Yatırımcı nasıl kazanılır?

Fikrinizin bir potansiyeli varsa kendinizi Virgin Grup CEO'su Stephen Murphy liderliğindeki bir takımın önünde bulabillirsiniz

1.08.2011 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Yatırımcı nasıl kazanılır?
Bir sektörü veya endüstriyi baştan aşağıya değiştirecek bir ürün veya hizmetle ilgili müthiş bir fikriniz var. Tüm verileri titizlikle bir araya getirmiş, potansiyel müşterileri nasıl en mükemmel şekilde hedefleyebileceğinize ve onların ilgisini çekebileceğinize karar vermişsiniz. Ancak işinizi kurmadan önce, gerekli alet edavatı satın almak, ofis kirasını ödemek, çalışanlarınıza maaş vermek ve bir pazarlama kampanyasına girişmek için bir yatırımcı bulmanız gerekiyor. Peki ya bir sonraki adım? Bu durumdaki pek çok insan nasihat almak için bana gelir ve özellikle de kendi iş kurma planlarına Virgin'i de nasıl dahil edebileceklerini sorarlar. Bu süreç hiç de öyle sanıldığı gibi gizemli değil. Bizimle web sitemiz virgin.com üzerinden iletişim kuran girişimci sayısı bir hayli çoktur. Bize her ay, kaydettiğimiz, incelediğimiz ve sınıflandırdığımız yüzlerce iş fikri gelir. Bunlardan en iyi olanları gözden geçirilir, araştırılır ve az sayıda olanı, uzman yaklaşımları olan yatırım profesyonellerimizin masasına gitme şansını yakalar. Peki fikriniz hoşlarına giderse ne olur? Virgin'de ve diğer özel sermaye ile girişim sermayesi gruplarında en son gelen fikirleri gözden geçirmek için neredeyse her hafta toplanan üst yönetim takımımız, bir fikri ele aldığında önce onu temel bileşenlerine ayırır. Eğer fikrinizin bir potansiyeli varsa o zaman bir anda kendinizi Virgin Grup CEO'su Stephen Murphy liderliğindeki bir takımın önünde planınızı anlatmak üzere davet edilmiş olarak bulabilirsiniz. Ancak çok iyi hazırlanmış olmanız gerekir. Bizim üst yönetim takımımız bazenmüthiş zor sorular sorabilir ve kârlı bir iş olup olmadığını anlamak için sizin iş planınızı didik didik edebilir. Eğer tatmin olurlarsa o zaman büyük bir ihtimalle sizden daha detaylı sorulara cevaplar vereceğiniz diğer toplantılara katılmanız istenir. Bu takımlar nihai kararlarını vermeden önce sıklıkla birkaç kere toplanır. İşinizin potansiyelini değerlendirir, grubun ilgili olduğu konulara, stratejisine, ve kuşkusuz marka değerlerine uyup uymadığına bakar ve olası gelir ile kâr rakamlarının ne olabileceğini hesaplarlar. Harcama planlarına, gelir tahminlerine, pazarlama bütçesine bakarlar ve şirketin ne zaman kafa-kafaya noktasına geleceğini saptarlar. Virgin Grup'un bu işte nasıl pay alacağı üzerinde çalışırlar ve çıkış stratejilerini oluştururlar, yani bir şirket satışı şeklinde mi yoksa hisse senetleri borsasında bir halka arz ile mi? Hepsinden önemlisi, şirketi yönetecek kilit yöneticilere bakarlar. Bu bizim kutsal kasemizdir, çünkü muhteşem bir iş fikrini gerektiği gibi hayata geçirebilecek olanlar sizin çalışanlarınızdır. Ben bu toplantılara katılmam, çünkü takım üyeleri benim sözlerini kesmemden ve müdahalelerimden hiç hoşlanmaz. Onlar, eğlenceli James Bond filmlerindeki "Dr. Hayır"a atıfta bulunarak bana "Dr. Evet" derler. Gördüğünüz gibi elimde müthiş bir koz var. Eğer sizin iş fikrinize inanırsam, insanlara kendi bakış açımı kabullendirmek için olağanüstü ikna edici olabilirim. Eğer ben sizin fikrinizi beğenmiş ama takımımın endişeleri varsa, o zaman genellikle onlardan gördükleri sorunları çözmelerini isterim. Çok ısrarcı olabilirim. Cep telefonu işimizi geliştirmeden önce, o takıma her hafta aynı soruyu sorardım: "Bu işte neden halen biz de yokuz?" Meslektaşlarım ise bir türlü Virgin Blue'nun kurulmasına yanaşmıyorlardı, ama sonunda dediğime geldiler. Üst yönetim takımıma bir fikri asla gerekli özeni göstermeden sunmam, ancak her zaman söylediğim gibi ben daima içimden gelen sese kulak veririm ve bazen yığınla titiz araştırmayı gözardı edebilirim. Oynadığım her eli, Virgin Blue kadar şanslı bir şekilde kazandığımı söyleyebilecek durumda olmaya bayılıyorum. Ama her zaman olamıyorum, zaten Virgin'deki kıdemli meslektaşlarımı çok, ama çok kızdıran da bu mesele!~

