İş yapma tarzımızı değiştirmek zorundayız, Büyük bir şehir olsun, ingiltere'de küçük bir kır kasabası olsun, Güney Afrika'da küçük bir ilçe olsun ya da G-8 iklim değişimi konferansı olsun, her yere yaptığım ziyaretlerimde bu mesajı vermeye devam ediyorum, Şu ana kadar şirket ya da genel olarak kapitalizm, yöneticiler ve hissedarlar için para kazanmanın bir aracıydı ve iyilik adına bir şey yapılmadı, Bunu değiştirmemizin zamanı geldi. Kendi değerlerinize, kurumsal değerlerinize uygun yeni bir şirket yaratmanın ya da mevcut olanı büyütmenin bir yolunu bulmak bireysel bir süreçtir, Not edilmesi gereken olgulardan birisi de iyi ve sosyal farkındalığa sahip bir şirketin, bir etki yaratmak için büyük olması gerekmemektedir, Dünyada Avustralya'daki organik üzüm bağlarından Ekvador'daki Lama örgü kooperatiflerine kadar birçok küçük ölçekli şirket iş yapma tarzını iyiliğin lehine değiştirmektedir. Grubumuz yıllar içinde büyüdükçe, Virgin'de çalışanlara nasıl iyi davranılacağı ve çevresel etkilerin göz önüne alınması gerektiği yolunda fikirlerimiz de gelişti, Birbiri ardına heyecan verici şirketler kurduk ve 2004'te anlamaya başladım ki Virgin Group olarak toplumumuzun karşı karşıya bulunduğu tehditlerle ilgili olarak yeni ve girişimci bir tarzda müdahale etme şansımız var, iş ve yüksek amaçlar arasındaki sınırların kaldırılabileceğini ve iyilik için uğraşmanın şirket için de iyilik anlamına geleceğini o zaman keşfettik. Ancak basitçe, sosyal ve çevresel sorunlara para saçmak istemedim, Hedefi olan bir yardım ve etkin olabilecek bir girişimsel düşünce yardımı sunmak istedim, Dramatik değişime katkı için ve dünyanın daha iyi bir yer haline gelmesi, insanlara yardım için Virgin'e bir yol bulmayı amaçladım. Virgin Group'ta çalışan herkesin çekip çevireceği bir vakıf kurmaya karar verdim, ama o noktada bunun nasıl bir şekil alacağı konusunda bir fikrim yoktu, Gruptaki yöneticilerle tartıştım ve fikirlerini aldım, O dönemde, cep telefonu sektöründe ve her türden kâr amaçlı olmayan kuruluşta uzun bir çalışma deneyimine sahip olan Jean Oelwang'ı tanıdım,
Jean bir plan yazdı ve bana yolladı. Anında heyecanlandım, Pozitif değişimi gerçekleştirmek, Virgin Group'taki inanılmaz girişimsel enerjiyi açığa çıkarmak için devasa bir fırsat söz konusuydu. Tipik kurumsal felsefeyi baş aşağı nasıl çevirebileceğimiz, sadece para peşinde koşan bir kuruluş olmaktan çıkıp öncü kuruluşların gerçek bir ortağı haline nasıl gelebileceğimiz ve ilerlemeye katkıda bulunmak için şirketin sahip olduğu tüm nitelikleri nasıl yükseltebileceğimiz konusunda Jean'le uzun konuşmalar yaptık, Virgin ailesinin tüm üyelerinin değişim topluluğunun bir parçası olmasını ve her gün yaptıkları her şeyde insanlık ve gezegen için neyin iyi olduğunu fark etmelerini istedik, Aynı zamanda, Virgin'in en iyi yaptığı işi yapmasını ve gözünü dışarı çevirip boşlukları görebilmesini istedik bu alanda kimsenin el atmadığı konular, girişimsel çözümler ortaya çıkarmak için ortaklarımızla çalışabilirdik
Jean altı ay boyunca tüm Virgin şirketleriyle tanıştı ve hayır kuruluşlarıyla yoğun görüşmeler yaptı, Virgin Unite yeni bir hayır kurumu olmakla kalmayacaktı, Virgin Group felsefesinin
entegre bir parçası olmalı ve grup olarak yaptığımız her şeyin çekirdeğinde yer almalıydı, Unite'ı başlatmak için, birkaç haftalık bir süreçte Virgin şirketlerinde çalışan binlerce insandan ve yüzlerce öncü kuruluştun olumlu feedback'ler aldık, Değişimi hayata geçirebilmek için, Unite'ın insanları ve girişimci fikirleri birbirine bağlayan bir makine olmasını istiyorlardı, Grupları birbirine bağlamak ve sonra da gezegendeki insanları tüm alanlarda bir araya getirecek bir araç sağlamak için, Bu birçok inisiyatifimizle ilgili seyahatin başlangıcıydı.
Virgin Unite ve Jamaika ve Johannesburg'taki Carbon War Room'dan Branson Centres of Entrepreneurship'e kadar çeşitli kâr amaçlı olmayan çabalarımız aracılığıyla birleştik ve yeni girişimcilerin yanı sıra tüm gezegene ve insanlara yardım etmeye çalışan mevcut şirketlerdeki liderler ve çalışanlardan oluşan güçlü bir dalga yarattık, Bu, mali kârın tek belirleyici olduğu eski iş tarzına göre canlı ve önemli bir dönüşümü yansıtmaktadır, Bugün insanlar, "Alışıldık iş tarzını geçin!" demekten korkmuyor ve bunu çok içten söylüyorlar, Ya siz?
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?