Aynı bankacılıktaki gibi finansın her alanında sorunlu alacak oranı hayati önem taşıyor.
Elçin Cirik
2020’de pandemi sürecinde getirilen esneklikler ve sağlanan likiditeyle leasing, faktoring ve finansman şirketlerinde bu oranlarda iyileşmeler görüldü. Peki bu yıl trend sürecek mi? Faktoring ve leasingde yılın ilk 4 ayında tahsilatların sorunsuz gitmesinin verdiği rüzgarla yıl sonunda yarım ila 1 puan düşüşler bekleniyor. Finansman şirketleri sektöründeyse tablo karanlık.
Sorunlu alacak oranı, bankacılıkta tüm yöneticilerin bu yıl için yakından takip ettiği bir gösterge. Kârlılık ve dolayısıyla bankaların sürdürülebilir büyümeleri için kilit rol oynayan bu oran, 2016’da yüzde 3,2 iken 2019’da 5,4’e kadar çıktı. Pandemi etkisiyle alınan önlemlerle likiditenin artması, yeniden yapılandırılan krediler ve regülasyonun sağladığı esnekliklerle 2020 yılında bu kalemde önemli bir iyileşme yakalandı ve yıl yüzde 4 oranıyla kapandı. Bankacılık dışı finansın her alanında da benzer bir tablo görmek mümkün. Sorunlu alacak oranının hayati olduğu leasing, faktoring ve finansman şirketleri sektörleri de 2020 yılında bu kalemdeki iyileşmelerle bir nebze nefes aldı. Peki bu yıl tablo nasıl olacak? Her üç sektörün lider şirketlerinin yöneticileri, bu yıl tahsilat tarafını yönetmeye özel önem gösteriyor ve yıl sonuna kadar farklı senaryolar ortaya koyuyor.
2020’DE SAKİNLEDİ
Leasing sektörü 2020 yılını 3,3 milyar dolar işlem hacmiyle bitirdi. Hatta 2021’e de iyi bir başlangıç yaptı. Sektörde sorunlu alacak oranı geçtiğimiz yıl 1,6 puan düzelmeyle yüzde 6,7 oldu. Anadolu Leasing Genel Müdürü Levent Burak Hakgüden, oranın 2020’de düşmesini yaşanan aktif büyümeye bağlıyor. Hakgüden, “2020 yılına hızlı başlayan sektörün iş hacmi, nisan ve mayıs aylarında pandemi etkisiyle daralsa da yılın geri kalanında bu açığı kapattı” diyor. Tabii burada geçmişten gelen yük de önemli. Alternatif Lease Genel Müdürü Emre Tongo, 2018 ve 2019 yıllarında işlem hacminin iki yıl boyunca gerilemesinin de leasing alacaklarının düşüşüne neden olduğu görüşünde. “Korona virüs salgını, yatırımları ve dolayısıyla yeni işlem hacmini her ne kadar olumsuz etkilese de sektör 2020’de bir önceki yıla göre büyüdü. Sorunlu kredilerin toplam içindeki ağırlığı 2019 yılına göre geriledi” yorumunda bulunuyor. İş Leasing Genel Müdür Yardımcısı Hasan Ketenci, farklı bir noktaya dikkat çekiyor: “İyileşmede BDDK tarafından Mart 2020’de düzenlenen yönetmelikte yer alan maddeler de etkili. Finansal kiralama alacaklarının yüzde 20’sine özel karşılık ayrılmasını öngören maddedeki 90 günlük gecikme süresinin 240 güne çıkarılması kararının uzatılması bunlardan biri. Pandemi döneminde yapılan çok sayıda kira öteleme işlemleri ve kamunun sağladığı teşvikler de önemli etkiye sahip.”
ARTIŞ OLUR MU?
Bu yıl sonu tablosu için yöneticilerin farklı görüşleri var. Aslında Finansal Kurumlar Birliği’nin (FKB) her ay imzalanan yeni kontrat adetleri ve sözleşme tutarlarına göre bu yılın ilk iki ayında 680 milyon dolarlık sözleşme imzalandı. Sektörün bu yıl yüzde 20’ye yakın büyüyeceği konusunda da herkes hemfikir. Yapı Kredi Leasing Genel Müdürü Fatih Torun’un altını çizdiği gibi bu yılki gidişatta, kur ve faiz seviyeleri belirleyici olacak. Torun, “İşletmelerin üzerindeki yükün ne kadar artacağıyla ilgili ama sorunlu alacak oranında dramatik bir artış beklemiyoruz” diyor. “2021’e iyimser başladık ve toplam işlem hacmin 4,5 milyar dolar olacağını öngörüyorum” diyen Alternatif Lease Genel Müdürü Emre Tongo, sorunlu krediler tutarında olası yükselişten daha çok, yeni yatırımlara olan talebin artışıyla dengelenme bekliyor. “2021’de söz konusu oranın önceki yıla paralel gerçekleşeceğini düşünüyorum” yorumunda bulunuyor. Anadolu Leasing Genel Müdürü Levent Burak Hakgüden, daha iyimser bakıyor. Sektörde ilk çeyrekte tahsilatlarda sorunla karşılaşılmadığını belirten Hakgüden, “Yılın kalanında da bu tablonun devam edeceğini düşünüyorum. Bu gidişatla 2021 yılını bir önceki yıl oranından daha düşük kapatabilmek olası. Burada ana faktör, ülkemizdeki ve özellikle ihracat pazarlarımızdaki pandemi koşullarının iyileşmesi” diyor.
FAKTORİNGDE TABLO
Reel ekonomiden birebir etkilenen faktoring sektöründe de sorunlu alacak oranları, geçtiğimiz yıl bankacılıktaki trendi takip ederek iyiye gitti. BDDK verilerine göre sektörün sorunlu alacak oranları 2018 yılında yüzde 6,3 ve 2019’da 5,9 iken 2020 sonunda 2 puan toparlamayla 3,9 oldu. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar, bu performansı, “Aynı dönemde faktoring alacakları yüzde 31 ile enflasyon oranının üzerinde artış yakaladı. Sorunlu alacak tutarı da yüzde 17 azaldı. Bu iki etken, sektörün sorunlu alacak oranını hızlı bir şekilde geriletti” sözleriyle açıklıyor. “Son yılların en iyi sorunlu alacak oranı” diyen QNB Finans Faktoring Genel Müdürü Nergis Ayvaz Bumedian da şu yorumu yapıyor: “2020, pandemiyle geçen zor bir yıldı. Ancak alınan finansal önlemler, bankaların kredi vadelerine ve geri ödemelere yapıcı yaklaşımı gibi nedenlerle reel sektör her zaman ihtiyacı olan nakde ulaştı. Vadeler ertelendi, gecikmedeki kredilerin takip hesaplarına intikali için belirlenmiş süre 90 günden 180 güne çıkarıldı. Bankaların bu yapıcı tutumu piyasada ticaretin dönmesine, çeklerin ödenmesine imkan verdi.” Kapital Faktoring Genel Müdürü Yiğit Özkes ise ilginç bir detay vererek şirketlerinde 2020 yılını sıfır sorunlu alacakla bitirdiklerini belirtiyor.
TOPARLANMA OLACAK
Bu çizilen resim bu yıl sonu için de umut veriyor. İşlem hacminde bu yıl yüzde 20 büyüme öngören yöneticiler ya yatay ya da daha düşük bir sorunlu alacak oranıyla karşılaşma beklentisinde. Nergis Ayvaz Bumedian, “Bu yıl da sorunlu kredilerde henüz olumsuz bir sinyal yok” diyor. Türkiye ekonomisinde büyüme beklentisine sahip olan yönetici, aşılamanın ivedilikle tamamlanmasının etkisiyle sorunlu alacak oranının mevcut seviyesini korumasını bekliyor. TEB Faktoring Genel Müdürü Çağatay Baydar da benzer görüşte. “2020 yılındaki orana benzer bir rakamın bu yıl sonu görülmesi muhtemel. Şimdilik kötüye gidiş yok” diyen Baydar, piyasada likiditenin bol ve fonlama imkanlarının uygun olması durumunda hem ödemelerin iyi olacağını hem faktoringde iş hacmi artışı geleceğini söylüyor. Kapital Faktoring Genel Müdürü Yiğit Özkes ise çok daha pembe bir tablo çiziyor. “2021 Nisan’a geldik. Hala şirkette takibe geçtiğimiz tutar olmadı” şeklinde konuşan Özkes, bugün sektörde karşılıksız çek oranının yüzde 1’lerde olduğunu belirtiyor. “Faizlerdeki artışa rağmen sektörde takip tarafında bir değişiklik yok. Tahsilatlar da çok iyi dönüyor. Sanayi tarafında iyi büyümeler görüyoruz, pandemi sürecini çok iyi yönetiyorlar. Bu ortamda sorunlu alacak oranın yarım puan kadar aşağı bile inebileceğini düşünüyorum” diyor.
METİN KARABİBER / QNB FİNANSLEASING GENEL MÜDÜRÜ “LEASİNGDE YILI YÜZDE 5,5’LA KAPATABİLİRİZ” İLK ÇEYREK İYİ Leasing sektörünün 2019’u son 5 yılın en yüksek sorunlu alacak oranıyla kapatmasının nedeni, aynı yıl son 10 yılın en düşük işlem hacminin yapılmasından kaynaklanıyor. 2020’de ise pandemiye rağmen beklediğimizin ötesinde işlem hacmi gerçekleşti. Büyüyen bilançolar içinde doğal olarak sorunlu alacak oranları aşağıya geldi. Ayrıca bu olumlu tabloyu destekleyen iki faktör daha vardı: Hem bankaların hem bizlerin yaptığı ödemesiz dönemli yeniden yapılandırmalar ve sektör bilançolarının yüzde 75’inin dövizli alacaklardan oluşmasından dolayı hızlı yükselen kur etkisiyle gelen ekstra büyüme. Bu yıl da ilk çeyrekte tahsilat performansı, önceki yıllardan çok daha iyi. Burada sanayide gördüğümüz olumlu büyüme ve likiditeye ulaşabilme imkanlarının önceki yıllara göre iyi olması etkili. İHRACAT ETKİSİ Reel kur endeksinin tarihin en düşük seviyelerine gelmesi, portföylerimizin önemli kısmını oluşturan ihracatçı firmaların 2021’i iyi kapatacağını gösteriyor. Bu nedenle 2021 özelinde yılın devamında tahsilat performanslarında iyi seviyelerin korunacağını düşünüyorum. Bu yılın ilk çeyreğinde yaratılan yeni işlem hacimleri, bir önceki yılın üzerinde. Bu performansın yılın tamamında süreceğini ve bilançolarımızın hızlı büyüyebileceğini görebiliyoruz. Tahsilat tarafında da olumlu görüntünün devam edeceğini düşünürsek 2021 sonunda sorunlu alacak oranının geçen yılın altında kapanacağını tahmin ediyorum. İlla oran vermek gerekirse yüzde 5,5 gibi seviyelerde kapanabilir.” |
FİNANSMAN ŞİRKETLERİNE DİKKAT! 2020’DEKİ DÜŞÜŞ SUNİ Tüketici finansman şirketleri sektöründe hacmin yüzde 90’ı otomotiv alanında çalışan şirketlerden geliyor. Öncü kredi derecelendirme şirketlerinden Turkrating’in genel müdür yardımcısı Sanem Kabakılıç, “Sektörün sorunlu alacak oranı 2018’deki yüksek devalüasyon sonrası yüzde 2,7’den 6,6’ya yükseldi. Sektörün 2019’da frene basmasıyla alacaklar yüzde 32 küçüldü. Bu nedenle sorunlu alacak oranı yüzde 8,7’ye çıktı. 2020’de ise piyasadaki likidite etkisiyle finansman alacakları yüzde 39 arttı. BDDK’nın değersiz alacakların kayıttan düşülmesine ilişkin düzenlemesiyle de takipteki alacaklar yüzde 30 azaldı ve oran yüzde 4,6’ya indi” yorumunda bulunuyor. Sistema Yönetici Danışmanı Bilal Topaloğlu ise önemli bir noktaya dikkat çekiyor: “Tüketici finansman şirketlerinde taşıt kredilerinde artış, daha fazla 2020’nin son çeyreğinde gerçekleşti. Henüz sorunlu alacaklara yansımadı ve suni olarak sorunlu alacak oranını küçülttü. Son çeyrekteki bu hızlı artış olmasa sektör yılı yüzde 7,5 oranıyla kapatacaktı.” ARTIŞ BEKLENİYOR Bu tabloda Sanem Kabakılıç, 2021 yılı için de “Salgının henüz kontrol altına alınamamış olması ve ekonomik ortamdaki belirsizlerin artması alacakların tahsilatında zorluk yaşanmasını beraberinde getirebilir. 2021 yılında sorunlu alacak oranında artış olması şaşırtıcı olmayacaktır” yorumunu yapıyor. Topaloğlu ise “Kurlardaki duruma ve genel ekonomik performansa baktığımızda 2021 sonunda sektörün sorunlu alacak oranında yüzde 9’u hatta kötümser senaryoda yüzde 10’u dahi görebiliriz. İyimser olabileceğimiz tek konu, kredilerini düzenli ödeyen bir kitlenin 2020 yılında aracını değiştirerek kredi hacmi büyümesinde pay almış olması” diyor. |
Türkiye ve dünya ekonomisine yön veren gelişmeleri yorulmadan takip edebilmek için her yeni güne haber bültenimiz “Sabah Kahvesi” ile başlamak ister misiniz?