Henkel'in 6 adımlı yeşil şirket stratejisi

Hasan Alemdar, sürdürülebilirlik uygulamaları ve bunların şirkete sağladığı değerlerle ilgili Green Business’ın sorularını yanıtladı.

1.06.2013 00:00:000
Paylaş Tweet Paylaş
Henkel'in 6 adımlı yeşil şirket stratejisi
Henkel, sürdürülebilirlik konusunda iddialı hedeflerle yol alıyor. Son 11 yıl içinde su tüketimini yüzde 44, enerji tüketimini yüzde 43 ve atık ayak izini ise yüzde 53 azalttı. Ancak şirket asıl büyük atılımı önümüzdeki dönemde gerçekleştirmeyi hedefliyor. Bunu da tüm süreçlerinde sürdürülebilirliği işin merkezine koyarak yapmak niyetinde. Türk Henkel Yürütme Kurulu Başkanı Hasan Alemdar, “Uzun vadeli hedefimiz, kaynakların verimli kullanımını 2030 yılına kadar 3 kat; kısa vadeli hedefimiz ise 2015 sonunda verimliliği yüzde 30 artırmak” diyor. Bunu da “sosyal gelişim”, “performans”, “sağlık ve güvenlik”, “enerji ve iklim”, “materyaller ve atıklar”, “su ve atık” olmak üzere 6 temel konuda iddialı hedefler koyarak ve bunlara ulaşarak gerçekleştireceklerini anlatıyor. Sürdürülebilirlik konusunda dünyada ve Türkiye’de en iyi performans gösteren şirketlerden biri olan Henkel, 12 yıldır ‘FTSE4Good’ endeksinde yer alıyor.

2012 yılında 6’ncı kez Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi’nde sektör lideri olarak yerini korudu ve beşinci kez “Dünyanın en etik şirketlerinden” biri seçildi.

Sürdürülebilirliğin iş süreçlerinin merkezinde yer aldığını belirten Türk Henkel Yürütme Kurulu Başkam Hasan Alemdar, bu konuya yaklaşımlarının sonuçlarında da memnun. “Son 11 yıl içinde şirket, su tüketimini yüzde 44, enerji tüketimini yüzde 43 ve atık ayak izinin ise metrik tonunu çıktı başına yüzde 53 düşürdü. Aynı dönem içinde işle ilişkili kazalarının sayısını yüzde 86 azalttı” diyen Alemdar, önümüzdeki dönemde de sürdürülebilirlik konusunda iddialı hedeflerinin olduğunu söylüyor.~
Kurum kültüründen yeni ürün üretimine kadar her noktada sürdürülebilirlik etrafında yapılanan şirket, bu şekilde verimliliğini en üst seviyeye çıkarmayı planlıyor. Alemdar, sürdürülebilirlik eksenli olarak verimlilik hedeflerini de şöyle paylaşıyor: “Uzun vadeli hedefimiz, verimliliği 2030 yılına kadar 3 kat arttırmak. Faaliyetlerimiz, ürünlerimiz ve hizmetlerimizin yol açtığı, ayak izi başına ürettiğimiz değeri 3 kat artırmak. Bu verimi üç kat artırma hedefine ‘3 faktörü’ adını veriyoruz. Kısa vadeli hedefimiz ise 2015 sonunda verimliliğimizi yüzde 30 artırmak.” Türk Henkel Yürütme Kurulu Başkanı Hasan Alemdar, sürdürülebilirlik uygulamaları ve bunların şirkete sağladığı değerlerle ilgili Green Business’ın sorularını yanıtladı:

