CEO’lara göre en önemlisi, hatalardan ders çıkarıp sürdürülebilir başarıyı yakalamak...
Ayçe Tarcan Aksakal
Hızlı karar vermekten kârsız işlere yatırım yapmaya kadar CEO’ların hayatı, başarılar kadar hatalarla da dolu. Kimi dolarla borçlandığı kimi ise krizi öngöremeyip alacaklarını tahsil edemediği için hata yapıyor. Sorumluluğu delege etmemek, ekip çalışmasından yeterince yararlanmamak da pişmanlık duyulan hatalar arasında. Ancak CEO’lara göre en önemlisi, hatalardan ders çıkarıp sürdürülebilir başarıyı yakalamak.
McKinsey’nin araştırmasına göre liderlerin yüzde 90’ı CEO olarak işe başladıklarında yaptıkları işlerden pişmanlık duyuyor. McKinsey’nin CEO mükemmellik araştırmasını hazırlayan, aynı zamanda “CEO Mükemmelliği: En İyi Liderleri Diğerlerinden Ayıran Altı Zihniyet” kitabının yazarlarından olan Carolyn Dewar, kitap için dünyanın en iyi CEO’larından yaklaşık 70’iyle görüştüklerini, bunların yüzde 90’ının CEO’luğun ilk günlerini farklı şekilde yönetmiş olmayı dilediklerini söylüyor. Dewar’ın kitabı birlikte yazdığı, McKinsey Küresel CEO Hizmetleri Bölümü Eş Başkanı Kurt Strovink de CEO’ların ilk yıllarında başarısız olmasının en önemli nedenlerinden birinin karar verirken dengeyi iyi kuramamak olduğunu söylüyor. “Karar alırken her konuda olduğu gibi objektif ve dengeli değerlendirmeler yapıldığından emin olunması, uzun vadeli başarıyı beraberinde getiriyor” diyen Strovink, CEO’ları başarısızlığa götüren nedenlerden bir diğerinin yönetim kurulunun verdiği yetkiyi tam olarak kullanmamak olduğunu vurguluyor.
İLK YIL YANLIŞI
CEO’ların ilk yılı, şirketi tanıma, ekip oluşturma çalışmalarıyla geçiyor. Bu nedenle uzmanlar, yeni CEO’ların ilk aylardaki performansını çok kritik buluyor. Bir şirkette yeni CEO ataması yapıldıktan sonra ilk 90 günün çok önemli olduğunu söyleyen Stanton Chase Dünya Başkan Yardımcısı Çağrı Alkaya, bu dönemde yeni CEO’nun stratejinin ve aksiyon planının köşe taşlarını çok iyi belirlemesi gerektiğini ifade ediyor. Buna karşın CEO’ların daha sonra pişmanlık duyacağı hatalar da yine bu dönemde ortaya çıkıyor. CEO olarak göreve başladığı ilk günlerde her konuyu kontrol etmek ve her detaydan haberdar olmak istediğini söyleyen BLC Group CEO’su Aykut Balcıoğlu, “Bu durum daha sonraları tek bir noktaya odaklanıp oluşabilecek fırsatları kaçırmama neden oldu” diyor. İlk yıl her konuya hakim olmaya çalışırken büyük resmi gözden kaçıran Balcıoğlu, bunun sonucunda daha sistematik çalışıp işleri delege etmenin ve sonuçlara odaklanmanın önemini fark ettiğini söylüyor. Balcıoğlu, “Artık her işi baştan tüm detaylarıyla bir kez konuşup konunun muhataplarıyla fikir alışverişi yapmaya özen gösteriyorum. Bu şekilde zaman ve enerjimi başka işlere kullanarak daha verimli bir çalışma ortamına eriştim” diyor. İlk hatayı şirketini kurdukları dönemde girdikleri sektörle yaptıklarını söyleyen Wingie Enuygun Group Kurucusu ve CEO’su Çağlar Erol, “15 yıl önce şirketi kurduğumuzda, hedefimiz, Türkiye’de internet kullanıcılarının kendileri için en uygun kredileri, kredi kartlarını, mevduat hesaplarını bulmalarını sağlamaktı. Ancak daha sonra bu alanın kârsız ve risklerle dolu olduğunu gördük ve çıkma kararı verdik” diyor. Daha sonra seyahat sektörüne yönelerek uçak bileti hizmeti vermeye başladıklarını söyleyen Erol, böylece şirketi büyütüp kârlı ve verimli bir yapıya kavuşturduklarını ifade ediyor.