EL SIKIŞMANIN ANLAMI KALDI MI?
Her türden ilişkinin temelinde güven unsuru yattığı için iş hayatında da el sıkışmanın halen bir önemi var. ideal bir dünyada, bir girişimcinin veya yöneticinin, bir iş ortağıyla, bir yatırımcıyla, bir şirketle, ya da bir müşterisiyle yaptığı bir anlaşmayı kesinleştirmek için tek ihtiyacının el sıkışmak olması gerekirdi, sonuçta iş dünyasında olduğu gibi günlük hayatta da itibar herşeydir ve sözünüzü tutmazsanız itibarınız yerle bir olur. Ancak el sıkışma, işe yarar bir ilişki kurulması sürecinde atılacak sadece ilk adım. iş hayatındaki şartlar, ekonominin durumundan tüketicilerin beğenilerine kadar herşeyi kapsayacak şekilde çok kısa bir süre içinde baştan aşağıya değişebilir ve bir anlaşmanın bu farklı koşullarda nasıl hayata geçirileceğine dair yorumlar da taban tabana zıtlaşabilir. Ayrıca, zaman içinde akılda kalanlar da farklılıklar gösterebilir, Bir anlaşmanın tarafları, yapılan sözlü anlaşmadan yıllar sonra konuşulanların ayrıntılarını tam olarak hatırlamaya çalıştıklarında bu, çocukların kulaktan kulağa bir cümle fısıldadıkları oyuna benzer ve daima sıranın sonundaki çocuğun kulağına bambaşka bir şey fısıldanır, Bu kısmen insanların başlangıçta bir anlaşma hakkında aşırı iyimser olma eğilimlerindendir ve hayaller gerçeklerle yüzleştiklerinde, bilhassa da devasa miktarda paraların söz konusu olduğu durumlarda, hafıza seçici davranmaya başlar, Eğer anlaşmanız sadece el sıkışmaya dayanıyorsa, o zaman ileride ortağınızla aranızın açılma olasılığı çok yüksek olduğundan, bu el sıkışmanın ardından anlaşmanın koşullarını harfiyen yazan basit ama net bir sözleşme imzalayın, Ben bunu daha iş hayatımın başındayken öğrenmiştim, Virgin Records'ın ilk günlerinde, el sıkışma temelinde orkestralarla anlaşma yaptığımız sayısız fırsat yakalamıştık, ancak daha sonra bu el sıkışmalarımızın hepsinin rakiplerimizin yapmış olduğu yazılı anlaşmalarla birer birer hükmünü kaybettiğini izlemek zorunda kalmıştık, Sırf bu yüzden Dire Straits ve 10cc gibi orkestralarla yaptığımız sözleşmeler hükümsüz kalmıştı, Bazı durumlarda, bazı anlaşmaların başarısını yansıtacak şekilde sözleşmelerimizi güncellememiz gerekiyordu, Müzisyen Mike Oldfield, bize "Tubular Bells" adlı albümüyle geldiğinde, bu albümün üretimi ve dağıtımını fonlamak için risk almıştık, Bu inanılmaz ve kalıcı bir başarı olmuştu ve yeni şirketimizi kurmamızı sağlamıştı, Yıllar içinde bu sözleşmeyi yenilemiştik, ancak sonradan anladık ki meğerse şartları bir parça değiştirerek her iki tarafa da adil gelecek şekilde gelirlerimizi
çok daha fazla arttırabilirmişiz, Ancak ben tartışmalı durumlarda sadece el sıkışmaya bel bağlamanın çok riskli olabileceğini öğrenmiş olduğumdan, basit yasal anlaşmalarımız sayesinde sorunları çok çabuk
çözebiliyor ve bazı vakalarda sözleşmede yazandan çok daha cömert olabiliyordum, Dostum ve ortak kurucum Nik Powell, Virgin'den ayrılmaya karar verdiğinde, elimizde nasıl hızlı ve samimi ilerleyebileceğimize karar vermemizi sağlayan basit bir sözleşme vardı, Bu belgeyi sağduyuyla zamanında hazırlamış olmaktan çok mutluyum, çünkü bu sayede yollarımızı dostça ayırabildik ve ardından 40 yıl boyunca arkadaş olarak kalabildik,
ilk girişimlerini kuran müteşebbislerin çoğu sözleşme yapma külfetine katlanmaz, çünkü bu süreç sıklıkla onlara hem yavaş hem de meşakkatli gelir, ve şirketlerin çoğu alelacele telaş içinde kurulur, Avukatların bu sözleşmelerin her türlü olasılığı kapsamasını sağlamaları gerekir ki bu da onların sayfalarca mevzuat eklemeleri anlamına gelir, Bir anlaşmaya vardığınızda bu gibi bir durumdan kaçınmak için, siz ve karşınızdaki tarafın kendi aranızda anlaşma koşullarınızı içeren basit bir taslak çıkartıp, sonra bu belgeyi avukatlara göndermeniz gerekir, Eğer bu ilk adımların kontrolünü elinize almayı başarırsanız, o zaman genellikle ardından gelen sürecin çok daha kolay ve hızlı işlediğine şahit olursunuz,

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz