2001 yılından itibaren ihracat yapmaya da başlayan Arzum bugün Almanya’dan Rusya’ya, Gürcistan’dan Mısır’a kadar uzanan 24 ülkeye ürün satıyor. Öte yandan 2009 yılında kurulan Hong Kong merkezli Arzum Asia Pacific, şirketin tüm Uzakdoğu operasyonlarını yürütüyor. Arzum bünyesine 2011 yılında katılan Arzum Adriatic Dooel ise Makedonya Üsküp merkezli ve şirketin ilk perakende mağazası olma özelliğini taşıyor. Kullanıcılarına küçük farklarla büyük rahatlık yaratmayı ve yaşatmayı amaçlayan Arzum, dayanıklı ve kullanıcısı ile dost ürünler üretme stratejisi izliyor. Sekiz ürün kategorisinde, 250 farklı model ile geniş bir ürün gamına sahip olan Arzum’un Türkiye’de 15 binin üzerinde satış noktası bulunuyor ve bugün 10 milyondan fazla evde Arzum ürünleri kullanılıyor. 1966 yılından itibaren farklı ödüllere layık görülen Arzum’un yönetim kurulu başkanı Murat Kolbaşı, şirket için ödül almanın öneminden hedefledikleri ödüllere kadar pek çok sorumuzu yanıtlıyor.

Arzum olarak aldığınız ilk ödül neydi?
Arzum, küçük ev aletleri pazarındaki ilk başarısını 1966 yılında piyasaya sunduğu ütüyle elde etti. 1968
yılında kendi üretimimiz olan ilk mekanik süpürge sektöre büyük başarı getirdi. Ardından 1975 yılında lanse ettiğimiz portakal presi o yılların en gözde ürünü oldu ve birçok haneye girmeyi başardık. Bunların dışında, Arzum, ilk Türk malı komple robot markası olma özelliğini elinde bulunduruyor. 1991 yılında lanse edilen ilk mutfak robotundan sonra Arzum, Gıda Hazırlama Grubu’ndaki ürünleriyle büyük başarı elde etti.~

Son yıllarda hangi ödülleri aldınız?
Arzum olarak, 2004 sonu itibariyle, Türkiye’de mutfak robotunda en fazla penetrasyon oranına sahip marka unvanına da sahip olduk. Şu anda gündemimizde olan ödüllerimizden bahsedecek olursak; tüm kullanıcıların yaşamlarını kolaylaştırmak için yenilikçi ve güvenilir ürünler üreterek, dünyada tasarım alanında gerçekleştirilen en önemli yarışmalardan biri olan IF Product Design Awards’da 2011 yılında piyasaya sunduğumuz Fırrın Ekmek Kızartma Makinesi ile ‘En İyi Tasarım’ ödülünü aldık. 3011 ürün arasından 981 ürünün ödüllendirildiği “IF Design Awards”ın ödül töreni 22 Şubat 2013’te dünya genelinde 2000 tasarım profesyonelinin katılımı ile Münih’te düzenlendi.

Fırrın’ın başka ödüller de aldığını biliyoruz Ayrıca ödül alan başka ürünleriniz de oldu...
Evet. Arzum Fırrm ayrıca Türkiye’de 2008’den bu yana Turquality Programı etkinliği olarak Ekonomi Bakanlığı, Türkiye ihracatçılar Meclisi (TİM) ve Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu’nun (ETMK) işbirliği ile düzenlenen Design Turkey Endüstriyel Tasarım Ödülleri’nde 2012 Yılı Üstün Tasarım Ödülü’ne de layık görüldü. Ayrıca, Arzum Twister Karıştırma Sürahisi, Arzum Nihale Kablosuz Isıtıcı Altlık ve Arzum Dropy Max Masaüstü Demlik Silme Altlığı ürünleri de Design Turkey 2012’de ‘İyi Tasarım’ ödülüne layık görülen Arzum ürünleri oldu.

Ödül almanın şirketiniz için önemini açar mısınız?
Kurulduğumuz günden bu yana tüketicilerimizin hayatını kolaylaştıracak, fonksiyonel, şık tasarımlı ürünler ortaya koymak için çabalıyoruz. Gelişen teknoloji ve günlük yaşam şartlarının değişmesine paralel olarak tüketici beklenti ve talepleri de sürekli değişkenlik gösteriyor. Birkaç sene öncesine kadar tasarım özellikleri tüketiciler için daha geri planda olurken artık tasarım tercih sebebi haline gelmiş durumda. Diğer taraftan günlük hayatın yoğun iş temposunun ardından insanlar mutfakta daha pratik, kolay çözümler arıyor. Biz de Arzum olarak değişen tüm bu tüketici beklenti ve taleplerine göre çalışmalarımızı yönlendirerek büyük bir efor sarf ediyoruz. Tüm bu çabaların sonunda ürünlerimizin çeşitli kategorilerdeki sektörde hatırı sayılır ödüller alması bizlere emeklerimizin bir karşılığı olarak yansıyor. Tüm ekip için motivasyon kaynağı olurken sektördeki yerimizi daha da sağlamlaştırıyor. Tabii bunların yanı sıra çizgiyi hep bir üst seviyeye çekmek gibi bir sorumluluğu da beraberinde getiriyor.~

Bu ödüller Arzum’un hangi gücünü ortaya koyuyor?
Günümüz çalışma hayatında gelişen ekonomi ve teknolojiye paralel olarak hem bireysel hem de kurumsal olarak sürekli kendimizi geliştirmek, değişime ayak uydurmak zorundayız. Ülkemizin en köklü markalarından biri olan Arzum bu anlayış çerçevesinde yenilikçilik ilkesini benimseyen bir marka olarak öne çıkıyor ve aldığımız her ödül Arzum’un yenilikçi yaklaşımıyla değişen ve gelişen dünyada farkını ortaya koyuyor. Diğer taraftan tasarım ve fonksiyonellik konusunda kendini sürekli geliştiren bir marka olarak da aldığımız tasarım ödülleri bu gücümüzü birkez daha ispat ediyor.

