Ülkemizdeki hakim çalışma kültüründe, en üst noktadaki yöneticiler ve CEO’lar, genelde kendi dönemlerine odaklanarak çalışır. Bulundukları pozisyondaki güç ve maddi imkanları sonuna kadar değerlendirmeye çalışarak kendilerinden sonra görevi devralacak yönetici için hazırlık yapmazlar. Çalışma felsefeleri kısaca “benden sonra tufan” anlayışıdır.
Garanti’nin yakaladığı büyük başarı çizgisinin temelinde ise bu anlayışın tam karşıtı bir yaklaşım vardır. Sürdürülebilir başarı sağlanabilmesi için oluşturulması gereken çalışma kültürü, inceden inceye, tel tel ele alınarak dikkatle dokunmuş bir dantel gibi yaratılmış ve uygulamaya sokulmuştur. Geleneksel ve alaturka diyebileceğim katı hiyerarşik yapıyla belirlenmiş, iletişim kanallarını sadece hiyerarşi çizgilerine hapsolmuş bir anlayış yerine açık iletişime ve insanların yaratıcı gücüne inanan, doğru teknolojilere güvenle yatırım yapmış bir çalışma kültürünü oturtmuş bir kurum. Kendinden sonra yerini alacak yöneticileri dikkatle ve titizlikle hazırlayan bir yönetim anlayışı. Etkin ekip çalışmasına inanarak bankanın bütün çalışanlarının oluşturduğu ekibin her üyesine kıymet vererek onların yetişip gelişmesine büyük kaynaklar ayıran bir kültür. Yetki delegasyonuna inanarak uygulayan, değerli gençleri cezbederek bünyesine katan, yapılan hatalara hoşgörüyle yaklaşan, aynı hataların tekrarını kesin istemeyen bir iş felsefesi. ~İnsanların motivasyonunun, inovasyon yönetiminde ve hizmet sektöründe müşteriye en iyi hizmetleri sunmada kilit olduğunun bilincinde bir kurum.
Geleneksel ve eski kafalı yapıdan, bu yeni üretken ve liderliğe yönelten anlayışa geçişin, dönüşümün temelinin atılmasının hikayesi… Bu serüvenin anekdotlarla bezenerek sunulmasını sağlamış bir kitap “Benden Sonra Devam”. Hem de bir bölümünde yaptığım hataların en önemlilerini saydığım, özeleştiri yaptığım ve bildiğim kadarıyla en azından bu açıdan benzerini bilmediğim bir kitap.
Son 1 yıl içinde kaleme aldığım bu kitap, “Benden Sonra Devam”, baskıdan nisan ayının ilk günlerinde çıkarak okuyucuları ile buluşmak üzere kitapçılarda yerini alacak. Sizler bu satırları okuduğunuzda kitapçılarda sunuluyor olacak.
Özellikle ilerinin lideri olacak genç yöneticilere, sürdürülebilir başarının ipuçlarını vererek deneyimlerin aktarıldığı, bankada en üstten en alt kademeye kadar çalışan 40 kişinin söyleşilerinin yer aldığı, görüşlerine aynen yer verildiği bu kitapta, devlet yöneticileriyle ilişkilerdeki deneyimlerden, bir CEO’nun işin sahibiyle ilişkilerinin yönetilmesine kadar geniş bir yelpazede sunumlar bulunuyor. Bir bankacının ketum olma prensibini yıkmadan anlatabileceği biçimde sunduğu gerçek anekdotlar, genç yöneticilere elbette ışık tutacaktır.
1991-2000 yılları arasında bu kurumda çalışan, bu dönüşümü gerçekleştiren binlerce kişiden oluşan büyük ekibin isimlerinin hepsinin sayıldığı bu kitapta, liderliğin en önemli unsuru olan duygusal zekanın örneklerini bulacaksınız.
Harvard Business School’un ünlü Profesörü Rosabeth Moss Kanter, bu kitabın önsözünde şöyle diyor:
“Başarıların sürdürülebilir olarak gerçekleşmesi için iş stratejilerinin, vizyon koymanın ötesinde başka unsurlar yer almalı. Tabii ki banka sağlam iş stratejileri saptadı ve akıllıca finansal kararlar aldı. Fakat bir kurumun kültürü ve değer yargıları, iş stratejilerinden çok daha üstündür; o kurumu başarıdan başarıya uçurabilecek bir güçtür. İş dünyasında fırsatlar gelir ve geçer ama insan faktörü daima kritik farkı yaratır: Beraber bir ekip çalışması sergileyebilen, yenilikçi ve sorumluluklarının bilincinde, birbirlerine başarılı olmaları için yardım eden, müşterilere hizmet sevdasını gönüllerinde taşıyan ve şirket içinde veya ülkelerindeki sorunları çözebilmek için hemen seferber olabilen, birbirini destekleyen insanlar, kurumun değerleri ve çalışma kültürü başarıyı kalıcı ve sürdürülebilir kılıyor.”
“Benden Sonra Devam”da buluşmak üzere...
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?