Türk Henkel’in Türkiye’deki sürdürülebilirlik uygulamaları ne zaman başladı?
Sürdürülebilirlik konusu, son yıllarda popüler tarihinde köklü bir gelenek. Şirketin tarihine bakıldığında sürdürülebilirliğe giden yola çok uzun yıllar önce çıktığımız görülüyor. Eğitim, insan kaynağı yetiştirme, sosyal sorumluluk çalışmaları yanında çevreye götürülebilecek hizmetlere de şirketin ilk kurulduğu yıllarda önem verilmeye başlanmış. Toplumumuzda henüz çevre kirliliğinin konuşulmadığı yıllarda, fabrikalarımızda bu konularda önlemler alınmış. Ülkemizde enerji darboğazının yaşandığı, sanayiye elektriğin saatle verildiği yıllarda, 1985 yılında faaliyete geçen sülfonasyon tesisiyle Henkel, kendi enerjisini kendi üretmeye başladı. İnsana ve çevreye duyduğu saygıdan ötürü pek çok ödülle onurlandırıldı.

Ayrıca sürdürülebilirlik, kuruluşumuzdan bu yana en temel şirket değerlerimiz arasında yer alıyor. Bu noktada şirketimizin eski CEO’larından Dr. Konrad Henkel’in 1972 yılında söylediği şu sözü hatırlatmakta fayda var: “İnanıyorum ki bir girişimcinin yalnızca kârını yükseltmeye ve şirket sağlığına odaklandığı zamanlar artık geride kaldı.” Bu sözün günümüzden tam 41 yıl önce söylendiğine bir kez daha dikkatinizi çekmek isterim.

Bugüne dek neler yapıldığından su, enerji ve maliyet tasarrufu gibi konularda detay vererek bahseder misiniz? Ayrıca bugün, sürdürülebilirlik konusunda hangi projeler sürüyor?
Biz sürdürülebilirlikle ilgili tüm çalışmalarımız için 6 odak noktası belirledik. Bunların her birinde iddialı hedefler oluşturduk. Bunlar sosyal gelişim, performans, sağlık ve güvenlik, enerji ve iklim, materyaller ve atıklar, su ve atık su olarak sıralanıyor. 2015 yılına kadar performansta üretim birimi başına net dış satışları en az yüzde 10 artırmayı, sosyal gelişim adına kadın yönetici oranını her yıl yüzde 2 artırmayı planlıyoruz.~
Sağlık ve güvenlikle ilgili uzun vadeli iş güvenliği hedefimiz sıfır iş kazası. 2015’e kadar dünya genelinde kaza sayısını yüzde 20 azaltmak hedefindeyiz. Enerji ve iklim de 2015 hedefimiz, üretim birimi başına enerji tüketimini ve ona bağlı karbon emisyonunu yüzde 15 azaltmak. Suda önümüzdeki 2 yıl içinde tüketimimizi yüzde 15 düşürmek istiyoruz. Hammadde ve atıklarda ise üretim birimi başına atık ayak izini yüzde 15 azaltmayı planlıyoruz. Ayrıca bu sürece şirket çalışanlarımızı da katmak amacıyla şirket içinde de iç iletişim çalışmaları ile workshop’lar düzenledik. Bu workshop’lar sonucunda 24 aksiyon alınması onaylandı. Bu aksiyonlar su, elektrik otomasyonları, nakliyede verimliliğin artırılması, tüketiciyi bilinçlendirmeye yönelik kampanyalar, üretim alanlarında yapılan geliştirmeler gibi çok geniş konuları kapsıyor. Bu projelerin büyük bir kısmını hayata geçirmiş olmakla birlikte, bu yılın sonuna kadar tamamlamayı hedefliyoruz.