KUR ZARARI
CEO’luğun en zor olduğu dönemlerden birindeyiz. Dünyanın her yerinde ekonomik büyüme azalırken neredeyse her bölgede politik belirsizlikler, uzun vadeli planların önüne geçiyor. Belirsizlik karşısında CEO’ları en çok zorlayan konularsa alternatifler arasından doğru seçimi yapmak oluyor. Çünkü bazen liderler, birkaç alternatif içinden yaptığı tercihin diğerlerine nazaran daha az başarılı veya getirisi daha düşük olduğunu göremiyor. 19 yıllık iş hayatında birçok hatası olduğunu, ancak pişmanlıkları olmadığını söyleyen Yükselen Çelik CEO’su Barış Göktürk, hatalarının daha sonra tecrübe olarak olumlu sonuçlar sağladığını vurguluyor. “İş hayatımda her gün birçok hususta onlarca farklı seçim yapmak durumunda kalıyorum. Bunlardan birçoğunun belki de alternatif seçime nazaran göreceli olarak daha az başarılı olduğunu tecrübe etme şansımız olmuyor” diyen Göktürk, hatalardan ders çıkarıp öğrenmenin mümkün olduğunu ancak pek çok kişinin çoğu zaman bu hataların hiç farkına bile varmadığını belirtiyor. 2008 krizinde döviz yükümlülükleri nedeniyle yaşadıkları kur farkı zararından dolayı büyük üzüntü yaşadığını söyleyen Göktürk, bunun kendileri için büyük bir ders olduğunu ifade ediyor. Göktürk, “2009 yılında dövizde açık pozisyon tutmamaya ve türev enstrümanları kullanarak kur riskini hedge etmeye başladık. Bu sayede 2009-2023 yılları arasında ortaya çıkan devalüasyon ve kur hareketlerinden zarar görmeden çıkmayı başardık.” Kararsız kalmanın, düşman edinmekten veya başkalarına acı vermekten çekinmenin iyi CEO olmayı engelleyeceğini söyleyen Dr. Yılmaz Argüden, “Yüksek özgüvene sahip olmak hata yapabileceğini ancak, kararsızlığın en büyük hata olduğunu kabul edebilmektir” diyor.
NE DERS ÇIKARDILAR?
Hatalardan ders çıkarma kültürünün olması hem şirketin hem CEO’nun sürdürülebilir başarısını belirliyor. Aile şirketine başladığı dönemlerde çok sayıda sektörde faaliyet gösterdiklerini, ancak daha sonra bu konudaki hataları fark edip odaklanma stratejisini hayata geçirdiklerini söyleyen Polisan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Bitlis, bunun sonucunda krizden çıkıp büyümeyi başardıklarını belirtiyor. 1992 yılında büyük bir finansal krizin içine düştüklerini söyleyen Bitlis, şöyle konuşuyor: “Kriz 1999 yılına kadar devam etti ve neredeyse batıyorduk. Evlerimizi satarak parasını şirket kasasına koyduk, bankalarla yeniden masaya oturduk, çok sıkı bir finansal disiplin uyguladık. Bu dönemde zirai ilaç, makine ve oto boyaları üretimi yapan fabrikalarımızı satarak bu işlerimizden çıktık ve bugünkü mevcut işlerimize konsantre olduk. Çünkü yüksek enflasyonist ortamda finansal olarak hepsine yetişmemiz ve o işleri layıkıyla yönetmemiz mümkün değildi. Fazla dağıldığınız zaman güç kaybediyorsunuz. 3 ana sektöre konsantre olarak holdingi daha entegre ve verimli bir yapıya dönüştürdük.” İş dünyasının duayenlerinden Sarkuysan Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Çaycı da yurt dışı yatırım kararlarında geç kaldıklarından dolayı bugün pişmanlık duyuyor. Özellikle Amerika’daki tesis yatırımlarını bundan 15 yıl önce yapmalarının daha uygun olacağını söyleyen Çaycı, zamanında bu yatırımı yapmamalarına Amerika pazarında öncelikle temsilci üzerinden pazarlama çalışması yapmalarının etkili olduğunu belirtiyor. Bu durumun kendilerine ayak bağı olduğunu ve daha sonra bundan önemli ders çıkardıklarını söyleyen Çaycı, artık güçlü oldukları dış pazarlarda temsilci yerine kendi ofis ya da şirketleri üzerinden pazarlama ve satış gerçekleştirmeye gayret gösterdiklerini ifade ediyor.
