Enerji faturası, cari açık, büyüme, çözüm...

Ülkenin gelişmesi ve ekonomik kalkınmayla beraber bu faturanın yükseleceği öngörüsünde bulunuldu. Bu arada enerji konusu uzmanları, petrol fiyatlarında önemli bir düşme beklenemeyeceğini, hatta yükselmelerin söz konusu olduğunu dile getirir oldu. Birleştikleri konu petrol arzı tarafındaki zorlu engeller...

Diğer taraftan Türkiye’nin 2012 yılı cari açığının 46 milyar dolar civarında olup GSMH’nin yüzde 5,8 dolayında gerçekleştiği belirtildi. Bununla kalmayarak 2012 turizm gelirlerinin yeniden hesaplanması sonucu, 30 milyar dolara yakın bu tutarın cari açığı net olarak 2 milyar dolar azaltması gündeme geldi. Ve dendi ki “Ülkemizin enerji faturası hariç cari dengesi yerli yerindedir. Cari açığa neden olan unsur enerji faturasıdır!”

Böylece enerji faturasıyla cari açık birebir ilişkilendirildi. 2012 büyüme tahminleri yüzde 2,5 civarında dolaşıyor. Ben yılın başında büyümenin daha büyük olacağını öngörmüştüm. Yıl içinde alınan bilinçli önlemlerle cari açık kısılıp büyüme yavaşlatıldı. Buradan da büyümeyle cari açık ilişkilendirildi. Yani büyüme hızlanırsa cari açık da büyür. Yapısal önlemler alınması ve uygulanması, uzun yıllar alacağına göre cari açık kısılamaz. “Hızlı büyürsen cari açığın hızlı artar” dendi. O kadar ki ekonomi kanallarında yorumlarını aktaran ünlü ekonomi profesörleri, bunu üstüne basa basa tekrarladı. Başka çözüm yokmuşçasına.

Büyüme hızlanırsa cari açık büyür. Enerji faturası, böyle oldukça cari açık üstündeki baskısı giderek artar. Söylenen, yazılan ve tekrarlanan buydu. Sonra Yeşil Konutlar Konferansı nedeniyle ilk defa enerji verimliliğinin bu kısır döngüyü değiştirebilecek güçte olduğu ilgili Bakan tarafından, bence “ürkek” bir şekilde ortaya kondu. Hatta Sayın Bakan’ın verdiği olabilecek enerji tasarrufu sayıları son derece mütevazıydı.

Bu sayfayı takip eden okurlar, benim geçmişte “enerji verimliliği” konusundaki ısrarlı yazılarımı bilir. Nedense bilimsel araştırmalara dayalı önerilerimizi kamu yöneticileri, TV’lerde yorum yapan ünlü profesörler, gazetelerin ekonomi uzmanı yazarları dikkate almaz ve bunların üstünde durmaz. WWF, yani Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı ve Türkiye’deki kolu WWF Türkiye yani Doğal Hayatı Koruma Vakfı, ayrı ayrı bilimsel araştırma raporları yayınladı. İklim Çözümleri (Climate Solutions) ve Türkiye İklim Çözümleri raporlarında enerji uzmanlarının yaptıkları araştırmalar aynı sonucu verdi: Enerji verimliliği etkin olarak uygulanırsa enerji faturasından yüzde 39 tasarruf edilebilir. Bunu uygulayan ülkeler var.~

Bakınız Danimarka örneği. Ama Sayın Bakan’ın belirttiği gibi on yıllara yayılan gevşek bir enerji verimliliği yaklaşımıyla değil, büyük seferberlik ilan ederek. Evlerdeki, stoktaki enerji verimsiz beyaz eşyalar, TV’ler, klimalar, hepsi enerji verimlilerle değiştirilerek. Stoktaki 14 milyona yakın konutun yalıtım seferberliğine kamu binalarından başlayarak ve zorunlu tutarak. Sadece bundan sonra yapılacak konutlara yönelik değil, mevcutları da içine zorunlu olarak alarak.

Yaklaşık 60 milyar doların yaklaşık yüzde 40’ı yılda 24 milyar dolar tasarruf sağlar. Hem de cari açıktan bu sayı kadar düşer. Üstüne üstlük bu seferberlikler, özel programlarla iç talebi canlandırarak büyümeyi artırır. Diyorum!