Sürdürülebilirlik kapsamında bugüne kadar yaptığınız projelerin geri dönüşü nasıl oldu?
Henkel’in 2012 yılındaki sürdürülebilirlik performansı, şirketin verimliliğini ve emniyeti sürekli olarak iyileştirmek üzere nasıl çalıştığını gösterdi. Son 11 yıl içinde şirket, su tüketimini yüzde 44, enerji tüketimini yüzde 43 ve atık ayak izini ise metrik tonunu çıktı başına yüzde 53 azalttı. Aynı dönem içinde işle ilişkili kazaların sayısını yüzde 86 düşürdü. Bu başarılar, Henkel için 2015 yılına yönelik orta vadeli hedefleri açısından ve 2030 yılı itibarıyla kaynak verimliliğini üç kat artırma yolunda ilerleme sağladı. Ayrıca sürdürülebilir üretim kadar sürdürülebilir tüketim de önemli. Bu konuda tüketicilerimizi bilinçlendiren projelerimiz var. Örneğin, güzellik ve bakım konusunda tüketicilerimizi dünya kaynaklarını bilinçli kullanmaya yöneltmek üzere Diadermine, Syoss ve Theramed markalarımızla bir çalışma gerçekleştirdik. Diadermine Express 3’ü 1 arada temizleme suyu ve sütü ile tüketicilerimize ürün ambalajlarına yazdığımız mesajlar ve mağaza içi aktivitelerle su kullanmadan da cilt bakımı yapabileceklerini, bu şekilde doğanın bize verdiklerini korumak için hayatımızda çok küçük değişiklikler yapmamızın yeterli olduğu mesajını verdik. Syoss saç bakım ürünleriyle saçlarını yıkarken kullandıkları suyun sıcaklığını düşürerek, enerjiden tasarruf edebileceklerini ve aynı zamanda saçlarına da bekledikleri özeni gösterebilecekleri mesajını ilettik.~

Sürdürülebilirlik, Henkel’in kurum kültüründe ve stratejisinde çok önemli bir konu. Bunu kurum kültürüne nasıl yerleştirdiniz?
Her şeyden önce “sürdürülebilirlik” şirketimizin 5 temel kurumsal değerinden biri. Tüm çalışanlarımızın sürdürülebilirliğin kendi başına bir amaç olmadığını, iş yapma tarzımız olduğunu daha iyi kavrayabilmesi için çalışmalar yaptık. Bu daha başarılı ve uzun vadede kâr eden bir şirket olabilmemiz için önem taşıyor. Bunun için sürdürülebilirlik stratejimizin temel ilkelerini değer zinciri boyunca uygulayarak, her çalışanın bu yeni stratejiyle kendi günlük çalışmaları arasındaki bağlantıyı belirlemesine yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bunun için yaptığımız en önemli çalışmalardan biri, tüm şirket çalışanlarının katıldığı sürdürülebilirlik workshop’lari oldu. Bu workshop’lar sonucunda 24 aksiyon aldık ve her bir yürütme kurulu üyesini bu aksiyonların hayata geçmesinden sorumlu takım lideri olarak atadık. Ayrıca MIT Girişimi (Make an Impact on Tomorrow) adında bir kurumsal gönüllülük projemiz var. Bu proje ile Henkel, çalışanlarının gönüllü olarak gerçekleştirdikleri projelere finansal yardım, ürün yardımı ve ücretli izin desteği veriyor. Bu program ile çalışanlarımızın toplum yararına gerçekleştirdiği sosyal gelişim projelerine de destek veriyoruz. Bu program kapsamında çalışanlarımız bugüne kadar okul öncesi destekten hastanelere kuvöz yardımına, Doğu Anadolu’da mesleki eğitimin teşvik edilmesinden okullara tiyatro salonu yaptırılmasına kadar pek çok gönüllü çalışma gerçekleştirdi.

Henkel’de çevre ve sürdürülebilirlik konularına liderlik eden kadrolar var mı?
Evet, global organizasyonumuzda “sürdürülebilirlik yönetimi” adlı bir bölüm var. Bu bölüm Henkel Sürdürülebilirlik Konseyi’nin aktivitelerini koordine ediyor. Uluslararası trendleri sürdürülebilir gelişmenin önündeki zorlukları analiz ederek, Henkel için geçerliliğini değerlendirip, gerekli projeleri gerçekleştiriyor. Bunu yapabilmek için de uluslararası sürdürülebilirlik uzmanları, derecelendirme kuruluşları, analistler ve üniversiteler ile fikir alışverişlerinde bulunuluyor.