EKİP ÇALIŞMASI VE SABIR
CEO’ların ilk yıllarında yaptığı ortak hatalardan biri de hızlı karar almak oluyor. Ekip çalışmasını göz ardı etmek de CEO’ların ilk dönem pişmanlıkları arasında. Holding bünyesine dahil olduğunda mevcut sistemi koruyarak hata payını minimum düzeyde tutmaya çalıştığını söyleyen Reysaş Yatırım Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Egemen Döven, geriye dönüp baktığında kendisiyle ilgili eleştirdiği konular olduğunu, ancak bugüne kadar hem finansal hem yönetimsel açıdan herhangi bir probleme sebep olacak yanlış bir karar almadığını vurguluyor. Eskiye göre daha tecrübeli olduğu bu dönemde geçmişe baktığında tek başına verilen kararlardan ziyade ekip ruhuyla hareket etmenin, farklı fikirlere kulak kabartmanın oldukça önemli olduğunu düşündüğünü söyleyen Döven, “Ekip çalışması başarının en büyük anahtarlarından biri ve aynı zamanda edinmiş olduğum en büyük kazanımların başında geliyor” diye konuşuyor. İlk göreve başladıklarında hızla karar almak da CEO’ları hataya sürükleyebiliyor. İş hayatının başında yeni girdiği işlerden kâr etmedikleri için kısa bir süre sonra çıkma kararı aldığını söyleyen Altın Ateş Group Başkan Yardımcısı Burak Ateş, daha sonra bu işlerin çok kârlı hale geldiğine, kendisinin ise erken pes ettiği için bundan faydalanamadığına dikkat çekiyor. Ateş, “Bu, bana sabırlı olup bazen yatırımların geri dönüşü için bekleyip uzun vadeli düşünmeyi ders olarak öğretti” diyor.
HATADAN KORKMAMAK
İş hayatında hata yapmaktan korkmamak başarıyı getiriyor. Dünyanın en büyük teknoloji altyapı şirketlerinden olan Dell Technologies’in kurucusu ve CEO’su Michael Dell, “İlk olarak hata yapmaktan korkmayın. Böyle öğreniyorsunuz” diyor. 20 yaşında babasından liderliği devralan Rebul Şirketler Grubu Co-CEO’su ve üçüncü kuşak temsilcisi Kerim Müderrisoğlu da hem kişisel başarısında hem aile şirketinin uzun ömürlü olmasında hata yapmaktan korkmamak olduğunu söylüyor. Yönetimi devraldığında en büyük destekçisinin babası olduğunu belirten Müderrisoğlu, “Babam demokratik ve çağın ötesinde düşünce yapısına sahipti. Hata yapmama izin vererek genç yaşta tecrübe kazanmamı sağladı” diyor. İş hayatının her adımında babası Mehmet Balduk’un öğrettiği değerlerin yolunu aydınlattığını anlatan Nazar Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Emre Balduk da 4 yıl önce bir çalışanının izinli olması nedeniyle yaşanan iletişim boşluğundan dolayı büyük bir müşteri kaybı yaşandığını belirtiyor. Bu önemli hatanın kendisine işlerde mükemmeliyetçiliğin yanı sıra esneklik ve adaptasyonun da ne kadar kritik olduğunu gösterdiğini söyleyen Balduk, “İlk başta bu durumdan ötürü pişmanlık duymuş olsam da bu deneyim, şirketimizin iletişim altyapısını güçlendirme fırsatı olarak önümüze çıktı. Microsoft Teams’e geçiş yaparak şirketimizin kurumsal hafızasını ve dayanıklılığını önemli ölçüde artırdık, pandemi döneminde uzaktan çalışmanın zorluklarını başarıyla aştık” diyor. Müşteri şikayetinin ardından yaşanan strateji değişikliğinin şirketi için önemli bir dönüm noktası oluşturduğunu söyleyen Balduk, “Steve Jobs’ın yenilikçi vizyonu, Elon Musk’ın cesur risk alma yeteneği ve Michael Jordan’ın “9 binden fazla atış kaçırdım. İşte bu yüzden başarılıyım” sözleri, karşılaştığım zorlukları aşmamda bana güç verdi” diyor ve şöyle devam ediyor: “Başlangıçta bir hata olarak algılanan bu durum, sonrasında şirket içi iletişimi güçlendirdi ve pandemi sırasında uzaktan çalışma süreçlerimizi etkin bir şekilde yönetmemizi sağladı. Çalışanlarımızın verimliliği arttı, iş süreçlerimiz daha esnek ve etkili hale geldi ve en önemlisi, bu kriz bize zorluklar karşısında hızlı ve etkin çözümler üretmenin önemini öğretti.”
