Genç
yetenekler ve deneyimli yöneticiler, hızlı büyüyen, marka değeri artan
ve gelecek vaat eden şirketlere transfer oluyor. İK yöneticileri ve
danışmanlara göre hedefte, ağırlık tüketiciye yakın olanlar olmakla
birlikte her sektörden şirket var. Ancak, göç alan şirketler arasında
Yıldız Holding, Turkcell, Vodafone, Coca-Cola, Nestle, Efes Pilsen, Mey
İçki öne çıkıyor. Türk Telekom, P&G, Unilever ve Pfizer’in de yer
aldığı bu şirketler, büyümeleri nedeniyle “kariyer olanakları”
sunmalarıyla da öne çıkıyor. BİLAL KAAFARANI, JIM ZAZA, AHAD AFRIDI,
AKRAM NICHOLAS BIKHAZI, Ali Sözen, Cafer Fındıkoğlu, Cem Karakas. Emin
Özkan, Ege Karapınar, Güzide Erden... Bu isimlerin ortak özelliği son
birkaç yıl içinde Türkiye’nin gıda devi Yıldız Holding’e transfer
olmaları. Örneğin Bilal Kaafarani Coca-Cola, Jim Zaza PepsiCo, Ali Sözen
Yaşar Holding, Cafer Fındıkoğlu Eti, Emin Özkan da P&G’deki
görevini bırakarak Yıldız Holding çatısı altına girdi. Tabii holdingin
gerçekleştirdiği transferler sadece bu isimlerle sınırlı değil... Yıldız
Holding özellikle 2007 yılında lüks çikolata markası Godiva’yı alışıyla
birlikte dünyanın dört bir yanından uluslararası tecrübeye sahip insan
kaynağını cezbetmede dikkat çeken bir performans ortaya koydu. Yerli
rakiplerinin yanında uluslararası rakiplerinin insan kaynağı için de
cazibe merkezi haline geldi. Son birkaç yılda neredeyse hiç mola
vermeden her düzeyden çok sayıda nitelikli çalışan Yıldız Holding
şirketlerine göç etti. Tabloyu görmek için görsele tıklayın.
Son yıllarda her ne kadar şirketler artık transferlerden ziyade kendi yeteneğini
yetiştirme konusuna odaklansa da özellikle Türkiye gibi gelişmekte olan
bir ülkede sektörler ve şirketler sürekli devinim halindeyken
transferlerle gelen insan kaynağı hareketi kaçınılmaz oluyor. Sadece
Yıldız Holding değil, Türkiye’de farklı sektörlerde birçok şirket
transferlerin odağında. Özellikle gelişme ve yeniden yapılanma içindeki
şirketler de transferlerin ana konusunu oluşturuyor.
REKABET ETKİSİ ÖNEMLİ
Türkiye’de insan kaynağı hareketinin en yoğun olduğu sektörler arasında
ilk sıralarda en rekabetçi sektörler olan teknoloji, otomotiv, hızlı
tüketim ürünleri, ilaç ve enerji yer alıyor. Uzmanlara göre bu
sektörlerdeki insan kaynağı hareketinde rekabetin yanı sıra oyuncu
yapısı ve onların oyun stratejileri de etkili. Örneğin bir insan kaynağı
uzmanı, “GSM sektöründe az sayıda oyuncu yenilikçilik ve farklı
tekliflerle tüketiciye ulaşmaya ve daha fazla pazar payı almaya
çalışırken bu noktada en iyi insan kaynağı ihtiyacı da öncelikleri
arasında yer alıyor. Aynı şekilde otomotiv, hızlı tüketim ve ilaçta da
nitelikli insan kaynağı konusunda şirketler kıyasıya bir rekabet
verirken, çalışanlarını cezbetme konusunda da en iyi olanakları
sunuyorlar” diyor. Tüm bunlar da insan kaynağı göçünün yani
transferlerin bu sektörlere yönelmesine neden oluyor. PwC Türkiye İK
Hizmetleri Direktörü Murat Demiroğlu da tüm bu saptamalara katılmakla
birlikte İK göçünün yöneldiği sektörleri göz önünde bulundurduğunda
faklı bir noktaya daha değiniyor. “Gelişmeye açık, yeniden yapılanan ve
bulundukları bölgede iddiasını artıran şirketlerin olduğu sektörlere de
her kademede transferlerin arttığını görüyoruz. Çünkü bu sektörlerde
yeni iş olanakları çıkıyor ve hızlı bir sirkülasyon söz konusu oluyor”
diye konuşuyor. Bu sektörlerde en çok hangi şirketlerin göç aldığına
gelince...