Arzum için ödül almak ne anlama geliyor? Ödülün şirketinize neler kattığını düşünüyorsunuz?
Uluslararası veya ulusal, aldığımız her ödülü emeklerimizin, çabalarımızın bir sonucu, bir mükafat olarak görüyoruz. Bir kez daha ne kadar doğru bir ekip ile doğru bir yolda ilerlediğimizi bize göstermiş oluyor. Bireyler ya da şirketler kendi başarılarının farkında olabilir ancak ödüller bu başarının farklı kişi ve kuruluşlar tarafından da fark edilip takdir edildiğini gösteriyor. Diğer taraftan ödüllerin bize daha fazla sorumluluk olarak da bir geri dönüşü var. Kendimizi bir sonraki aşama için daha çok geliştirmemiz, daha çok çalışmamız gerekiyor. Bunun için de büyük bir şevk ve heyecan ile elimizden geleni yapıyoruz.

Müşteriler için ‘ödüllü şirket’ya da ‘ödüllü ürün’ kavramlarının bir fark yarattığına inanıyor musunuz?
Bu aslında hayatımızda neredeyse genel-geçer bir kural gibidir. Örneğin insanların çalışmak istediği şirketler hep büyük şirketler, birçok alanda ödülleri olan, adını sektörüne başarı ile yazdırmış olan şirketlerdir. İş başvurusu yapacağınız zaman bile şirketi araştırırsınız, büyüklüğü, kurumsallığı, almış olduğu ödüller size cazip gelir ve orada çalışmak istersiniz. Bir nevi, ödüller kurumsallığın da bir belirtisidir. Ya da bir pozisyon için işe alım yapacağınızda önünüze gelen özgeçmişlerde alanında uzman olanlar, ödül almış projesi olanlar bir adım öne geçerler. Müşteriler için de ‘ödüllü şirket’ veya ‘ödüllü ürün’ kavramlarının bu durumlarla benzer şekilde olduğunu düşünüyorum. Tüketici ihtiyacı dahilinde hangi ürünü alacağına dair karar sürecindeyken farklı markaları değerlendirir, artılar ve eksiler ortaya çıkar ve aynı konuda ödülü olan ürünler bir adım öne geçer. Satın alma kârını da etkiler.

Şirketinizin aldığı ödüllerin, çalışanlarınız üzerindeki etkisi ne yönde oluyor?
Belirttiğim üzere çalışanlar için bir motivasyon kaynağı olduğunu söyleyebilirim. Diğer taraftan çalışanlar güçlü, başarılı bir şirkette çalıştıklarını bir kez daha hatırlatıyor.~

Aldığınız ödülleri ön plana çıkarıyor musunuz? Bu ödüller şirket algısında ne gibi etkiler yaratıyor?
Ödüllerimiz büyük bir ekibin özverili çalışmaları sonucu kazanıldığı için bunu duyurmak işin en eğlenceli tarafı. Ortada büyük emeklerin olması bu başarıların duyurulmasını da bir sorumluluk haline getiriyor. Daha önce de belirttiğim üzere ödüllerin gerek çalışanlar gereksetüketiciler nezdinde şirket hakkında olumlu bir algı bıraktığı bir gerçek. Şirketin gücünü, kurumsallığını, yenilikçiliğini, sorumlu tarafını vurguluyor.

Şirket olarak ulaşmayı hedeflediğiniz uluslararası bir ödül var mı?
Uluslararası platformda aldığımız ödüllerin devamının gelmesi için sürekli daha yenilikçi ve daha başarılı işler çıkarmaya çalışıyoruz. Ülkemizin ve şirketimizin adını uluslararası platformda duyurmak için bu alandaki ödüller iyi birer araç niteliğinde. Yurtdışında yüzlerce marka ve tasarım arasından seçilmenin gururu hiçbir şeyle ölçülemez. Şimdiye kadar olduğu gibi, hem şirketimiz hem ülkemiz adına uzmanlık alanlarımız dahilinde en prestijli ödülleri almak en büyük temennimiz.

ŞİMDİYE KADAR HANGİ ÖDÜLLERİ ALDILAR?
- 2005 yılında Kunter Şekercioğlu tasarımı ile “Arzum Cezve Türk Kahvesi Robotu” Design Turkey İyi Tasarım ödülü
- 2007 yılında “Arzum Fırrın Ekmek Kızartma Makinesi” Endüstriyel Tasarım Yarışmaları Birincilik Ödülü
- 2012 yılında Atıl Kızılbayır tasarımı ile “Arzum Fırrın Ekmek Kızartma Makinesi”
Design Turkey Ödülü
- 2013 yılında Atıl Kızılbayır tasarımı ile “Arzum Fırrın Ekmek Kızartma Makinesi” IF Product Tasarım Ödülü
- 2011 Çalışan Gönüllülüğü Ödülü: Kör Liderler Projesi ile kendi kategorisinde Türkiye 1 ’incisi, Avrupa ödülleri Türkiye Finalisti (National Winner).
- 2011 KSS Pazaryeri - Paydaş Ödülü 2’incilik: Kör Liderler Projesi ile, KSS Pazaryeri katılımcıları arasında yapılan oylamada 2’incilik Ödülü.
- 2011 KSS Pazaryeri - Arzum Fırsat Eşitliği Uygulaması Ödülü: Kör Liderler Projesi ile Katılan 21 Proje arasında Fırsat Eşitliği Uygulaması Ödülü’ne layık görüldü.