Birçok tedarikçiden hammadde alıyorsunuz. Onları sürdürülebilirlik stratejisine nasıl dahil ediyorsunuz?
Tedarikçilerimizle yaptığımız işbirlikleri ile sürdürülebilirlik standartlarını tüm tedarik zincirimizde geliştirmeyi hedefliyoruz. Transportasyon emisyonlarımızı düşürmek için lojistik yapılarımızı ve programlarımızı optimize etmeye çalışıyoruz. Depolarımız, dağıtım merkezlerimiz, fabrikalarımız ve müşterilerimiz arasındaki mesafeyi en kısa mesafede tutacak şekilde konumlandırılıyor. Lojistiği ürün geliştirme kadar erken safhalarda planlıyoruz. Örneğin konsantre ya da daha hafif paketler transportasyon ağırlığını karbon emisyonlarını düşürüyor.~

Tüm dünyada ürünlerimizin yüzde 90’ından fazlası üretim tesislerimizden depolara ve depolardan müşterilere şirket dışında lojistik şirketleri ile ulaştırılıyor. İşbirliği yaptığımız nakliye şirketlerini seçerken verimliliklerini ve çevresel performanslarını da değerlendiriyoruz. Tüm stratejik tedarikçilerimizin kurumsal etik standartlarımıza riayet etmesini sağlamak için çalışıyor, hammadde ve ambalaj tedarikçilerimizi ise konsolide ediyoruz. Bu şekilde daha az sayıda kamyonun fabrikalarımıza ulaşmasını sağlayarak, ulaşım maliyetleri ve çevresel zararları da azaltıyoruz. Çalışacağımız tedarikçileri sistemimize entegre ederken, sürdürülebilirlikle ilgili kriterlerimizi içeren bir sürdürülebilirlik anketi yapıyoruz ve etik çalışma kurallarıyla ilgili sözleşmemizi imzalatıyoruz. Çalışmaya başladıktan sonra da belirli sürelerle denetimler düzenliyoruz.

“VERİMLİLİĞİ 3 KAT ARTIRACAĞIZ”
DAHA ÇOK KATMA DEĞER

Henkel'in sürdürülebilirlik stratejisinin odağında daha az tüketerek, daha fazla elde etmek ve verimliliği üçe katlamak yer alıyor. Bunu müşterilerimiz, tüketiciler, içinde yaşadığımız toplum ve şirketimiz için daha çok katma değer üretip ekolojik ayak izini azaltarak gerçekleştireceğiz.
UZUN VADELİ HEDEFİMİZ
Bu konuda kısa ve uzun vadeli hedeflerimiz bulunuyor. Uzun vadeli hedefimiz, verimliliği 2030 yılına kadar üç kat artırmak. Faaliyetlerimiz, ürünlerimiz ve hizmetlerimizin yol açtığı, ayak izi başına ürettiğimiz değeri üç kat artırmak. hedefe "3 faktörü" adını veriyoruz. Kısa vadeli hedefimiz ise 2015 sonunda verimliliğimizi yüzde 30 artırmak. Bu iddialı hedefe ulaşmak için verimliliğimizi her yıl yüzde 5 ile 6 arasında artırmamız gerekiyor.

“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İNOVASYONU HAREKETE GEÇİRİYOR
İNOVASYONA TALEP ARTIYOR

Sürdürülebilirlik inovasyonu da harekete geçiriyor. Tüm yeni ürünlerimizin en az bir odak noktasında sürdürülebilirliğe katkıda bulunmasını hedefliyoruz. Ayrıca Türkiye'de artan çevre bilinciyle çevre dostu inovatif ürünlere olan talep de artıyor.
MİNİMUM ZARAR
Bir ürünün henüz geliştirilme aşamasında ürünün çevreye zararlarının minimize edilmesi, mümkün olabildiğince ortadan kaldırılmasına için çalışıyoruz. Dolayısıyla inovasyonlar yapılırken sürdürülebilirlik göz önünde tutuluyor. Aynı şekilde sürdürülebilirlik hedeflerine katkıda bulunurken de inovatif yöntemler geliştiriliyor. Bu yönüyle her ikisi de birbiriyle çok ilintili kavramlar.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz