Zor problemlerle uğraşmayı seven Ferdi Schüth şu an geleceğin enerjisi için kimyanın temelleri üstüne araştırmalarını sürdürüyor...
1971 yılbaşından hemen sonraydı. 11 yaşındaki Ferdi Schüth büyüdüğünde kimyager olmak istediğine karar vermişti bile. Arkadaşlarının barut karışımıyla hazırladıkları havai fişekler ona ilham olmuştu. Gerçi fişekler uçmuyordu, ama büyük bir gürültü çıkardıkları kesindi. Ferdi bir yıl sonra aile evindeki bodrum katının köşesinde kendine yeni bir kimya seti kurdu ve bazı maddelerin birbiriyle karıştığında neler yaptığına dair gözlemlerini burada sürdürdü. Bugün Max Planck Enstitüsü Başkan Yardımcılığı, Max Planck Enstitüsü Kömür Araştırmaları Direktörlüğü, Carl Friedrich von Weizsäcker Ödülü ve Leibniz Ödülü dahil, birçok prestijli ödül ve unvanın sahibi olan Profesör Doktor Schüth, “Başarılı araştırmalardaki en büyük motivasyonum hâlâ bir şeyin işleyip işleyemeyeceğini görme merakım” diyor. Schüth’ün bugüne kadarki en büyük buluşunun gerisinde hem bu merak hem de bağımsız bir düşünce yapısına sahip olması var. O buluş, katalizde kullanılan yüksek çıktılı teknoloji. Schüth 1996’da, yeni ve daha iyi katalizörleri daha hızlı geliştirmenin yolları üstüne bilimsel bir toplantıya katılmıştı. Toplantıda, eczacılıkta yeni etken maddelerin araştırılmasını hızlandırmak için yararlanılan yüksek çıktılı deney modeli değerlendiriliyordu. Araştırmacılar, petrol rafinerilerindeki ve temel kimyasalların üretimindeki şartların çok daha çetin olduğuna dikkat çekerek, aynı yöntemin buradaki işlerliği hakkında şüphelerini dile getirdi. Fakat o zamanlar Almanya’nın Frankfurt kentindeki Goethe Üniversitesi’nde öğretim üyeliği yapan Schüth’ün merakı uyanmıştı bir kere. Schüth daha toplantı bitmeden notlar almaya başladı. Çalıştığı kuruma dönünce de doktora öğrencilerine, konuyu daha yakından incelemeye ilgi duyanlar olup olmadığını sordu. Bir yıl kadar süren ortak bir çalışmanın sonunda ilk yüksek çıktılı reaktör faaliyete geçmişti bile. 1999’da işlemin kendisini pazarlamak üzere “hte” isimli bir şirket kuruldu. Schüth’ün sözleriyle, “Bilimsel bir çıkmazdan böylece yeni bir teknoloji doğdu.” Kimyagerin bugünlerde üstünde çalıştığı sorunlardan biri, katalizörlerin doğrudan atom düzeyinde özel ihtiyaçlara uygun hale getirilip getirilemeyeceği. Schüth aynı zamanda hidrojen gibi ahşap artıklarından elde edilen yakıtlar gibi yeni enerji kaynaklarıyla bunların depolanması ve katalitik dönüşümüyle -bir başka deyişle geleceğin enerjisi için kimyanın temelleriyle- de ilgileniyor. Hâlâ zorlukların peşinde, öncü düşüncenin izinden gidiyor.
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?