“DÖVİZ BORCUNDAN ÇOK PARA KAYBETTİM” RAMAZAN KAYA SAAT&SAAT YÖNETİM KURULU BAŞKANI 10 YIL ÖNCE Son 10 yılda iki önemli hatam oldu. Bunlardan ilki döviz borcuydu, ikincisi ise pandeminin Çin’den Türkiye’ye geleceğini öngöremem oldu. 2013 yılından sonra şirket borcumuz döviz cinsindendi. Ben de döviz borcunda ısrar ettim ve çok para kaybettim. 2017’nin sonunda döviz borcunu bırakıp sadece TL borçlandım. Bu konuda doğru karar verdiğimi düşünüyorum. İKİNCİ HATA İkinci hatamsa pandemi döneminde oldu. Aralık 2019’da Çin’de pandeminin patladığı dönemde Türkiye’ye salgının hiç gelmeyeceğini, buna karşın Çin’deki fabrikaların kapanacağını düşündüm. Bu nedenle ürünsüz kalacağımızı düşünerek bir sürü ürün siparişi verdim ve malları depoya koydum. Ardından pandemi Türkiye’ye geldi ve dükkanları kapatmak zorunda kaldık. |
“KEŞKE GAYRİMENKULLERİ SATMASAYDIK” GÖKŞİN DURUSOY AKKÖK HOLDİNG CEO’SU AGRESİF PLAN Holding olarak gayrimenkul yatırımlarımız tarafında borç azaltmak için çok ciddi ve çok agresif bir plan uyguladık. Çünkü gayrimenkul sektöründe kiraların TL’ye dönmesi sonucunda ciddi borç yükümüz oluşmuştu. 480 milyon TL’lik açık pozisyondan 20 milyon dolara inmek kolay olmadı. Bunun için bazı gayrimenkullerimizi satmak zorunda kaldık. PİŞMANLIK Borçlu olduğumuz dönemde gayrimenkullerin satışı, önemli bir karardı. Konjonktür içinde kesinlikle yanlış bir karar olduğunu söyleyemem. Ancak bugün geriye baktığımda keşke bazı gayrimenkulleri satmayıp elimizde tutsaydık, çok iyi olurdu diye düşünüyorum. Satmak için yatırımlarımızı yapmadık. Kira geliri elde ettiğimiz gayrimenkulü satmaktan hoşlanmıyoruz. VERİMLİLİK Son dönemde gayrimenkullerin verimliliğini artırmak için doluluk yönetimi ve kiralama performansımıza odaklandık. Planlı genişlemeler ve yeni kiralamalarla her iki AVM’mizde de yüzde 98-99 seviyelerinde doluluk oranlarına ulaştık. Enflasyon kaynaklı etkiler cirolar üzerinde de etkisini hissettirdi ve ciro rekorlarının kırıldığı bir yılı geride bıraktık. |
“KRİZDE ALACAKLARI TAHSİL EDEMEDİK” BARIŞ GÖKTÜRK YÜKSELEN ÇELİK CEO’SU DERS ÇIKARDI 2008 krizinde birçok vadeli alacağımızın tahsil edilememesi nedeniyle ortaya çıkan hasarlar beni çok üzdü. Bu durum o dönemde ciddi bir sermaye kaybına yol açtı. Yaşanan kredi krizi nedeniyle uzun yıllardır iyi ilişkiler tesis ettiğimiz müşterilerimiz ödemelerini yapamayarak iflas etti. Bu kriz, bizim için büyük bir ders oldu. Kur riskine karşı alınan türev tedbirlerin yanı sıra alacak sigortası ve doğrudan borçlandırma sistemleriyle tanıştık. ALACAK SİGORTASI O dönemde DBS pek yaygın değildi. Alacak sigortası da Türkiye’de yeni duyuluyordu. 2009 itibarıyla bulunduğumuz sektör içerisinde alacak sigortasını ilk uygulayan şirket olduk. Bu sayede vadeli alacaklarımızın büyük bölümünü sigortalamak suretiyle tahsilat risklerine karşı kendimizi korumayı öğrendik. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?