Yeşil hedeflere "4E" ile ulaşacak

Yıllık bütçesi 2 milyar TL’yi aşan İETT’nin genel müdürü Hayri Baraçlı ile çevre ve sürdürülebilirlik konusunda yürütülen çalışmaları ve yeşil İETT’nin hedeflerini konuştuk...

27.03.2014 22:01:280
Paylaş Tweet Paylaş
Yeşil hedeflere "4E" ile ulaşacak
Bugün 142 yaşında olan İETT her alanda yenilikçi bir yönetim anlayışıyla kabuğundan sıyrılmaya çalışıyor. Benchmark aldığı kurum Londra'daki TFI Çevreye duyarlı uygulamalarıyla da dikkat çeken İETT, toplam 3 bin 86 araçtan oluşan filosuyla kendine yeni yeşil hedefler koydu.

Kurum, 2014'te filoya katılan 1.705 yeni aracıyla, karbon emisyonunu 4 ila 7 kat düşürmeyi hedefliyor.  Yeni yılda ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi standardını almayı ve elektrikli ve hibrid otobüsleri de hizmete sokmayı planlıyor.

Şirket, "enerji", "ekoloji", "etkinlik" ve "ekonomi" kavramları üzerine kurguladığı ve kısaca "4E" olarak adlandırdığı "sürdürülebilirlik ve çevre stratejisi" ile son derece iddialı yeşil hedeflere ulaşmayı planlıyor. İstanbul ulaşımının en kritik kuramlarından biri olan 142 yaşındaki İETT, 4 yıl önce başlayan sürdürülebilirlik stratejisiyle ciddi bir dönüşüm içinde.

Kurumun çevre odaklı vizyonu, “enerji”, “ekoloji”, “etkinlik” ve “ekonomi” olarak özetlenen “4E Stratejisi” kapsamında şekilleniyor.  Şimdiye kadar bu strateji doğrultusunda önemli adımlar atılmış durumda.

Filodaki eski otobüslerin yenilenmesi, çevreci motorlara geçiş, atık yönetimi, karbon ayak izinin ölçülmesi ve bunu azaltmaya dönük tedbirler, bu kritik adımlardan sadece birkaçı...

İETT’deki dönüşümün temellerinin 2007’de hazırlanan stratejik planla atıldığını söyleyen İETT Genel Müdürü Hayri Baraçlı, asıl büyük değişimin ise 2009’da başladığını ifade ediyor. “Toplam 3 bin 86 araçtan oluşan filomuz, 6 bin 323 personelimizle İstanbulluya 365 gün, 24 saat kesintisiz ulaşım hizmeti veriyoruz” diyen Baraçlı, şöyle devam ediyor: “Enerjiyi doğru bir şekilde kullanmak, son derece kritik. ~
Biz enerjiyi sadece akaryakıt olarak değil, insan kaynağı olarak da ele alıyoruz. Doğru enerji yönetimi, verimliliğimizi artırıyor.” Yıllık bütçesi 2 milyar TL’yi aşan İETT’nin genel müdürü Hayri Baraçlı ile çevre ve sürdürülebilirlik konusunda yürütülen çalışmaları ve yeşil İETT’nin hedeflerini konuştuk.

İETT’nin nasıl bir sürdürülebilirlik stratejisi var?
Yaşanılabilir bir dünya için çevre, sürdürülebilirlik, geri kazanım ve geri dönüşüm gibi konular son derece önemli. Biz de İETT olarak hem çalışanlarımızla hem araçlarımızla hem yönetim anlayışımızla çevre ve sürdürülebilirlik odaklı bir politika izliyoruz.

Şimdiye kadar sürdürülebilirlik ve çevre alanında neler yaptınız? Nasıl sonuçlar aldınız?
Her gün, 24 saat boyunca İstanbullulara hizmet veren bir kurumuz. Tabii ki sürekli hareket halinde olan araçlarımızın bir karbon salımı var. Bunu en aza indirmek için hem çevreci hem duyarlı bir kurum haline gelmeliyiz.

O nedenle ilk etapta karbon salımını en aza indirecek çeşitli politikaları hayata geçirdik. ISO 14000 standardını aldık ve bir çevre politikası oluşturduk. Böylece çalışmalarımızı belli bir standarda oturttuk. Ama bu standardın da ötesinde “Daha fazla ne yapabiliriz” diye bakıyoruz.

Örneğin ISO 14064 standardı var. Sera gazıyla ilgili bir standart çalışması. Bunu da 2014 yılında tamamlayıp bitireceğiz. Tabii sadece tepeden bakarak veya tek bir belge alarak bu iş olmuyor. Aynı zamanda bunu anlayış olarak da kabul edip benimsememiz gerekir.

O yüzden de en üst kademeden en alt kademeye kadar herkesi enerji yönetim sistemi mantığına ulaştırmaya çalışıyoruz. 2014’te ISO 50001 Enerji Yönetim Sistemi standardını alma çalışmasını tamamlayacağız.~
İETT’nin araç filosundan bahseder misiniz? Kaç araç var?
İETT, toplam 3 bin 86 araçtan oluşan filosuyla yılın 365 günü, 24 saat toplu ulaşım hizmeti veriyor. 2 bin 975 adet özel halk otobüsünün yürütüm ve denetimini de gerçekleştiriyor. Bununla birlikte 6 bin 953’ü açık, 4 bin 561 ’i kapalı olmak üzere toplam 11 bin 514 durak, 9 garaj, 3 park garajı, 1 adet motor yenileme ünitesiyle İstanbul halkına hizmet vermeye devam ediyoruz.

Bu filonun ne kadarı çevreci? Araçların çevreci özellikleri neler?
Tamamı çevreci hale getirildi. En önemli hamlelerimizden biri filomuzu gençleştirmek oldu. Öncelikle karbon ayak izimizi ölçtük ve bunu en aza indirmek için iki adım attık. İlkinde bazı otobüslerin motorlarını CNG (Compressed Naturel Gas / Sıkıştırılmış Doğalgaz) motora dönüştürdük.

Öte yandan eski olanları ise tamamen filomuzdan çıkararak yerlerine CNG motorlu olan yeni otobüsler aldık. Yani 1985-86-87 ve 1991-92-93 model eski teknolojili otobüslerimizi yenileme kararı aldık. Toplam 1.705 adet otobüs aldık. Artık Euro 2 motorlu araçlar yok, karbon salımı çok düşük seviyede olan Euro 5 motorlu araçlar var. CNG tarafında ise 240 yeni otobüs aldık.

Bu satın almalarla filodaki otobüslerin yaş ortalaması ne oldu?
Bu ay sonu itibarıyla filomuzun yaşı 4-4,5 yıla inmiş olacak. Böylece filomuzun tamamını yenilemiş oluyoruz.

Yeni motor teknolojisiyle akaryakıt tüketimlerini de azaltmış olduk.
Ayrıca sürücülerimizi eco-driving (ekonomik sürüş) konusunda eğitiyoruz. Böylece daha az akaryakıt tüketimi oluyor. Çevreye yaydığımız karbon da en aza iniyor.~
İETT’nin karbon emisyonunu azaltmak amacıyla neler yapılıyor?
Filoların yenilenmesinin, çevreci motorlara geçişin yanı sıra kilometrelerin optimizasyonu üzerine çalışmalarımız var. Hatlarda boşta gezen otobüs sayısını en aza indirmek önemli. Durak-hat optimizasyonunu doğru biçimde yaparak karbon emisyonlarını azaltmaya çalışıyoruz.

Bir hesap yaptık. Bir otobüsün bir durakta durma ve kalkma maliyeti 35 kuruş. O yüzden duraklar arası mesafenin de hesabını yapıyoruz. Bazı durakların birleştirilmesi, bazı durakların da ilave edilmesiyle bu verimlilik daha iyi bir noktaya gelecek. Araçlarda kullanılan lastik hava basınçları da mevsime göre akaryakıt tüketimini doğrudan etkiliyor. Bu ay itibarıyla tamamlanan 1.705 araçlık alımdan sonra hedefimiz, filomuzdaki karbon emisyonunu önceye göre 4 ila 7 kat arasında azaltmak.

Filoya elektrikli otobüsler de katılacak mı?
Çevre konusundaki en önemli hedeflerimizden biri de hibrid ve elektrikli otobüsler. Gidiş-geliş 10 kilometre olan kısa hatlarda, elektrikli otobüslerle ilgili çalışmalarımız var. Fizibilite aşamasındayız.

Bu araçların hem troleybüs şeklinde olanları hem şarj edilebilir özellikleri bulunuyor. Kısa hatlarda ve tarihi yarımadada kullanmayı planlıyoruz. Fiyat araştırmalarımız devam ediyor. 2014 yılında karar vereceğiz ve yeni yılda filomuza hibrid ve elektrikli araçlar da dahil olacak.

Atık yönetiminde neler yapıyorsunuz?
Kurum olarak ciddi miktarda atığımız da oluyor. O nedenle atık yönetimi de çok kritik. Bu konuya kamu kurumu olarak değil, özel sektör şirketi gibi bakıyoruz. Kullandığımız suyu geri kazanarak tekrar kullanıyoruz. Lastikler, kullanılan yedek parçalar ve hurdalar da geri kazanıma dönüştürülüyor. 2013 için hedeflediğimiz tasarruf miktarları vardı. Çevre konusundaki hedeflerimizin yüzde 90’ına ulaştığımızı söyleyebilirim.~
EFQMMükemmellik Modeli’ni de uyguluyorsunuz. Bu çalışmalar kuruma ne katıyor?
Kalite, değişim ve çevre odaklı bütünsel bir anlayışımız var. insan kaynağı çok önemli bir değerimiz. Bu modelde “lider yönetim” anlayışını hayata geçirmeye çalışıyoruz. Artık 3-4 kişilik ekiplerin başındaki isimler de lider olarak ele alınıyor.

Onların liderlik taraflarını destekliyoruz. Bugün hatlardaki hareket amirlerinden, garajlardaki ustabaşı, şef veya müdürlere kadar herkese “lider olma” heyecanı veriyoruz. Bu sayede onların verimini ve motivasyonunu artırıyoruz.

Yurtdışından örnek aldığınız, benchmark yaptığınız uygulamalar var mı?
Tabii gelişmiş ülkelerdeki uygulamaları yakından izliyoruz. Farklı örneklere mutlaka bakıyoruz. Hem örnek alıyoruz hem kıyaslama yapıyoruz. Londra’daki TFL, örnek aldığımız toplu ulaşım kurumlarından biri. Bunun dışında yurtdışında toplu ulaşım hizmeti veren şirketlerle çalışmalar yürütüyoruz. Türkiye’de de THY, Turkcell Akademi ve Koç Akademi ile benchmarking çalışmalarımız var.

İETT’NİN 4E Sİ
NE ANLAMA GELİYOR?

İETT, sürdürülebilirlik ve çevre stratejisini 4E vizyonu etrafında yönetiyor. 4E'nin açılımı kısaca "enerji", "ekoloji", "etkinlik" ve "ekonomi". Doğru "enerji" kullanımı, son derece kritik. Biz enerjiyi sadece akaryakıt olarak değil, insan kaynağı olarak da ele alıyoruz. Sonuçta birikmiş bir entelektüel hafıza var. Bunu doğru bir şekilde yönetmemiz, verimliliğimizi artırıyor.

KIT KAYNAK, ÇOK HİZMET
"Ekoloji" ise sadece hizmetlerimizi değil, hizmet sonrasını da kapsıyor. Garaj bakım faaliyetleri, atıkların geri kazanılması gibi. "Etkinlik" başlığında ise kendimize doğru işleri yapmayı görev ediniyoruz. Bu hem çevre duyarlılığı hem faaliyet açısından geçerli. ~
Dördüncü "E" ise ekonomi. Bildiğiniz gibi kamunun kaynağı kıt. Kıt kaynakla sınırsız ihtiyacı karşılayabilmek için "Kaynağımız belli. Bunu doğru kullanmalı ve ekonomik biçimde yönetmeliyiz" diyoruz.

RAKAMLARLA İETT
İKİ MİLYARLIK BÜTÇE

İETT'nin 2013 yılı bütçesi 2 milyar 71 milyon 669 bin TL oldu. Bunun 136 milyon 50 bin TL'lik bir kısmı AR-GE, çevre ve sürdürülebilirlik gibi konulara ayrıldı. Bunun içine CNG yatırımları, eco-driving çalışmaları, teknoloji yatırımları dahil.

GÜNDE 3,5 MİLYON YOLCU
 İETT olarak 2013 yılı itibarıyla İstanbul'da 659 hatta, toplam 5 bin 783 araçla günde ortalama 3,5 milyon yolcu taşıyoruz. Söğütlüçeşme-Beylikdüzü metrobüs hattında 465 araçla, günde 4 bin 71 sefer yapılarak, yaklaşık 770 bin yolcu taşıyoruz.

METROBÜS TASARRUFU
 İETT olarak özel halk otobüsleri, metrobüs, nostaljik tramvay ve Beyoğlu-Karaköy Tünel hattıyla bir yılda toplam 1 milyon yolcu taşıyoruz. Bir yılda yaklaşık 205 milyon yolcu taşınan metrobüsle yolcu başına günlük 109 dakika, yıllık 28 gün tasarruf sağlanırken, günlük 242 ton akaryakıt tasarrufu elde ediliyor.

"AMAÇ DAHA YÜKSEK TASARRUF"
GİRDİLER ÖNEMLİ

Hizmet üretirken belli girdilerimiz de var. Girdilerimizi de doğru, verimli ve etkin yönetmemiz gerekiyor. İlk girdimiz insan kaynağı, ikincisi akaryakıt. Akaryakıt çok kritik. O nedenle doğru biçimde kullanıp yönetmemiz lazım. Biz de şoförlerimize güvenli sürüş eğitimi verdik.~
Ecodriving (ekonomik sürüş) sistemini uygulayarak akaryakıt giderlerini en aza indirmeyi amaçladık. KONFOR ARTTI Bizler, gün içinde insanların bireysel araçları yerine toplu taşımayı tercih etmeleri için çalışmalar yürütüyoruz.

Son dönemde aldığımız yeni araçlarla hem kaliteyi hem konforu artırdık. Toplu ulaşıma ilgi ve talep de artmış böylece oldu. Bu talep artışı sadece lastik tekerlekli dediğimiz otobüs ve metrobüslerde değil, metro ve tramvaylarda da gözleniyor.

TÜM FİLO YENİLENDİ
Uluslararası anlamda baktığımızda, satın aldığımız 1.705 araçla çok önemli bir noktaya geldik. Şu anda dünyanın hiçbir belediyesinde böyle bir araç alımı yok. Biz tüm araç filomuzu bu şekilde ciddi biçimde yenilemiş olduk.

Böylece hem hizmet kalitemiz arttı, hem halkımız toplu ulaşıma yönlenmiş oluyor. Tüm bu çalışmalarımızla halkımızın raylı sistemlere ulaşabilecekleri dikey hatlar kurarak onları toplu ulaşıma daha çok yönlendirmeyi amaçlıyoruz.

Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yorum Yaz