Eczacıbaşı Holding’in kurucusu merhum Nejat Eczacıbaşı’nrn hayat hikayesini okurken dikkatimi çekenleri, daha önce Vehbi Koç ve Sakıp Sabancı’da da görmüştüm. Bir aile şirketini kurup büyütürken, izledikleri yol birbirine çok benziyordu. Babalarının kurdukları önce küçük, sonra büyük işletmelere katılırken, aile işinin bir parçası haline gelirken izledikleri yol da çok farklı değildi. Ardından onlar aile büyüğü haline gelince, yine ortak bir yol izlediler: Çocuklarını yurtdışında iyi bir okulda okuttular. En az bir yabancı dil öğrenmelerini sağladılar.
Onlardan gelen kuşak ise bu düzeyi biraz daha yukarı çekti. Şimdiki kuşak, yani 10 yıl sonra aile şirketlerini belki yönetecek aile bireyleri ise daha farklı hazırlanıyor. BNextGeneration Club’ın ilk toplantısında bu farklılığı bir kez daha gördüm. Yenibirlider Derneği ve Bizz Consulting tarafından düzenlenen, Odeabank’ın ana sponsor olduğu, Vodafone’un ise stratejik ortak olarak yer aldığı “Yarının CEO’ları Konuşuyor” etkinliğinde, önce 5 aile bireyi gencin konuşmasından dikkatimi çekenleri sizlerle de paylaşmak istiyorum.
PELİN AKIN (Akfen) Üniversiteyi Londra’da okudum. Okuldan sonra kalmak istiyordum, ancak vakit kaybetmemek için geri döndüm. Aile şirketimiz olan TAV’da işe başladım. Ardından da Akfen Holding’e geçtim. Akfen’deki işim benim için bir master gibi oldu. Yaptığım işi de şu an çok sevdiğim için aklım başka yerde kalmadı.”
SİMAY ÖZGÜR (ÖZGÜRLER) Avusturya Lisesi’nde okudum. Bu lise bana çok şey kattı. Bana hiçbir zaman mükemmel olamayacağımı ama her zaman da daha iyi olabileceğimi öğretti. Ailemin seçimlerimde tek etkisi yurt-dışında değil, Türkiye’de üniversiteye gitmemi istemeleri oldu. Onun dışında kararlarımı kendim aldım. Üniversite sonrası aile dışı bir şirkette deneyim kazanmak istiyorum.
CEM GARİH (Alarko) “Bazen aileler şirketlerden daha hızlı büyüyebiliyor. Bu durumda karar veren kişiler çoğalınca merkezi yapıda sıkıntılar doğabiliyor. Ben henüz aile şirketine dönüp dönmemek konusunda karar vermedim. Aile işimizin olması bizim için bir şans ama aynı zamanda büyük bir sorumluk. Belki aile dışında bir iş yapar, kendi girişimimi başlatırım.~ SERHAT BÜYÜKHELVACIGİL (Helvacızade) Biz şirkete tepeden inme gelmedik. Ortaokulda bile okuldan çıktıktan sonra şirkete giderdik. Fabrikada gece vardiyasında bile çalıştık. Dolayısıyla, zorlukları görerek yükseldiğinizde, insanları daha iyi anlayabiliyorsunuz. Biz 4. nesil olarak şirketlerin ailelere hizmet etmeye başlamasını yanlış buluyoruz. Bu şirketi bitişe götürecektir.
KAZIM KÖSEOĞLU (Esas Holding) Aile dışı şirketlerde iş hayatına başlamak bana disiplin ve özgüven kazandırdı. Aldığım eğitimi aileme bağlı olmadan uygulamak, kendi ayaklarım üzerinde durabildiğimi gösterdi. Aile şirketinde çalışmanın zorlukları var ama gençler olarak tecrübenin satın alınamayacağını unutmamamız lazım. Büyüklerimizin uyarılarına önem vermeli ve tecrübelerinden yararlanmalıyız.”
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?