"World Energy Outlook 2011" (WEO-2011) raporu küresel enerji piyasalarının bugününe ve gelecek 25 yılına ilişkin en son verileri içeriyor.
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) tarafından yıllık olarak hazırlanan ve küresel enerji piyasalarının mevcut durumuna ve geleceğine yönelik analizler içeren "World Energy Outlook 2011" (WEO-2011) raporu küresel enerji piyasalarının bugününe ve gelecek 25 yılına ilişkin en son verileri içeriyor. Farklı senaryolara, ülkelere, sektörlere ve yakıt türlerine göre en son enerji arz ve talep projeksiyonlarına da yer veren rapor, önümüzdeki çeyrek yüzyılda enerji sisteminin nasıl dönüşebileceğine dair önemli analizler sunuyor. "World Energy Outlook 2011" raporunun tahminleri üç farklı senaryo üzerine kurulu. Dolayısıyla geleceğe dönük tahminler bu üç senaryoya göre belirgin bir şekilde farklılık gösteriyor. Yeni Politikalar Senaryosu, WEO-2011'in ana senaryosu ve bu senaryo en son hükümet taahhütlerinin dikkatlice uygulandığını varsayıyor. Bu senaryoya göre, uzun dönemde ortalama dünya sıcaklığının 3,5 derece artacağı öngörüsüne paralel olarak, 2010-2035 yılları arasında dünya birincil enerji talebi üçte bir oranında artacak. Aynı dönemde enerji kaynaklı karbondioksit emisyonları ise yüzde 20 artacak. Önümüzdeki 25 yılda, küresel enerji talebindeki artışın yüzde 90'ı OECD dışındaki ülkelerden kaynaklanırken dünyanın en büyük enerji tüketicisi olarak kendini konumlandıran Çin'in tek başına enerji talebi ise bu artışın yüzde 30'dan fazlasını oluşturacak. 2035 yılı itibariyle Çin ikinci en büyük tüketici olan ABD'den yüzde 70 daha fazla enerji tüketecek. Bu artışa rağmen Çin'de kişi başına düşen enerji tüketimi hala ABD'nin yarısından daha az olacak. Hindistan; Endonezya, Brezilya ve Orta Doğu'daki enerji tüketimi hızının ise Çin'den daha yüksek seyretmesi bekleniyor. Gelişmekte olan ekonomiler enerji arzının dinamiklerini de belirleyecek. Dünya, 2035 yılında küresel toplamın yarısından daha fazlasına ulaşacak olan OPEC'in petrol üretimine daha fazla bağlı olacak. Rusya, Hazar Bölgesi ve Katar gibi en büyük gaz üreticileri başta olmak üzere, 2035 yılında OECD üyesi olmayan ülkeler ise küresel gaz üretiminin yüzde 70'inden daha fazlasını gerçekleştirecek.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?